Deep purple elveda turuna çıkıyor. Bu kapsamda 3 Haziran 2020’de İstanbul’a geleceklermiş. Maç Biletleri, Konser Biletleri, Tiyatro Biletleri | Passo
Morse yerine turnede çalacak bir gitarist vardı (eşinin hastalığı nedeniyle bir dönem çalamayacaktı Morse konserlerde...). O adamı çok daha ilgi çekici bulmuştum, Morse ile Deep Purple kimyası hiç bir zaman tutmadı bence. Ama hangi dönem çalacak veya zaten çaldı da bitti mi o dönem, bilmiyorum.Bugün konserdeyim. Yukarıda yazılanlarla aynı sebeblerle gitmeye hiç niyetim yokken dün akşam arkadaşım bilet yollamış.. Daha önce Maslak Park Orman'daydı galiba gitmiştim konserlerine, 2005 yılında, çok güzel konserdi ama alanın yarısı belki doluydu, bunca yıl sonra haliyle bugün de kalabalık olmasını beklemiyorum.. Sonra 2009'da yine geldiler de programım uymadı, gidemedim..
Değişiklik olsun, kafa dağıtayım diye Deep Purple konserine gideceğim hiç aklıma gelmezdi. Hani bayramlarda saygıdan gidilen aile büyüklerine ziyaret tadında bir konser ve tabi Steve Morse dinlemenin zevki. Nedense benim en sevdiğim şarkılarından Loosen My Strings yine listelerinde yok.. Child in Time zaten yok.. Burn çalarlarsa ne ala ki bir önceki konserlerinde göremedim sanki listelerinde.. Gidelim yine karalarız bir şeyler..
Kadayıflar turnede desene🙂Ben Aralıkta Uriah Heep'i bekliyorum.
Abi gitar değil de beste grubu diyelim öyle ünlü bir gitarcıları yok ama çok melodikler ve güzel melodileri var bence konser için uygun grup. July Morning, The Park, Sympathy, , Look At Yourself. Light Deep Purple bir nevi bunlar.Kadayıflar turnede desene🙂
Şaka bir yana, bende Easy living'de filan ötesi yoktur bu adamlarda, sadece Salisbury albümlerini bilirim biraz, diskografileri konusunda neredeyse zır cahil olduğumu itiraf etmeliyim.
Yalnız "Wake the sleeper" enteresan bir albümdü. Bilmiyorum sonraki işler de aynı seviyede mi gitti....
Ben de aksine Morse'u SMBand işlerinde filan gayet severek dinlerdim.. Purple'da da Blackmore'dan sonra ne koysan risk iken adam grubun yürümesinde ciddi katkı sağladı.. Shredleri filan cillop, zaten 90'larda yabancı dergilerde filan bolca övülen bir gitaristti.. Abicim zaten bunca yıldır eleştirel bakışla müzik dinleyince ve özellikle gitarla uğraşınca dinleyecek adam kalmıyor.. Bir kaç yönden Satriani hastasıyımdır, ondan bile sıkıldığım zamanlar oluyor neden bunu tercih etmiş, şöyle gitmemiş diye.. VAi'ye de müthiş saygı duyarım ama bir kaç şarkısı hariç katlanamam.. Bir adam The Crying Machine gibi neden 50 şarkı yapmaz..Morse yerine turnede çalacak bir gitarist vardı (eşinin hastalığı nedeniyle bir dönem çalamayacaktı Morse konserlerde...). O adamı çok daha ilgi çekici bulmuştum, Morse ile Deep Purple kimyası hiç bir zaman tutmadı bence. Ama hangi dönem çalacak veya zaten çaldı da bitti mi o dönem, bilmiyorum.
Steve Morse'un solo albümlerinin bazılarını çok severek dinlerdim. Mesele benim açımdan ne kadar iyi çaldığı değil de, Blackmore'daki blues artı modal/egzotik yapılar karışımının adamda olmaması. Ne kadar iyi çalarsa çalsın, Deep Purple o adamla blues-rock köklerine yapışıp kalmaya mahkum, çünkü adamın fusion altyapısı bu Deep Purple için elverişli değil (Come Taste the Band kadrosu ile filan olsa başka olabilirdi..) Lord'un da yokluğunda, gruba kendine has tadı veren o blues-klasik müzik-modal esintiler karışımının yakalanması mümkün olmuyor. Bunu yapabilen tek bir adam oldu, o da Satriani idi elbette. Blackmore yerine çaldığı o turnenin kayıtları altın değerinde bence.Ben de aksine Morse'u SMBand işlerinde filan gayet severek dinlerdim.. Purple'da da Blackmore'dan sonra ne koysan risk iken adam grubun yürümesinde ciddi katkı sağladı.. Shredleri filan cillop, zaten 90'larda yabancı dergilerde filan bolca övülen bir gitaristti.. Abicim zaten bunca yıldır eleştirel bakışla müzik dinleyince ve özellikle gitarla uğraşınca dinleyecek adam kalmıyor.. Bir kaç yönden Satriani hastasıyımdır, ondan bile sıkıldığım zamanlar oluyor neden bunu tercih etmiş, şöyle gitmemiş diye.. VAi'ye de müthiş saygı duyarım ama bir kaç şarkısı hariç katlanamam.. Bir adam The Crying Machine gibi neden 50 şarkı yapmaz..
Hah işte, o adam🙂 Simon McBride.Steve Morse maalesef yoktu, Simon McBride diye bir gitaristleri vardı onun yerine, daha önce Gillan'la turlamış biri.. Ama Steve Morse açık ara farklı bu adamdan, onu tercih ederdim.. Ian Paice yine harikaydı, bu adamı izlemek bana hep keyif veriyor, hep mutlu bir ifadesi var.. Glover yine dümen başı gibi götürdü sahneyi.. Gillan'sa olabileceğinin en iyiysiydi.. Child in time hadi yok anlıyoruz da abi beklediğim gibi Burn'u da çalmadılar, oysa isterdi, çok iyi giderdi.. 2005 konseri ile karşılaştırırsam tabi ciddi enerji farkı vardı, 17 sene.. Adamlar gelen gitaristleri haricinde 74-77 yaşlarındalar.. Yine de gayet tatminkardı konser.. İşte bir devrin en büyüklerinden birine daha veda ettik.. Bu arada konser alanı konum olarak çok garip bir yerde, vaktiyle Barışarock festivallerinin yapıldığı yere yakın, feci park sorunlu bir yerdi..
Bir de eşim rahatsız olduğu için gelemeyince kızımı da götürmedim, oysa baba-kız gayet rahat gidermişiz.. Çocuğunu getirenler vardı.. Neyse işte baba-kız gitmek iyi olurdu.. Sonrakilere artık..
Bende Burn hep bu be Tolga.. Hughes da aklımda hep böyle..
Stormbringer yorumunu bir kaç yıl önce dinlemiştim, beğendim. Bravo.Doğduğum sene. Bu kadar mı alnına yazılır adamın🙂
O sene iki albüm çıkmış, (diğeri Stormbringer...) Ben diğerinin açılış parçasını coverladım. Kısmet belki bir gün Burn de olur 🤣
Her iki albüm ve şarkı da Blackmore'un kafasında çoktan Rainbow'u kurmuş olduğunun kanıtıdır bu arada. Bunlar kesinlikle adamın kafasında In Rock - Machine Head sayfalarını kapatıp yeni ufuklara yelken açmaya başladığının göstergesi niteliğinde iki şarkıdır.
Child In Time'ı 25, Burn'ü 30 yıldır söylemiyorlar herhalde.Bugün konserdeyim. Yukarıda yazılanlarla aynı sebeblerle gitmeye hiç niyetim yokken dün akşam arkadaşım bilet yollamış.. Daha önce Maslak Park Orman'daydı galiba gitmiştim konserlerine, 2005 yılında, çok güzel konserdi ama alanın yarısı belki doluydu, bunca yıl sonra haliyle bugün de kalabalık olmasını beklemiyorum.. Sonra 2009'da yine geldiler de programım uymadı, gidemedim..
Değişiklik olsun, kafa dağıtayım diye Deep Purple konserine gideceğim hiç aklıma gelmezdi. Hani bayramlarda saygıdan gidilen aile büyüklerine ziyaret tadında bir konser ve tabi Steve Morse dinlemenin zevki. Nedense benim en sevdiğim şarkılarından Loosen My Strings yine listelerinde yok.. Child in Time zaten yok.. Burn çalarlarsa ne ala ki bir önceki konserlerinde göremedim sanki listelerinde.. Gidelim yine karalarız bir şeyler..
2005'te Burn'u taş gibi söylemişlerdi.. Ve haklısınız, Gillan'ın ufak sıkıntıları oldu da fazla sırıtmadı o soundun içinde.. Bir de ilk defa böyle bir konserde normal, gayet dinlenebilir bir ses seviyesi vardı.. Hatırlıyorum da 90'lar İnönü konserlerinde filan müzik beynimi deler geçerdi, kickler, basslar filan yorardı..Child In Time'ı 25, Burn'ü 30 yıldır söylemiyorlar herhalde.