Son olarak da şunu yazayım: Kondansatör değerini, direnç (ya da potans konumu) değerinden ayrı olarak düşünmemek lazım. Kullandığımız ton devreleri genellikle bir adet potans ve bu başlığa konu olan meşhur kondansatörden oluşuyor. Bu şekilde iki devre elemanı ayarlı bir tür "RC low-pass filter" oluşturarak tizleri topraklıyorlar.
Böyle bir devrede gitarın tonunu parlatmanın iki temel yolu var:
1- Daha küçük değerli bir kondansatör kullanmak.
2- Direnç değerini yükseltmek.
Önce gitara ve ihtiyaçlara uygun pot ve kondansatör değerlerini seçmek lazım tabii. Ama güzel bir sweep veren değerler seçildikten sonra, kondansatöre müdehale etmek pek de gerekli değil bence. Çoğumuz tonun parlaklığı arttırmak için kondansatörün değerini küçültmek yerine, potu saat yönünde çevirerek direnci arttırmayı tercih ediyoruz. 🙂
Pot değeri yeterince büyük değil mi? No-load pot veya bir switch ile kondansatör devreden çıkartılıp, bu devreyle alınabilecek en parlak ton da alınabilir (söz konusu direncin sonsuz büyüklükte olması gibi bir şey)
Başlığa söz konusu olan devre kablolarının direnç ve kapasitif değerlerinin rahatlıkla göz ardı edilebileceğini sanıyorum. Ancak sinyal yolunu özellikle ekranlamalı olmayan kablolarla arttırmak belki başka tip sıkıntılara (mesela birazcık daha fazla dip gürültüsü gibi) sebep olabilir.
Neyse... Ne olursa olsun, keyifli işler bunlar. İyi çalışmalar.
Böyle bir devrede gitarın tonunu parlatmanın iki temel yolu var:
1- Daha küçük değerli bir kondansatör kullanmak.
2- Direnç değerini yükseltmek.
Önce gitara ve ihtiyaçlara uygun pot ve kondansatör değerlerini seçmek lazım tabii. Ama güzel bir sweep veren değerler seçildikten sonra, kondansatöre müdehale etmek pek de gerekli değil bence. Çoğumuz tonun parlaklığı arttırmak için kondansatörün değerini küçültmek yerine, potu saat yönünde çevirerek direnci arttırmayı tercih ediyoruz. 🙂
Pot değeri yeterince büyük değil mi? No-load pot veya bir switch ile kondansatör devreden çıkartılıp, bu devreyle alınabilecek en parlak ton da alınabilir (söz konusu direncin sonsuz büyüklükte olması gibi bir şey)
Başlığa söz konusu olan devre kablolarının direnç ve kapasitif değerlerinin rahatlıkla göz ardı edilebileceğini sanıyorum. Ancak sinyal yolunu özellikle ekranlamalı olmayan kablolarla arttırmak belki başka tip sıkıntılara (mesela birazcık daha fazla dip gürültüsü gibi) sebep olabilir.
Neyse... Ne olursa olsun, keyifli işler bunlar. İyi çalışmalar.
Son düzenleme: