Dünden Bügüne Ekipmanınız

Merhaba
Bu başlığın altına gitarlarınızın ilkbaşladığınız günden bügüne kadar değişimini yazarsanız çoğu kullanıcının başlangıç seviyede hangi ekipmanı kulanması gerektiğine dair ufak bir fikir vermiş olursunuz kim bilir belki satışlara,takaslarada vesile oluruz . Ayrıca bundan sonra almak istediğiniz gitarları bu şekilde yazabilirsiniz aynı zamanda başladıgımız zamanı yazmamızda gerekir
1 yıldır çalıyorum ordan bügüne gitarlarım
Valencia Klasik Gitar (Model Bİlmiyorum)
Squier standart -marshall mg15dfx
Cort x11 - Line 6 spider 15 watt
Usa Fender Strat (1-2 hafta sonra)
Hepinize teşekkür ederim

Siyah Ibanez S470, Zoom 4040 prosesor benim baslangic ekipmanimdi, bir de Almansa marka bir klasik gitar. Ondan sonra tonla sey geldi gecti kimi iyi kimi cok kotu, hepsini istesem de yazamam hatirlamiyorum cunku. Bazen 1 ay kullanmadan geri verdigimiz sey oluyor, hala da denemek istedigim tonla sey var. Ama yola Ibanez ile girdim hala da Ibanez ile devam ediyorum cogunlukla diyebilirim. Sabit koprulu gitarlara karsi da bir turlu kiramadigim bir onyargim var, gitarin sagi solu oynak olacak arkadas benim kitabimda.

Kırmızı Aria marka bir gitar almıştık abimle 8 sene olmuştur. set halinde satılıyordu. tabi o zamanlar tüm gitarların birbiriyle aynı olduğu hatta setin yanında verilen küçük amfinin metallica tonu vereceğini bile düşünüyordum. tabi hayal kırıklıkları oldu ama yılınmadı araştırıldı 🙂 sonra pedal dizme sevdası geldi ama onun da sonu olmayacağını anladım hem güzel ülkemizin güzel barlarının ses sistemi benim pedal dizilimli setupıma fazlaydı bunu kaldıramazdım 😀 küçük amfim bir arkadaşa hediye gitti, gitarı pedalı vs satıp steve vai abimizi görüp biriktirdiğim parayla Floyd rose ibanez almıştım. ama hala ton olarak kafamdaki ton olmuyor olamıyordu 😀 daha sonra işin yazılım boyutuyla ilgilendim kayıt işine sardım. gitarrig amplitube kabin simulator vs derken iyi güzeldi ama bar müziğinde laptop yemezdi. sonra roland gr 55 ile ve Fender GC-1 ile tanıştım. mutluyum huzurluyum hem kayıt işi hem de live müzik işi kafama yattı. rack sistem de istiyorum bu aralar ama maddiyat işte olmayınca olmuyor. böyle iyiyim artık herşeyin fazlası zarar 😀

Herkes hıkaysınıde yazmıs çok iyi ya 😀

md marka içi boş sunta gitarla başlarım.
ardından marshall 10 watt amfi ve marshall jh-1
sonra md yolcu edildi 93 yapımı epiphone les paule terfi ederim.
sonra boss ile tanıştım. dyna drive müthiş bir pedal halen en birinci ekipmanım derim.
ardından Mustafa abi ile tanışmamız başlar, eq, ms screamer, ms reverb, gt-2 ile analog piyasasına dalarım.
sonra epiphone gitarın yanına ibanez rg-350 alırım ve parmaklaz hızlanmaya başlar.tremolo ile de tanışmış olurum.
Bunların yanına bir de noise gate alırım daha da güzelleşir.
Sonra les paul ü squier standart strat ile takaslarım sırf zevk için.çünkü kullanmıyorum.
İbanezin klavye rahat filan.o yüzden squier de kullanılmadan yatar durur.
Klasik Türk Musikisine olan ilgimden dolayı gaza gelerek tambur alırım.Karşılığında nakitim olmadığından squier i veririm.
Wah itiyacım doğmaya başlar.cry baby 95Q alırım.dokunuyosun devreye giriyo süper lan.boost özelliği de var.
Halen Ms'nin pedallarıi boss cs-3 , 95Q , dn-2 marsahll 10 watt ve ibanezim ile yola devam ediyorum.daha yolun başındayız.En sonunda umarım deluxe-custom telecaster, ESP les paul, Fender deluxe reverb amfi ile karşılaşırım. ha bir de boss un ps-6 diye bir pedalı var.ondan da edinirim.2. el bulamıyorum.sıfırı da çok pahalı lan.Bulursanız söyleyin. Barış.

Yıl 2009. İlk gitarım Grg170dx'ti. Gittim aldım geldim. Eve gelince dank etti '' lan bunu neye takacam da ses çıkaracam ben'' dedim 😀 😀 O vakte kadar sormamışım neyin kafasıysa artık. Sonra araştır et felan derken Amplitube 2 ya da 3 geçti elime. İndirdim Asio'yu, bir tane de jak çevirici buldum. Taktım masaüstü bilgisayarın mikrofon girişine. 20 liralık 2+? apörlö de var 😀 Vuruyorum babam vuruyorum tellere. Bir tane de Kıraç'tan melodi öğrenmişim. 3-4 ay kadar öylece takıldım diyebilirim.
Neyse sene 2010 oldu. Öss var tabi. Kaldırdık gitarı bilgisayarı felan. İlk sene kazanamadım. Yaz için bir tane microcube edindim. Ama tonlar öyle böyle gelmiyor kulağıma. Bir de em pentatonik öğrenmişim ki demeyin keyfime. 12 ile 15. perde arasında takılıp duruyorum. Neyse tekrar sınav zamanı geldi tabi kaldırdık gitarı bilgisayarı.
Başladık sınava çalışmaya, yine kazanamadık istediğimiz bölümü. Yine yaz oldu. Bir tane Fender mexico geçti elime. Bir de boss gt-10 edindim. Pentatoniği farklı pozisyonlardan çalmayı öğrenmişim. Yardırıyorum tabi yine 😀 Derken ısınamadım Fendere. Geri sattım o yaz. Gittim bir tane Schecter aldım. Les Paul hayranlığı var bu arada tee Sleşten kalma. Bir tane Boston lambalı amfi edindim ama o amfiyi halen anarım. İlginç derecede güzel gelirdi o clean kulağıma. Yaz sonuna doğru bir tane de Hd 300 almışım ki demeyin keyfime. Derken yine sınav dönemi geldi kaldırdık bilgisayarı, ekipmanı.
Neyse efendim çok şükür kazandık üniversiteyi. Hatta birinci bölümden Türkiye 25xx gibi bir derece yapmışım. Bir hevesle 2. sınavı beklemeden asıldım gitara. O 2 ayki gitar çalışma performansını halen yakalayamadım. Nitekim bu sebepten 2. sınavda 7xxx gibi bir sıralamaya geriledik. Üniversite hediyesi bir tane Blackstar Ht 5 aldı bizimkiler. Gt-10, Hd300 felan o ara elimden çıktı. Ama ciğerimin tam ortasında Gibson sevdası büyüyor ki sormayın. Rüyalarımda felan görüyorum öyle böyle değil. Neyse bi yandan da geliştiriyorum gitarı. 1+1 ev bulmuşum Hatayda, çalıyorum babam çalıyorum. Karışanım edenim yok. Neyse o ara yerel gruplardan birinde buralardaki bir müzik merkezinin ortağı çalıyordu. Onla tanıştım. Gel zaman git zaman adam beni çok sevdi. Sonra birgün muhabbette gel lan sana istediğin gitarı ayarlayacam dedi. Adam bana senetsiz sepetsiz kartsız neyimsiz bir tane Les Paul Traditional getirtti hemi de Desert Burst. Aydan aya ödersin dedi. Sonra ödemelerimi hiç aksatmayınca pedalları da ordan dizdik. Sonra kendisi askere gitti. Grupta onun yerine de ben çalmaya başladım. Paramı kazandıkça halen gider ordan alışveriş yaparım. O günden bugune bir tane Fender Standart Deluxe Strat, Blackstar Ht-40 Club felan edindim. Bir tane Prestige 2550e aldım. Bir ara elime çok ilginç bir ''Sx'' ( 😀 ) geçti. Bu hafta da bir tane ses kartı edindim Cubase felan kasıyorum evde. Sx'in hikayesi de şöyledir. Çok kıymetli bir dostum bendeki Les paul aşkına benzer strat sevdasına sahipti. Stratı ona hediye ettim. O da evladı gibi değer verdiği Sx'i bana hediye etti. Ne zaman sahnede elime alsam böyle bir aşkla çalıyorum bunu.

Oguz92 demiş ki:

Yıl 2009. İlk gitarım Grg170dx'ti. Gittim aldım geldim. Eve gelince dank etti '' lan bunu neye takacam da ses çıkaracam ben'' dedim 😀 😀 O vakte kadar sormamışım neyin kafasıysa artık. Sonra araştır et felan derken Amplitube 2 ya da 3 geçti elime. İndirdim Asio'yu, bir tane de jak çevirici buldum. Taktım masaüstü bilgisayarın mikrofon girişine. 20 liralık 2+? apörlö de var 😀 Vuruyorum babam vuruyorum tellere. Bir tane de Kıraç'tan melodi öğrenmişim. 3-4 ay kadar öylece takıldım diyebilirim.
Neyse sene 2010 oldu. Öss var tabi. Kaldırdık gitarı bilgisayarı felan. İlk sene kazanamadım. Yaz için bir tane microcube edindim. Ama tonlar öyle böyle gelmiyor kulağıma. Bir de em pentatonik öğrenmişim ki demeyin keyfime. 12 ile 15. perde arasında takılıp duruyorum. Neyse tekrar sınav zamanı geldi tabi kaldırdık gitarı bilgisayarı.
Başladık sınava çalışmaya, yine kazanamadık istediğimiz bölümü. Yine yaz oldu. Bir tane Fender mexico geçti elime. Bir de boss gt-10 edindim. Pentatoniği farklı pozisyonlardan çalmayı öğrenmişim. Yardırıyorum tabi yine 😀 Derken ısınamadım Fendere. Geri sattım o yaz. Gittim bir tane Schecter aldım. Les Paul hayranlığı var bu arada tee Sleşten kalma. Bir tane Boston lambalı amfi edindim ama o amfiyi halen anarım. İlginç derecede güzel gelirdi o clean kulağıma. Yaz sonuna doğru bir tane de Hd 300 almışım ki demeyin keyfime. Derken yine sınav dönemi geldi kaldırdık bilgisayarı, ekipmanı.
Neyse efendim çok şükür kazandık üniversiteyi. Hatta birinci bölümden Türkiye 25xx gibi bir derece yapmışım. Bir hevesle 2. sınavı beklemeden asıldım gitara. O 2 ayki gitar çalışma performansını halen yakalayamadım. Nitekim bu sebepten 2. sınavda 7xxx gibi bir sıralamaya geriledik. Üniversite hediyesi bir tane Blackstar Ht 5 aldı bizimkiler. Gt-10, Hd300 felan o ara elimden çıktı. Ama ciğerimin tam ortasında Gibson sevdası büyüyor ki sormayın. Rüyalarımda felan görüyorum öyle böyle değil. Neyse bi yandan da geliştiriyorum gitarı. 1+1 ev bulmuşum Hatayda, çalıyorum babam çalıyorum. Karışanım edenim yok. Neyse o ara yerel gruplardan birinde buralardaki bir müzik merkezinin ortağı çalıyordu. Onla tanıştım. Gel zaman git zaman adam beni çok sevdi. Sonra birgün muhabbette gel lan sana istediğin gitarı ayarlayacam dedi. Adam bana senetsiz sepetsiz kartsız neyimsiz bir tane Les Paul Traditional getirtti hemi de Desert Burst. Aydan aya ödersin dedi. Sonra ödemelerimi hiç aksatmayınca pedalları da ordan dizdik. Sonra kendisi askere gitti. Grupta onun yerine de ben çalmaya başladım. Paramı kazandıkça halen gider ordan alışveriş yaparım. O günden bugune bir tane Fender Standart Deluxe Strat, Blackstar Ht-40 Club felan edindim. Bir tane Prestige 2550e aldım. Bir ara elime çok ilginç bir ''Sx'' ( 😀 ) geçti. Bu hafta da bir tane ses kartı edindim Cubase felan kasıyorum evde. Sx'in hikayesi de şöyledir. Çok kıymetli bir dostum bendeki Les paul aşkına benzer strat sevdasına sahipti. Stratı ona hediye ettim. O da evladı gibi değer verdiği Sx'i bana hediye etti. Ne zaman sahnede elime alsam böyle bir aşkla çalıyorum bunu.

Hepsini görmek için tıklayın...

Gerçekten hızlı başlamşsınız ibanezler gibsonlar blackstarlar 🙂)))

Sene 2008 klasik gitar kursuna gittigim yerde isyan edip babamı'da ikna edip bir elektro gitar almaya karar verdim ordaki ucuz çin malı gitarlardan birini aldım rockSON marka strat kasa bir sunta 😀 eve gittim bi heycan astım boynuma takılıyorum sonra dedim bende bunu neye takıp çalacagım bir de amfi lazım 😀 pedere yeni gitar aldırmışım alırmı amfi almaz. aradan 3-4 ay geçti Belcat g10 tweed bir amfi edindim ama amfi 10 watt ta değildi overdrive katı bile yoktu bildiginiz akustik amfisini bana itelediler 😀 Onun üstüne Digitech rp50 aldım bir adet. İşler gelişti ögrendik 2-3 baktım olmuyor o amfi ve o pedalla herşeyi toptan satıp (rp50 hariç eniştemin hediyesi hala kullanmıyor olsamda duruyor ) Bir cort ts 250 les paul edindim. Şöyleki ben ne les paul seven adamım nede cort hedefim standart mex bir fenderdi ama ucuza geliyor diye aldım geçtim 🙂 . Yine amfisiz Fx Box 6 gibi dandi bir olayla 3-4 ay idare ettim ve sonunda bir marshall mg15 sahibi oldum aynı senenin yazı 2010 da istanbulda kendime bir mt2 aldım (Baktım elimdeki gitar hiç bi halta yaramıyor ) Metal yapayım dedim oda sarmadı 2012 kasıma kadar bunlarla devam ettim ve . 2012 kasımda gitarı ve mt 2 yi satıp kendime Fender Classic player Baja Telecaster aldım ( Eve gidene kadar yaşadıklarım unutulmaz 🙂 ) eve geldim taktım marshalla fenderi gayet güzel zamanla pedal işine gireyim dedim rp50 kesmeyince önce bir Marshall blues breaker 2 ardından 1 hafta sonra ibanez tubescreamer 9 diyip önünü alamadım sırasıyla birde gcb95 wah koydum 🙂 3pedal olunca bide board lazım diyip bcb 60 aldım kendime . Ondan sonraki sıralamada ise Add+ phaser vibrato 2 pedalı ve Mooer digital delay pedalı bu sırayı takip etmişken amfi yetersiz gelmeye başladı bende sonunda amfiyi elimdeki diğer bütün elektronikleri satıp ( Gitar ekipmanlarım hariç ) Bir laney cub 12r ve boss ge7 aldım ge7 dip sorunu cok fazla olunca 15 20 tl gibi bir farkla mxr 6 band eq pedalıda boardıma dahil olmuş oldu ve son durum budur . Bir tanede rat distortion veya TubeKing serisinin distortionınndan ekleme düşüncem cok yakında gerçekleşir 🙂 .

Falcone marka çok güzel bir klasik gitarla başladım gitara. 3-4 yıl sonra yetmemeye başladı bana. Rüyamda dahi elektrogitar görmeye başlayınca ikna ettim bizimkileri. ibanez grg170dx, gta10 model ufak bir amfi ve digitech rp80 almıştım. bundan üç yıl önce o gitarı kuzenime verip yine bi ibanez almıştım ikinci el. rg7321 model 7 telli bir gitar. yanında da ibz10g amfi vardı. amfi yetmeyince tbx30r almıştım. bir süre sonra bu gitarı satıp mim bir fender aldım bu forumdan. modifiyeli güzel bir gitardı. belki hatırlayan da olur aynalı pickguardı olan gökyüzü mavisi bir gitardı. sonraları bu gitarı epiphone lp plus ile takasladım. çok sağlam bir gitardı. çok büyük zevkle çaldım. o da manyetik modifiyeliydi. metal muff geldi gitti, boss mt2 geldi gitti derken lpyi ibanez r2550z ile takasladım. elimde en son ibanez, 30w marshall amfi ve boss me 70 kaldı. şimdi de bunları satıyorum, bakalım elime ne geçecek bundan sonra.

lise sonda başladım gitar çalmaya 8, 9 sene önce ama iki yıldır adam gibi üzerine eğilmeye çalışıyorum.

2004 gibiydi bir cort gitar aldım modelini bilmiyorum. param ona yetmişti onu aldım. strat kasa bir cort. single manyetikli. bir de en dandiğinden transistörlü amfim vardı. o nerede hiç bilmiyorum. sahi aklıma geldi bak. nerede lan o amfi 🙂

sonra 2011 Eylül'ü olması lazım bir gitar alıp gitar çalmaya çalışmaya karar verdim. Hiç bir fikrim yok gitarlar hakkında o zaman. Baktım araştırdım şöyle böyle. Dedim ben Epiphone SG alayım. O niyetle Kadıköydeki SRV müzik'e gittim. Sitelerinde gördüğüm o SG satılmış. Yok dediler şu var bu var falan. Bir Parker gösterdiler bilen bilir Parker'ları alışılmadık bir şekli var bir google edin de bakıverin. şöyle bir baktım gitara dedim ki "ya abi bizden bişeyler yok mu onlardan ver" güldük falan. fiyatı da benim bütçeye uygundu Parker'ın ama dedim ben SG'lere bakmak istiyorum gittim bir dükkanda Epiphone SG denedim aynı akşam. Yok olmadı Parker kadar rahat değil kesinlikle. Düşündüm yine aynı gece gittim parasını verdim Parker PM20 aldım. İyi ki de almışım hala tavsiye ederim yeni başlayanlar rahatlık ve ton verimliliği açısından fiyat/performans olarak Parker'ın başlangıç modellerine göz atsınlar derim.

Sonra sattım Parker'ı Epiphone Standart Les Paul aldım ki o da güzel gitardı. Bir ara Gibson Les Paul stüdyo kullandım arkadaşımındı o Epiphone standart'tan daha iyi değildi bence. Sonra Epiphone Standar Les Paul'u de sattım ve halan kullanmakta olduğum PRS Santana SE'yi aldım ki tavsiye ederim. PRS ayrı bir güzellik bence. Çok dengeli bir gitar çok menunum.

Gitar olarak hikayem bu amfi olarak özet geçeyim;

Blackstar HT1R combo ardından
ENGL Gigmaster combo 15 ardından
Marshall AVT 275 ardından
Guitar rig , Amplitube

Şimdilerde almayı düşündüğüm amfi Blackstar HT5RH ve uygun bir kabin.

Bunun ses kartı, hoparlör maceraları da yok değil. Lütfen 🙂

Önceden bass gitar çalardım. Sırası ile Bulgar Kremono, Academy ve Squier Bullet çaldım. Ama müzikle ilgilenmeyi bırakınca evde bass çalmak sarmadı, elektroya geçeyim dedim. Suntadan bir Vision ve zamanında Whiskey'nin yaptığı bir amfi ile başladım. Sonradan VIC, Wasburn Mercury, eski bir Jackson geçti elimden. Arada pikap amfisinden gitar amfisi yapmak gibi denemelerim oldu. Güzel ve clean headroomu gani bir amfi yaptım lakin ben yurtdışında iken atılmış maalesef. Hatıra da olsa saklamayı isterdim, tonu çok iyiydi, pedallarla da iyi anlaşırdı 🙂 Sonradan elime MG15 geçti.

SG aşkı ağır basınca Epiphone G400 aldım. Elde strat olsun diye bakınırken de ucuza bir Framus buldum, manyetik değişimi ile bayağıdır idare ediyor. SG ve Washburn bir süre MH15 ile kullanıldılar. Sonradan biri yerli (Dinakord, forumda hikayesi az çok bilinir) biri de Trainwreck klonu iki lambalı amfi geçti elime. Amfilerle beraber hali hazırda elimde Gibson Nighthawk, Greco Custom LP, Framus Strat var. Yığınla modlu veya stok od ve dist. pedalı adım, sattım. Anladım ki amfi drive'ından gayrı yar yokmuş bana 🙂 Genelde ekipmanım bir gitar, bir kablo, bir de amfi. Zaman zaman booster olarak kullandığım veya fantezi yapmak amaçlı elde kalanlar da imzamda yazılı. İleride ne olur bilinmez artık.

Gitarlar
1-Adını bilmediğim ve artık yok olmuş bir klasik gitar
2-Adını bilmediğim ve hiç merak etmediğim, yazlıkta yalnızlığa terkedilmiş klasik gitar
3-Yamahanın modelini bilmediğim ve arkadaşımın el koyduğu bas gitar.
4-Senelerce kullanmak zorunda kaldığım, babamın eğer istekli olduğunu gösterirsen seneye daha iyisini alırız diyerek 5(belki okadar yoktu bilmiyorum abartmış olabilirim) sene boyunca sözünü tutmadığı ve her çaldığımda nefretten ağladığım -gitar çalmak daha ağır bastığı için ağlaya ağlaya çaldığım- Eterna adında, şerefsiz yamaha bayisinin küçücük bir çocuk ne anlar diyerek kazıkladığı iğrenç replika tipsiz hayattan bezdiren bir gitar.
5-En sonunda 2010 doğum günümde babama bana seneler önce verdiği sözü hatırlatıp ve sözü tutmadığını söyleyip ağlamaya başlayınca, babamın dayanamayıp epiphone alıcam ayağına tünele götürüp aldığı 2009 gibson sg special faded. Mutluluktan bir kaç hafta boyunca uyumayıp gitar çalmıştım.
Amfiler
1-o nefret ettiğim Eterna adlı iğrençliğin yanında elektro gitar amfisi diye kazıkladıkları ashton akustik gitar amfisi.
2-Babama 3 sene boyunca yalvarmam sonucunda 2013 yazı transistörlü ve lambalı amfi kavgasına girmemiz, artık teknolojinin ilerlediğini ve mosfetlerin lambalılardan daha iyi ses verdiğini savunması üzerine şirketteki tüm ortaklarının babama saldırması ve babamın lambalı amfinin daha iyi ses verdiğini kabul etmesi üzerine yapmaya başladığımız hiwatt dr504 klonuna işlerinden dolayı zaman ayıramamasıyla doğum günüm için aldığı, kabin kısmı zarar gördüğü için neredeyse yarı fiyatına gelen marshall ma50c.
Ve tabiki onca daha ucuz ve başarılı amfiler varken insanlara marshall ma50c'nin aslında kötü bir amfi olmadığını güçlü bir şekilde gösteren youtubeda adı gewerh44 olan herifin videoları yüzünden bu amfiyi seçmiş olabilirim

2004 senesinde ibanez rg 270b aldım endonezya sonra 2013 senesinde hala aynı gitar 😀 devam param yok.
2004 senesinden 2013 senesine marshall valvester 30 watt ( lambasız )
2007 senesi 2013 senesine marshall jh 1
2008 morley bad horse vai 2
2009 behringer fx55 diye bir cihaz bütün efekleri barındırıyor.
Kendi yaptığım pedallar.
2013 audibox 1 hafta olmadı

efektörler hariç
(2006) Marshall MG 10 cd + Fender Squier Bullet Strat
(2007) Cort X6 + EMG 81 + Marshall MG 30 dfx
(2008) Gibson 1986 SG Limited Edition + Marshall MG 50 dfx
(2009) Ibanez PGM + Tech 21 TM60
(2009) Charvel USA San Dimas Custom Snow White + Guitar Rig Kontrol
(2009) Fender Strat 50.year + ESP Eclipse CTM1 + Guitar Rig Kontrol
(2010) Charvel SD Snow + Carvin Legacy VL212
(2011) Jackson USA Limited Edition King V - X Series + Marshall JCM 900 Combo
(2011) Jackson Kelly KE3 + Ibanez RG 350 MZ + Guitar Rig Kontrol
(2012) Charvel SD Snow + Jackson PS4 w/EMG + LTD EC50 + Bugera 333 + Mesa v30 2x12
(2012) Charvel SD Snow + Charvel SD Rising Sun + Guitar Rig Kontrol
(2013) Fender Malmsteen strat w/Fury + 2x Gibson Les Paul Custom Black Beauty + Mesa Boogie Recording Recto

fiyu, naptım ben :facepalm:

Arkadaş millet gibsonlar, fenderler, ibanezler, charveller... Biz hala elizabethler 🙂

yıl 96, Yaldır yaldır solağım, sağ elimle işediğim noktaya bile nişan alamıyorum o derece. Atarlıyım ergenim hatta ötesiyim ıslak havluyla dövülesiyim. Sevdalısı olduğum gitar fender strat çakması kırmızı renkli bir wings marka eşek ölüsü. Gitar dahi değil. En kötüsü de sağlak. 3 akor biliyorum onları da doğru dürüst basamıyorum, bare akorlar desen bahanem hazır; "ben bareyi sevmiyorum yeaa".. Ama sorsan yine de treş metılı ben yarattım. Annemin yamaha g-55 a klasiğinin tellerini alt üst etmişim, kadın yazık yeter ki susayım diye gık demiyor. Bütün gün evin içinde pislik pislik terli terli fight fire with fire'ın başını kazıyorum katlediyorum. Gerisi yok. Çünkü, yok işte. Hey gidi..

Tabii ki ilk olarak o kırmızı renkli wings, hemen akabinde bir washburn maverick, vic sx (made in izmir - suntanın gücü), modelini hatırlayamadığım jackson çakması bir maxtone, jackson ps3-t, jackson rr3, jackson dxmg, ibanez rg7321, schecter hellraiser c-7, schecter blackjack atx c-7, ibanez s7320. 2014 itibariyle listeye girmesi anında da bir adet schecter km-7 gibi görünüyor.

Şuanda tamamını elden çıkarmış olduğum pedal & prosesörler ise;

boss mt-2, boss ds-1, boss od-3, boss cs-3, boss ce-5, boss eq-7, sansamp gt-2, zoom 505, korg ax1000g, behringer v-amp 2, behringer ultra g gi100.

Amfilerler konusunda başta şansım pek yoktu haliyle dandirik 2+1 ses sistemleriyle, çeşitli müzik setlerinin hoparlörleriyle ve pederin elleriyle yaptığı amfilerle uzun yıllar idare ettim. Açıkçası ev ortamında çok da ihtiyaç duymadım. Neden sonra bir adet ibanez tbx30r ve birkaç yıl sonrasında da bir adet blackstar ht5rh edindim, halen de amfilerim bunlardan ibarettir. Plug'n play haricinde hiçbir şeye inanmıyorum. Malum, albüm demo kayıt heyecanından, grup konser düzenek dernek olaylarından da fena koptum haliyle şuanda adam akıllı bir kayıt ekipmanım mevcut değil. Yine de hayırlısı.

Hala sağ elimle hedefi tutturamıyorum o ayrı.

ktlcn demiş ki:

Arkadaş millet gibsonlar, fenderler, ibanezler, charveller... Biz hala elizabethler 🙂

Hepsini görmek için tıklayın...

Eğer bir işte çalışıyorsan, ailene bakma yükümlülüğün yok ise, benim gibi aldığın tüm maaşı bunlara yatırırsan çok rahat senin de olur 🙂

Osxfang3 demiş ki:

Eğer bir işte çalışıyorsan, ailene bakma yükümlülüğün yok ise, benim gibi aldığın tüm maaşı bunlara yatırırsan çok rahat senin de olur 🙂

Hepsini görmek için tıklayın...

İşte çalışma hariç diğer tüm şartlar mevcut hocam, işin esprisi zaten o. Bu öğrenci halimle dahi çok şükür kendimi idare edecek ekipmana sahibim, tabi az uğraşmadım almak için ki zaten çaba sarfetmeden alsam benim için bir değeri olmazdı. Düzenli bir işim olduğunda ben de sizin gibi olacağıma eminim 🙂

Ben müzik işine aktif olarak ortaokulda başladım sayılır. Önce bağlamayla başladım, çok kalitesiz bir öğrenci bağlaması vardı ilk başladığımda. İşi biraz ilerletince hocam sağolsun bana kendi bağlamasını verdi. O da bir zaman sonra kesmeyince araştırmalarım sonucunda dut ağacı bağlamaların kaliteli olduğunu öğrendim. Paramı hazırladım gittim bir müzik markete dut ağacı bağlama istedim. Eleman sağolsun bana gidip dut diye bana adi bir tane gürgen bağlama vermiş. Tabi ben mevzunun farkında olmadığım için çalıyorum evde ama nasıl mutluyum "ulan harbiden ne kadar farkediyormuş" diyorum. Neyse efenim yine bir süre böyle idare ettim derken bir ara bizim memlekete Çetin Akdeniz geldi. Tabi bilmiyorum o zaman kim olduğunu falan babam vesilesiyle gittik konserine. Konser bitti tabi benim ağzım açık aklım uçtu o performanstan sonra hala da her dakikasını hatırlarım iyi ki de beni zorla götürmüşler derim (yani Ferdi Tayfur da gelmişti aynı vakitlerde 🙂 . Derken ben büyük çabalar sonucu kendisiyle konuşmayı başardım. Sağolsun hiç üşenmedi, küçümsemedi 15-20dk bana birçok şey anlattı. Tabi ben o aydınlanmanın verdiği gazla gittim benim bağlamayı sattım. Dedemlerde duvarda yıllardır asılı duran bir bağlama vardı araştırdım baktım oyma dut çıktı yaklaşık 25-30 senelik. Hemen onu yaptırttım, cillop gibi oldu. Hala da onu çalarım . Bugüne kadar çok farklı, pahalı, ucuz, değişik bağlama denedim ondaki sesi hiçbirinden alamadım. Neyse efenim bağlama çalıyorum ama rock- az ucundan da metal- müzik de dinliyorum hep o oralar. Tabi küçük şehirde olduğumuzdan çevrede elektro gitar çalan, bilen yok. Düşünün artık Ayna'daki soloları bağlamayla falan atmaya çalışıyorum(Ayna dinliyoruz o zamanlar tabi). Derken uzaktan bir akraba bu ilgimi keşfetti bana bir klasik gitar aldı. Lise bitene kadar onunla uğraştım. Sonra üniversiteye geldim. Biraz daha sert müziklerle karşılaştım. Ama yine elektro gitardan bi haberim. Şehirde gezerken bir elektro gitar gördüm. Direkt daldım dükkana dedim fiyatı nedir almak istiyorum adam 450 lira dedi. Tabi para biriktirdim o gazla gittim gitarı aldım. Gitar Cort X2 idi 🙂 Bi kazık da ordan geldi tabi cahillik. Sonra dedim bu elemanlar bu aleti büyük hoparlörlere bağlayıp çalıyorlar sanırım böyle yapmam lazım. Aynı amcaya gittim durumu söyledim bana 10 wattlık Marshall ı kakakadı. Onunla da idare ettim bir süre. Sonra müzik öğretmenliği okuyan bir abi ile tanıştım ve müzik hayatım değişti. Bana bildiği çoğu şeyi anlattı sindire sindire. Sonra amfiyi sattım Laney LG30 aldım. X2'yi sattım M600 aldım. Sonradan bir de zoom g1xn aldım. Sonra Jackson dk2, analog pedallar vs derken bağlama merakım canlandı. Elektro bağlamaya sardım bu sefer. Onu da biraz çaldım ama bana göre olmadığını anladım. Sonra bir hevesle kaval aldım biraz uğraştım onunla da. Derken Lambalı amfilere sardım Laney VC15 ti sanırım ondan aldım ancak apartmanda ses sorunu oldu. Onu satıp 5 wattlık İbanez Valbee aldım hala onuu çaldım. Bayağı pedal değiştirdim çoğunu hatırlamıyorum. Bi ara boss me 25 kullandım sarmadı analoga döndüm. Şu anda hepsini sattım sadece ibanez amfi ve boss me 70 var idare ediyorum zaten kpss çalışıyorum iş sahibi olunca yine devam etmeyi düşünüyorum. Ha gitarı da sattım 93 Kore İbanez Rg470 var oda idare ediyor. Bir de yine Kore Cort Gb-74 bas gitar var ancak emanet onu da çalıyorum. Şöyle bir yazdıklarımı okudum da Ayna'dan, Haluk Leventten Vai'ye Satriani'ye, Jason Becker'a kadar gelebilmişim, şaşırıyorum 😀
Edit: Arkadaş ne uzatmışım ya farkında değilim, kusura bakmayın 🙂