Equalizer ne işe yarar? Nasıl kullanılır?

Müzikle uğraşmama rağmen utanarak söylüyorum equalizer'ın tam işlevini ve nasıl kullanıldığını bilmiyorum. Yani göstergelerin altında falan 20 hz, 200 hz gibi sayılar da var bunlar da ne anlama geliyor hiç bilmiyorum 😳 Nasıl kullanılcağını ve işlevini net bir şekilde açıklayabilirseniz sevinirim
 
Equalizer hayatın her yerinde karşımıza çıkan süper bir alettir. En basit örneği walkman lerde görebileceğimiz bir adet bass ve treble kontrolüdür.
Bass dediğimiz kontrol tam ne olduğunu kestiremediğin rakkamlarda 150hz civarını temsil eder. Sen o tuşu çevirdiğinde alet gelen sinyalin o frekansı civarının volümünü arttırır, böylece duyduğun daha basslaşır. Aynı şey treble içinde geçerlidir oda aletten alete değişken bir şekilde aşağı yukarı 4khz civarında bir frekanstadır. Mid ( Middle ) ise 750 hz filan civarlarındadır ( Yanılıyorsam düzeltin 🙂 )

Basitten kurtulduğumuzda bir üstü olarak Wİnamp ın 10 band grafik equalizerini gösterebiliriz. Buda 10 ayrı band de hizmet vererek daha fazla hakimiyet sahibi olmamızı sağlar. Bunun gibi 32 band e kadar devam eder graphic equalizer lar

Bunlar dışında parametrik equalizerlar vardır. Örnek olarak 3 band bir parametrik eq da istediğin frekansa ayarlıyabildiğin 3 ayrı askerin vardır istediğini yapıcak. Bu askerlerin parametreleri 🙂 :
(Bunlar 3 band parametrik eqnun her band inde ayrı ayrı vardır )

Frequency : Burda frekansı belirtirsin, seçtiğin band ın çalışma bölgesinin merkezini
Width(yada Q ): Burdada eq nun freq de belirttiğin noktanın sağından ve solundan nekadar genişlikte bir alana etki edeceğini belirtirsin. Düşük q rakkamı ( yada width te octave )sadece seçtiğin frekansın olduğu bölgeye denk gelir, buda noise removal işlerinde kullanılır genellikle
Gain: Seçili eq band inin etkisini belirlersin. ( - ) ye doğru gidersen bu parametrede seçtiğin frekans bölgesinin cevabı azalır, ( + ) ya doğru gidersende artar

Umarım yardımcı olabildim, kolay gelsin
 
EQ aslında kısaca spesifik frekans aralıklarını yükseltip alçaltan bir pre-amp'tır. Lise2 fizik müfredatında da olan frekans birim zamandaki titreşimi simgeler.

Yüksek frekanslar (yani yüksek sayılı titreşimler, örn: 6khz ve üstü) tiz seslerdir.20khz'den sonrasını ise insan kulağı algılayamaz ve bu yüzden EQ'ların tepe noktası bu civardadır.

Düşük frekanslar (birim zamandaki titreşim sayısı az olan ses dalgaları, örn 80hz ve altı) bas sesleri oluşturur. Aynı şekilde 20hz den daha düşük frekansları insan kulağı algılayamaz, belki vücudunuzla hissedebilirsiniz o ayrı. Bu yüzden EQ'larda 20hz'den daha düşük frekanslar yoktur...

Bu bölgelerin arasında kalan bölgeye ise (adı üstünde) Middle (mid) denir.


Bu EQ ların temel amacı, istenilen frekans aralığının gain'ini (kazancını) artırıp azaltmaktır. Bu ne işe yarayabilir? Örn:

* 3 enstrumandan oluşan bir kaydın olduğunu farz et...

1-Bas gitar: 20hz-150hz arasında sinyal göndersin, geri kalan frekanslarda ise tamamen tepkisiz olsun.

2- Gitar: 200hz-3000hz (3khz) arasında sinyal göndersin ve geri kalan frekanslarda ise tamamen tepkisiz olsun.

3- Zil: 3000hz'den sonraki frekanslarda sinyal göndersin. Onun aşağısındaki frekanslarda ise tamamen tepkisiz olsun.

Ve sen hepsinin de aynı anda çalındığı bir ses çıktısı (mix) al. İşte bu aşamadan sonra frekans aralıklarını bildiğin enstrumanın EQ panelindeki yerlerini aşağı yukarı oynatarak , "sadece o enstrumanın" sesini -diğerlerininkini değiştirmeden- açıp kısabilirsin. Mesela gitar sesi mix'te az çıktı. O zaman frekans aralıkları (örneğime dayanarak) 200hz-3000hz olan gitarın sesini açmak için yapacağın iş 200hz ile 3000hz frekansları arasının kazancını yükseltmek olacaktır. Böylece sadece gitarın bulunduğu aralığı yükselttiğinden diğer enstrumanlar bu değişimden etkilenmeyecektir; çünkü onların o aralıklarda kazancı zaten "0"dır.

Temel olarak EQ'nun amacı budur. Yalnız şunu da söylemeliyim benim verdiğim örnek tamamen teoriktir. Hiçbir ses dalgası yoktur ki herhangi bir frekansı "0" olsun. Ancak "yoğun ve baskın" olduğu bölgeler vardır. Bu bölgelerden sonra gelen frekanslarda ses şiddeti logaritmik bir fonksiyon grafiği gibi git gide "0"a yaklaşsa da "0"a "sonsuzda" ulaşır... Yani yapacağın EQ değişikliği ne yaparsan yap her bir enstrumanın sesini etkiler, ama seçtiğin frekans aralığında hangi enstruman baskın ise, onu "diğerlerine oranla" çok daha fazla etkiler. "Eşitleme işlemi" anlamına gelen EQualization da burdan gelmektedir.

İşte bunun gibi bir şey...
 
Herkese cevaplar için teşekkür ederim.
Anladığım şu, belirli aralıklardaki ses frekanslarından aldığım sesin kuvvetini, ve yüksekliğini ayarlıyor sanırım.Yanlış anladıysam düzeltin. Skatheist senin bahsettiğin gain ve frequency olaylarını tam anlayamadım biraz daha açıklayabilirmisin?
 
Tekrar okudum da anladım sanırım gerek kalmadı...
O zaman bu hazır equlazier ayarları (hani bilgisayarda falan olur: rock, pop, blues gibi..) o müziğin ana enstrumanlarını temel alarak onların bulunduğu bölgeleri mi açıyor yanlış mı anlamışım?
 
Baskın olan, önemli olan, veya lead dediğimiz enstrüman veya vokali ön plana çıkartmak için o enstrümanın baskın olduğu frekansların volümlerini yükseltmek için o setuplar kullanılıyor.
Aslında bu tip setupları kendiniz de yaratabilirsiniz. Hangi tip hoparlorlerde dinlediğinize göre de ayar yapabilir ve istediğiniz rengi alabilirsiniz. Bu biraz bilgi gerektiriyor. En başta kulağınıza nasıl geliyorsa öyle ayar yapmanız, kişisel zevkinize göre uygundur. Daha profesyonelce düşündüğünüzde işler bir kitap yazacak kadar çoğalır.

Ekolayzır (EQ) birçok başka görevlerde de kullanılır: Gürültü azaltmakta, konuşma netleştirmekte, efekt gibi kullanmakta (telefon- radyo efektleri vb.) bazı enstrümanların kullanılmayan frekanslarını çıkartarak, o frekansları daha önemli enstrümanları duymak için kullanamakta... ve hatırlamadığım bir iki konu daha vardır. 🙂
 
Bu durumda sadece bir gitarın kullanıldığı normal bir gitar amfisinde işe yaramayacaktır herhalde. Yani bir albüm dinlerken falan ya da kaydederken mi daha işlevli oluyor?
 
Ben profesyonel anlamda EQ kullandığım için (kayıtlarda). son çıkan stereo ürün haliyle flat dediğimiz EQ ayarlarıyla dinlenmeli diyorum. Burada daha çok bas ve tizlerle oynayıp, evde keyif için ekstra bas-tiz ekleyebilirsin. Eq suz bir hayat müzik kayıtlarında düşünülemez.

Eğer bir gitar amfisinde müzik dinlemekten bahsediyorsan zaten o amfi belli frekanslara yani gitarlara göre bir hoparlor oldugu için zaten iyi müzik dinleyemezsin. Gitar amfisindeki EQ tabii ki gitar için ayarlanmış belli frekansların volümlerini ayarlamakta kullanılır ve sabit frekanstır: mesela 60 Hz bas için, 1500 Hz mid için ve 4000Hz tizler içindir. Yani 3 frekans üzerinde volumlerle oynayabilirsin.

Biz kayıtlarda birçok değişik EQ programı kullanırız. Hardware kullananlar da var. Ben PC software kulanırım. Bİrkaç firmanın EQ ları var. Ben en çok bir Q10 denilen Waves'in ürününü kullanıyorum. Burada hem istediğin frekansı yazıp o frekans volumuyle oynayabliyorsun, hem de Q değeri denen, o frekansın açısını (hangi frekans marjininde orantılı işleyebileceğini) ayarlayabiliyorsun: Q şöyle işler. 1 den 100 e kadar olan Q değerinde eğer Q'yu 100 yaparak frekansıın volumunu açarsan sadece o frekansı yukseltırsın ( görsel olarak ince bir çizgi gibi o frekans volum açıldıkça yükselir 900 ve 1100Hz de bir volüm yükselmesi olmaz): örnek 1000Hz de 3dB volum açıyorum ve Q değeri 100. Hemen hemen sadece 1000 Hz in volümü açılır. Eğer Q değerini mesela 3 yaparsak, 1000 Hz in üstünde ve altındaki frekanslar bir çanak eğrisi gibi 1000 Hz e doğru yükselme gösterir. Yani 100Hz çok az, 250 Hz biraz daha fazla, 750 Hz daha fazla volüm verir ve 1000Hz en fazla volümü verir ve bu aynen 3000-4000 Hz e dogru aynı oranda düşer.

Dediğim gibi EQ tam bir kitaplık hikayesi olan bir ses prosesleme biçimidir. Her alanda değişik amaçları vardır (enstrüman amfileri, miksleme, masterlama, re-masterlama, veya istenmeyen seslerin ve gürültülerin yok edilmesi gibi).
 
Kucuk bir karmasa var, netleştirmek lazım sanırım. EQ, belli frekansları güclendiren ya da zayıflatan arabirim, bu net sanırım fakat su var: Burada anlatılan cogu şey eq' nun kayıtlarda kullanımı ile ilgili. Tabi ki eq' nun tek kullanımı bu değil, sanırım roth-azad amfi sorusuyla bunu sormak istiyor. Eq gitarınızın tonlarını ayarlarken dısarı verdiği frekansları düzenlemenizi saglayarak, kendi tonunuzu yaratırken en cok ihtiyacınız olan şeylerden biri. Yani ton ayarlarken ayrı bir eq uyguluyorsunuz müzisyen olarak zaten, kayıda girerken bu ton en az bozulacak şekilde modifiye ediliyor bazen(kayıt şartlarında belli frekansları daha iyi alabilmek icin) sonrasında kayıt icinde gitar belli olsun diye ekstra eq işlemleri uygulanıyor. Bu iki eq kullanımı farklı amaclar icin, biri gitaristin calınan müzik icinde tonunu bulması icin, biri mevcut kayıdı öne cıkarmak ve kayıt sırasında kaybolan tonu düzeltmek ve değiştirmek icin...
 
awakeone demiş ki:
Kucuk bir karmasa var, netleştirmek lazım sanırım. EQ, belli frekansları güclendiren ya da zayıflatan arabirim, bu net sanırım fakat su var: Burada anlatılan cogu şey eq' nun kayıtlarda kullanımı ile ilgili. Tabi ki eq' nun tek kullanımı bu değil, sanırım roth-azad amfi sorusuyla bunu sormak istiyor. Eq gitarınızın tonlarını ayarlarken dısarı verdiği frekansları düzenlemenizi saglayarak, kendi tonunuzu yaratırken en cok ihtiyacınız olan şeylerden biri. Yani ton ayarlarken ayrı bir eq uyguluyorsunuz müzisyen olarak zaten, kayıda girerken bu ton en az bozulacak şekilde modifiye ediliyor bazen(kayıt şartlarında belli frekansları daha iyi alabilmek icin) sonrasında kayıt icinde gitar belli olsun diye ekstra eq işlemleri uygulanıyor. Bu iki eq kullanımı farklı amaclar icin, biri gitaristin calınan müzik icinde tonunu bulması icin, biri mevcut kayıdı öne cıkarmak ve kayıt sırasında kaybolan tonu düzeltmek ve değiştirmek icin...
Evet gitar amfisi konusunda beni anlamışsın. Peki amfide equalizer'ı nasıl halledebilirim pedal falan mı almam gerek?
Bir de bu işte nasıl daha detaylı bilgi alabilirim hangi aralılar neyi etkiler, iyi bir equalizer ayarı nasıl olur falan gibi? Sadece Equalizer kullanımı üzerine bir kitap yoktur herhalde var mı?
Peki albümleri dinlerken equalizer ayarı yapmak gerekli mi? Anladığım kadarıyla zaten o albüm kaydı yapılırken equalizer müzisyenlerin tercihine göre yapılıyor. Yani kullanırsak kendimize göre ayarlarsak onların vermek istediği sesi bozmuş olur muyuz?
 
atalay da söylemiş zaten, pro kayıtları dinlerken EQ yapmak biraz gereksizdir, zaten gerekli ayarlar kayıt aşamasında dengelenmiştir. EQ daha çok arabalarda dum-tıs çak-tıs seslerin ön plana çıkarılması için kullnılmalı bence 🙂
 
x7, elemana ihtiyacım olduğu ilk anda seni çağırırım. Onun dışında bu konularda sohbet için de buradan bolca yazışırız. İstersen stüdyoma konuk ol muhabbet çok olur. 🙂

Amfilerde ton ayarlamak özellikle konserlerde aslında kolay değildir ve çok büyük hatalar yapılır gruplar tarafından. Gitarınız ritm çalarken iyi tınlasın (punch yapsın) diye baslar açılır, baslar açıldıkça midler duyulmaz, volüm açılır ve bu böyle sürüp giderken ortalık gürültü yığınına döner. Bas gitar varken ve yüksek volümde grup çalarken gitarların basları açılmaz ki bas gitar duyulsun. Bas frekanslar her yana dağılır ve kros ve bas gitardan gelen baslarla birleşince ne dinlediğinizi ne siz anlarsınız ne de sayirciler anlar. Yüksek volümde amfi tonlaması ile düşük volümde amfi tonlaması ayrı olaylardır. Hele bir de grup ile çalıyorsanız TOPLAM SOUND denilen, grup topluca besteyi çalarken ortaya çıkan frekanslar karışımı için ayrı tonlama yapılır.

Bir albüm CD sini evde dinlerken bir dikkat edin: Bir bestede gitar tek başına girer ve sonra grup katılır... Bu noktada, gitar tek çalarken gitar tonu biraz farklıdır, parça grupça girildiğinde tonlar biraz değişir ama bunu kolay kolay hissetmeziniz çünkü toplam sounddaki frekanslar atık gitarların eksiklerini kapatmıştır veya gitarların fazlalık olarak nitelendirilen frekansları alınır ki diğer enstrümanlar duyulsun...

Bunun da dışında, kayıt için bir amfinin tonlanması ayrı bir olay ve aslında yüzde yüz aynı sesi kayıda aktarmanız imkansızdır. Bir amfinin tonlamasını yaptıktan sonra isterseniz çalarken biraz sağa biraz sola hareket edin... Gitar tonunun değşitiğini duyacaksınız. Amfinin tam karşısında, yanında, biraz üstinde tonlar kulağa farklı gelir. Bu, tiz frekansların direkt hareket etmesinden kaynaklanır. Amfinin hoparlörünün merkezinden sola,sağa-üste kaydıkça tizler az duyulur. İşte bu prensiple, mikrofonu kayıtlar için ayarlarken mikrofonun bulunduğu yer çok önemlidir. Birçok deneme yapıp en iyi gitar tonunu alabileceğiniz yeri belirlemeniz gerekir. Kayıtlar sırasında gitar tonlaması konserlere göre çok farklıdır. Ayrıca daha sonra gitar soundu proseslemede çok daha değişikliklere uğrayabilir.
 
Hoparlöre 90 derece (yani dik) açıyla duracak şekilde miking işlemine on-axis, dar açıyla miking işlemine de off-axis denir.

Atalay abi bişey sorcam, condenser mikrofonlarda da açı önemli midir? Benim tahminime göre condenser micler, dinamiklerin çalışma prensibinden daha farklı olduğundan, titreşimler diyaframdan diyaframa değilde, direk manyetik alanların birbirlerini etkilemesiyle olduğunu sanıyorum (condenserler için..) Yoksa çok mu attım 🙂
 
Teşekkür ederim, aslında diğer stüdyolardan da teklif gelmişti ama ... 😀
Ankara'ya gelince haber veririm. Ama haberin olsun teknik bilgi "0", burda yazdıklarınızı anlamaya çalışıyorum daha. 8) 8) 8) Stüdyonda görüşmek dileğiyle
 
Condenser mikrofonlar çok hassas aletlerdir, ne de olsa 48 voltluk polarize elektrik enerjisi ile ve bir tarafi altin veya nikelle kaplanmis çok ince plastik veya mylar yüzeylerle ses dalgasinin vuruslarini algilarlar. Daha hassas olduklari için tizleri daha iyi alirlar sanirim, mikrofon ustasi degilim daha yeni sadece mikrofomlarla ilgili kitaplar adim okumaya vaktim olmadi. Yalniz, yine de mikrofonu ayarlamak gereklidir. Condenser mikrofonlar çok hassas olduklarindan en transparan ve dogru sesleri almaya yatkindirlar. Açiyi degistirince, ses rengi yine de degisir. Burada konu daha çok, küçük veya büyük diyaframli condenser mikrfon seçimi: Küçük diyaframli mikrofonlar daha çok tam aksis üzerinde, 90 derece açili direkt hoparlöre dogru olursa en iyi sonuç alinir. Genel ortam atmosferinin rengi istenirse daha çok büyük diyaframli seçmekte fayda var.
 
Mikrofonun yerleştirilmesini belirliyen en önemli unsur mikrofonun türü değil (condenser/dynamic) aletin pattern' idir. Anca omni-directional bir mikrofonda mikrofonu nereye tuttuğun birşey değiştirmez ( oda kağıt üstünde değiştirmez 🙂 )
 
Amfilerde omni kullanılmaz zaten. Super cadiodid iyidir. Omniler her yandan ses alırlar. Amacınız başkaysa onu da kullanırsınız. Hipercardioid var. Önden ve arkadan alıyor sesi. Çok çeşit var. Ama konu ekolayzır olduğuna göre baya dağıtmışız forumu galiba. 🙂
 

Geri
Üst