İnsan yaşamında çok önemli bazı dönemler vardır.Bu özel dönemlerden biri de ergenliktir.Ergenlik dönemi bebeklik dönemini takip eden 2.gelişim dönemi olduğundan bu öneme sahiptir.Bu dönemde birey hem bedensel hem de ruhsal gelişimler,devinimler yaşamaktadır.
Bu dönemde gençlerin aileleriyle olan iletişimler onlarda çeşitli dışavurumlar meydaba getirir.Örneğin iletişim bozukluğu saldırganlık veya içine kapanma gibi sonuçlar doğurabilir.
Bir ergen herkesin kolay kolay etkilenemeyeceği bir konudan kolaylıkla etkilenebilir,alınabilir,üzülebilir,ya da bu duyguların hepsini daha da doruklarda yaşayabilir.
Ergenlik döneminde bireyin duygularında ani değişimler meydana gelir.Bu tutarsızlıklar hayatını zorlaştıracaktır.
Burada aileye düşen görev daima empati kurmaya çalışmaktır.Bu dönemde ergenin iletişim içinde bulunduğu bir kaç arkadası olacaktır.Bu arkadasları ile ailesiyle kuramadığı iletişimi saglayabilecek ve de kompati kurabilcektir.Kompati,empati ve sempati kavramlarının birlikte yaşandığı durumdur.Daha eş zamanlı bir hissediş vardır.
psikolojide maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisi olarak bilinen piramiti vardır.bu piramit şöyle sıralanmıştır;
1-Temel fizyolojik ihtiyaçlar(açlık,susuzluk vs.)
2-Güvenlik
3-Ait olma isteği
4-Saygı
5-Kendini gerçekleştirme.
Tüm insanlar için temel hedef kendini gerçekleştirme aşamasına ulaşabilmektir.Kendini gerçekleştirme hariç bu dörrt ihtiyaç zaten cocugun dogumundan itibaren aile tarafından karsılanmaktadır.Fakat beşinci sırada yer alan maddenin gerçekleşmesi için de özellikle ergelik döneminde,çocuga verilecek özgüven,kişisel gelişim eğitiminde de ailenin büyük payı olacaktır.
Her cocugun toplumsallaşma ve zeka hızı,düzeyi,istediği elbetteki farklı oolacagından ailelere cok büyük görevler düşmektedir.
Gençler bu dönemde muhteşem bir enerjiye ve yetenege sahiptirler fakat bu enerjilerini acıga cıkarabilmek için de biraz cesarete ihtiyaçları olcaktır.
Ergenlikte cocukta ölüm fikri hem cok uzak hem de cok yakındır.Gençlerin yaşadığı her kötü durum ve olumsuz duygular intihar habercisi olarak algılanmamlıdır fakat,aileler bu ihtimali daima akıllarında bulundurmalıdırlar.Cocukta bu dönemlerde hiç bir şeyden zevk alamama,amaçsızlık,gelecege yönelik hiç bir istek ve planın olmaması durumu mümkündür.
Gençler bu dönemde dengesizlermiş gibi görünebilirler fakat denge kavramı tartışılabilir bir konudur.Denge çatışmadan kaçınmak anlamına gelmez.Acı veren coşkular yaşama ve bunlarla baş etme,yüzleşme gücü içerir.
Yetişkinler ergenlere biraz dengeli olmaları gerektiini söyler dururlar.fakat dengeye ulaşmanın yolu dengesizlikten geçer.Karar mekanizmasının tümü ebeveynde olduğunda ergen sağlıklı bir gelişim kaydedemez ve ileriki yaşamında bunun sıkıntılarını çekecektir.
Ergenlik dönemi kişisel haritamızın şekilenmeye başladığı bir dönemdir.Yaşamımızın bu bölümünde yaşadığımız iyi veya kötü tüm olaylar,yol ayrımlarına geldiğimiz zamanlarda seçimlerimizi etkileyebilecek izler ve yaşantılar olarak işleyecektir.Ergenler problemli insanlar gibi tanımlanmamalıdır.
Muhalefet ,super ego ve komplex benzeri olgular,ergenliğin parçalarıdır.Ergen kendini kanıtlama cabası tabiki taşıyacaktır.Çünkü o artık bir birey olma yolundadır.Büyüdükçe kendisinden daha cok sey bekleniyordur ve tüm bunlara karsılık verebilmek ,içindeki o gücü ilk önce kendisine kanıtlayabilmek için çaba gösterecek,tüm bunları yapmaya calışırken saçmalayacaktır bile.
Sanki hiç kendimiz ergenlik dönemi geçirmemişiz gibi,hormonlu fos gençlik gibi yakıştırmaları yaparsak,ilk önce kendimize dürüst olmuyoruz demektir!Ayrıca insanı en verimli cagında verimsiz bıraktığı falan da yoktur.Ergenlik bir arayış ve kendini bulma dönemidir zaten Gutemensch.Üniversitede edindiğim ne kadar bilgim varsa sunmaya çalıştım.Lütfen biraz daha anlayışlı olalım.
Sevgiler...