Selam arkadaşlar. Uzun zamandır bu konu hakkında yazmak istiyordum. MARUSZCZYK TURKEY videolarını kaydetme telaşı yüzünden ertelemiştim. Çok şükür videolar kaydedildi,Konuya gelelim. Birçok basgitarist-gitarist arkadaş, fabrikasyon gitarlarla, gitar gelişimine başlıyor. Zaman içerisinde bu enstrümanı özümseyerek,anlayarak farklı arayışlara giriyorlar. Aslında bu durum bi nevi kendini tanıma durumu. Bazen hüsranla sonuçlanma ihtimali olsa da custom bir gitara sahip olmak herzaman bir müzisyen için çekici görünür. Fakat fabrikasyon gitarlarda bu durum standart istekleri karşılayacak şekilde düzenlenmiştir. Adı üstünde fabrikasyon ve standart. Aynı müzik gibi bu olayda da iş fabrikasyonlaşınca tabii ki ruhundan ödün vermeye başlar. Bu ister istemez gerçekleşen bir durumdur. Çünkü her ağaç özenle seçilmemiştir. Her detay incelenerek üzerinde günlerce uğraşılmamıştır. Bu yüzden fabrikasyon aletlerin verdiği hissiyat farklıdır. Örneğin bunu o dönemi yaşayan bas gitaristler daha iyi anlayacaktır, Fenderlerin 60'lı 70'li yıllarıyla 2000'lerden sonrasını kıyaslayamayız. Çünkü fabrikasyon olayının çığrından çıktığı bir zaman dilimi ile, birçok işin elde yapılmak zorunda olduğu zaman dilimi kıyaslanamaz. El yapımı gitarların hepsi güzel bir enerji yansıtabilir mi, bu da çok fazla parametresi olan bir durum. Hangi istekler doğrultusunda yapıldı, hangi ağaçlar kullanıldı, yapan kişinin tecrübesi ne kadar., yaptırmak isteyen gitarist, kendini ve ağaçları ne kadar tanıyor. Hardware ve pickuplardan hangilerini kullanmalıyız. Hangi fret, tel aralığı?, hangi ağaçlar birbiri ile güzel eşleşir, hangi elektronik, bir sürü soru geliyor. Kendinizi tanıma süreciniz ne kadar uzun sürüyorsa, gitarınızı tanıma süreciniz de okadar uzun sürüyor aslında. Zaman içinde değişen ve artan istekler, diğer her alanda olduğu gibi bu alandada karşınızda. Gitar-basgitar çalıcılarının kendini en iyi şımartma yöntemi bana göre custom enstrümanlar. Fakat bu iş Türkiye'de hiç de kolay değil. Genellikle custom enstrüman yaptırmak isteyen müzisyenlerin en büyük problemi;
Ne istediklerine karar vermekte zorlanmak,
Zamanında gitarlarını teslim alamamak.
Gerekli ağaçlar, yada ekipmanları yurt dışından temin etmek zorunda kalmak.
Ayrıca kişiye göre bas-gitar tasarlamanın şöyle bir zorluğu olduğunu düşünüyorum, eğer daha önce yapılmamış bir tasarımı, bir luthiyer'e yaptırmak gibi bir niyetiniz varsa, bence bu konuyu bir kez daha gözden geçirin. Yapılacak olan özgün modelin hatalarının düzeltilebilmesi için önce prototip yapmak gerekir ki bu yeterli bir sonuç getirmez. O modelden yapıldıkça olabilecek hatalar ortaya çıkar ve luthiyer tarafından düzeltilir. Bu yüzdendir ki dünyada kendini kanıtlamış Luthiyer ler kendi modellerini yapmayı tercih ederler. Siz de bu modellerin üzerinde modifikasyonlar yaparsınız. Örneğin çift saplı, perdeli ve perdesiz 2 adet 6 telli, headless bir basgitar istiyorsunuz. Luthiyer'e gittiniz, şu ağaçlardan, şu hardware,bu manyetik gibi seçimleri yaptınız ve basgitarınız yapıldı. Ton olarak inanılmaz bir mutluluğa da eriştiniz, fakat ağırlığı hesaplayamadınız. Çünkü prototip yapmadan bunu bilemezsiniz. Tüm metal aksam ve manyetiklerin ağırlıkları, ağacın ağırlığı ve bir de üzerine kullanılacak boya, cila ağırlığı bindiğinde, ortaya 10 Kg'ın üzerinde bir basgitar çıkarsa, o bassı tek şarkı ya çalarsınız ya çalamazsınız 🙂 Çözümü var mı tabiiki var, ama göze hoş gelmeyen ve biraz daha ağırlık taşımanıza sebep olacak bir çözüm. Double neck için bir stand 🙂 Eğer bu tarz sorunlar yaşamak istemiyorsanız custom enstrümanlarınızı planlarken üzerinde düşünüp,araştırmanızı tavsiye ederim.
Hayalinizdeki bas gitara kavuşmanız dileğiyle.
Ulaş ENGİN
Maruszczyk Basses Turkey | Facebook
Ne istediklerine karar vermekte zorlanmak,
Zamanında gitarlarını teslim alamamak.
Gerekli ağaçlar, yada ekipmanları yurt dışından temin etmek zorunda kalmak.
Ayrıca kişiye göre bas-gitar tasarlamanın şöyle bir zorluğu olduğunu düşünüyorum, eğer daha önce yapılmamış bir tasarımı, bir luthiyer'e yaptırmak gibi bir niyetiniz varsa, bence bu konuyu bir kez daha gözden geçirin. Yapılacak olan özgün modelin hatalarının düzeltilebilmesi için önce prototip yapmak gerekir ki bu yeterli bir sonuç getirmez. O modelden yapıldıkça olabilecek hatalar ortaya çıkar ve luthiyer tarafından düzeltilir. Bu yüzdendir ki dünyada kendini kanıtlamış Luthiyer ler kendi modellerini yapmayı tercih ederler. Siz de bu modellerin üzerinde modifikasyonlar yaparsınız. Örneğin çift saplı, perdeli ve perdesiz 2 adet 6 telli, headless bir basgitar istiyorsunuz. Luthiyer'e gittiniz, şu ağaçlardan, şu hardware,bu manyetik gibi seçimleri yaptınız ve basgitarınız yapıldı. Ton olarak inanılmaz bir mutluluğa da eriştiniz, fakat ağırlığı hesaplayamadınız. Çünkü prototip yapmadan bunu bilemezsiniz. Tüm metal aksam ve manyetiklerin ağırlıkları, ağacın ağırlığı ve bir de üzerine kullanılacak boya, cila ağırlığı bindiğinde, ortaya 10 Kg'ın üzerinde bir basgitar çıkarsa, o bassı tek şarkı ya çalarsınız ya çalamazsınız 🙂 Çözümü var mı tabiiki var, ama göze hoş gelmeyen ve biraz daha ağırlık taşımanıza sebep olacak bir çözüm. Double neck için bir stand 🙂 Eğer bu tarz sorunlar yaşamak istemiyorsanız custom enstrümanlarınızı planlarken üzerinde düşünüp,araştırmanızı tavsiye ederim.
Hayalinizdeki bas gitara kavuşmanız dileğiyle.
Ulaş ENGİN
Maruszczyk Basses Turkey | Facebook