Gitarımın fretboard u saptan ayrılıyor

Kusura bakmayın böyle bir diyaloğa girmek zorunda bırakıldığım için üzgünüm kimseden bir şey sakladığım yok. Bu forumu kişisel hesaplaşma amacı ile kullanmakta istemem, ama belki de siz doğmadan ben Framuslarla çalışıyordum, 1970 lerde.
Acet'in Framuslar dediğinize göre beni tanıyorsunuz, bari açıklayında tüm ayıplarım dökülsün ortalığa, rezil olayım insanlara, bu kızgınlığın sebebini öğrenmiş olurum. Ben gerçekten prosfesyonel olarak dükkanı vergisi resmi kaydı olan bir Luthier değilim, insanlara çözüm önermenin suç olduğunu da hukuk eğitimimde üzgünüm, öğrenememişim. Ben bu siteye üye olurken tüm bilgilerimi kaydettim görünüp görünmediğini de bilemiyorum.
Kimlerin gitarlarına çare ürettiğimi şimdi oturup saymam mı gerekir. Aceti tanıyorsanız ona sorabilirsiniz.
Bana olan bu öfkenizin sebebini anlayamadım, Size ne yapmış olabilirim ki bu kadar saldırgansınız.
Şurada ihtiyacı olanlara bir çözüm üretebilirim belki diye foruma girdim, keşke girmeseymişim, hayatımda böyle şeyle karşılaşmadım. Sakinleşince oturup bir bakın yazdıklarınıza ve sonra ben haklıyım diyorsanız devam edin böyle. Ben alışkın değilim. Pes edip çekiliyorum
Bu arada forumdaki diğer arkadaşlardan da özür dilerim böyle bir rahatsızlığa sebep olduğum için.

Çok özür dileyerek, beni bilen bilir gibi basit bir cümle kurumadım, Siz aşağıdaki cümleden bu anlamı çıkartacak ne buldunuz bilemem.
"benimle tanışanlar bilir ki, öncelikli derdim para değil..."

Benimle tanışanlar bilir ki öncelikli derdim para değil gitar ve gitarcıların sorunlarının çözülmesidir, kaldı ki bir şey verilirse karşılığının alınması gerekir, sağ olsun bana gitarlarını getiren tüm arkadaşlarım bu konuda ne beni ne de ben onları üzmüşümdür, profesyonel anlamda Luthierlik işi ile uğraşmıyorum (yani bu işle ilgili resmi kayıtlı bir işyerim yok, ama 300 m2 den büyük atölyem, hassas tornadan frezeye, hızardan, şerit testereye, envai çeşit zımpara, modelleme frezeleri, pres ve el aletlerine sahibim) arkadaşından, oradan buradan duyanlar geliyor ki bende onlara ancak yetiyorum. Sorunu olup gelmek isteyen gitarcı hobidaşlarıma kapım her zaman açık, inanmayanlar için diyebileceğim bir şey yok. Uyarın için teşekkürler.


öfke falan değil, anlamamışsınız.

ticaret, üretim, tamir yapıyor iseniz açıkça söylemelisiniz. "yardımcı olurum ama bir bedeli olur" şeklinde yaklaşım doğru değil.
yerinizi yurdunuzu size işi verecek kişinin bilmesi lazım, bu ne kadar profesyonel olduğunuzu gösterir.

ben arayarak zor buldum sizin kim olduğunuzu, başkaları bulamayabilir. foruma giren insanların bir çoğunun yaşı ve yaşam tecrübesi birşeyleri arayıp bulacak kadar fazla değil maalesef.

aramak derken "marka gitar" dediğinizi ismin de başkasına ait olduğunu öğrendim.

framusun Ankara'da Acet ile özleştiğini herkes bilir. tabi birde Acetin telesinde boogieman logosunu gördüğüm için tahmin etmek zor olmadı.

işallah o teleyi başkası görmez, ne demek istediğimi umarım anlamışsınızdır.

bu işin buraya kadar gelmesini ben istemedim.

adım, soyadım telefonum budur.
atölye adresim budur.
çay içmeye, tanışmaya herkesi beklerim cevabı ile bu yazılanların muhatabı olmaktan en başında kurtulabilirdiniz.

iyi günler.

Amerika'daki Boogie man guitarsın sayfasından
"Hi, Changing from Boogie Man Music (Sold it) to Boogie Man Guitars. I still Buy , Sell, and Trade guitars and will be building Guitars, Ukuleles, and More!" Tarih 2016. O tarihte benim yapılmış Boogieman' larım vardı. Kaldı ki ne onunki nede benimki kayıtlı ve koruma altına alınmış markalar değil.
Mehmedin telesine gelince ben kız gibi versem o hemen parçalar, sapını, manyetiğini, burgusunu değiştirir, adam perişan gitardan hoşlanıyor, tanıyorsanız biliyorsunuzdur, buna benim diyeceğim yapacağım ne olabilir.
Ayrıca Türkiye' de sadece Acet' temi Framus var sanıyorsunuz, işte bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmak denilen olgunun en önemli örneği.
Adım Yılmaz Güneylioğlu, telefonum 532 5025323. Bunları vermeme nedenim bu platformu bir reklam vasıtası olarak kullanmak istemeyişimdi, şimdi siz şeffaf olun ve bilgilerinizi verin ki benimle ne derdiniz olduğunu öğrenebileyim.

Şahsen @luthierturk Yılmaz abimin, Acet'in Framus'ları hariç, sırf 5'i 6'sı benim ve Framus ile alakası olmayan, onlarca gitar "gördüğüne" tanık olmuş biri olarak diyebilirim ki bu konuya yazdığı mesajların doğruluğuna ben şahsen kefilim. Yeri geldiğinde Mesa, Magnatone, vintage Fender amfi tamir ettiğine de, Gibson, ESP, USA Fender vs. gibi kimisi vintage ve bir daha muhtemelen bulunamayacak bilimum pahalı ve kalbur üstü gitarların da kendisine emanet edildiğine şahitim. Ayrıca kendisinin asıl mesleği elektrik elektronik mühendisliğidir ve sahibi olduğu firmanın bürosu dahilindeki, aslında amacı akıllı sistemler, elektronik devreler vs. üretmek olan atölyede gerçekten de bu işi hobi olarak ve dışarıda rastgele birinden alacağınız fiyatın yanında çok komik olacak paralara, o da artık malzeme ve çalıştırdığı aletlerin elektrik masrafını çıkartmak amaçlı yapar. Bir de alakasız bir kullanıcının "ticari kimliğinin bilinirliği" niye bu kadar dert olmuş anlamış değilim. Ciddiye alınmaya değer görmüyor iseniz, almayın, konu kapansın.

Sevgili DMAIC merhaba,
Rock`nroll endüstriyelleştirilemez bence. O zaman ne ruh kalır ne anarşist duygular 🙂 Dükkan aç, tabela as, iletişim bilgilerini ver bunları yapan luthierler var evet. Bu şey e gerçekten gönül ve yıllarını vermiş birine bu tarz konuşmalar yapmak yerine gidin diğer vergi levhası olan luthierlerle çalışın derim. Meyve veren ağacı taşlamaya ne meraklı milletiz. Taşla babam taşla

Yılmaz abiye 1977 yapımı bir stratı boya ve cila işi için emanet ettim. Olabilecek en iyi şekilde gitarımı geri aldım. Kendisine bir telefon edin gidin tanışın. Ne kadar bilgisi olduğunu ve en önemlisi ne kadar heyecanlı olduğunu bizzat görün. Sosyal medyayı ya da başka mecraları sizler kadar iyi kullanamayabilir. Bunu düşünürken de bir çoğunuzun babası yaşında olduğunu unutmayın lütfen. Keşke böyle insanlardan daha fazla olsa..

@luthierturk 'un çalışmalarının örneklerini epeydir ben de merak ediyorum. Bir insanı bir kalemde karalamak nahoş geliyor bana.

okuduğunu anlayamayan kitle cümlesini kafamda dolaştırmak istemiyorum,
işin içinde para varsa ticaret vardır.

bu forumda şimdiye kadar hangi luthierin adını soyadını adresini paylaşmadığını gördünüz.
herkese ismiyle adresiyle hitap edildi.

kenan,fatih,yüksel,feridun

siz bildiğiniz gibi yapın.

şu ad soyad verme işini baştan yapsaydınız inciniz mi dökülürdü?
sorun bundan ibaret!

@DMAIC Öncelikle farkında olmanız gereken şey, burası bir forum sayfası. Forumlar genellikle spesifik konular üzerine sohbet ve yardımlaşma üzerine kullanılır, reklam sayfası değildir. Ve tabi ki gerçek isimler değil de nickname'ler üzerinden iletişim kurarsınız, çünkü sosyal medya da değildir. Bu yüzden herhangi bir konuda fikir beyan eden bir kişi, isim soyisim adres özgeçmiş, fiyatlandırma bildirmek zorunda değildir. Yılmaz Abi'yi ben de çok kısa süredir tanıyorum, iş için Ankara'ya taşınıp gitarımda bir problem olduğunu fark ettikten sonra bir arkadaş vasıtasıyla kendisine yönlendirildim. Çok bilgili birikimli ve sohbeti hoş bir insan kendisi, iki kez gittim , ikisinde de tüm gün özel ilgilendi sohbet ettik. Kendisinin asıl işi gitar tamiri/luthierlik değil, başka projelerle uğraşıyor, bir yandan da hobi olarak gitar/amfilerle uğraşıyor vakit buldukça. Buradan reklam yapmakla uğraşacak vakti olduğunu sanmıyorum, konu ilgiisini çekmiştir yazmıştır. Daha sonra da yazdığına pişman olmuştur büyük ihtimalle 🙂

Siz kendisini ilk başta profesyonel olmamakla itham etmişsiniz, eğer bilgilerini paylaşmazsa ciddiye alınmayabileceğini söylemişsiniz. ki kendisi bu işi profesyonel yaptığını iddia etmiyor, asıl işi bile değil. Forum ortamlarında olması gerektiği gibi yardımcı oluyor. Her yorum yapan kişiye yaptığı yorumu haklı çıkarması için ad soyad meslek soracaksak bu işin içinden çıkamazdık. Sizin bu konudaki ısrarınızı tam olarak anlayamadım. Öneri mi, iş dünyasında yapılmaması gereken bir eksiklik mi, başka bir şey mi? Hangisi olursa olsun, bu forum sayfalarına çok anlam yüklememek lazım diye düşünüyorum.

Saygılarımla

Niye bu kadar tepki gösterdiğinizi anlayamadım doğrusu. Kimse zorla birilerine tamirat yaptırmıyor. Yılmaz ağabey gibi insanların varlığı herşeyin yüksek kar amaçlı yapıldığı günümüzde bir zenginlik. Çoğu zaman ufak tefek şeylerde ücret bile almak istemez. Kendisinin zaten devam ettirdiği müzikle ilgili olmayan bir işi ve işyeri var. Tamiratı zaten iş saatlerinde yapmaz. İşyeri kapanınca bu işe gönül verdiği için eve gitmez gelen gidenlerin tamiratlarını yapar muhabbet eder. Tabi ki onu çok uğraştıran işlerde belli bir ücret talep etmesi normaldir. Olay bu.

Görmediğim, bir kaç aydır üzerinde çalışmadığım sonunda muhteşem bir gitar haline gelmeyen bir framus, bu arada belirteyim acetin değil, bununla birlikte acetin olmayan ve neredeyse hurdadan alıp adam ettiğim 8 Framustan birisi, sadece görünüm değil tonda harika. Framus BL-10 1969

Gereksiz bir tartisma.Burda konu acan bir arkadasa yardimci olmaya calisan bir kisiye boyle bir tavirla yaklasmak hic hos olmamis.Yilmaz abinin reklama ihtiyaci oldugunu zannetmiyorum.Henuz kendisiyle tanismamis olsam bile sadece ben 5-6 arkadasi yonlendirdim kendisine. Hatta MEhmet Acet ile alakasi olmayan kendi sattigim bir adet ve baskasina ait baska bir Framus gitar bile yonlendirmistim Yilmaz abiye.Bu arada Mehmet abi telecidir ve surekli experiment yapar.Birseyle ozlescekse o da Telecasterdir.

Yukaridakine benzer fakat cok harap bir Framus BL-10 dan cikma iki adet Bill Lawrence pickup var elimde.Hatirladigim bu pickuplarin tonunun harika oldugu fakat hala takacak bir gitar bulamadim.Bu arada o ne guzel bir gitar oyle Yilmaz abi.Rengine ve sapina bayildim.Bazi gitarlar sadece fotograflarla bile cok sey soyler.Mesela beni kacirma hemen al! der.Bu da oyle bir gitar sanirim.

gutar demiş ki:

Gereksiz bir tartisma.Burda konu acan bir arkadasa yardimci olmaya calisan bir kisiye boyle bir tavirla yaklasmak hic hos olmamis.Yilmaz abinin reklama ihtiyaci oldugunu zannetmiyorum.Henuz kendisiyle tanismamis olsam bile sadece ben 5-6 arkadasi yonlendirdim kendisine. Hatta MEhmet Acet ile alakasi olmayan kendi sattigim bir adet ve baskasina ait baska bir Framus gitar bile yonlendirmistim Yilmaz abiye.Bu arada Mehmet abi telecidir ve surekli experiment yapar.Birseyle ozlescekse o da Telecasterdir.

Yukaridakine benzer fakat cok harap bir Framus BL-10 dan cikma iki adet Bill Lawrence pickup var elimde.Hatirladigim bu pickuplarin tonunun harika oldugu fakat hala takacak bir gitar bulamadim.Bu arada o ne guzel bir gitar oyle Yilmaz abi.Rengine ve sapina bayildim.Bazi gitarlar sadece fotograflarla bile cok sey soyler.Mesela beni kacirma hemen al! der.Bu da oyle bir gitar sanirim.

Hepsini görmek için tıklayın...

Teşekkürler Gutar, elimden geleni gitar aşkına yapmaya çalışıyorum, eğer elde BL-10 gövde ve sapı varsa adam edebilirim Bu gitarda bana sadece gövde tahtası ve sap olarak geldi ne decal, ne pickguard, neredeyse hiç birşey yoktu gövde ve sap dışında.

Sadece manyetikler elime ulasti.Gitari kazan dairesinde muhafaza etmisler yillarca, manyetikler saglam ama.Elime Brian May'in Special kopyasi gecti, cavity acmadan uyan tek gitar o simdilik.Ne strata ne de Les Paula uyumlu manyetikler.

luthierturk demiş ki:

Görmediğim, bir kaç aydır üzerinde çalışmadığım sonunda muhteşem bir gitar haline gelmeyen bir framus, bu arada belirteyim acetin değil, bununla birlikte acetin olmayan ve neredeyse hurdadan alıp adam ettiğim 8 Framustan birisi, sadece görünüm değil tonda harika. Framus BL-10 1969

Hepsini görmek için tıklayın...

Bu rengi bir yerden tanıyorum galiba, yakın zamanda size gelen bir CS strat'tan mı acaba (selam abi 🙂 )...

Sevgili @DMAIC söylemeye çalıştığını anlayabiliyorum, ancak tavrını çok keskin ve sert buldum, sanırım o da bunu kabul edecektir...Sevgili @luthierturk Yılmaz abiye gelince, tek amacının yardım etmek olduğunu düşündüğüm bir insan, kendisinin de belirttiği gibi bu işin profesyoneli değil, gönülbağımlısı...Ayrıca, bence Luthier'liğinden daha çok ampli tamiri için (yanlış anlaşılmasın lütfen, bu konuda da gayet iyi olduğunu düşünüyorum ancak Ankara'da benzer yetkinlikte başka insanlar da var) , hem müzikten , hem de elektronikten anlayacak kişi sayısı Türkiye'de bile sınırlıyken ve sağa sola ampli taşımak kolay değilken, Ankara'da müzisyenler adına çok faydalı bir insan...

Sevgiler ve saygılar...

Ben daha önce hiç luthier ile muhatap olmamıştım ama insanlarla meslek gereği içli dışlı olduk. Şimdi Ankara civarında gitarıma bakım için şans eseri kendisine ulaştım. Ticareti bir kenara bırakırsak, bir gitarist olarak sağolsun hiç üşenmedi her şeyi bir bir anlattı, izah etti, nedenlerini belirtti. Tüm konuşmada oda nokta para değilde gitarın sağlığıydı ve en son ben açıkça sormak zorunda kaldım.

Demem o ki, şahsen yüzyüze görüşmedim ama Kayseriden kalkıp kendisiyle taşınmaya gideceğim inşallah ve "kimse ciddiye almaz" gibi bir yaklaşımı gerektirecek herhangi bir iması yok iken, tabiri caiz ise forumların verdiği cesaretle sataşmak pekte yakışık almamış. yardım etme çabasından insanları soğutmak gereksiz. Varsa öneriniz belirtin.. Yoksa da yardım için uğraşanları da bir rahat bırakın ya hu ( sadece bu platform değil hemen her forum sitesinde mevcut).

Herkese iyi günler.