Selamlar, Hamit Özkuşak ile tanışmam geçtiğimiz Ekim ayına dayanıyor hem yaptığı işçiliğin ve kalitenin incelemesini hemde başımdan geçen bir olayı sizlerle paylaşmak istedim.
Özelliklerini ve tonunu çok beğendim bir gitar vardı(PRS Paul Allender), yaz aylarından itibaren sarı sitede elden teslim almak için Bursa ve çevre illerden bolca ilan kovaladım tabi bu şartlarının oluşması için o zaman ki gitarımın satılmasını bekliyordum. Ekim ayında benim açımdan şartların oluşmasıyla birlikte satıcıyla anlaştım, kendisine özellikle belirterek sorduğum ve bolca fotoğraf istediğim konu fretlerdi, satıcının söyledikleri ve fotoğraflardan referansla Kocaeli'ne gittim fakat fotoğraflarla alakası olmayan bir klavye profili vardı karşımda, keşke erimişti diyebilsem. Satıcıya sorduğumda kendiside anlamadığını rahatsız olmadığını ve ilk defa farkettiğini söyledi. Çok bir art niyet aramıyorum satın aldığım arkadaş bayandı ve sahnede akor basmaktan ileri gittiğini düşünmüyorum genel olarak sağlıksız bir fret kondisyonu olsa da zaten asıl olay 1 ve 5. perdeler arasındaydı. Bana kalırsa olayın çalmakla alakası yok gitarı doğru koruyamamak, muhafaza edememek ve kullanamamak ile doğrudan ilgili.
Normalde kafama koyduğum şey beğenmezsem almayacağımdı hiç bir şekilde pozitif bakmayacaktım. Fakat sap rahatlığı beklediğimden daha iyi olunca ve onca gitar araştırmasından sonra bütçemin 3-5 fazlasına dahi hoşuma giden alternatif bir marka-modelle karşılaşamayınca ılımlı yaklaşıp satıcıya gitarın söylediği gibi çıkmadığını ve tekrar pazarlık yapmam gerektiği söyledim. Nihai bundan sonra olan pazarlığın amacı daha kelepir fiyata almak değil masraflarını çıkarmak olacaktı. Fret masrafı 300-350 TL gibi bir ücret olarak aklımda kaldığı için( Hail from 1$=3TL 😀 ) yine o civar bir fiyat düşürdüğümü hatırlıyorum. Bursa'ya dönüp fret değişimi için fiyat araştırmalarına koyuldum istediğim herhangi bir lüthiere değil işini iyi yapan, bilinen ve tanınmış usta lüthierlerle görüşmekti. Lüthierlerle görüştüğümde ufak bir fiyat listesi yaptım maalesef istediğim marka ve çelik fretler bana haftasonu olan şehir dışı maceram için toplam 1000-1200 TL'ye kadar patlıyordu. Bu aşırı zarar demekti. Tanıdığım bir kaç kişi ile görüştüğümde sonuç uçurum olmadı. Daha sonra Bursa'dayken yıllar önce forumdan tanıştığım bugün Silivri'de ikamet eden can dostum @Gökhan ile telefonda istişare ettik ve bana Hamit Özkuşak'ı önerdi. Kendiside zaman zaman bakımları için ona gittiğini ve çokta memnun kaldığını söyledi. Daha önceden bir tanışıklığım yoktu fakat yıllar öncesinde Slave Bilic'e yaptığı gitar ile tanıyıp araştırmıştım kendisini. Hamit abiyle bir kaç kez telefonlaştıktan ve mesajlaştıktan sonra bana bir ihtimal tesviye ile hallolabileceğini aksi taktirde istediğim fretleri çakabileceğini söyledi, içim o anda baya rahatladı diyebilirim. Bir kaç gün sonra bir Cumartesi sabahı yola koyuldum. 1-2 saatlik yolculuğun ardından önce @Gökhan ile özlem giderdik, daha sonra evine gidip gitarlarını ve ekipmanlarını denedikten sonra akşam üzeri Çorlu'ya vardık. Hamit abi gitarı yakından gördükten sonra tesviyenin pekte çözüm olmadığını olsa bile kısa zaman sonra yeni fretlere ihtiyaç duyup o süre zarfında da beni tatmin etmeyeceğinden bahsetti. Aslında benim kafamda da tesviyeden ziyade direk sıfır yağ gibi cayır cayır yeni çelik fretler geçiyordu. Şehir dışından geldiğimi ve kısa süre kalacağımı bildiği için tüm işlerini kenara bırakıp gitarımı sabahlayarak halletmiş sağolsun. Pazar günü gittiğimde gördüğüm gerçekten istediğim ölçüde bütün bakımları ve işçiliği yapılmış, fretleri parıl parıl parıldayan bir gitarım vardı artık. Keza şu anda mağazadan yeni alınmış sıfır bir PRS Paul Allender'den çok daha iyi bir kalitede ve çok daha uzun ömürlü istediğim fretlere sahibim.
Buradan başta bana evinin kapılarını açan ve zamanını ayıran sevgili dostum @Gökhan 'a ve gecesini gündüzüne katıp hem kalitesiyle hemde iş ahlakıyla esnaf-müşteri ilişkisinden daha çok abi-kardeş olan Hamit Özkuşak'a çok teşekkür ediyorum. Benim buradan çıkardığım belki gitarı alırken yaptığım son pazarlıktan çok daha fazlası çıktı cebimden ama iyi insanları tanımak ve o insanlarla geçirilen zamanın kıymetini bilmek bazen asıl amaçtan daha çok mutlu ediyor. En kısa zamanda şartlar uygun olduğunda kendilerini ziyaret edeceğim.
Konu dışında söyleyebileceğim beni en çok etkileyen şey her ne kadar saçları kurutsakta sabahın erken saatlerinde Silivri'ye vardığımda soğuk ve sertçe esen bir rüzgardı. Cumartesi akşamında şifayı kaptığımı farkettim, şaka yapmıyorum Silivri hakkaten soğuk 🙂
Eski ve yeni fretlerin fotoğrafını farkları anlayıp, göstermek için detaylıca çekmiştim fakat nedendir bilinmez o fotoğraflardan sadece elimde bir kaç tane kalmış. Elimde olan fotoğraflar bunlar ama inanın değişimden önceki halleri fotoğrafdakilerden daha beterdi. Bu anımı rahat kafayla yazıp, paylaşmak için anca zamanım oldu. Umarım yardımcı olabilmişimdir. Hamit Özkuşak'ın işçiliğine kefilim ayrıca yapmış olduğu gitarlara da göz gezdirmenizi tavsiye ederim, gerçekten kaliteli ve tatmin edici tonlara sahipler kısa bir süre içinde olsa o anda Telecasterı deneme fırsatım oldu.
Eski ;
Yeni ;
Özelliklerini ve tonunu çok beğendim bir gitar vardı(PRS Paul Allender), yaz aylarından itibaren sarı sitede elden teslim almak için Bursa ve çevre illerden bolca ilan kovaladım tabi bu şartlarının oluşması için o zaman ki gitarımın satılmasını bekliyordum. Ekim ayında benim açımdan şartların oluşmasıyla birlikte satıcıyla anlaştım, kendisine özellikle belirterek sorduğum ve bolca fotoğraf istediğim konu fretlerdi, satıcının söyledikleri ve fotoğraflardan referansla Kocaeli'ne gittim fakat fotoğraflarla alakası olmayan bir klavye profili vardı karşımda, keşke erimişti diyebilsem. Satıcıya sorduğumda kendiside anlamadığını rahatsız olmadığını ve ilk defa farkettiğini söyledi. Çok bir art niyet aramıyorum satın aldığım arkadaş bayandı ve sahnede akor basmaktan ileri gittiğini düşünmüyorum genel olarak sağlıksız bir fret kondisyonu olsa da zaten asıl olay 1 ve 5. perdeler arasındaydı. Bana kalırsa olayın çalmakla alakası yok gitarı doğru koruyamamak, muhafaza edememek ve kullanamamak ile doğrudan ilgili.
Normalde kafama koyduğum şey beğenmezsem almayacağımdı hiç bir şekilde pozitif bakmayacaktım. Fakat sap rahatlığı beklediğimden daha iyi olunca ve onca gitar araştırmasından sonra bütçemin 3-5 fazlasına dahi hoşuma giden alternatif bir marka-modelle karşılaşamayınca ılımlı yaklaşıp satıcıya gitarın söylediği gibi çıkmadığını ve tekrar pazarlık yapmam gerektiği söyledim. Nihai bundan sonra olan pazarlığın amacı daha kelepir fiyata almak değil masraflarını çıkarmak olacaktı. Fret masrafı 300-350 TL gibi bir ücret olarak aklımda kaldığı için( Hail from 1$=3TL 😀 ) yine o civar bir fiyat düşürdüğümü hatırlıyorum. Bursa'ya dönüp fret değişimi için fiyat araştırmalarına koyuldum istediğim herhangi bir lüthiere değil işini iyi yapan, bilinen ve tanınmış usta lüthierlerle görüşmekti. Lüthierlerle görüştüğümde ufak bir fiyat listesi yaptım maalesef istediğim marka ve çelik fretler bana haftasonu olan şehir dışı maceram için toplam 1000-1200 TL'ye kadar patlıyordu. Bu aşırı zarar demekti. Tanıdığım bir kaç kişi ile görüştüğümde sonuç uçurum olmadı. Daha sonra Bursa'dayken yıllar önce forumdan tanıştığım bugün Silivri'de ikamet eden can dostum @Gökhan ile telefonda istişare ettik ve bana Hamit Özkuşak'ı önerdi. Kendiside zaman zaman bakımları için ona gittiğini ve çokta memnun kaldığını söyledi. Daha önceden bir tanışıklığım yoktu fakat yıllar öncesinde Slave Bilic'e yaptığı gitar ile tanıyıp araştırmıştım kendisini. Hamit abiyle bir kaç kez telefonlaştıktan ve mesajlaştıktan sonra bana bir ihtimal tesviye ile hallolabileceğini aksi taktirde istediğim fretleri çakabileceğini söyledi, içim o anda baya rahatladı diyebilirim. Bir kaç gün sonra bir Cumartesi sabahı yola koyuldum. 1-2 saatlik yolculuğun ardından önce @Gökhan ile özlem giderdik, daha sonra evine gidip gitarlarını ve ekipmanlarını denedikten sonra akşam üzeri Çorlu'ya vardık. Hamit abi gitarı yakından gördükten sonra tesviyenin pekte çözüm olmadığını olsa bile kısa zaman sonra yeni fretlere ihtiyaç duyup o süre zarfında da beni tatmin etmeyeceğinden bahsetti. Aslında benim kafamda da tesviyeden ziyade direk sıfır yağ gibi cayır cayır yeni çelik fretler geçiyordu. Şehir dışından geldiğimi ve kısa süre kalacağımı bildiği için tüm işlerini kenara bırakıp gitarımı sabahlayarak halletmiş sağolsun. Pazar günü gittiğimde gördüğüm gerçekten istediğim ölçüde bütün bakımları ve işçiliği yapılmış, fretleri parıl parıl parıldayan bir gitarım vardı artık. Keza şu anda mağazadan yeni alınmış sıfır bir PRS Paul Allender'den çok daha iyi bir kalitede ve çok daha uzun ömürlü istediğim fretlere sahibim.
Buradan başta bana evinin kapılarını açan ve zamanını ayıran sevgili dostum @Gökhan 'a ve gecesini gündüzüne katıp hem kalitesiyle hemde iş ahlakıyla esnaf-müşteri ilişkisinden daha çok abi-kardeş olan Hamit Özkuşak'a çok teşekkür ediyorum. Benim buradan çıkardığım belki gitarı alırken yaptığım son pazarlıktan çok daha fazlası çıktı cebimden ama iyi insanları tanımak ve o insanlarla geçirilen zamanın kıymetini bilmek bazen asıl amaçtan daha çok mutlu ediyor. En kısa zamanda şartlar uygun olduğunda kendilerini ziyaret edeceğim.
Konu dışında söyleyebileceğim beni en çok etkileyen şey her ne kadar saçları kurutsakta sabahın erken saatlerinde Silivri'ye vardığımda soğuk ve sertçe esen bir rüzgardı. Cumartesi akşamında şifayı kaptığımı farkettim, şaka yapmıyorum Silivri hakkaten soğuk 🙂
Eski ve yeni fretlerin fotoğrafını farkları anlayıp, göstermek için detaylıca çekmiştim fakat nedendir bilinmez o fotoğraflardan sadece elimde bir kaç tane kalmış. Elimde olan fotoğraflar bunlar ama inanın değişimden önceki halleri fotoğrafdakilerden daha beterdi. Bu anımı rahat kafayla yazıp, paylaşmak için anca zamanım oldu. Umarım yardımcı olabilmişimdir. Hamit Özkuşak'ın işçiliğine kefilim ayrıca yapmış olduğu gitarlara da göz gezdirmenizi tavsiye ederim, gerçekten kaliteli ve tatmin edici tonlara sahipler kısa bir süre içinde olsa o anda Telecasterı deneme fırsatım oldu.
Eski ;
Yeni ;