Kablolar, Bufferlar Ve Güç Kaynakları

Merhabalar.

Farklı konu başlıkları altında, zaman zaman gündeme gelen kablo-buffer ve güç kaynakları konusunu tek başlıkta açayım dedim. Belki buna benzer açılmış konular vardır. Ben göremedim. Gözümden kaçmışsa, şimdiden özür dilerim.

Hepimiz, bütçelerimizi zorlayarak, büyük heveslerle pedalboard kurulumu yapıyoruz. Bu, bazen iki üç pedalla sınırlı kalıyor ama çoğu zaman sayılar çok daha fazla oluyor. Elektro gitarın ve manyetik olayının doğası gereği, kablo boyu arttıkça sinyal yolu da bozuluyor. Bu bozulmayı önlemek için farklı yöntemler kullanılıyor.

Çoğumuzun, kendine bağlı çalışan ses teknisyeni veya mühendisi olmadığı için kendi başımızın çaresine bakmak durumundayız. Müzisyenlik dışında, ilim-irfan ile bu kadar yüz göz olmak zorunda kalan meslek dalı var mı bilemiyorum açıkçası🙂🙂 Müzisyenin elektrik-elektronik hadisesinden anlamak zorunda olması da başlı başına garip zaten🙂🙂

Daha önceki konulardan birinde, gitar-ampli arasında kullanılan kablolar karşılaştırılmıştı. Hatta ses kayıtları paylaşanlar bile olmuştu. Benim şu an için böyle bir paylaşımım olmayacak. Elinde ses örneği olan varsa, paylaşırsa çok makbüle geçer.

Bufferlar gavur memleketlerde popüler eklentiler. Ülkemizde pek önemsenmiyor. Oysa, uzun sinyal yoluna daha en baştan müdahale ederek oldukça önemli görevler yapıyorlar, bence. Bu konu da, buffer arayan bir arkadaşın başlığına yorum yazdığımda gündeme geldi. neredeyse - kavgaya varan bir boyutta - devam etti. O gün, forumdan sıtkım sıyrılmıştı açıkçası🙂🙂 Bazı arkadaşlar, foruma sadece kavga etmek için giriyor. İsim vermeyeyim ama biliniyorlar zaten.

Arkadaşlar diyordu ki, buffer bufferdır. Kalitelisi olmaz. Halbuki, ülkedeki nadide butik üreticilerimizden Alen Geere'e ( Emre Balkan ) bunu sorduğumda, buffer pedalını açıp bana tek tek anlatmıştı. buffer buffer değildir. Setupın başına buffered bypass tuner koymakla sinyal düzelmeyebilir. Malzeme kalitesi çok çok önemli.

Ben visual sound firmasının pure tone isimli bir buffer ünitesini kullanıyorum. 40 dolara almıştım. Oldukça memnunum ama Emre'nin pedalını incelediğim kadarıyla, alen geere buffer daha kaliteli, diye düşünüyorum. Oldukça güzel bir seçenek.

Pedal ara kablosu olarak, lava lehimsiz kablo seti kullanıyorum. @mego1 arkadaşımdan almıştım. Bulabilirseniz, tavsiye ederim. George L markasının ve Planet Waves'in de lehimsiz, kes biç oluştur türünde kabloları var. Önemli olan "düşük kapasitans" değerine sahip olan kablolar kullanmak. Bu konuda da ülkede Emek Kablo adlı firmanın sözü geçiyor ancak bulabilmek zor. Karaköy'de bir yerlerde bayilikleri varmış diye duydum. Güzel jack plug temin edip, bu kablolar ile istenilen boyutlarda patchler hazırlanabilir.

Güç kaynakları konusu da çok önemli. Mxr'ın kendi adaptörü ile oluşan "hum" izoleli bir güç kaynağı ile oluşmayabiliyor. Pedalın içinden çıkan adaptöre de çok güvenmemek gerekiyor. Ne olacağı belli olmuyor. Başıma gelen şeyler bunlar.

Şu an için iki farklı güç kaynağım var. biri izoleli olduğunu iddia eden joyo ( firma iddia ediyor ama olmadığını yazan çok kullanıcı yorumu okudum. ) bir diğeri ise izoleli olduğu garanti olan trex fueltank jr. İki güç kaynağında da ses sorunu yok. Toplam mA değeri olarak çok yüklenirsem, Joyo ile beslenen pedallarda ses oluşmaya başlıyor ama bu zaten doğal bir durum.

Tc Electronic Toneprint serisi oldukça iştahlı pedallar. 90 hatta 100mA güç gereksinimleri var. Bu sebeple onları her çıkışı 120mA olan fueltank jr ile kullanıyorum. Daha mütevazı harcamaları olan 9 ve 18v pedallar için joyo devreye giriyor.

Pil bu konuda en güzel icat. Ancak, çok büyük masraf. Voodoo gibi üst düzey markalar da çok pahalı ( bence ) Herşeyin bir ederi var, yani. güç kaynağı 800tl olur mu ya?? 🙂🙂 Bu sebeple, ,izoleli olduktan sonra, mA değerlerine dikkat ederek kullanılan güç kaynakları, adaptör ile yaşanan sıkıntıları engeller diye düşünüyorum.

Evimde - ülkece sorunumuz olan - topraklama sıkıntısı var. Bunun için de Morley Ebtech diye bir iso box kullanıyor(d)um. Son zamanlarda "60hz cycle" denen ses ile karşılaşmıyorum, nedense. Ampli alıştı sanırım🙂🙂

Morley de bu konuda oldukça başarılı. Noise gate ile frekans kaybetmektense, iso box ile ground loop ları birbirinden ayırmak daha mantıklı.

Böyleyken böyle.

Ben bir müzisyenim. Eğitimin, mesleğim ve tüm yaşantım bu yönde. Elektik ile ilgim ampul - priz takmak kadarken, maalesef, yukarıda anlattığım sorunların sebeplerini araştırırken edindiğim tecrübeler bunlar. yanlış yazdığım şeyler varsa, lütfen, düzeltin. Kimseye hatalı bilgi vermeyelim.

Dediğim gibi, yazdığım şeyler benim için işe yarayan çözümler.

İyi ton müzisyene ilham verir. Kötü ses çıkan bir çalgı ile güzel müzik yapamazsınız. Çalgı güzel ses veriyorsa, insanın müzik yapma şevki hiç bitmez🙂🙂
 
Peki tum pedallar kaliteli bir buffer'a sahip olsa bu uzun kablodan olusan ton kaybi sorunu cozulur mu? Atiyorum Pete Cornishin pedallari gibi (tabi ki Pete Cornish pedalim yok, olmazda herhalde ama meraktan soruyorum, hic tecrubem yok)
 
tüm pedallar buffered olursa içinden çıkılmaz bir hal alır sanırım🙂🙂

birden fazla buffer problem yaratabiliyor. hatta bazı pedallar tek bufferla bile sorun yaratıyor. mesela fuzz pedalları buffer sonrası kullanılmıyor genelde. wah pedalları da buffered bypass oldukları için ( yine genelde ) fuzz önce wah sonra gibi bağlıyorlar. ben fuzz sevmediğim için bu konuda tecrübem yok.

eğer setup çok sayıda pedal ve uzun kablolardan oluşuyorsa, özellikle son pedaldan ampliye giden kablo uzunsa, en sona extra bir buffer daha koyuyorlar. en başta ve en sonda oluyor. ama bu durum ev ortamı için geçerli olmaz. ( genelde🙂🙂 )
 
Fuzz olmadigini varsayarsak eger, drive pedallarininda clean up olayini onemsemiyorsak eger (ki bazi pedallar onunde buffer olmasina karsin cok iyi clean up yapabiliyor), ise yaramaz mi tum pedallarin kaliteli bir buffer a sahip olmasi? Gereksiz mi olur?
 
True bypass tona etki etmediği için tercih edilir. Bu temel yaklaşımdan yola çıkarak; tüm pedallarımızın ehx,boss gibi buffered pedallardan oluştuğunu düşünürsek, tonun gitarı ampliye girdigimiz saflıkta kalmayacağını garanti edebilirim.
 
Ton farki olacagini biliyorum, beni asil ilgilendiren o sinyal kaybi, ses yari yariya azaliyor pedallari koydugumda, o yuzden 3 pedalla takiliyorum. Pedallarimin cogu true bypass ve eger hepsini bufferli hale getirirsem bu volume kaybi azalicak mi onu merak ediyorum. Eger duzelmiycekse setupin sonuna transparan bir preamp koyucam. Genel e soruyorum aslinda biraz 😀 direk size soruyormus gibi oldum 😀
 
Bir tane buffer sinyal kaybını kompanse eder. Ya da şöyle söyleyeyim; iki tane olunca daha fazla kompanse etmez🙂 kabloları kontrol edin. Pedallarda ses düşmesi olabilir, tek tek kontrol edin. Sorunun kaynağını bulup müdahale etmedikten sonra preamp ekleyip ses açmanın çok bir anlamı olmaz. Pedallardan biri buffered ise, öne onu koyun, deneme amaçlı. Açmayın, off pozisyonda kalsın. Sonra tek tek pedal ekleyerek bakın
 
Pedallari ve kablolari denemistim tek tek ve grup grup, duzgunlerdi. Dediginizi de denemistim, malesef ise yaramamisti. O zaman less is more diyerekten az pedala alismaya calisacagim 😀 cok tesekkur ederim cevaplar icin, gercekten benim icin cok yararli oldu, belirsizlik kayboldu en azindan kafamdaki.
 
buffer sinyal kaybını nasıl kompanse ediyor onu anlamadım? sinyal kayıpsa kayıptır, buffer sinyal kaybını önleyeceği durumlar olur ama kaybolmuş sinyali geri getirmez.
 
gerçekten enteresan.ama siz az pedalla mutluysanız, herşey yolunda demektir zaten. Gereksiz yere pedal almanın da anlamı yok. Less is more gerçekten doğru bir görüş. Benim setupta delayler - ki benim için vazgeçilmez - ve drivelar yer kaplıyor. Hepsinin de bir işlevi var. Azaltamıyorum..
 
Merhabalar.

Farklı konu başlıkları altında, zaman zaman gündeme gelen kablo-buffer ve güç kaynakları konusunu tek başlıkta açayım dedim. Belki buna benzer açılmış konular vardır. Ben göremedim. Gözümden kaçmışsa, şimdiden özür dilerim.

Hepimiz, bütçelerimizi zorlayarak, büyük heveslerle pedalboard kurulumu yapıyoruz. Bu, bazen iki üç pedalla sınırlı kalıyor ama çoğu zaman sayılar çok daha fazla oluyor. Elektro gitarın ve manyetik olayının doğası gereği, kablo boyu arttıkça sinyal yolu da bozuluyor. Bu bozulmayı önlemek için farklı yöntemler kullanılıyor.

Çoğumuzun, kendine bağlı çalışan ses teknisyeni veya mühendisi olmadığı için kendi başımızın çaresine bakmak durumundayız. Müzisyenlik dışında, ilim-irfan ile bu kadar yüz göz olmak zorunda kalan meslek dalı var mı bilemiyorum açıkçası🙂🙂 Müzisyenin elektrik-elektronik hadisesinden anlamak zorunda olması da başlı başına garip zaten🙂🙂

Daha önceki konulardan birinde, gitar-ampli arasında kullanılan kablolar karşılaştırılmıştı. Hatta ses kayıtları paylaşanlar bile olmuştu. Benim şu an için böyle bir paylaşımım olmayacak. Elinde ses örneği olan varsa, paylaşırsa çok makbüle geçer.

Bufferlar gavur memleketlerde popüler eklentiler. Ülkemizde pek önemsenmiyor. Oysa, uzun sinyal yoluna daha en baştan müdahale ederek oldukça önemli görevler yapıyorlar, bence. Bu konu da, buffer arayan bir arkadaşın başlığına yorum yazdığımda gündeme geldi. neredeyse - kavgaya varan bir boyutta - devam etti. O gün, forumdan sıtkım sıyrılmıştı açıkçası🙂🙂 Bazı arkadaşlar, foruma sadece kavga etmek için giriyor. İsim vermeyeyim ama biliniyorlar zaten.

Arkadaşlar diyordu ki, buffer bufferdır. Kalitelisi olmaz. Halbuki, ülkedeki nadide butik üreticilerimizden Alen Geere'e ( Emre Balkan ) bunu sorduğumda, buffer pedalını açıp bana tek tek anlatmıştı. buffer buffer değildir. Setupın başına buffered bypass tuner koymakla sinyal düzelmeyebilir. Malzeme kalitesi çok çok önemli.

Ben visual sound firmasının pure tone isimli bir buffer ünitesini kullanıyorum. 40 dolara almıştım. Oldukça memnunum ama Emre'nin pedalını incelediğim kadarıyla, alen geere buffer daha kaliteli, diye düşünüyorum. Oldukça güzel bir seçenek.

Pedal ara kablosu olarak, lava lehimsiz kablo seti kullanıyorum. @mego1 arkadaşımdan almıştım. Bulabilirseniz, tavsiye ederim. George L markasının ve Planet Waves'in de lehimsiz, kes biç oluştur türünde kabloları var. Önemli olan "düşük kapasitans" değerine sahip olan kablolar kullanmak. Bu konuda da ülkede Emek Kablo adlı firmanın sözü geçiyor ancak bulabilmek zor. Karaköy'de bir yerlerde bayilikleri varmış diye duydum. Güzel jack plug temin edip, bu kablolar ile istenilen boyutlarda patchler hazırlanabilir.

Güç kaynakları konusu da çok önemli. Mxr'ın kendi adaptörü ile oluşan "hum" izoleli bir güç kaynağı ile oluşmayabiliyor. Pedalın içinden çıkan adaptöre de çok güvenmemek gerekiyor. Ne olacağı belli olmuyor. Başıma gelen şeyler bunlar.

Şu an için iki farklı güç kaynağım var. biri izoleli olduğunu iddia eden joyo ( firma iddia ediyor ama olmadığını yazan çok kullanıcı yorumu okudum. ) bir diğeri ise izoleli olduğu garanti olan trex fueltank jr. İki güç kaynağında da ses sorunu yok. Toplam mA değeri olarak çok yüklenirsem, Joyo ile beslenen pedallarda ses oluşmaya başlıyor ama bu zaten doğal bir durum.

Tc Electronic Toneprint serisi oldukça iştahlı pedallar. 90 hatta 100mA güç gereksinimleri var. Bu sebeple onları her çıkışı 120mA olan fueltank jr ile kullanıyorum. Daha mütevazı harcamaları olan 9 ve 18v pedallar için joyo devreye giriyor.

Pil bu konuda en güzel icat. Ancak, çok büyük masraf. Voodoo gibi üst düzey markalar da çok pahalı ( bence ) Herşeyin bir ederi var, yani. güç kaynağı 800tl olur mu ya?? 🙂🙂 Bu sebeple, ,izoleli olduktan sonra, mA değerlerine dikkat ederek kullanılan güç kaynakları, adaptör ile yaşanan sıkıntıları engeller diye düşünüyorum.

Evimde - ülkece sorunumuz olan - topraklama sıkıntısı var. Bunun için de Morley Ebtech diye bir iso box kullanıyor(d)um. Son zamanlarda "60hz cycle" denen ses ile karşılaşmıyorum, nedense. Ampli alıştı sanırım🙂🙂

Morley de bu konuda oldukça başarılı. Noise gate ile frekans kaybetmektense, iso box ile ground loop ları birbirinden ayırmak daha mantıklı.

Böyleyken böyle.

Ben bir müzisyenim. Eğitimin, mesleğim ve tüm yaşantım bu yönde. Elektik ile ilgim ampul - priz takmak kadarken, maalesef, yukarıda anlattığım sorunların sebeplerini araştırırken edindiğim tecrübeler bunlar. yanlış yazdığım şeyler varsa, lütfen, düzeltin. Kimseye hatalı bilgi vermeyelim.

Dediğim gibi, yazdığım şeyler benim için işe yarayan çözümler.

İyi ton müzisyene ilham verir. Kötü ses çıkan bir çalgı ile güzel müzik yapamazsınız. Çalgı güzel ses veriyorsa, insanın müzik yapma şevki hiç bitmez🙂🙂

Daha önce başka bir başlık altında tüm samimiyetimle sana bufferın ne olduğunu tüm ayrıntısı ile anlatmaya çalıştım, fakat anlayamadın veya anlamak istemedin, asıl kötüsü kabul etmek istemedin, bu sebeple olacak ki konuşmandaki üslubun ayarını kaçırman sonucun engellemek zorunda kaldım. Bir arkadaşımın uyarısı ile bu başlığın farkında oldum ve anlayamadığım bir şekilde saldırma ihtiyacı hissetmişsin bu sebeple foruma kavga amacı ile gelme konusunda önce kendini sorgulamanı öneririm. Herneyse bu cümlelerinden dolayı cevap verme gereği hissettim.

-Şimdi asıl konu olan buffera gelmeden önce kısaca söylemek istediğim ; sen bir müzisyensin ben ise elektrik elektronik mühendisyim, bir terslik olmadığı müddetçe yakında da yüksek mühendis olacağım. Buffer denen devre Türkçe literatürümüzde tampon devre olarak geçer ve elektrik-elektronik mühendisliği bölmlerinde ikinci sınıfta elektroniğe giriş dersi müfredatında öğreniriz. Bu konuda yani artık ismimiz gibi bildiğimiz bir devre ile ilgili herhangi bir teknik bilgi vermeksizin ısrarla yanlış bilgi verdiğimi belirtmeni trajikomik buluyorum.

-Buffer hakkında o başlıktada yeterince bilgi vermiştim sanıyorum fakat dağınıktı madem böyle bir başlık açıldı, bu konudaki doğru bilgiyi paylaşalım zira sandığının aksine kavga etmek için değil bilgi paylaşmak için geldiğimizi sana göstermiş oluruz.

Bufferın özellikleri şu şekilde;
1- Kazancı 1 dir. Yani giriş sinyali ile çıkış sinyali eşittir, herhangi bir amplifikasyon veya tonal renklendirme söz konusu değildir.
2- Giriş empedansı çok yüksektir.
3- Çıkış empedansı çok düşüktür.

Bu özellikler şu gibi faydalar sağlar;
1- Giriş empedansı çok yüksek olduğundan, kaynaktan çekilen(gitar manyetiği) akımı sınırlar.
2- Az akım çekildiği için, kablolarda oluşan kayıplar düşer, bu sinyalin üst kesim frekansını yükselterek tonun tizleşmesine sebep olur.
3- Giriş empedansı yüksek çıkış empedansı düşük olduğu için bir önceki devrede üretilen gerilimin çok büyük bir kısmını kendinden sonraki devreye aktarır.

Eklemek istediğim şeyler;
1-Hemen hemen tüm pedallar giriş ve çıkışlarında buffer barındırırlar, bu sebeple zincirinde sürekli aktif bir pedal var ise ayrı bir buffera ihtiyaç olmayacaktır, buna rağmen boğukluk sorunu yaşıyorsanız kablonuzu düşük kapasitanslı bir kablo ile değiştirmenizi öneririm.
2- Sürekli aktif bir pedalın yok ise ama tonunda herhangi bir boğukluk sorunun yok ise yine kullanmana gerek yok, çünkü tonun daha parlak olacak ve bunu sevmeyebilirsin.
3- Sürekli aktif bir pedalın yok ise ve tonda boğukluk gibi sorunun var ise effekt zincirinin sonunda ve başında kullanarak hangisi tonal olarak hoşuna gidiyorsa orda kullanmanızı öneririm.

-Gelelim bu konuda senin ısrarla anlamak istemediğin kısıma;

Giriş empedansı yüksek çıkış empedansı düşük olduğu için bir önceki devrede üretilen gerilimin çok büyük bir kısmını kendinden sonraki devreye aktarır ve sinyalinin daha çok aktarılması sebebi ile ses şiddetinde yükselmeye gözlenir. Bu bir çok müzisyen arkadaşta bufferın bir boost pedalı olduğu algısı oluşturur, fakat buffer pedalı kesinlikle amplifikasyon yapmaz.

Az akım çekildiği için, kablolarda oluşan kayıplar düşer, bu sinyalin üst kesim frekansını yükselterek tonun tizleşmesine sebep olur. Bu yine müzisyen arkadaşlarda tiz booster veya bir ekolayzır pedalı algısı yaratır fakat bunlar kesinlikle doğru değildir. Burda buffer devresi akımın düşmesini sağlayarak tizleri zayıflatan kablonun etkisini azaltmış olur, kendisi kesinlikle sinyale renk katmaz veya bir filtre devresi gibi davranmaz.

Bu iki durum bufferın giriş ve çıkış empedansları ile ilgilidir. Senin ekipmanın için uygun olan bir buffer benim ekipmanım ile fazla tiz olabilir. Bu sebeple giriş empedansında 1M değeri standart gibi birşey olmuştur, bu sayede hemen her ekipmanla uyum sağlar. Ama boğukluk sorunun daha dramatikse daha yüksek giriş empedansına sahip bir buffer ihtiyacı duyabilirsin fakat bu bir kalite göstergesi değildir, öyleki küçük bir modifiye ile dahi bu değişiklik yapılabilir.

Umarım yeterince açıklayıcı olmuşumdur ve bu konudaki soru işaretlerini giderebilmişimdir. Sende bu konudaki üslup ve anlayışını değiştirirsen ayrıca memnun olurum.

İyi dileklerimle
 
@izzzyy bilgilendirmeler için teşekkürler. Sorun şu ki; üslup konusunda sıkıntısı olan sensin 🙂 her zaman da sendin. Benim bu konularda problemim yoktur.

Bence sen ordinaryus elektronik mühendisi ol, rahatla.

Sana cevap yazmak bile istemezdim açıkçası. Tesla olsan bile tarzın bana gelmiyor arkadaş. Ama madem, konuya ismimi kullanarak yazdın...

Buffer dediğin gibi olsun. Haklısındır büyük ihtimal.herkes tunerini boss yapsın, olsun bitsin.

Senin olayın her konuya yazdığın her mesajdan görülüyor kardeş. Değerli bir zekaya sahipsin ama bunu hazmet derim. Her yere destursuz girme.

Sonra adama sorarlar;

Seni çayıra salsam zehirli ot ile zehirsiz otu ayırabilir misin diye..Inek ayırıyor..
 
Son düzenleme:
Evet benim üslup konusunda sıkıntım oluyor zaman zaman, fakat birini kırdıysam gönlünü almayı mutlaka deniyorum.
Seninse hiçbir problemin yok, bilgi ve üslup olarak eksiksizsin. Dolayısıyla bir gün dediğin gibi ordinaryus olur ve ayrıca üslup sıkıntımı giderebilirsem seninle konuşabilmek şerefine o zaman nail olmak isterim. O güne kadar müsandenle konuşmamayı tercih edecegim, zira aramızdaki seviye farkı dengesizlik oluşturmakta, anlayışla karşılayıp saldırmayı kesersen memnun olurum.
 
Pedallari ve kablolari denemistim tek tek ve grup grup, duzgunlerdi. Dediginizi de denemistim, malesef ise yaramamisti. O zaman less is more diyerekten az pedala alismaya calisacagim 😀 cok tesekkur ederim cevaplar icin, gercekten benim icin cok yararli oldu, belirsizlik kayboldu en azindan kafamdaki.
Farkettim ki tek bir pedal bendeki sinyal kaybina neden oluyordu, o pedali truebypass yapinca sinyal kaybim azaldi baya. (pedal ibanez wh10v2 ydi)
 

Geri
Üst