barışarock'ta özellikle sizi dinlemek için erken uyandım, erkenden girdim o yemek arenasına, tozun toprağın içinde yeni yetme bebelere omuz ata ata buldum yolumu, doyurdum karnımı ve programın bize söylediği saatte konser alanına ulaştım. ama sahnede kimseyi göremedim ki daha soundcheck bile alınmamıştı sanırım. olsun dedim, bekledim o güneşin altında, gecesine başımın ağrayacağını bile bile (ki ağrıyor..). çıktınız sahneye sonunda. oh dedim sonunda geldiler. geçtim demirhan baylan'da bile pogo yapan zihniyetin arkasında yerimi aldım. baktım sahneye ama hiç beklediğim tipler değildiniz ne yalan söyleyim 🙂 klibinizi falan izlememiştim daha önceden sadece sesler vardı kafamda. şarkılarınızı ilk dinlediğimde kafamda canlanan tipler kurt cobain bozması türk gençliğinden öteye gidemiyordu. aldınız bu düşünceyi yerle bir ettiniz "hele bir gel" derken. "lan" dedim. "bunlar resmen aile" dedim. mutevazi bir vokal, nispeten onun ablası gibi duran bir basçı, her ikisini de kontrol altında tutan bir baba (Akın Eldes) 🙂 , bi de evin çalışkan davulcusu.. (oha çok içten cümleler lan bunlar.. 🙂 )
karşıma çıkan bu görüntünün dimağımda oluşturduğu şoku attıktan sonra adam akıllı izleme fırsatı buldum sahne performansınızı. tertemiz, cillop gibi bir performans olacaktı aşırı sıcak olmasaydı ki zaten bunun sebebini siz de belirttiniz. belirtmeseniz bile ben zaten bu bahane için bir kredi ayırmıştım.
sonra arkadaki kartlıların sizi taciz ettiklerine tanık oldum. kollarındaki akreple yelkovanı gösteriyolardı size. "lan" dedim. "bari şu adamlara yapmayın" dedim. "hadi adamları mütevazi gördünüz bari akın abi'ye yapmayın" dedim ki o mütevazi gördüğüm vokal arkadaş lafını esirgemedi organizasyondaki aksaklıklar için de. o zaman "olmuş lan bu grup helal" dedim ve çılgınlar gibi alkışladım.
özetle : çok güzeldi, daha uzun bir performansınızı seyretmek için istanbul seyahatlerimi sıklaştırmak zorunda kalacağım sanırım tabi Bursa'ya gelmezseniz... Çalışmalarınızda başarılar. Kendinize iyi bakın