"Konservatuar gerekli degil. Muzik tarihi en ufak bir egitim almadan kendini yetistiren dehalarla dolu. Ama hepsinin ortak noktasi kendilerini bu ise vermeleri ve deli gibi calismalari.
Hedefin kulagini gelistirmekse "kulak egitimi" denen olayla ise baslayabilirsin. Bunun icin gitar, piyano, herneyse bir enstrumana ihtiyacin olacak. Su egzersizleri dene:
1 )Butun modlari teker teker once calip, sonra soyleyerek zaman icinde ezberle. Mod derken Bati muziginde temel kabul edilen Major gaminin turevlerini kastediyorum. Kolaylik olsun diye do major gamini esas alirsak:
Ionian: do-re-mi-fa-sol-la-si-do
Dorian: re-mi-fa-sol-la-si-do-re
Phrygian: mi-fa-sol-la...mi
Lydian: fa-sol-la-si...fa
Mixolydian: sol-la-si-do...sol
Aeolian: la-si-do...la
Locrian: si-do-re-mi...si
(bu modlarin isimlerini ezberlemeye falan gerek yok, bilgi olsun diye yazdim)
Kulagin alistiktan sonra bu modlari istedigin her notadan baslayarak soyleyebilirsin. Her birinin farkli bir rengi vardir, buyuk ihtimalle cogunu grubunla yaptigin muziklerde hicbir zaman kullanmayacaksin, ama nasil bir gitarist degisik gamlari calmayi ogreniyorsa vokalistin de sesine hakim olmayi ogrenmek icin bunlari soylemeyi ogrenmesinde fayda var.
2 )Ses araliklarini ogren. Ornegin do notasini calip soyledikten sonra o hala kulagindayken sol'u calmadan soylemeye calis (ilk baslarda biraz kopya cekebilirsin). Araliklari kulaginla tanimayi ogrendikce entonasyonunun da ilerledigini goreceksin.
3 )Akorlari tanimayi ogren. Ornegin bir akor duydugun zaman minor mu, major mu, icinde yedili var mi tahmin etmeye calis. Bu da armoni kulagini gelistirir ve entonasyona yardimci olur
4 )Göbeğini sal, poponu içeri çek, ayak parmaklarını aç, vücudunun üst kısmı bacaklarının vücuduna arkada birleştiği noktaya otursun.
5 )Omuzlarını geri çek ama yukarı doğru çekme, aşağı doğal pozisyonunda otursun, ama kambur da durma.
6 )Başın dik duracak, ancak çenen içeri dönük olacak. Genelde şarkı söylemesini bilmeyenler yüksek perdeye çıkabilmek için çenelerini ileri itip gırtlaklarını uzatmaya çalışırlar, ki bu çok yanlıştır. Yüksek sese çıkarken tam aksine çeneyi içeri doğru çekmek ve sesi diyafram-ense-alın ekseninden dik çıkarmak gerekir, oysa çeneni ileri itersen ses gırtlaktan kırılarak çıkar, bu da ses tellerine zarar verir. Ayrıca vücudun ve ses tellerin tam ısınmadan tiz söylemeye çalışma.
7 )Başını boynunun etrafında yavaşça dairesel olarak hareket ettirerek boyun kaslarını gevşet, burnundan derin nefes al, ağzından bırak, sonra ağzını açabildiğin kadar aç, bir atın geviş getirmesi gibi dişlerini çıkart kapat, dilini dışarı sarkıt çek. Yüzünü buruştur düzelt. Bunu birkaç dakika yap.
8 )Ağzını kapat, "hmmmm" yap ve uzatabildiğin kadar uzat. Bu hımlamayı yaparken burnun ile iki gözünün arasında kalan sinüs boşluğunun titreşmesini hisset. Amaç o nazal boşluğu titreştirmek. Zorlama olmasın, kafanın doğal olarak titreştiğini hisset.
9 )Yine hımlama ile 1-3-5-8-5-3-1 nota çıkış-inişi Bunu yaparken yanında sana piyano ile ses verecek birisi olsun. Dikkat et, hımlama zorlanmaya başladığı anda daha yukarı çıkmayı bırak, zorlama. Bu zamanla gelişecektir.
10 )Sesinin yüksek perdelere çıkmasını istiyorsan önce basa doğru inmeyi öğrenmelisin. Sesi aşağı indirmek daha zordur ama hiç olmazsa ses tellerine zarar vermez, oysa tize çıkayım derken ses tellerine zarar verebilirsin.
11 )Basa ineceğim derken asla böğürme. Unutma, gırtlak zorlanmayacak. Gırtlakta bir zorlama hissettiğin anda söylemeyi bırakacaksın
Bunları dene bakalım. Öyle ilk denemede bariz bir fark, ilerleme bekleme sakın. İlerlemeyi farketmek bazan birkaç ayı alabilir, sabırlı olman ve bu egzersizleri ihmal etmemen lazım. Benim tavsiyem bunları günde en az bir defa 15 dakika süreyle metodik olarak yapman. Fazla abartma, ama ihmal de etme. Günde onbeş defa yapmak kendini durup dururken zorlamaktan başka bir işe yaramaz (eğer belli bir seviyeye ulaşmadıysan tabii).
Kilit kural: Zorlandığın yerde bırak, eğer zorlanıyorsan yanlış birşey yapıyorsun demektir. Vücudunu sınırınin ötesine zorlama. Sınırı zorlayarak öteleyemezsin, oysa sınıra yaklaşırsan sınır kendisini doğal olarak öteleyecektir, böylelikle sana gidecek biraz daha yer açacaktır. Oysa sınırı kırıp geçmeye çalışırsan kendine zarar verirsin, tam tedavisi geri dönüşü de çoğunlukla olmaz."
"-Alıştırmalar ses tellerini yumuşatır: Ses telleri kullanılmadıkça gerginleşir. Bu yüzden performans öncesinde mutlaka ses açmak ve bunu gırtlağı distorte etmeden, natürel sesle yapmak lazım. (Aslında alıştırmalara performansın çok öncesinden başlamalı. Ses sık sık ısıtılmalı ve ses telleri çalıştırılmalı. Performanslar tek tük değilse bu temrin işini alışkanlık edinmek en iyisi.) Performans öncesinde ve sonrasında bir süre sigara içmemek en doğrusu.
- Ses kendini sağlam biryerlere dayamak ister: Vücudun ve bünyenin gücü de önemli. Bünye güçsüz düştüğünde bunun sesinize direkt olarak yansıdığını görürsünüz. Dolayısıyla sesini ciddiye alan kendisine de bakmalı. (Ciddiye alan –mümkünse- performans öncesinde sex de yapmasa iyi olur. )
- Alıştırmalar: Genel alışkanlığı örnekleyeyim: Bir klavyede, piano gibi natürel bir sesle, tek sesle başlanabilir: Duyulan ses ‘aa’, ‘oo’, ‘uu’, ‘ii’ (ve sessiz harfli başlangıçlar da katılabilir buna: ‘ma – me – mi - mo – mu’ vs) şeklinde sesi uzatarak yinelenebilir. La’dan başladınız diyelim, aşağı inerek ya da yukarı çıkarak basılan sesler yinelenerek gezilebilir. (Gezilen alan ses açıldıkça sınırlarına dek zamanla genişler.) Sonra iki sese geçersiniz: Diyelim ki birlikte do-mi bastınız, do ve sonra mi’yi ardarda söylersiniz ve bu şekilde ‘aa’lar ‘oo’lar filanlarla yine oktav oktav gezersiniz. Sonra üç sese geçersiniz: Doo-mii-sool, vs. Sonra da dörtlülere. (Konservatuara giriş sınavlarında dört ses basarlar ve bütün sesleri net olarak duyup duymadığınıza, söyleyip söyleyemediğinize bakarlar.) Bu temrinler ses için olduğu kadar kulak için de iyi. Temrin yaptıkça kulağınızın da giderek daha iyi duyduğunu, sesleri daha iyi ayırdedebildiğini görürsünüz: ‘Do-Mii-SolDiyez-Doo’, hatta ‘La-DoDiyez-Re-Sol-SiBemoool’ falan. That’s a nice challenge!
- Nefes alıştırmaları: Özellikle vakit ayırmak gerekmez. Otobüs bekliyorken, yemek yapıyorken, kalorifer peteklerinin havalarını almak üzere dolanırken falan, akla geldikçe yapılabilir: Düzgün biçimde bol nefes alın ve tuttuğunuz o nefesi yavaş yavaş, titretmeden verin mesela. Veya kesik kesik verin ama bunu ani boşalmalara meydan vermeden, nefesi her seferinde aynı oranda vererek yapın. Bu egzersizler diyafram çalıştırır ve acayip faydalıdır. (Nefesi karnına almak ve göğsüne almak arasında da fark var, ama buna kafa yormamak sanırım daha iyi. Şarkı söylerken vücut nefesi ne zaman neresine alacağını zaten otomatikman ayarlıyor; fazla teknik düşünmek işin tadını kaçırabilir.)"
"Sigara içicem de içicem" diyenlere birkaç öneri:
Bal (hele de köy balı) ses tellerine çok iyi geliyor; yumuşatıyor ve besliyor. Her gün iri bir kaşık bal yuttuğunuzu düşünürseniz, etkisi uzun vadede müthiş olumlu.
Olumlu etkisi en kısa vadede de görülebilecek bir alışkanlıksa (mesela performans öncesinde içilebilecek) bir 'ılık su-bal-kekik' karışımı olabilir; buna limon da eklenebilir. Gırtlağı yumuşatıyor, sesi parlatıyor.
Sigara içen solist mutlaka spor da yapmalı. Sadece vücut egzersizi değil, akciğerler koşu gibi tempolu bir devinimle çalıştırılmalı.."
"Yüksek performansla şarkı söyleyebilmek için bir kaç öneri:En tepedeki kural en az 10 saat uyku uyumaktır,uyku herşeyin başıdır.Şarkı söylemek için her ne kadar beyniniz sürekli boğaz bölgesine ve ses tellerinizin durumuna odaklansada bu psikolojiden biraz kurtulmaya bakın..normal hayatınıza devam edin yani.Performanstan en az 3 saat önce yemek yiyin ve ondan sonrasını (karnınız aç olsa bile,nasıl olsa sahnede açlık filan hissedilmiyor)sıvılarla,içebildiğiniz kadar su içerek geçirin..meyva sularından(taze sıkılmışlar dışında) uzak durun,çünkü onlar bir sürü gereksiz madde ve ses telleri için iyi olmayan şeker içerir..onun için sahneye çıkarkende yanınıza en az 2 litre su alın,ve olay sona erdiğinde hepsini bitirmiş olun..sahneye çıkmadan en az bir saat önce sesinizi açmaya başlayın,bu yöntem herkese göre değişebilir,kilit nokta bunu yaparken sesi yormamaktır..çok pes notaları kullanarakta ses açılabilir,avaz avaz bağırmanıza gerek yok...performansın ilk 3 parçasını sesinizi açmış olsanız bile çok dik olmayan parçalardan seçmeniz,olayın devamı için daha sağlıklıdır...şarkı söyleyeceğiniz gün ve öncesinde içki içmemeye bakın,sigara kullanıyorsanız sayarak için ya da hiç içmeyin..ciddi bir tiryakiyseniz hiç içmemezlik yapmayın,çünkü bu psikolojinizi direkt etkileyebilir...tavsiye edebileceğim vitaminler,yüksek enerji,rahatlık ve ses telleriniz için b vitamini(sürekli değil,kür şeklinde)ve sahneye çıkacağınız gün supradyn size enerji verir....sıcak içecekleri şekersiz,ılık ve içine bal koyarak tüketin..sabah uyandığınızda gözünüzü açmadan 2 kaşık bal yiyin,bu daha öncede yazılmış ama çok önemli bende yazayım dedim..
Bütün bunların dışında yapmanız gereken ve işin diğer yüzde ellisini oluşturan şey söylediğiniz şarkıyı kalpten söylemek ve tamamiyle hissetmektir..bu oldukça yorucudur,bunuda kendinizi paralayarak,ve gaza gelip tamamen tekniği bir tarafa bırakarak yapmayın,çünkü ses telleri et ve kan dır ve tamiri oldukça zordur..."