Merhaba,
Benim gitarımda g-force akort robotu var.
Valla Kashmir, In My Time of Dying için DADGAD, Killing in the Name için Drop D, Paranoid, Iron Man gibi Black Sabbath parçaları için Half-Step Down akort düzenlerine 2 yıldır tıkır tıkır çekiyorum.
9-46 veya 10-46 tel kullanıyorum. Drop tuningler için daha sert ton alabilmek için zamanında 10-52 tel de denemiştim ancak titanyum nut 52lik teli kabul etmedi. (Belki de ben yükseklik ayarını falan beceremedim, tel yuvalarını ayarlatmakla zaten uğraşmam) Open E vurunca cızırtı yapıyordu. Eşik yüksekliğinde de oynama yapma gereği duymadım. (Yükseklik ayarı için vidalı sistem var) O kadar da aman aman 10-52 kullanma isteğim yok sonuçta. Bir daha da denemedim. Ekipmanımla İsviçre çakısı gibi iş görecek düzeyde hobi amaçlı takılıyorum. Headstock bir şekilde koparsa buraya başlık açarım. Gibson’ın ömür boyu garantisi var, sanırım farklı akortlara aldım diye headstock koparsa ürünlerinin arkasında dururlar. Gerçi Türkiye’den bu işi çözmek ne kadar mümkün o da bilinmez.
Hava sıcaklığı ise gitara etki eder. Ufak ayarlamalarla düzelir. Ancak, mesela kışın gitarınızla dışarıda bir süre seyahat ettiniz ve ısıtma sistemi cayır cayır çalışan sıcak bir yere girdiniz ve gitarınızı kılıfından cort diye çıkarttınız. En basitinden Nitro cilada relic etkisi yaşamamak işten bile değil. Kısacası cilada kılcal çatlaklar oluşur. Sap ayarı vs de muhtemelen ilgi alaka ister. Malum metal genleşmesi hızlı olan bir malzeme. Ahşap da hava koşullarına, neme vs. tepki veren, çalışan bir malzeme. Gitarı da yüksek veya çok düşük sıcaklıklara mazur bırakmadıkça yapısal bir sorun oluşmaz.
Bu arada gitar uzun süre drop C gibi düşük akort ayarlarında tutulacaksa daha önceden de yazılan hesaplar işin içine giriyor. Mantık aslında basit, teli gevşettikçe sapa binen kuvvet azalacak. Teller loose olacak, salınım miktarı artacak. Cızırtılar, cozurtular daha fazla olacak. Truss rodu germek de belli bir noktaya kadar bu gerilim düşmesine cevap verebilecektir. Bunu dengelemek için yüksek gauge tel takımları kullanmak gerekli. Bunun için de özellikle eşik ayarı gibi başka ayarlar işin içine giriyor. Hele ki FR köprülü gitar sahipleri tecrübelerinden bolca bahsetmiş zaten. Mantık basit ama uygulamak da zor. Bir kere bu işe girişildi mi zırp pırt dönmek de yine kolay iş değil. İşte bu noktada merhaba yeni gitar.
Bu arada gitar sapını sadece öne arkaya hareket eder diye de düşünmemek gerekli, 6 telin ortasından pivot alırsanız ince 3 tel, kalın 3 tele karşı da bir kuvvet uyguluyor diyebiliriz. Belki tellerin gerginliği düzgün olmadan saklandığından, belki de sıcaklık ve nem koşulları yüzünden twist olmuş saplar da piyasada mevcut. Ancak tamiri de mümkün.
Özetle farklı akort düzenlerini kısa süreli olarak ben de kullanıyorum. Çalmadığım zaman ise gitarı sürekli standart akort düzeninde bırakıyorum. Bu şekilde kullanmanın şimdilik bir zararını görmedim. Herhangi bir yıpranma ibaresi de yok. Olacağını da sanmıyorum. Yine de ufak drop tuninglere böyle geçişlerin gitara bir zararı var mı, yok mu merak ettim, bir ara araştırırım. Bir sonuç bulursam paylaşırım.