The Number 23

pj_harvey

pj_harvey

http://www.number23movie.com

Yönetmen:Joel Schumacher
Senary:Fernley Phillips
Oyuncular:Jim Carrey, Virginia Madsen, Logan Lerman, Danny Hudson..
Yapım:06, Amerika
Tür😀ram/ Gerilim / Gizem
Vizyon Tarihi:2 Mart 07

Walter( Jim Carrey ) bir kitap okur ve giderek bu kitaba takıntılı hale gelir, cunku kitap sanki onun hayatını anlatir gibidir.Ama asil problem kitabin bir cinayetle bitiyor olmasidir...

Jim Carrey yine etkileyici bir performans sergilemis, beklentiler karsılanıcak gibi gozukuyor en merak ettigim 07 yapımı..

http://www.imdb.com/title/tt0481369/
 
bende heyecanla bekliorum çünkü jim carrey nin farklı rollerde oynaması ayrı bi hoşuma gidio çünkü sadece bi komedi oyuncusu deil çok yetenekli bi oyuncu kendisi her konuda
 
Kesinlikle katılıyorum sana Jim Carrey çok başarılı bir komedyen ve aynı zamanda çok başarılı bir oyuncu örneğin Truman Show filminde herşeyin yalan olduğunu anladığı andaki ifadelerine bakın yeter diyorum,bu filmide ilk defa burda duydum özetini okudum bayaa hoşuma gitti sabırsızlıkla beklemekteyim 🙂
 
truman show tabii ki öle ve de majestic i de izlemişsindir eminim izlemediysen tavsiye ederim o da çok duygusal bi yapımdır yane ve de bu sözü tekrarlıyorum jim carrey her rolün altından kalkabilecek harika bi oyuncudur
 
filmi genel olarak değerlendirdiğimizde bence vasatın üstüne zorla çıkabilecek nitelikte olduğunu görebiliriz! bunuda jim carrey e borçlu diye düşünüyorum. çünkü filmin başından beri olan durgunluğu ve en can alıcı bölümlerin bile geriliminin çok düşük olması filmi oldukça yavaşlatmış!

filmde bir 23dür gidiyor ne şekilde ne sebeple başladığı muallak! ha diceksiniz ki sparrow ruh hastası ama o da değil çünkü filmde sölediği babasından ona kaldığı ki dolayısıyla bir lanet ve devamlı el değiştirmekte ki sparrowdan sora doktoruna geçmişti! kısaca filmde boşluklar var aslında bilerek yapılmamış filmin kendi eksikliği bence!

buna rağmen dedektif fingerling hikayesi bölümlerindeki o flu atmosfer gerçekten çok farklıydı. jim'i orda o karakterle görmek için bile aslında izlenilebilir bir film ama genel olarak her defasında ben bu sahneyi biyerlerden hatırlıyorum diyeceğiniz, bence klişelerle dolu daha iyi olması gerekirdi diyeceğiniz bi film!
:!:
 
Kurgu olarak fazlasıyla Makinist'i andırsa dahi şu anda vizyonda olan filmler arasında izlenebiliritesi en yüksek olan filmlerden biri. Yalnız, bu tür filmlerde çok fazla görüldüğü üzere, bazı mantık hataları çarpıyor gözünüze. Mesela Jim Carrey sayının lanetinin onu 13 yıl önce bulduğunu söylüyor fakat 13 yaşından büyük olduğu eve kız atmasından belli olan bir oğlu var. Bunun dışında 13 yıl önce bir cinayet olayına tanık olan fakat hala aynı boyutlarda ve dinçlikte olan bir köpek var.

Bu tür küçük detayların dışında kesinlikle vaktinizi boşa harcadığınızı düşünmeyeceğiniz bir film. En azından vizyonda olup da beğenmedim Duvak ve Polis gibi filmlere göre daha sürükleyici. Jim Carrey'nin oyunculuğuna zaten değinmeğe bile gerek yok. Ve ayrıca Hürriyet Kelebek eki gibi bir yorumda bulunmak gerekir ise, "intiharcı sarışın güzelliği ile yürekleri hoplatıyor". Belki de mevcut sinema sektörünün içine düştüğü konu kabızlığından olsa gerek ama ben bu filmi beğendim, gayet de eşe dosta tavsiye ederim. Ama dediğim gibi, bazı mantık hatalarını gözardı etmeniz gerekecektir.
 
Evet 🙂 Neyse daha 2 gün oldu gireli kimse izlemeden bir şey sölemeyelim.

Yönetici Uyarısı: Mesaj içeriği anlaşılmayı güçleştirecek ölçüde yazım ve anlatım hatalarına sahip olduğundan yönetim tarafından düzeltilmiştir. Kasıtlı olarak Türkçe'yi yanlış kullanmaya devam etmeniz durumunda siteden atılacaksınız. Lütfen Forum Kurallarını okuyunuz.
 
Yönetici Uyarısı: Mesaj içeriği anlaşılmayı güçleştirecek ölçüde yazım ve anlatım hatalarına sahip olduğundan yönetim tarafından silinmiştir. "V" yerine "W ya da F" , "Z" yerine "S", "K " yerine "Q" kullanmayınız ve kelimeler üzerinde gereksiz kısaltmalar yapmayınız. Kasıtlı olarak Türkçe'yi yanlış kullanmaya devam etmeniz durumunda siteden atılacaksınız. Lütfen Forum Kurallarını okuyunuz.
 
Filmin ilk bölümünde bir 23 merakıdır gitti, sayıyı nereye bağlayacakları konusunda. Bu merak, film arasında "lan acaba bizim de kendimize özel sayılarımız var mı buna benzer" muhabbetinin döndürdü tabi. Hatta sayıya ulaşma uğrunda Bir Kelime Bir İşlem'deki yarışmacılar gibi kasıldık. 😆

Sonlara doğru ise seyiri değişti filmin. Ortaya çıkan kimi mantık hatalarının yanı sıra senaryoyu sonlarda koparacağız diye biraz da saçmalamışlar gibi geldi bana. Sparrow'un kaza geçirmesi, hafızasını kaybetmesi, akıl hastanesinden çıkar çıkmaz ileride karısı olacak bayanla çarpışması bana eskilerin Belgin Doruk-Ayhan Işık filmlerini hatırlattı. 😆
Zaten bu köşede çarpışma, kitapların yere düşmesi ve birdenbire yakınlaşma olması durumu bir tek bana denk gelmedi herhalde. Sırf bunun için sık sık köşelerde bekler, uygun zamanda çıkar ve bayan arkadaşa çarparak yere düşen kitapları toplarım. Yok ama, olmuyor...
Neyse..

Denildiği gibi çok bir şey beklenmediği takdirde vereceğiniz paraya değecek bir film.
 
Ben de büyük beklentiler içinde izledim, belki de bu yüzden, benim için hayal kırıklığı oldu. Vasatın üstünü zorlamıyor bile bence. Başarısız...
 
Filmin başından ortalarına hatta sonlarına kadar patlayacak bir bombanın kalan son saniyelerini izleyiciye saydırıyor gibi ama film bittiğinde havası inmiş bir balondan alacağın sadece bir "poss". Jim Carrey performansına her zamanki gibi bi sözüm olamaz ama etkileyici ve akılda kalıcı bir yapım olmamış. Maalesef :?
 
film iyi bir film ve bence vasatın üzerinde ama jim carrey oynamasaydı durum ne olurdu bilemiyorum. ben doğrudan jim carry'nin oyunculuğunu izlemek için gitmiştim. istediğimi aldım. mutluyum 😀
 

Geri
Üst