Gitar resmine bakılarak ona buna sorularak alınmaz, çalınarak sesi duyularak, eline parmaklarına vücuduna uygunluğuna bakılarak alınır.
Dolayısı ile o konuda verecek bir tavsiyem maalesef yok. Eğer hoşuna gidiyorsa al, gitmiyorsa alma.
Bütün tanıdıklarım Fender Stratocaster sever, ben hiç sevmem, var burada bir tane, üç senedir kutusunun kapağını açmadım, hediye gelmiş olduğu için satamıyoruz da, öyle duruyor.
Bütün tanıdıklarım gider Takamine akustik gitar alır, ben Takamine akustik hiç sevmem, bugüne kadar zevkime göre tınlayan bir tanesine rastlayamadım. Ama sorsan bütün arkadaşlarım bayılıyorlar gitarlarına.
On sene evvel Murat Sezen'in Istanbul Tünel'deki dükkânından ikinci el bir Washburn akustik almıştım D12B, eski sahibi "çok gürültü yapıyor" diye beğenmemiş (?!?) gitmiş -yine- bir Takamine ile takas etmiş, ne bulurlar şu Takamine'lerde anlamıyorum, ben eski sahibinin istemediği Washburn'e bir dokundum, ilk ağzımdan çıkan söz "Murat abi ne istiyorsun buna?" oldu. Abimin kendi Washburn Elektroakustik gitarı var, görüntüsü muhteşem, dünyanın parasını vermiş almış, sedef işlemeler, XLR çıkış özel yapım preamplisi bilmemnesi, ama gel gelelim benim o eski sahibi tarafından istenmeyen reddedilen Washburn'ümü denediğinden beri kendi Washburn'ünü çalmıyor.
Al sana gitar alımı ile ilgili tecrübeler.
Eğer sesini beğendiysen, çalımını beğendiysen, içine sindiyse al. Yoksa alma. Gitar alımında verebileceğim başka bir tavsiyem yok.
Onbeş tane gitar var elimin altında burada, sadece bir tanesi görüntüsüne bakılarak alınmıştır, o da zaten çalmak için değil, baş köşeye koyup bakmak için. Spinal Tap hesabı, "parmakla bile göstermek yasak": Bir adet
6120W. Tıkla tıkla
😉
Kolay gelsin.