Zen

Arkadaşlar dağılan gruplar içinde zeni yazıp yazmamakta tereddüt ettim, çünkü bu abilerin bir kısmı (murat ertel, levend akman, emre onel, f.fahri aykut) babazulayı kurdu..keşke dağılmasalardı diyorum...yaptıkları müzik adamı resmen uçuruyodu..hele bakırköy akıl hastanesinde verdikleri bir konser vardı ki, o apayrıdır ve bence zen'in bir başyapıtıdır... sizin zen ile ilgili görüşleriniz?
 
hehehe ayıp ya kimse bu abileri bilmiyo mu yoksa yorum falan yazmaya mı üşeniliyo?? neyse ya..bena ne..dinlerim zeni, uçarım ben...suda balık suda balık...
 
vallahi senden başka bilen var ama uzun süredir faliyetleri yoktu kaynadı arada
ne de güzel demişlerdi zenİSTANbul albümünde
BAAAAÐÐAAARRRTTTMAAA BEEENNİİİİ......
 
ya bi ara derdimi anlanın klibi dönüyodu tvde falan, ilginç bi klipti..kamera dönüp duruyodu, bi otobüs durağını gösteriyodu bi de evi falan.. ilginç adamlar ve bence bu işi en iyi yapanlar..yeni yetmeler çıktı fairuz falan, ama fairuz bence zenin yanına yaklaşamaz bile...
bide tanbul albümünden hepsi yalan(emin değilim) adında bi şarkı vardı, o da güzel sayıklamalardan oluşuyo..banyodaki böceğin bacağı kanamakta..son bi gaste darbesini benden beklemekte...
güzeldi bea...
 
pardon abi haklısın, ağız alışkanlığı işte..muradmış, şimdi farkettim...
ya bişey sorcam bilgin vardır; bu bakırköy akıl hastanesindeki konserde 'r' leri söyleyemeyen bi eleman var, murad ertel bu mu ola??
albümde ses diyo murad ertel için ama iki kişinin sesi var konserde...biliyorum gereksiz bi konu ama merak ettim işte 🙂
saygılar...
 
Bilemiyorum gözüm, Murad Ertel ile en son 1995 yazında Mavi Sakal ile Istanbul İnönü'de çaldığımızda bir araya gelmiştik, ondan sonra bir de 1997 Aralık ayında MS Wembley Arena konseri sırasında Londra'da görüştük birkaç gün, ondan beridir haberleşemedik. Çok eski bir dostum ve ağabeyim olur ama, çok sevdiğim, saygı duyduğum bir müzisyen, orijinal bir insandır. O bahsettiğin konseri de görmediğim için bilemeyeceğim ama yarın buraya bir resmini asarım görürsün. Bir de Mavi Sakal'ın Çektir git adlı parçasının orta kısmında megafondan uyaran polis sesi de Murad Ertel'dir, dinleyip o bahsettiğin sesle karşılaştırabilirsin.
 
o r özürlü adamin adi merih, zen'in asil vokalisti olan magara adami kilikli arkadas. mahcem, tahmin ederim b.ü.'deki zamanlardan hatirlarsin onu.
zen john peel tarafindan desteklenen ender türk gruplarindan oldu bu arada, ve babazula sanirim yurtdisinda türkiye'de oldugundan daha ünlü.
takiliyorlar🙂
 
zen dağıldı sanıyodum ama dağılmamışlar,sanırım babazulaya ağırlık verdiklerinden böyle bir durum çıktı ortaya...geçenlerde nette (sanırım bir alman radyosunun sitesiydi) karagöz adlı 1 saatlik bi performanslarına rastladım ama çeşitli sorunlar yüzünden dinleyemedim...keşke yeniden bi albüm falan yapsalar...eskileri zor bulunuyo zaten, bakırköy akıl hastanesinde verdikleri konser albümü kaset olarak var bende ve nerdeyse bozulacak kaset dinlenmekten...en yakın zamanda cd'sini bulup almak farz oldu..bu arada soruma cevap verdiğin için teşekkürler dostum...
 
zen'in albümleri kadiköy akmar pasaji'nda hala bulunabiliyor. murad çok baba heriftir, eger internet yoluyla falan ulasabilirsen sanirim stüdyoda official bootleg çekmene de izin verir.
 
Yahu butun Bogazici Universitesine 80'lerde takilanlar burada galiba 🙂 Selam Levent, Murat Ulku'den haberler var mi?
Murad Ertel tamamen degisik bir adamdi, ben okulda iken muziginden pek anlamiyordum acikcasi, ama her zaman gorustugumuz bir abimizdi 🙂
 
oooo burak (the boss rulez) bey! murat sanirim iyice hariciyeci oldu çikti; ortalarda görünmüyor. belki ankara'da bir yerlerde misafir sanatçilik yapiyordur ara sira, ama haberi gelmiyor.
afiyettesiniz?
 
Eyvallah gecinip gidiyoruz 🙂
10 sene once Amerika'ya yerlestim, ilk defa bu yaz Istanbul'a gelebildim, cok ozlemisim.
Bruce Springsteen bu arada Bush'a karsi buyuk bir konser hareketi baslatti burada, boss herzaman boss yani 🙂 Bosuna adami ornek almadik 🙂
 
mahcem, mesajini görmedim baba. iyi haber: tanju, gürkan, sunay'la görüsüyorum/karsilasiyorum. kötü haber: müzik yapma konusunda sifirim; baslar evde paslaniyor çalismaktan🙁
tanju'yla senden bahsettik. keyfin yerindeymis ha?🙂
edit: grup olayi falan?
 
burak'cim, zen'in ilk zamanlari bayagi '60lar etkisindeydi. dogaçlama yok gibiydi, beste ve sözler belliydi, hatirlarsin. "long red" veya "rain of love" fena parçalar da degildi üstelik - yani repertuar pek de anlasilmaz degildi, ama murat yine murat'ti 🙂
sanirim zen'in 2. dönemi hisaralti'nda bir barda (eskici miydi?) çalarken grup elemanlarinin mütemadiyen yok yazilmalari + süreyyapasa'daki stüdyoya kayit için uzun süre kapanmalari ile basladi. o dönemde 1-2 kez bar giglerine katilmistim (mustafa yine yoktu tabii) ama stüdyoya pek takilmadim.
sonrasi ise zaten tarih 🙂
 

Geri
Üst