Korku Filmleri
- Konuyu açan uucar
- Başlangıç tarihi
G
Guest
en son haute tension diye bi avrupa filmi izledim özellikle "gore" meraklıları için gayet başarılı bir yapım bence kan efektleri gerçekten çok iyiydi.Genel olarak konu itibariyle önceden tahmini kolay olsada genede izlenesi bir yapım.
testere beni en çok etkileyen filmlerden biridir fakat korku filminden sayamıyoruz :?
hayatımda izlediğim en korkunç film bir cevapsız aramaydı. gerçi en korkunç film izlediğiniz ortama göre değişiyo (çoğu filmi yurtta arklarla beraber izlediğimiz için adam akıllı korkamıyoruz) ama yine de bir cevapsız arama 2'yi sabırsızlıkla bekliyorum.
ölüler ülkesine dün gittik arklarla. "illa korku filmi izliycem" diyenler hariç kimseye tavsiye etmiyorum. yapacak daha önemli bir iş veya izleyecek daha güzel bir film bulabileceğinize eminim. tamam zombilerin insanları yemesi mide bulandırıcı, aniden karşınıza çıkan kafası kopmuş adam ürkütücü fakat izlenmeli diyebileceğim bir film değildi. yine de beğenen az değil.
sinema tutkunlarına iyi seyirler...
hayatımda izlediğim en korkunç film bir cevapsız aramaydı. gerçi en korkunç film izlediğiniz ortama göre değişiyo (çoğu filmi yurtta arklarla beraber izlediğimiz için adam akıllı korkamıyoruz) ama yine de bir cevapsız arama 2'yi sabırsızlıkla bekliyorum.
ölüler ülkesine dün gittik arklarla. "illa korku filmi izliycem" diyenler hariç kimseye tavsiye etmiyorum. yapacak daha önemli bir iş veya izleyecek daha güzel bir film bulabileceğinize eminim. tamam zombilerin insanları yemesi mide bulandırıcı, aniden karşınıza çıkan kafası kopmuş adam ürkütücü fakat izlenmeli diyebileceğim bir film değildi. yine de beğenen az değil.
sinema tutkunlarına iyi seyirler...
G
Guest
Land of the dead'i bugun izledim gcidden çok beğendim.Zombi filmleri artık eski dawn of the dead, NIGHT OF THE LIVING DEAD yada benzeri filmlerden çok daha yeni resident evil filmi vari bir havaya bürünüyor George A. Romero'da bunda devam etmiş ne kadar eski tarz tecih etsemde aksiyon tadında bir zombi filmini gayet başarılı bir şekilde yapabileceğini göstermiş ayrıca çok hoş politik gondermeler var herzamnki gibi oyunculuklarda kalburüstü olunca gerçekten hoş bir yapım ortaya çıkmış.Türü sevenlere kesinlikle tavsiye ederim.
bende türklerin çevirdiği bi korku filmi vardı iskelet kostumu içinde killer mıydı neydi en korkuncu o bence 
bence hangi korku filmini izlediğiniz kadar, filmi nerede ve ne konumoa izlediğiniz de önemli. bi keresinde şeytan'ı sinema salonunda tek izleyici konumunda izledim. özel gösterim gibiydi ama film ne kadar komik bulunsa da, salonun en ortasında arkana bile bakamadan filmi izlemek, ses efektleri de hesaba katılınca, içimi bayağı bi gıdıkladı. değişik ve ürkünç bi deneyimdi
C
chamomilla
insanların korku filmi olarak gördükleri filmler benim için sadece sıkıcı komedi filmleri oluyo.. gerilim olarak tabir edilen filmler ise korku filmi adı altındaki filmlerden çok daha ilgi çekici kesinlikle..
denizkizi demiş ki:
1-kıyıda köşede kalmış bi sinema
2-gerçekten tırstırıcı bi film
3-filmin ilk seansı
bu üçünü bi araya getirdinmi büyük ihtimalle tek başına olursun, ama bunu psikolojik olarak hazır olduğunda yap, sonra salonu terk etme
suspiria filmini izleyenleriniz var mı forumda bilemiyorum ama...
gelmis gecmis en basarili korku filmi`dir. 1977 yilindan günümüze... izleyenleri maksimum olarak germekte, tabiri caizse altina ettirmektedir. ben hic korkmadim abi, aheuheue diyenleri, gecenin bir saatinde, tek basina, isiklar kapaliyken bir kez daha seyretmeye davet ederim. su filmin künyesi http://us.imdb.com/title/tt0076786/
2005 yilinda yenisi geliyormus bu filmin, aha onun da künyesi surada http://us.imdb.com/title/tt0363109/ :twisted:
gelmis gecmis en basarili korku filmi`dir. 1977 yilindan günümüze... izleyenleri maksimum olarak germekte, tabiri caizse altina ettirmektedir. ben hic korkmadim abi, aheuheue diyenleri, gecenin bir saatinde, tek basina, isiklar kapaliyken bir kez daha seyretmeye davet ederim. su filmin künyesi http://us.imdb.com/title/tt0076786/
2005 yilinda yenisi geliyormus bu filmin, aha onun da künyesi surada http://us.imdb.com/title/tt0363109/ :twisted:
G
Guest
suspiria filmini izlemiş biri olarak gerçekten arkadaşa katılıyorum.Özellikle yalnız izlediğinizde gerçekten insanı çok husursuz eden bir Dario Argento klasiğidir .İtalyanların zaten korku sinemasındaki etkisi tartuşılmaz buda o yapımlardan biri bence.Yalnız ne kadar korkunç olsada bu filmi bile izleyip gülecek insanlar elbette vardır.Bu korku sinemasının yetersizliğinden öte izleyicinin kendini o filme inandıramasından kaynaklanmaktadır.Yani 16-17 yaşında çocuk bile bilir canavar olmadığını.Ama korku filmleri fantastik sinema gibi bir hayalgücünün ürünüdür.Var olan kurguya inanmayı hatta kendini karekterlerden birinin yerine koymayı öngörür.Kim gerçek hayatta televizyonunan bir hayalet çıksa korkmazki(genede başarısızdı film).Açıkçası korku filmlerinden etkilenmeyenler adına üzüldüm ne mutlu banaki başarılı korku filmlerinden etkileniyorum.
Şimdilik fazla bilgi yok ve film de yılan hikayesine döneli çok oldu, ama nihayet gelişmeler görülen bir şey mevcut; Sarah Michelle Gellar'ın başrolünü kaptığı ve prodüksyonda olduğu resmen açıklanmış olan Alice. Şimdi diyeceksiniz bu kız Harikalar Diyarı'nda değil miydi, ne alaka korku filmiyle? (Dediniz mi? Demeyenler mesajı almıştır gerisini okumalarına gerek yoktur)
Durum şu ki, Alice, Lewis Caroll'un yaratımı olan Alice, açıkça şizofreniden muzdarip bir karakterdir (zaten Harikalar Diyarı'nın kızın bilinçaltında olmadığını bilmeyeniniz yoktur herhalde!). American McGee isimli bir amcam, "Alice karakterini çok seksi bulduğu" düşüncesiyle, ufak bir "devam senaryosu" ile, şunu ortaya çıkartır; Bir gece, Alice yine rüyalarda çay partilerinde sürtmekteyken, evinde bir yangın çıkar. Alice, annesini ve babasını kurtarmayı başaramaz, ikisi de yangında ölür. Bunun getirdiği suçluluk duygusundan kurtulmayı beceremeyen kızımız, zaten şizofren iken, bir sonraki seviyeye geçer ve yarı katatonik bir şekilde, yıllarca Ruthledge tımaranesinde yapayalnız kalır. Derken, bir gece, uyuduğunda, Harikalar Diyarı'na geri döner... ama her şey değişmiştir; acı, sefalet, ölüm, hastalık kol gezmektedir eskiden oynadığı yerde. Mekanı da kurtarmak ona düşmüştür.
Evet, biraz uzun oldu ama, American McGee's Alice oyunundan sonra, filme aktarılan bu şeyden çok ümitliyim. Güzel olacağa benzer.
Durum şu ki, Alice, Lewis Caroll'un yaratımı olan Alice, açıkça şizofreniden muzdarip bir karakterdir (zaten Harikalar Diyarı'nın kızın bilinçaltında olmadığını bilmeyeniniz yoktur herhalde!). American McGee isimli bir amcam, "Alice karakterini çok seksi bulduğu" düşüncesiyle, ufak bir "devam senaryosu" ile, şunu ortaya çıkartır; Bir gece, Alice yine rüyalarda çay partilerinde sürtmekteyken, evinde bir yangın çıkar. Alice, annesini ve babasını kurtarmayı başaramaz, ikisi de yangında ölür. Bunun getirdiği suçluluk duygusundan kurtulmayı beceremeyen kızımız, zaten şizofren iken, bir sonraki seviyeye geçer ve yarı katatonik bir şekilde, yıllarca Ruthledge tımaranesinde yapayalnız kalır. Derken, bir gece, uyuduğunda, Harikalar Diyarı'na geri döner... ama her şey değişmiştir; acı, sefalet, ölüm, hastalık kol gezmektedir eskiden oynadığı yerde. Mekanı da kurtarmak ona düşmüştür.
Evet, biraz uzun oldu ama, American McGee's Alice oyunundan sonra, filme aktarılan bu şeyden çok ümitliyim. Güzel olacağa benzer.