Şehir Efsaneleri.....

gippsın çok gereksiz pahalı gitarların kralı fender.
ya da
Les Paul değilse gitar değildir. Ne kadar ağırsa o kadar iyidir.


Zaten işçilik/malzeme kalitesi-miktarı/yıllar içinde değerini koruması/camdan seken gibi tonlar/dolu dolu hacimli tonlar
ve daha saysam sayılacak onca şey öylesine reklam amaçlı üretilmiş kelimeler.

kim hangi gitara para verdiyse en iyisi o :)
 
Bizim memlekette gariban gitarı övme huyu vardır.
"Cort hayvan gibi üretiyor gitarı, üstünde EMG var abi!!! Millet boşu boşuna usa Jacksonlara para veriyor" gibi geyikleri sıkça duyarsınız.
"Meksika Fender Usa den daha iyidir. Epiphone Gibson dan iyidir. Cort tüm gitarlardan iyidir. Artec manyetik seymour duncan la yarışır. Analog set dizeceğine line6 pocket pod al yeter."
En büyük efsanelerdendir bunlar :)
10watt amfisi olan adamlar manyetikleri, elektro gitarları, pedalları acımasızca ve kesin kelimelerle eleştirir bizim memlekette :)
 
Bizim memlekette gariban gitarı övme huyu vardır.
"Cort hayvan gibi üretiyor gitarı, üstünde EMG var abi!!! Millet boşu boşuna usa Jacksonlara para veriyor" gibi geyikleri sıkça duyarsınız.
"Meksika Fender Usa den daha iyidir. Epiphone Gibson dan iyidir. Cort tüm gitarlardan iyidir. Artec manyetik seymour duncan la yarışır. Analog set dizeceğine line6 pocket pod al yeter."
En büyük efsanelerdendir bunlar :)
10watt amfisi olan adamlar manyetikleri, elektro gitarları, pedalları acımasızca ve kesin kelimelerle eleştirir bizim memlekette :)

Şehir efsanesi olmayan bir nokta, sapla samanı birbirine fazlasıyla karıştırmamızdır. İyi bir amfi vasat bir gitarı tolare eder, eyvallah. Ama iyi bir gitar - iyi bir amfi ikilisi de ihya eder. Cort gitarlar iyidir tamam, Epiphone'lar fiyatına göre güzel işler çıkarır hatta ikisi de yıllarca insanı götürür, o da doğru. Ama, iyi bir Jackson, iyi bir Gibson da ömürlük yoldaştır. Aksi olsa, Çin Pazarına nurlar yağar, onca gitarist replika olarak üretilen Çin gitarlarını kullanır, büyük markalara da iflas edip kepenk kapatmak kalırdı sanırım.
 
Gitarımın manyetikleri Seymour Duncan'dır:

370462631888One.jpg
 
Şimdi bizim orda bi göl var.
O gölde her gece saat 12 de bir minarenin yükseldiği, minarenin tepesinde ise bir çocuğun ağladığı söylentileri var. (sonra düşündüm minarenin sivri ucunda o çocuk nasıl duruyor öyle diye...)
Ondan ayrı olarak, o gölün eskiden bir köy olduğu, bir gün bir kapıyı çalıp yemek isteyen isteyen fakir bir aileye yemek verdikten sonra kapıdan yolcularken, "giderken sakın arkana bakma" diye tembihleyip, bunun üzerine yolun sonuna kadar gidip te sonrada"ulan niye böyle dediki şimdi bu adam" diye düşünürken yanlışlıkla arkaya baktıktan sonra
her tarafın su dolduğu ve göl olduğu rivayet edilir.

Birde japonlar var, Japonların, günümüz Türkiye'sinde her su birikintisi için, "orayı temizleyelim içinden çıkanlar bizim olsun" teklifi var.

Madem böyle saçma bir konuya girdim ekleyeyim,

ben askerde iken yemin törenime gelen amcam "hala askerlik düşecek dedikoduları var mı" diye sordu ( O dönem tayyip annelere hediye verecem dedi, babayı verdi)
Var tabi olmaz mı dedim. "ulan 6 sene önce askerliği bitirdim, demek hala var" diye içerlendi.

Son olarak ta,
başlangıç için kötü gitarla başlayacan,
Klasik gitarla başlayacan
10 wattlık bir amfi işini görür
Floyd rose sistemi çok kötü
Eski gitar, ağacı oturmuş ve kurumuş

Kıyamet günü mesih, fenderle baba bi solo atacakmış falanmış filanmış...
Neyse arkadaşlar günaydın :D
 
Bir dönemin şerefsiz müzik dükkanlarının muhabbetidir.Bunu zuhal müzik bile demiştir o derece bir şehir efsanesi :D

Aslinda markalarin goz boyamasidir bu, ornegin Washburn marka gitarlarin neckplate'inde su tarz seyler yazardi;

"Made in Usa Handcrafted in Indonesia"

O zaman magazalara da bunlari soylemek duserdi. Hata dogrudan magaza politikasinda degil yani :)
 
Geri
Üst