Unutulmaz film replikleri

Kate :
I hate the way you talk to me, and the way you cut your hair.
I hate the way you drive my car. I hate it when you stare.
I hate your big dumb combat boots, and the way you read my mind.
I hate you so much it makes me sick; it even makes me rhyme.
I hate it, I hate the way you're always right.
I hate it when you lie.
I hate it when you make me laugh, even worse when you make me cry.
I hate it that you're not around, and the fact that you didn't call.
But mostly I hate the way I don't hate you.
Not even close, not even a little bit, not even at all.
(10 things I hate about you)
 
SilverBloodomen demiş ki:
julie delphy'nin before sunset'teki "a waltz for a night"'indaki bütün sözler... kendi dilinden insanı alıp götürüyor evet... bir daha geri getirmiyor...

aynen katılıyorumm, o sahneye onlarca defa seyrettim,
klasik gitar çalmasını bilmediğim halde, gaza getirdi beni çalmaya çalıştım
hehehe

ilk 10 saniyesini harika çalıyorum... hehehehehe :)
 
bursa da bir film festivalinde zeki müren in ilk çektiği filmi izliyorduk neyse zeki müren in aşık olduğu kızı amcasının oğlu okuduğu mektepten almaya geldi ki bu zat da kıza aşık.
neyse diyolaglar aynen şöyle...

kız mahcup ve düşünceli bir ifadeyle:

-ooo neden zahmet ettiniz kuzum ben kendim de gelebilirdim.

aşık akraba son derece ve gururlu bi ifadeyle:

- ben değil yengem zahmet ettirdi ....

:)
 
"Şeytanla dansa kalkarsan şarkının bitmesini beklersin"

Lock, Stock and Two Smoking Barrels
B00007ELEP.01._SCLZZZZZZZ_.gif
 
garfield arlen'le ay ışığında oturmaktadır...
arlen:what a lovely night, isn't it garfield ? ovvvv garfieeelddd..garfieeeld..
garfield:arlennn..
arlen:yes garfield?..
garfield: shut up arlen!.. :) :) bayılıyorum bu miskin kediye :)
 
vücudundan kurtul sadece beynin ve zihninle yaşa, o zaman toprak altında da nefes alabilirsin. (dünyayı kurtaran adam)

Kaptan: Off çok açtım ben ya, ben de yidim di mi len kamil ?
Kamil: hepsini sen yedin kaptan. tatlıları lüp lüp götürdün. (gemide)

Müşteri: ben sikilmi karı sikmem, bakire isterim
pezevank: o zaman sen de nikahlı karını sikersin. (lalelide bir azize)
 
bi latin ülkesinde yönetimi ele geçiren devrim liderinin halka ilk konuşması:

"-bundan sonra herkes isveççe konuşacak
herkes yarım saatte bir iççamaşırlarını değişecek ve konrol edebilmemiz için iççamaşırları elbisenin üstüne giyecek
ve 16 yaşında olan herkes bundan sonra 16 yaşında sayılacak"

bananas/woody allen :D
 
Ferhan Şensoy'un "Pardon" adlı filminden, tam hatırlayamıyorum ama aşağı yukarı şöyle bir olay:

İbrahim (Ferhan Şensoy) 40 yaşlarında, mahallenin çıtırı Asuman ile evlenmek istemekte, ama Asuman çıtır dedik ya, yaş en fazla 20. İbrahim kızı babasından istemeye gider ve aralarında şöyle bir diyalog geçer:

Kızın babası: Ya İbrahim iyi çocuksun hoş çocuksun, seni çok severim de, yani nasıl desem..Asuman senin için biraz küçük sanki..
İbrahim: Yapma Osman abi..Ne alakası var..
Kızın babası: İbrahim, seninle aramızda 10 yaş fark bile yok!
İbrahim: Hasssiktir be Osman Abi!

Bu sahneyi her izleyişimde koparım, o filmden aklımda kalan en önemli sahnedir..Filmi izlemiş olanlar için; Büfecinin soygunları itiraf ettiği sahne ve nezarethanedeki memurlarla bizim elemanlar arasında geçen "argo" konuşmalar da süperdir.. :D
 
"God likes to watch. He's a prankster. Think about it. He gives man instincts. He gives you this extraordinary gift and then what does he do? I swear, for his own amusement, his own private cosmic gagril he sets the rules in opposition. It's the goof of all time. Look but don't touch. Touch but don't taste. Taste but don't swallow. And while you're jumping on one foot to the next, what is he doing? He's laughing his sick fucking ass off. He's a tightass. He's a sadist. He's an absentee-landlord! Worship that? Never!"

..Devil's Advocate...
 
Third man'den bir replik....söyleyen Orson Welles...

İtalya'da 30 yıldan beri cinayetler,
terör, kavgalar ve kan dökmeler var.

Fakat Rönesans, Michelangelo ve
Leonardo da Vinci de onların eseri.

İsviçre'de kardeşçe sevgi var.

Demokrasi ve barış 500 yılda
yayılacak ama onlar ne üretecek?

Guguklu saat.
Görüşürüz, Holly.
 
Geri
Üst