Hayatımı Heavy Metal Ile Geçirmek Istiyorum

İki dakikada da döndün hemen ha :)
fırıldak oldum bu aralar hiç sorma:D

Dönmüştüm ama yazdıkların bi umut ışığı yaktı. O kadar düşünüp taşınıp yazmışsınız bunun üstüne bişey yapmasam size ayıp olur sırf bu yüzden bile şansımı deniycem:)
 
En son bir moderatör tarafından düzenlenmiş:
Biraz sokak ağzıyla yazacağım kusuruma bakma :)
Hayallerinin peşinde koş bırakma, seni bu mutlu edecekse. Çünkü dünyada mutlu olduğun kadar varsın mutlu olduğun kadar yaşarsın, mutsuz olduğun her an ölüm gibidir zaten.
Amma velakin mutlu olacam diyede aptallık yapmanın luzümu yok. Örneğin adam gider uyuşturucu kullanır birkaç saatini kendince mutlu kaygılardan uzak geçirir ama sonrası onun için hüsrandır. Yani mutluluğa giderken doğru yol çizmelisin.
Şimdi bir düşünelim; müzisiyenlik bence futbolculuk gibi birşey, ne alaka diyeceksin. Şöyleki ; dünyada her yaştan her ırktan milyonlarca insan futbol oynuyor ama sokakta ama halı sahada ama yarı profesyonel ama profesyonel. Bunların kaç tanesi iyi paralar kazanıyor ? Bunların kaç tanesi aradan sıyrılıp dünya yıldızı olmuş?
Ben söyleyeyim kısaca, ancak parmakla sayarsın. Hatta biraz daha ileri hesap yapalım. Türkiye de 1. ligde 18 takım var. (yanılmıyoprsam) her bir takımın ortlama 20 kişilik kadrosu olsa. 1. Ligde oynayan 360 topçu var demektir. Bunların iyi para kazananları, meşhur olanları 3-4 büyük takımdakiler. yani ort. 60-70 topçu. Koskoca Türkiyede futbolculuğun kaymağını 60-70 kişi yiyiyor. Oysa toplam futbolcu lisans sayısı milyon tane. (Benim kardeşim de eski bir 1. lig futbolcusu oradan biliyorum)
İşte müzisyenlikte böyle, binlerce müzik insanı var ama bu işten para kazanabilenler yada meşhur olanlar çok çok az. (Yazdıklarımdan para kazanmak için meşhur olmak gerekir anlamı çıkartılmasın , ama bazı insanlar şöhretinde hayalini kurar onlarıda kapsamak amacıyla bu şekilde yazdım)
Çarpıcı bir örnek daha vereyim; (yanlışım varsa düzeltin lütfen) Türkiye de bir sürü yazar var (romancı). Fakat bugüne kadar hiç ek iş yapmadan sadece yazarak hayatını idame ettirip ailesine bakabilen sadece Yaşar Kemal olmuştur.

Kararını bunları düşünerek vermen faydalı olur kanımca. Senin Türkiye de metal müzik yaparak maddi anlamda rahat yaşaman mümkünmü ? Asıl soru bu ...

Ha ben olsaydım ne yapardım, adam gibi derslerime çalışır diplomamı alırdım, sonrasında müzik eğitimi alırdım.
 
Şimdi heavy metal var, heavy metal var. "Hayatınımı geçirmek istiyorum" demiş. Aklındaki şu heavy metal olmasın ? :)
http://www.heavymetal.com/shm/product_info.php?products_id=5752

Şimdi şaka bir yana...tunckk'ya katılıyorum bir açıdan. İnsan hayallerinin peşinden gitmeli.
"Maddi anlamda rahat yaşamak mümkün mü ?" sorusuna gelince... Para albümlerden kazanılmıyor her zaman. Pek çok müzisyen ders veriyor, kendi şirketini kuruyor vs... Yeterince iyi bir müzisyen ders verebilir, başka işler de yapılabilir.i Müzikten kazandığını müziğe de yatırabilir. Olmaz diye bir şey yok.
Son olarak... Kariyer planlamak ciddi bir iş, ama müzisyenler bu işi pek bilmez. Gitar hocası ve işadamı Tom Hess'in sayfasına bakmanı öneririm. Orada bu konuda çok iyi makaleler bulabilirsin.
 
Selam arkadaşlar size bikaç şey sorucam ve kaygılarımdan bahsedicem

Ben lise yıllarımdan beri heavy metal müziği seviyorum ve en son geçen sene elektro gitara başlamamla hayatım değişti, dersleri falan bıraktım artık ben müzisyen olmak istiyorum, grubumu kurup sahneye çıkmak, en azından hayatımı müzikle uğraşarak geçirmek istiyorum

Ama diğer taraftan heavy metal eski 90 lardaki popülerliğini yitirdi, hatta müzik yitirdi tamamen, artık tekno müzikler vs. var enstrümanların değeri azaldı.
Bu yoldan gidilir mi sizce mümkün mü? Konservatuvar okuma konusunda kararsızım sonuçta istediğim müzik tarzının eğitimi yok, klasik parçaları da severim vals tarzı falan, ama asıl istediğim heavy metal yapmak... Bunun için ne yapmam gerekiyor nereye gideceğim hiç bilmiyorum, maddi sıkıntılar çekmek de korkutuyor beni diğer yandan. Yorumlarınızı tavsiyelerinizi bekliyorum...


Sahnede muzik muzik yapmak inan bana sanildigi gibi bir is olmuyor cogu zaman. Ciddi hayal kirikliklarim var bu konuda ve her gecen gun bir yenisi eklenebiliyor. Yuru be aslansin kaplansin demek isterdim ama ne yazik ki icimden gelmiyor. Hayat senin :)
 
Ben bu baslikta durmaya pek niyetli degilim ama kendi tanik oldugum birkac seyi yazmak istedim. Konuyla pek alakali oldugunu dusunuyorum. Anektodlarin toplami da sonunda bir cesit bilgidir. Bilgi ise belirsizligi azaltan herhangi birsey (Claude Shannon`un tanimi)

Ben yuksek lisans yaparken, Vai`nin, Ahmet Ertegun`un filan mezun oldugu, Pat Metheny`nin hocalik yaptigi Berklee School of Music dibimizde idi, hemen Charles nehrinin karsisinda. Orada music business, production dahil envai cesit muzikle alakali bolum okuyan tonla adam tanidim, dolayli veya dolaysiz olarak.
Tam buraya bir parantez acalim, Berklee School of Music`in hemen karsisinda Daddy`s Music Junkie diye bir yer vardi. Cok da buyuk bir dukkan idi ve de aslinda bir zincirdi. Stoklari genisti, fiyatlari da rekabetci idi, magazada calisanlar da cok duzgun adamlardi ve islerini bilirlerdi. Ustelik her gun 30 tane Malmsteen`i orada amplifikator denerken gorebilirdiniz. Insan durduk yere ilham alirdi diyebiliriz.

Kaldi ki bu dukkan Boston gibi son derece zengin bir sehirde ve Newbury (bizim Bagdat caddesinin karsiligi diyelim) caddesi gibi bir yere yurume mesafesinde super bir konumda ve dedigim gibi Dunya`daki en unlu (illa en iyi demiyorum dikkat ediniz) muzik okulunun hemen onunde idi ve etrafinda baska bir muzik dukkani da yoktu yani bizim Tunel gibi bir yer degil burasi. 40 yil ayakta kaldiktan sonra ben artik orada yasamiyorken 2011 yilinda butun dukkanlari ile ve gayet ani bir sekilde batti. Hemen herkes icin supriz oldu bu gazetelerde haber filan da oldu. Mantiken batmamasi icap ederdi bana ve bircoklarina gore ama demek butun seyleri dogru yapsan/yapmaya calissan bile bazen basi seyler olmuyor olamiyor. Dunyamiz ve hayatimiz sadece bizim kararlarimizla sekillenen seyler degiller bunun milyon orneginden biri bu.

Tabi Daddy`s Music te benim tanistigim son derece yetenekli cocuklardan bir tekinin bile adini duyurdugunu sanmam zaten isim yapmis adamlar ortada. Ornegin Todd diye bir cocugu hatirliyorum, burada soy adini vermeyelim. Adam Joe Stump vs. gibi bir suru herifi de yanina katarak birseyler yapti saglam konuk muzisyenler buldu, milleten soz aldi vs. vs. Isin ticari kismini zaten biliyordu lakin Berklee de okudugu bolum music business, gitar degil ama siki gitarci. Ustelik de bizim memlekette pek gorulmeyecek sekilde caliskan bir adamdi. Gecesi gunduzu muzik ustune kariyer hedefi de catir catir metal yapmak sarkilarinda shred sololar, hizli lickler girla. Ustelik dis gorunusune falan da dikkat eder saatlerce spor salonundan cikmaz vs. Kafasini muzik ve kendine bakmakla kirmis. Ust duzey ekipman kullanir (Metaltronix amfiler, butik gitarlar vs. vs.) ekipmanini da son derece iyi bilir, ve hayvan gibi pro tools vs kullanir kendi kayitlarini kendi yapar. Heavy metal Power metal arasi birseyler yapmaya kasti ve olduramadi, sonra gidip memleketi olan Pittsburgh`in banliyolerinde gitar kursu vermeye razi oldu. Simdi ne yapiyor bilmem ama basina gelebin burun ustu bir ucak cakilmasi oldugu asikar. Ustelik baslangic noktasi ABD ve adam muzik okulu mezunu. Nerede hata yaptigini anlamak pek guc ama sonuc ortada.
Burada bir baska detay da su, Malmsteen gibi orneklerde hep bir takinti soz konusudur, baslarina ne gelirse gelsin yolundan caymaz. Caymamak her zaman basari getirmez tabi ustte de yazdim, lakin cayma ihtimali olan adamin basari sansi en bastan sifirdir. Bu fark onemli. Burada karsimizda forumda hic tanimadigi adamlarin yazdigi mesajlarla vites atip yerine gore fren yapan bir arkadas var. O bakimdan tesvik edici mesajlarimizla bu arkadastan bir Malmsteen cikarmamiz, yetenekten bagimsiz olarak mumkun degil gibi. Istedigi kadar ruyalarini kovalamasini salik verelim.

Bir de memleketten ornek verelim. Benim ornegim Yavuz Cetin degil, onu bir kenara koyalim zaten Yavuz Cetininki herkesce bilinen bir kirik kalp hikayesi. Ben baska bir ornek daha vermek isterim. O da pentagram`in ilk albumunde de calan Murat Net. Simdi bu abide tip var, alip Kaliforniya`ya koysan kimse demez ki bunun ismi Osmanli Sultanlari ile aynidir aslinda.
Teknik olarak iyidir kotudur ayri, orasini tartismayacagim onu size birakiyorum ama bu piyasadakilerin aklinda yer etmis bir isim. Ben ciddiye alinmayi hakedecek bir teknigi/stili oldugunu da hep dusundum ve dusunuyorum. Bu adam cok uzun suredir iyi kotu bu piyasanin icinde, o kadar ki bir cogumuzun yasindan fazladir bu sure ve hep var olma savasi veriyor, ne istedigi/ hakettigi ekipmanlara surekli bir erisimi var, ne de buyuk sahnelere. Ingiltere`ye de ara ara gidip geldigini biliyoruz yani gavur memlekete de erisim var ama belli ki bir getirisi olmamis. Yanilmiyor isem 1.5 sene kadar once SRV muzige 1960 kabin bakmaya gittim. Tam oglen vakti dukkan henuz acilmamis daha. Ben de iceride apartman merdivenlerinde oturmus bekliyorum. Beklerken dis kapidan Murat Net girdi. O da bir ust kata cikacakmis, ben nasilsa SRV ye gelmistir diye davranmadim. O da sasirdi onu gordugum halde niye yol vermiyorum diye. Neyse bu elinde bir Gibson gig bag ile yanimdan kivrilip bir ust kata cikti. Bu arada SRV de hala kapali. Ben de merdivende oturmaya devam ederken girdigi dairede konustuklarina kulak misafiri oldum. Baska bir bey elinde super sarkilar/besteler oldugundan bu sefer (Allah bilir kacinci sefer) turnayi gozunden vuracaklarindan falan bahsediyordu. Kendi nasil tepki verdi bilemem lakin bu konusmalara sesli bir cevap vermedi. Ama benim icimi bir derin huzun kapladi, sanirim o da aci aci gulmustur sadece. Onun gibi bir cogumuz, yaslarimiz ilerleyince yahu ben nerede yanlis yaptim da bu omur boyle gitti gibi bir ic muhasebeyi surekli yapiyoruz. Murat Net ve benzerlerinin ozelinde basaramama halini yaratan etkenlerden biri suphesiz Turkiye`de dogmaktan gelen bir firsat esitsizligidir de.
Bunlar alelade sectigim iki ornek, baska bir suru ornek de aklimda iken, mesajlarinda herseyden cok kararsizlik hakim bir adama, ugruna bir omur adanmis bir heavy metal kariyeri bicmek en azindan benim haddime degil sanirim. Hamdi Ulukaya gibi bir mucizeye hala yer vardir belki ama Steve Harris cikartabilir miyiz ondan cok emin degilim.
 
Son düzenleme:
Aslında tam da dediğiniz gibi düşünüyorum, aç mezarı olmaz derler, hiç olmasa do-re müzik bayisinde satış görevlisi olmaya da razıyım, bilmiyorum işte kafam çok karışık bi oraya gidiyor aklım bi buraya:D

Şuanda bi saat önce sönen ışıkları tekrar yaktınız, denemeye devam edeceğim n'olacak sanki en kötü ihtimal 25 yaşına gelince hala annemle kalıyo olurum, bence hiç de kötü sayılmaz:D
Bu kafayla orada bile satış görevlisi olman zor. Kimse sana müziği bırak demiyor. Ama bir şekilde hayatını garantiye alman gerektiğini düşündüğümüzden sevmesen de garanti bir işin olmasının iyi olacağını söylüyoruz. Ben istemediğim bir tarzda müzik yapmaktansa sevdiğim müziği hobi olarak yapmayı isterim. Seçimin müzik olacaksa istesen de istemesen de sevmediğin tarzda müzik yapmak zorunda kalacaksın. 1970-1980' lerin İngiltere'sinde yaşıyor olsaydık yürü ya kulum derdik sana....
 
Bende bir ara böyle düşünüyordum fakat dünya mtv'nin dayatmaya çalıştığı gibi ilerlemiyor. Justin Bieber o kadar efendi bir çocuk ki garibim skandal bile çıkaramıyor. Justin Bieber, Justin Timberlake, Britney Spears falan Walt Disney projeleridir. Müşterileri de hazırdır fakat heavy metal bitti gibi bir durum yok. Bütün dünya cayır cayır gitar çalıyp kafa sallıyor. Yazılım firmaları en güçlü, en gainli amfileri modellemeye çalışıyor. Yabancı gitar dergilerini, sitelerini takip edin çok çok iyi adamlar ve gruplar halen var. Tek fark şu anda ana akım medya bunları gazlamıyor.

Bana sorarsanız ana akımda hair metal falan Kurt Cobain ile bitti. Senin benim gibi giyinmiş bir adam o kadar sağlam bir müzikle geldi ki bir anda peluş don giyen manowar falan insanlara tuhaf geldi. Fakat bu Cobain metali öldürdü demek değil. Sadece yeni bir sayfa açtı demektir.

Konu ile ilgili olarak duyduğum en güzel heavy metal tanımı:


" heavy metal erkeklerin erkeklere yaptığı tek müzik türüdür."
Mtv nedir kardeş :) bizim memlekette ne mtv si hiç mi radyo dinlemiyor hiç mi kral falan açmıyorsunuz. Müzik bir endüstri adam son model yer uçağı üretiyor sen diyorsun ki amerikada hala 77 mustang hastaları var. Kafasına star olmayı koymuş adam buraya gelip de fikir danismazdi zaten emin ol. Ayrıca kaç tane hayalini kovalayan adam tanidiysam hepsi sicti buna ben de dahil. Bir projede çalarken benim bu hevesimi gören bir klavyeci abim şöyle demişti hiç unutmam '4 bin yıllık döngü bir gün seni de içine alacak' :) aldı mi? Aldı vallahi!!
 
Mtv nedir kardeş :) bizim memlekette ne mtv si hiç mi radyo dinlemiyor hiç mi kral falan açmıyorsunuz. Müzik bir endüstri adam son model yer uçağı üretiyor sen diyorsun ki amerikada hala 77 mustang hastaları var. Kafasına star olmayı koymuş adam buraya gelip de fikir danismazdi zaten emin ol. Ayrıca kaç tane hayalini kovalayan adam tanidiysam hepsi sicti buna ben de dahil. Bir projede çalarken benim bu hevesimi gören bir klavyeci abim şöyle demişti hiç unutmam '4 bin yıllık döngü bir gün seni de içine alacak' :) aldı mi? Aldı vallahi!!
İşin özeti bu..."Kafasına star olmayı koymuş adam buraya gelip de fikir danışmazdi zaten emin ol."
Tebrik ederim!
 
Mtv nedir kardeş :) bizim memlekette ne mtv si hiç mi radyo dinlemiyor hiç mi kral falan açmıyorsunuz. Müzik bir endüstri adam son model yer uçağı üretiyor sen diyorsun ki amerikada hala 77 mustang hastaları var. Kafasına star olmayı koymuş adam buraya gelip de fikir danismazdi zaten emin ol. Ayrıca kaç tane hayalini kovalayan adam tanidiysam hepsi sicti buna ben de dahil. Bir projede çalarken benim bu hevesimi gören bir klavyeci abim şöyle demişti hiç unutmam '4 bin yıllık döngü bir gün seni de içine alacak' :) aldı mi? Aldı vallahi!!

Öncelikle sizin için kardeş diye hitap edebileceğiniz bir noktada değilim. Belli bir üslubu korumak forum gibi ortamlarda daha sağlıklı iletişim sağlar.

Yazdığınız şeylerde bir tavsiye göremiyorum. Bana bu soruyu gerçekten soruyorsanız, evet rolling stone dergisini de, ingiltere, abd, fransa top 40 listelerini de, yerli listeleri de aylıktan daha fazla ara açmadan takip ediyorum. Bunun dışında dünya üzerinde ilgimi çeken ülkelerde ne dinleniyor onlara da bazen bakarım. Dolayısıyla yaptığım yorumlar kahve ağzıyla "metal bitti abi yaa ya da her yer çok elektronik oldu canlı müzik kalmadı" gibi safsatalara benzemez. Gördüğüm ve şu anda gerçekleşen bir durum var. Burada soruyu soran arkadaşın dışında da okuyanlar var ve biraz olsun onlarında vizyonunu açmak lazım.

Soruyu soran muhtemelen 16 17 yaşında bir arkadaş ve o yaşta çoğumuzun vermek zorunda olduğu "büyük kararı" vermeye çalışıyor. Bu durum maalesef bizim kültürümüzün bir saçmalığı. Hayatı bilmeyen, bir sene bile iş tecrübesi olmamış, hiç yalnız seyahat etmemiş bir adamın bir meslek seçmesini istiyor aileler ve sistemimiz. Bu seçimde de pek çok insan yanlış bir karar verip ardından oflaya poflaya yaşayıp gidiyor. Puan tuttu diye değil, ben bunu yapmak istiyorum demediğiniz hiçbirşeyin eğitimini almanın anlamı yok.

Bir taraftan bu arkadaşın böyle bir soru sormasını hiç kınamayın. Bu ülkede insanların büyük bir bölümü ailelerinin istediği okula giriyor, ailelerinin istediği yerde ev alıyor, ailelerinin işini yapıyor ve ailelerinin uygun gördüğü kadınla tanımadan evleniyor. Karısını daha seçemeyen adam müzisyenliği nasıl seçecek?

Özetle ortalama bir adamın kendi hayatı hakkında aldığı hiçbir önemli karar yok!

Bu arkadaş en azından bir seçim yapma cesaretini gösteriyor/ göstermek istiyor. Seçim yapamazsa, hatta en yanlış kararı verse bile sırf bu yüzden hayatta çok kişiden ilerde.
 
Acı gerçekler saatine gelelim. Bak Bahadır, önümüzde daha başkanlık sistemi var. O başkan adayı ki, yediği onca haltı saymıyorum, 18 yaşında gencecik çocuğa "Yabancılara aldanmayın! Dövme cilt kanseri yapar! Kazıt bunları. Fatih Hoca bak bak!! Dövme yaptırmış!!" dedi. Mazallah, yarın öbür gün yolda denk gelirsin, "Bırak bu şeytan işlerini icatlarını!" diye alın teri ile alınmış gitarını kafanda paralar! O yapmasa kefenli fanları yapar.

Bir de bu açılardan düşün bu ülkede metal müzisyeni olmayı.

Ha, iyi bir eğitim alabilirsen, metalden önce, müzisyen olmaya bak. Yurtdışında şansın daha fazla olur kendini ispatlarsan. Ha, ispatlayamama ihtimalin de baki. Ama, yaşı benden de büyük, sahneye çıkan, profesyonel grubu olan ,emektar blues müzisyeni bir abiden şunu duymuşluğum var:

"Keşke Türkiye'ye geleceğime Mississipi'de kalıp vapurlarda çalaydım diyorum bazen"
 
Gitar çalarak yeterli parayı kazanmak zor ama müzikten para kazanmak mümkün. Müzikle ilgili bir çok bölüm var örneğin ses mühendisliği , film müzikleri yapımı vb. İşin müzik oluyor , parayı sevdiğin meslekten yiyorsun. Kötü yanları istemediğin tarzda işler yapacak olman ve çok fazla para kazanamaman. Hedefinden şaşmayan , ulaşmak için çalışan ve insanlarla iyi ilişkiler kurabilen herkes bu ülkede bile müzikte iş yapıp bir yerlere gelebiliyor. Bir çok insanın röportajını dinledim hepsi ortak bir noktada buluştu. 1-İnanmak 2-Çalışmak 3-İyi bir insan olmak 4-Zorluklara göğüs gerebilmek ve yılmamak 5-Ön yargılı olmamak
Bunları yapabileceğini düşünüyorsan hemen başla bu yolda yürümeye. Hedefin yut dışında okumak ve orada iyi işler yapabilmek olsun.

Metal müzik aslında bitmedi sadece popçular (vs.) arttı. Metal dinleyicisi metale sahip çıkar ve sadıktır. 80'lerdeki metal dinleyicisi sayı olarak şimdikinden çok da fazla değil. İnsanlar bu müzik için açlık çekiyorlar. Popçular ayda 1 parça yaparken metalciler 4 yılda 10 parça yapıyorlar bu da insanlara yetmiyor. Devir tüketim devri sen insanlara ne kadar yemek (Müzik) verirsen o kadar çok yerler (Dinlerler). Daha fazlasını bile isterler. Yeter ki onlara kaliteli müziği göster.

İyi düşün ve kararından hiç vazgeçme. Başarılar.
 
19 yaşındayım . 5 yıldır gitar çalıyorum . Hiç müzik eğitimi almadım . Kendim çalışarak ve azim ederek gitarı öğrendim . Bi sürü grupta bulundum ve bi çok konsere çıktım . Bi yandan liseyi bitirdim . İnönü Üniversitesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım bölümü ikinci sınıf öğrencisiyim . Okul uzaktan eğitim olduğu için sadece sınavlara gidiyorum buda müziğime bir engel teşkil etmiyor . Ailemden herhangi bir destek görmediğim içinde grup arkadaşlarımla beraber yaşıyorum ve çalışıyorum . Hayatımı kendi başıma çalışarak idame ettiriyorum . Grubum 3. Epsini yayınlayacak bu yaz . Klibimizin montajı yapılıyor . Amerikan menajerlik şirketi ve plak şirketiyle imzalamanın dışında geçen nisan ayı yaptığıımız 7 konserlik Rusya,Ukrayna,Belarus turnesi var başarılaramızın arasında . Yaz sonu gibide büyük bir avrupa turu planlıyoruz . Benim yanımda kimse durmadı hep kendim direnerek bi yerlere geldim ve yolumda azimle ilerliyorum . Tek yolu çalışmak,cesaret etmemek ve asla vazgeçmemek . Avrupa turundan sonra tekrar bilgi veririm sana olduğum yeri .

Asla vazgeçme.
 
Bende bir ara böyle düşünüyordum fakat dünya mtv'nin dayatmaya çalıştığı gibi ilerlemiyor. Justin Bieber o kadar efendi bir çocuk ki garibim skandal bile çıkaramıyor. Justin Bieber, Justin Timberlake, Britney Spears falan Walt Disney projeleridir. Müşterileri de hazırdır fakat heavy metal bitti gibi bir durum yok. Bütün dünya cayır cayır gitar çalıyp kafa sallıyor. Yazılım firmaları en güçlü, en gainli amfileri modellemeye çalışıyor. Yabancı gitar dergilerini, sitelerini takip edin çok çok iyi adamlar ve gruplar halen var. Tek fark şu anda ana akım medya bunları gazlamıyor.

Bana sorarsanız ana akımda hair metal falan Kurt Cobain ile bitti. Senin benim gibi giyinmiş bir adam o kadar sağlam bir müzikle geldi ki bir anda peluş don giyen manowar falan insanlara tuhaf geldi. Fakat bu Cobain metali öldürdü demek değil. Sadece yeni bir sayfa açtı demektir.

Konu ile ilgili olarak duyduğum en güzel heavy metal tanımı:


" heavy metal erkeklerin erkeklere yaptığı tek müzik türüdür."



İşin komik tarafı millet televizyondan gördüğü kadar söylüyor, televizyon hiç bir zaman gerçek olmadı ve hep şov insanları yarattı.Kötü tarafı bunu insanlara hiçbir zaman anlatmayı beceremediler.Bunu becerirlerse çünkü bu adamlar nereden ekmek yiyecek, böyle düşünmek lazım.Türkiye'de bile bir gazla popülerlikle yürüyor bu işler.Her popisi olan tutar mı? Hayır kesinlikle böyle değil .
 
Aslında tam da dediğiniz gibi düşünüyorum, aç mezarı olmaz derler, hiç olmasa do-re müzik bayisinde satış görevlisi olmaya da razıyım, bilmiyorum işte kafam çok karışık bi oraya gidiyor aklım bi buraya:D

Şuanda bi saat önce sönen ışıkları tekrar yaktınız, denemeye devam edeceğim n'olacak sanki en kötü ihtimal 25 yaşına gelince hala annemle kalıyo olurum, bence hiç de kötü sayılmaz:D

Bak misal bu da komik olabilir, 25 yaşına geldiğinde bir yerlere gelinebileceğini sanma(acı ama gerçek) :) 4 gün önce 27 yaşına girmiş ailesiyle kalan biri olarak diyorum bunu :) Üniversite bitti ve halen de ekonomik anlamda özgürlüğümü kazanmaya çalışıyorum. Saçma sapan yaptığım günübirlik işleri iş olarak saymıyorum bile.
 
Ben bu baslikta durmaya pek niyetli degilim ama kendi tanik oldugum birkac seyi yazmak istedim. Konuyla pek alakali oldugunu dusunuyorum. Anektodlarin toplami da sonunda bir cesit bilgidir. Bilgi ise belirsizligi azaltan herhangi birsey (Claude Shannon`un tanimi)

Ben yuksek lisans yaparken, Vai`nin, Ahmet Ertegun`un filan mezun oldugu, Pat Metheny`nin hocalik yaptigi Berklee School of Music dibimizde idi, hemen Charles nehrinin karsisinda. Orada music business, production dahil envai cesit muzikle alakali bolum okuyan tonla adam tanidim, dolayli veya dolaysiz olarak.
Tam buraya bir parantez acalim, Berklee School of Music`in hemen karsisinda Daddy`s Music Junkie diye bir yer vardi. Cok da buyuk bir dukkan idi ve de aslinda bir zincirdi. Stoklari genisti, fiyatlari da rekabetci idi, magazada calisanlar da cok duzgun adamlardi ve islerini bilirlerdi. Ustelik her gun 30 tane Malmsteen`i orada amplifikator denerken gorebilirdiniz. Insan durduk yere ilham alirdi diyebiliriz.

Kaldi ki bu dukkan Boston gibi son derece zengin bir sehirde ve Newbury (bizim Bagdat caddesinin karsiligi diyelim) caddesi gibi bir yere yurume mesafesinde super bir konumda ve dedigim gibi Dunya`daki en unlu (illa en iyi demiyorum dikkat ediniz) muzik okulunun hemen onunde idi ve etrafinda baska bir muzik dukkani da yoktu yani bizim Tunel gibi bir yer degil burasi. 40 yil ayakta kaldiktan sonra ben artik orada yasamiyorken 2011 yilinda butun dukkanlari ile ve gayet ani bir sekilde batti. Hemen herkes icin supriz oldu bu gazetelerde haber filan da oldu. Mantiken batmamasi icap ederdi bana ve bircoklarina gore ama demek butun seyleri dogru yapsan/yapmaya calissan bile bazen basi seyler olmuyor olamiyor. Dunyamiz ve hayatimiz sadece bizim kararlarimizla sekillenen seyler degiller bunun milyon orneginden biri bu.

Tabi Daddy`s Music te benim tanistigim son derece yetenekli cocuklardan bir tekinin bile adini duyurdugunu sanmam zaten isim yapmis adamlar ortada. Ornegin Todd diye bir cocugu hatirliyorum, burada soy adini vermeyelim. Adam Joe Stump vs. gibi bir suru herifi de yanina katarak birseyler yapti saglam konuk muzisyenler buldu, milleten soz aldi vs. vs. Isin ticari kismini zaten biliyordu lakin Berklee de okudugu bolum music business, gitar degil ama siki gitarci. Ustelik de bizim memlekette pek gorulmeyecek sekilde caliskan bir adamdi. Gecesi gunduzu muzik ustune kariyer hedefi de catir catir metal yapmak sarkilarinda shred sololar, hizli lickler girla. Ustelik dis gorunusune falan da dikkat eder saatlerce spor salonundan cikmaz vs. Kafasini muzik ve kendine bakmakla kirmis. Ust duzey ekipman kullanir (Metaltronix amfiler, butik gitarlar vs. vs.) ekipmanini da son derece iyi bilir, ve hayvan gibi pro tools vs kullanir kendi kayitlarini kendi yapar. Heavy metal Power metal arasi birseyler yapmaya kasti ve olduramadi, sonra gidip memleketi olan Pittsburgh`in banliyolerinde gitar kursu vermeye razi oldu. Simdi ne yapiyor bilmem ama basina gelebin burun ustu bir ucak cakilmasi oldugu asikar. Ustelik baslangic noktasi ABD ve adam muzik okulu mezunu. Nerede hata yaptigini anlamak pek guc ama sonuc ortada.
Burada bir baska detay da su, Malmsteen gibi orneklerde hep bir takinti soz konusudur, baslarina ne gelirse gelsin yolundan caymaz. Caymamak her zaman basari getirmez tabi ustte de yazdim, lakin cayma ihtimali olan adamin basari sansi en bastan sifirdir. Bu fark onemli. Burada karsimizda forumda hic tanimadigi adamlarin yazdigi mesajlarla vites atip yerine gore fren yapan bir arkadas var. O bakimdan tesvik edici mesajlarimizla bu arkadastan bir Malmsteen cikarmamiz, yetenekten bagimsiz olarak mumkun degil gibi. Istedigi kadar ruyalarini kovalamasini salik verelim.

Bir de memleketten ornek verelim. Benim ornegim Yavuz Cetin degil, onu bir kenara koyalim zaten Yavuz Cetininki herkesce bilinen bir kirik kalp hikayesi. Ben baska bir ornek daha vermek isterim. O da pentagram`in ilk albumunde de calan Murat Net. Simdi bu abide tip var, alip Kaliforniya`ya koysan kimse demez ki bunun ismi Osmanli Sultanlari ile aynidir aslinda.
Teknik olarak iyidir kotudur ayri, orasini tartismayacagim onu size birakiyorum ama bu piyasadakilerin aklinda yer etmis bir isim. Ben ciddiye alinmayi hakedecek bir teknigi/stili oldugunu da hep dusundum ve dusunuyorum. Bu adam cok uzun suredir iyi kotu bu piyasanin icinde, o kadar ki bir cogumuzun yasindan fazladir bu sure ve hep var olma savasi veriyor, ne istedigi/ hakettigi ekipmanlara surekli bir erisimi var, ne de buyuk sahnelere. Ingiltere`ye de ara ara gidip geldigini biliyoruz yani gavur memlekete de erisim var ama belli ki bir getirisi olmamis. Yanilmiyor isem 1.5 sene kadar once SRV muzige 1960 kabin bakmaya gittim. Tam oglen vakti dukkan henuz acilmamis daha. Ben de iceride apartman merdivenlerinde oturmus bekliyorum. Beklerken dis kapidan Murat Net girdi. O da bir ust kata cikacakmis, ben nasilsa SRV ye gelmistir diye davranmadim. O da sasirdi onu gordugum halde niye yol vermiyorum diye. Neyse bu elinde bir Gibson gig bag ile yanimdan kivrilip bir ust kata cikti. Bu arada SRV de hala kapali. Ben de merdivende oturmaya devam ederken girdigi dairede konustuklarina kulak misafiri oldum. Baska bir bey elinde super sarkilar/besteler oldugundan bu sefer (Allah bilir kacinci sefer) turnayi gozunden vuracaklarindan falan bahsediyordu. Kendi nasil tepki verdi bilemem lakin bu konusmalara sesli bir cevap vermedi. Ama benim icimi bir derin huzun kapladi, sanirim o da aci aci gulmustur sadece. Onun gibi bir cogumuz, yaslarimiz ilerleyince yahu ben nerede yanlis yaptim da bu omur boyle gitti gibi bir ic muhasebeyi surekli yapiyoruz. Murat Net ve benzerlerinin ozelinde basaramama halini yaratan etkenlerden biri suphesiz Turkiye`de dogmaktan gelen bir firsat esitsizligidir de.
Bunlar alelade sectigim iki ornek, baska bir suru ornek de aklimda iken, mesajlarinda herseyden cok kararsizlik hakim bir adama, ugruna bir omur adanmis bir heavy metal kariyeri bicmek en azindan benim haddime degil sanirim. Hamdi Ulukaya gibi bir mucizeye hala yer vardir belki ama Steve Harris cikartabilir miyiz ondan cok emin degilim.
Abi sen sadece o kısmını gördüysen gene iyi, alkolle ve başka şeylerle vs başı dertte gibi bir söylem var uzun zamandır Murat Net hakkında. Harcanmış mıdır peki? Evet harcanmıştır.Onu tanıyan kişilerle muhabbeti geçtiği zaman ise bırak şu sarhoşu vs diyorlar öyle diyeyim.En son Hicri Bozdağ organizasyon, konser vs düzenlerken elinden tutmaya çalıştı ama olmadı.
 
Bir de metal müzik bitti vs denmiş buna katılamam.Bu ülkede dahi 80'lerden sonra silinip gitmiş , ismi cismi fazla bilinmeyen herhangi bir grubu dahi minimum 1000 kişi dinliyorsa ki Metallica denmiş, bu müziğin dönüm noktası hiç bir zaman bu adamlar olmadı, güzel işleri yaptılar bitti ve modaya uygun olarak müziklerini şekillendirdiler(kendi belgesellerinde vs bunu kendileri diyorlar benim yorumum değil bu).Bunun dışında daha tonla grup var , fosil olmuş denilen Judas Priest, Manowar vs gibi grupların konserlerde hatta White Snake gibi grupların konserinde bile binlerce kişiyi görüyorsan o müzik istesen de bitemez.
Sorunsal olan şu bu işin endüstriyel ve ticari kısmı bitti evet fakat buna endüstriyel olarak başlamayan kişiler bu müziğin dönüm noktasını oluşturacak ve halâ hatırı sayılır kişiler işten çıkışta müzik yaparak başladılar bu işe ve müziğe para kazanmak için bile başlamadılar buna.Ticari olarak üretilen glam, hairy vs vs türler içinde ayakta kalan olamadı çünkü bugün dinlenen popüler müzik nasıl sanayi tipi üretiliyorsa bu da o şekilde çıktı ve aslına bakarsanız ortaya çıkan yan türler Heavy Metal denilen türü bitirmek için ortaya çıktı, bu müziğin protest olan tavrı da pek sevilmiyordu bu da vardı ve buna karşı yapılan şeyleri biraz araştırınca görürsünüz.

Bu ülkede ise malesef genelde parası olanlar bu işi yaptı ve ısrarla müzikten para kazanmaya çalışan kişilerden tanıdıklarım(bunların arasında metal müzik ile uğraşmış ziyadesiyle adam var), ailesinden destekle hayatını sürdürüyor ve müzik piyasası denilen olgunun içinde kalabilmek için ise artık metal ve rock ile yakından uzaktan alakâsı olmayan işlerle de uğraşıyor, bunların bir kısmı vazgeçerek aile babası oldu, geride kalanlar ise bir dönem nelerle uğraşırken şimdi uyduruk barlarda bira karşılığında Ankaralı Namık çalar duruma geldi, bunu sırf sahne alabilmek için yaptılar(soranlar olabilir hayat şartları ve geçin ne olacak diye, o tarz adamların hiç yaşam derdi olmadı ve aileleri parasal açıdan zaten rahattılar). Bu ülkede metal müziğin dibine dinamiti 1999 da döşediler sağ kalan sadece Pentagram oldu, bunun sebebi ise o dönemde içeri alınmamaları(araştırabilirsiniz grup içinde nüfuzlu tanıdıkları olanlar var), yanlış anlayanlar olabibilir,bu durumu da açıklayalım: O dönemde satanizm olayları oldu bunun sonucunda çok fazla kişi polis tarafından taciz edildi nezaretlere atıldı, hapse konuldu ve bu müzik ile uğraşmamaları için ellerinden gelen yapıldı.Eski plakçıları ve kaset satan kişileri bulup konuşun sorun bakalım satılan metal müzik albümlerine ne yapıldı ve bunu satan adamlara da ne yaptılar anlatsınlar size.Bu olaylar dönüm noktası olduktan sonra ilgi azaldı tabiki , azaldı dediğim bunlar arasından memur vs olup hayatının yönünü değiştiren de çok insan var ama yine de adamlar dinledikleri müzikten pek vazgeçmediler.

Metal müzikten bu ülke sınırları içerisinde ve hatta yurtdışında da para kazanmayı unutabilirsin.Bu ülkede bile ne yeteneklerin yalan edildiğine şahit oldum fazlasıyla.Şu an tutunmaya çalışan eski toprak metalciler dahi para kazanmak için farklı mesleklerle uğraşıyorlar ve müziği sadece müzik yapabilmek için yapıyorlar ve bundan dolayı da prodüktörlerin ve plak firmalarının dediklerini yapmak zorunda kalmıyorlar. Elinde güç barındıramayan ve piyasanın köpeği olmuş kişiler ise müzik konusunda şu an popüler kitleye bile hitabetmeye çalışır hale geldi.


Karamsarsın diyenler olabilir, saygı duyarım fakat İç Anadolu'da yaşayan ve buralı olan bir ailem var, hayatlarında sürekli küçük yerlerde gördüklerine maruz kalmışlar.İlk gitarımı kendim it gibi çalışıp aldım ve babamın lafını halâ da unutmuyorum bana''s.ktir git geri ver bunu ne yapacaksın bununla.'' demişti.Çalmayı bıraktım mı? Hayır. Halâ da elimde gitarı gördüğünde ya da kenarda duran gitarı gördüğünde kendi kendine söylendiğine ve küfrettiğine çokça şahit oldum.Müzikle daha çok amatörce ilgilendim, dağınık da olsa bir metal grubum var(elemanların hepsi farklı şehirde ve buna rağmen birbirimizin yanına gelmeden kayıt yapıp bir şeyler oluşturuyoruz), hepsi farklı alakasız işlerle uğraşıyor(sanayide işçilik yapan, özel bir bankada üç kuruşa çalışan ve uyduruk yerel bir süpermarkette asgari ücretin biraz üstüne çalışan, aralarında da bir b.k olamamış benden oluşuyor bu grup), bunu yapmak durumundayız çünkü grubumdaki elemanlarında benim gibi elinden tutan yok, çalı.Biz de müziği underground şekilde yürütüyoruz.Yayınladığımız parçalar , albümler var ve yenilerine de devam ediyoruz.Para kazanmayı 4-5 sene önce sadece hayal ettik(fakat metal müzik yaparak), şimdi ise sadece bunu yapmak istediğimiz için yaptığımızı kestirebiliyoruz ve beklentimiz yok.Sahne alma vs konusunda ise sıkıntımız yok, biraz araştırdığımızda eğer düzgün bir şeyler yapabiliyorsanız grupça ve sahne almak istiyorsanız kimse size durun ulan ne yapıyorsunuz demez para istemediğiniz sürece.Büyük organizasyonlar dahil(müzik festivallerinden ziyade üniversite organizasyonları , sahil kenarlarında olan yerli olan müzik festivalleri gibi şeyler) minimumda sene içerisinde 10 kez sahneye çıkabilirsiniz ve istediğiniz müziği yaparsınız. Bu işi bu şekilde yürütüp hatta internet üzerinden kitle edinip belki yurtdışı organizasyonlarda bile yer alabilirsiniz. Misal bu dediklerim yapılmış olan, tozpembe olmayan şeyler.
 
@BLACKHELL O Hicri Bozdag benim de elimden tuttu ilk ibanezimi (s470) bana satan adamdir o gun bugundur wizard sap edge tremolo oldu gitar itikadimiz. Hicri ustad kivilcim muzikde dururdu o zamanlar . Gitar da hala bende, yanina bir de zoom 4040 processor 1300 dolar gibi birsey vermistim diye hatirliyorum. Neyse anilar depresti gene iyi adamdir gercek veterandir selamlar olsun.
 
Geri
Üst