Kızıma Blues ve Rock müziğini sevdirmek istiyorum

Merhabalar, 6 aylık bir kızım var. Evde sürekli müzik dinliyoruz. Yanında gitar çaldığım süre oldukça uzun. Bazen mızıka ile takılıyoruz ya da ritm setleriyle. Yakın zamanda bir org da almayı düşünüyorum. Tuşlu bir enstrüman yok çünkü evde. Sormak istediğim -çocuklu hocalarım ya da bu konuda yeterince tecrübeli hocalarım- bu müziği sevmesi ve bir enstrüman konusunda ilgisi olması için neler yapılabilir? Ödüm kopuyor sevmeyecek, ilgi duymayacak diye. Yolun çok başındayken tavsiyelerinizi dinlemek isterim.
 
Çocuklu ya da yeterince tecrübeli değilim ama sorunuz ve kaygınız çok hoş olduğu için yazmak istedim. Çocukluk zamanlarımıza dönerek aslında bunun cevabını biraz bulabiliriz. Yani herkeste farklı tepkiler olabilir ya da ne yaparsanız yapın sevmeyebilir, bunlar hep mümkün...

Ben keşfetmesine müsaade edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Bir konunun içselleştirilmesi onun dışardan verilmesiyle değil, içerden bulunmasıyla daha kalıcı hale geliyor. Sizin yapabileceğiniz sadece bu kadar aslında. Bundan fazlası empoze etmeye ve baskı kurmaya girer ki bunun ters tepmesi olası.

Ayrıca müzik türü konusunda katı olmak da ters tepebilir, sadece blues rock değil, içinde dinlenilmeye dair sesler olan her şeyi buna ekleyebilirsiniz. Kolay tüketilebilir, sadece arka planda ses olan ya da daha arka plandaki gürültüleri duymamak için kulaklıklara açılan müzikler gibi değil de hepsinin içinde bir anlam olan daha geniş türler için ona kapı açabilirsiniz, bu şekilde türleri de keşfedip kendini ifade ettiğini düşündüğü yöne odaklanabilir.

Ben de çevremdeki insanların müziği benim algıladığım gibi algılaması çok uğraştım ama birçoğuna ters tepti bile, çocuğum için sonuç farklı olur muydu bilemiyorum ama ne olursa olsun dünyanın sonu değil. Müzik benim için bir araç, sesler daha büyük bir bütünlüğü temsil eden küçük modeller, bu genişlikte baktığınız zaman kaygılanmaya da gerek kalmıyor.

Çocuklarda müzik eğitimi ne zaman başlar gibi konuları elbette konu hakkında bilgisi olanlara danışmanız iyi olur. Benim söylediğim çok genel çerçevede şeyler.
 
Erken tanışmak iyi tabi ama 6 ay da fazla erken. Yani hayatınızda (evde) müzik olsun ve tercihen çeşitli türler olsun ve bunun hayatın bir parçası olduğunu deneyimlesin çocuk ama amaç "müziği sevdirmek" olmasın. Bu tip bir çaba veya beklenti reaksiyon da doğurabilir ileride. Mesela aman çocuğum piyano öğrensin ya da aman klasik müzik dinlesin diye takılmayın ... onu da yapsın ama zorttiri saçma sapan pop şeyler de dinlesin keyif alıyorsa. Görev haline gelmesin müzik. Küçük yaştan mümkünse birileriyle beraber müzik yapabileceği gibi aktiviteler canlandırır bu sevgiyi.. 6 yaşında piyano virtüözü filan olmayacaksa tek başına koşturmayın bu yollarda onu.
Değişik enstrümanlarla tanışsın. İlla piyano ya da keman çalsın da aman çocuğum elit olsun yaklaşımı çoğu zaman müzikten soğutuyor.
Mesela biz düştük o hataya, biraz da aile büyükleri yönlendirmesi ile piyano ve klasik müzik dönemi oldu 8-12 yaş civarı sonra fenalık geldi bıraktı kızım. Daha sonra tamamen kendi kararı ve kendi çabasıyla keman, çello, gitar ve yan flüt öğrendi basit düzeyde. Hatta okulda konserlerde filan bile çaldı ... hem de klasik çaldı, piyano beni baydı diyen kız.
Bir de şu var su akar yolunu bulur... babam pek ilgilenmezdi, annem ise yabancı pop vs dinlerdi evde, ben ağır metalci oldum ama sonra jazz, rock vs çok geniş bir yelpazeye açıldım. Eşim sıkı jazz'cı ve klasikçi... gel gör ki bizim kızın dinlediği en sofistike müzik Taylor Swift :) ... ileride yelpazeyi genişletecek diye umuyoruz.. :)
 
  • Konu Sahibi Konu Sahibi
  • #4
Çocuklu ya da yeterince tecrübeli değilim ama sorunuz ve kaygınız çok hoş olduğu için yazmak istedim. Çocukluk zamanlarımıza dönerek aslında bunun cevabını biraz bulabiliriz. Yani herkeste farklı tepkiler olabilir ya da ne yaparsanız yapın sevmeyebilir, bunlar hep mümkün...

Ben keşfetmesine müsaade edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Bir konunun içselleştirilmesi onun dışardan verilmesiyle değil, içerden bulunmasıyla daha kalıcı hale geliyor. Sizin yapabileceğiniz sadece bu kadar aslında. Bundan fazlası empoze etmeye ve baskı kurmaya girer ki bunun ters tepmesi olası.

Ayrıca müzik türü konusunda katı olmak da ters tepebilir, sadece blues rock değil, içinde dinlenilmeye dair sesler olan her şeyi buna ekleyebilirsiniz. Kolay tüketilebilir, sadece arka planda ses olan ya da daha arka plandaki gürültüleri duymamak için kulaklıklara açılan müzikler gibi değil de hepsinin içinde bir anlam olan daha geniş türler için ona kapı açabilirsiniz, bu şekilde türleri de keşfedip kendini ifade ettiğini düşündüğü yöne odaklanabilir.

Ben de çevremdeki insanların müziği benim algıladığım gibi algılaması çok uğraştım ama birçoğuna ters tepti bile, çocuğum için sonuç farklı olur muydu bilemiyorum ama ne olursa olsun dünyanın sonu değil. Müzik benim için bir araç, sesler daha büyük bir bütünlüğü temsil eden küçük modeller, bu genişlikte baktığınız zaman kaygılanmaya da gerek kalmıyor.

Çocuklarda müzik eğitimi ne zaman başlar gibi konuları elbette konu hakkında bilgisi olanlara danışmanız iyi olur. Benim söylediğim çok genel çerçevede şeyler.
Baskı kurmaya çalıştıkça geri tepmesi dediğiniz gibi çok olası. Korkum da bu aslında. O ince çizgiyi iyi tutturamamaktan korkuyorum. İşin felsefesi de aynen yazdığınız gibi aslında, doğru diyorsunuz. Teşekkür ettim hocam. 🙂
 
  • Konu Sahibi Konu Sahibi
  • #5
Erken tanışmak iyi tabi ama 6 ay da fazla erken. Yani hayatınızda (evde) müzik olsun ve tercihen çeşitli türler olsun ve bunun hayatın bir parçası olduğunu deneyimlesin çocuk ama amaç "müziği sevdirmek" olmasın. Bu tip bir çaba veya beklenti reaksiyon da doğurabilir ileride. Mesela aman çocuğum piyano öğrensin ya da aman klasik müzik dinlesin diye takılmayın ... onu da yapsın ama zorttiri saçma sapan pop şeyler de dinlesin keyif alıyorsa. Görev haline gelmesin müzik. Küçük yaştan mümkünse birileriyle beraber müzik yapabileceği gibi aktiviteler canlandırır bu sevgiyi.. 6 yaşında piyano virtüözü filan olmayacaksa tek başına koşturmayın bu yollarda onu.
Değişik enstrümanlarla tanışsın. İlla piyano ya da keman çalsın da aman çocuğum elit olsun yaklaşımı çoğu zaman müzikten soğutuyor.
Mesela biz düştük o hataya, biraz da aile büyükleri yönlendirmesi ile piyano ve klasik müzik dönemi oldu 8-12 yaş civarı sonra fenalık geldi bıraktı kızım. Daha sonra tamamen kendi kararı ve kendi çabasıyla keman, çello, gitar ve yan flüt öğrendi basit düzeyde. Hatta okulda konserlerde filan bile çaldı ... hem de klasik çaldı, piyano beni baydı diyen kız.
Bir de şu var su akar yolunu bulur... babam pek ilgilenmezdi, annem ise yabancı pop vs dinlerdi evde, ben ağır metalci oldum ama sonra jazz, rock vs çok geniş bir yelpazeye açıldım. Eşim sıkı jazz'cı ve klasikçi... gel gör ki bizim kızın dinlediği en sofistike müzik Taylor Swift :) ... ileride yelpazeyi genişletecek diye umuyoruz.. :)
Teşekkür ederim hocam zaman ayırıp tecrübenizi paylaştığınız için. 🙂 Değişik enstrümanlar çalma fikrinin peşine düşmeye çalışıyorum. Kesinlikle sadece gitar duysun, görsün istemiyorum. Çünkü biliyorum ki on binlerce saat biz çalsak da dışarıda bir bağlama görse (ötekileştirmek değil niyetim, ülkemizdeki en yaygın enstrüman olmasından dolayı) cazip gelecektir.
 
Müzikle uğraşan, kızı olan ve çocuklarla çalışan bir psikolog olarak bir kaç ekleme de ben yapayım.

Öncelikle isteğiniz çok yerinde ve çok hoş.

Etrafında sürekli müzikle uğraşan birinin olması ve müziğe maruz kalması çok değerli bence. Müziğin sağ beyni etkilemesinden dolayı duygu regülasyonu konusunda önemli bir kaynak.

Çocuğunuzun merakı olursa müzikle ilgili materyale ulaşması kolay olacak bu bir artı. Çünkü merakı olduğunda enstrümanlar elinin altında.

Bunu zorlamadan yapmak en önemlisi. Çünkü çocukların benlik algılarının oluşmasında bakım verenlerinden aldığı geri bildirim çok önemli.

Çocuk müzikle ilgilendiğimde ebeveynimden olumlu geri bildirim alıyorum hissine kapılmamalı. Bu sadece müzik için değil her konu için önemli tabii ki.

İlgisinin olduğunu görürsek de işin uzmanından eğitim aldırmak em mantıklısı bence.

Benim kızım 4 yaşında evde gitarlar, org, mızıka, yan flüt vs. var. Yan flüte ve orga meraklandı. Şu an nefesli çalgı uygun olmayacağından bir piyano kursuna başlattık. Çok tatlı bir öğretmen ablası var. Temel ritm, nota, ince-kalın ses gibi konularda çalışıyorlar şu an. 1 ay oldu başlayalı.
 
Merhabalar, 6 aylık bir kızım var. Evde sürekli müzik dinliyoruz. Yanında gitar çaldığım süre oldukça uzun. Bazen mızıka ile takılıyoruz ya da ritm setleriyle. Yakın zamanda bir org da almayı düşünüyorum. Tuşlu bir enstrüman yok çünkü evde. Sormak istediğim -çocuklu hocalarım ya da bu konuda yeterince tecrübeli hocalarım- bu müziği sevmesi ve bir enstrüman konusunda ilgisi olması için neler yapılabilir? Ödüm kopuyor sevmeyecek, ilgi duymayacak diye. Yolun çok başındayken tavsiyelerinizi dinlemek isterim.
Bu dönemde kulak dolgunluğu olması açısından yelpazeyi genişletmek iyi olabilir. Ben önce kendi çocukluğumdan sonra kızımdan örnek vereceğim:
Blues ve blues temelli olan rock türleri büyük ölçüde modal-pentatonik karakterlidir. Bunlar bu coğrafya insanın kulağına aslında yabancıdır. Mixolydian ve Dorian gibi modları duymayı öğrenene kadar göbeğimiz çatlar, oysa Frigya ve armonik minörü şıppadanak duyarız mesela:)
Avrupa folk müziği kökenli klasik müzik ve ondan beslenen popüler müzikler, tonalite kökenlidir. Bunlardan özellikle minör tonlarda (tonik minör) olanları kolaylıkla duyar ve severiz. Akdeniz müziği üzerinden bu tınılara bir miktar aşinayız.
Ve tabii bu coğrafyanın makamsal müziği ve halk müziği var. Ben bunlardan birincisine çok daha yakınım, çünkü çocukken de dinlerdim ve evde çalınırdı. Halk müziğinde ise hep Ege-Rumeli tarafları hitap etti (kan çekiyor), diğerlerine ise hiç bir zaman ısınamadım. Zaten çocukken de pek dinlemediğimi fark ettim.

Bunları detaylı yazdım, çünkü bu konularda farkındalık yok, cehalet had safhada. O zamanda ne oluyor? İnsanlar kendi önyargılarını bağlayıcı zannedip, beğenmediği şeyleri yaftalamaya kalkıyor. "O cazlar blueslar" diye batı müziğini aşağılayanlar bir yanda, kendi müziğini hor görenler diğer yanda filan... Oysa işler kültürel, toplumsal ve psikolojik. Çoğu insan da bu yapılar arasında geçiş yapamıyor.. Yapıyorsanız çok kuvvetle muhtemel ya enstrüman çalıyorsunuzdur, ya da evde çok iyi ve çeşitli müzik dinlenmiştir. Çocuğa müzik dinletirken de bu gibi unsurlara dikkat etmek bence önemli, belli bir dengeyi tutturmak lazım. Yani en azından iyi dinleyici olması hedeflenebilir.
Gitara başladığımda da gitarla bu müziklerin neredeyse tümüne bulaştım. Gitarla Bach da çaldım, oyun havası da... metal de, caz da.... O yüzden kendimi şanslı sayıyorum. Küçükken bir süre flüt dersi alıp solfej filan öğrenmiştim sol anahtarında (anaokulu çağında...), ortaokulda gitara kendim heves ettim ve çok az ders aldıktan sonra pek çok şeyi kendim öğrendim. Ben ilkokulda iken piyano dersi aldırılan (modaydı) iki çocukluk arkadaşımdan hiç bir şey çıkmadı, ben halen gitar çalıyorum:) Yani basit bir temel varsa gerisini hevesli kişi kendisi getirebiliyor popüler müzikte. En azından bende böyle oldu.
Kızımın kulağı iyi olmakla birlikte, kesinlik görsel algısı güçlü bir çocuk. (Ben ise "işitselim"...). Müzik dinlemeyi çok seviyor, dinlediği şeyler daha çok tonik minör parçalar (bunu keşfedince Britney Spears dinlettim ona, çok sevdi tabii...). Evde eski bir dijital org var, ara ara açıp onu kurcaladı filan, evde zaten gitar dolu ve beni hem çalarken hem vokal yaparken dinlemişliği, hatta sahne performansına gelmişliği de var. Artık 9 yaşına girecek, rock-metal evde hep duymuşluğu var ama hiç ilgisi olmadı kendisinin dinlemeye. Gitara doğrudan ilgisi yok. Olsa şimdiye kadar on kere çalmaya çalışırdı. Arada bir heves edip gitar al bana diyor, ama bence o iş hikaye:) Resim çizerken ayrı bir dünyaya geçiyor, belli ki çocuğun yönelimi oraya doğru.
Gelgelelim, ritmik olarak kulağı kuvvetli ve bir şeylere vurup ses çıkarmayı seviyor (bu muhtemelen elleri ile iş yapma becerisi- kinestetik algısının kuvvetli olmasından da geliyor, kinestetik eğilim kadınlarda erkeklere göre çok daha yaygın bir durum benim gözlediğim kadarıyla). Okuldaki halk oyunları kursunda darbuka çalıyorlar. Kırk yıl düşünsem kızıma alacağım ilk enstrümanın darbuka olacağı gelmezdi aklıma, bu sayede Tünel'e gidip darbuka almak da benim için çok eğlenceli bir deneyim oldu.
Özetle: Gözleyerek eğilimleri keşfedin ve ona göre yön verin derim. Mühendislik yapmak genellikle verimli olmuyor.
 
Çok çocuklu bir baba olarak motivasyonu anlıyorum ama çocuklarda bir eldeki parmaklar gibi farklı maalesef.

Geçen yıl traveler tarzı akustik gitar almıştım büyük oğlan biraz heves eder gibi olunca ama maymun iştahlı. Birşeyle az biraz uğraşıp hızlı sonuç alamayınca 'istemezük' türküsü çığırıyor. Ortanca olan kızı ise geçen hafta ilk defa piyano kursuna götürdüm. Dönüşte bana 'büyüyünce sana piyano öğretirim, sen de bana gitar öğretirsin' diyor. Onun maşallahı var. Büyük oğlan gibi değil hırslı mesela.

Tarz konusundan olaya bakarsak, her ne kadar blues ile başlarsanız da 2 yaşından sonra Pepe'nin çişimiz tuvalette parçasını daha çok dinleteceğinize adım gibi eminim. Malum bez fiyatları... benim 3 numarayı hala geceleri bağlıyoruz neredeyse 3 yaşına girecek 😉
 
Son düzenleme:
Dostum 6 aylık bebeğiniz için epey erken evhamlanmissiniz, umarim cocuk yetistirmede başka konularda da bu kadar evhamli değilsinizdir :).

6 aylık bebek için sadece verebileceğim tavsiye ara ara klasik müzik dinletmenizden başka birsey olmayacak, ki bunun da bilimsel dayanağı var mi bilmiyorum. Kucuk bebeklerin müziği algilayamacak kadar immatur sinir sistemleri var. Zaten Hakan'ın da dediği gibi 1 yaşından sonra bol bol çocuk şarkıları dinleteceksiniz ki onlar içinde hiç Rock veya blues tarzı olanına denk gelmedim.

Benim oğlan 13 yaşında su an. Evde bebekliginden beri gitar çaldım ona. Klasik müzik kadar rock, blues ve jazz muzikleri çalindi evde. Evde 15'e yakin gitar, amfiler, piyano var. Piyano kursuna gitti, birkac sene okulda gitar dersi aldı. Gelinen noktada müzikle ve enstrumanla zerre ilgisi olmayan çocuk. Belki ileride heves gelir bilemem ama gelse bile benimle hicbir ilgisi olmayacak bu hevesin. O yüzden hiç kafanıza takmayın böyle şeyler, köprünün altından daha cook sular akacak.
 
Bu dönemde kulak dolgunluğu olması açısından yelpazeyi genişletmek iyi olabilir. Ben önce kendi çocukluğumdan sonra kızımdan örnek vereceğim:
Blues ve blues temelli olan rock türleri büyük ölçüde modal-pentatonik karakterlidir. Bunlar bu coğrafya insanın kulağına aslında yabancıdır. Mixolydian ve Dorian gibi modları duymayı öğrenene kadar göbeğimiz çatlar, oysa Frigya ve armonik minörü şıppadanak duyarız mesela:)
Avrupa folk müziği kökenli klasik müzik ve ondan beslenen popüler müzikler, tonalite kökenlidir. Bunlardan özellikle minör tonlarda (tonik minör) olanları kolaylıkla duyar ve severiz. Akdeniz müziği üzerinden bu tınılara bir miktar aşinayız.
Ve tabii bu coğrafyanın makamsal müziği ve halk müziği var. Ben bunlardan birincisine çok daha yakınım, çünkü çocukken de dinlerdim ve evde çalınırdı. Halk müziğinde ise hep Ege-Rumeli tarafları hitap etti (kan çekiyor), diğerlerine ise hiç bir zaman ısınamadım. Zaten çocukken de pek dinlemediğimi fark ettim.

Bunları detaylı yazdım, çünkü bu konularda farkındalık yok, cehalet had safhada. O zamanda ne oluyor? İnsanlar kendi önyargılarını bağlayıcı zannedip, beğenmediği şeyleri yaftalamaya kalkıyor. "O cazlar blueslar" diye batı müziğini aşağılayanlar bir yanda, kendi müziğini hor görenler diğer yanda filan... Oysa işler kültürel, toplumsal ve psikolojik. Çoğu insan da bu yapılar arasında geçiş yapamıyor.. Yapıyorsanız çok kuvvetle muhtemel ya enstrüman çalıyorsunuzdur, ya da evde çok iyi ve çeşitli müzik dinlenmiştir. Çocuğa müzik dinletirken de bu gibi unsurlara dikkat etmek bence önemli, belli bir dengeyi tutturmak lazım. Yani en azından iyi dinleyici olması hedeflenebilir.
Gitara başladığımda da gitarla bu müziklerin neredeyse tümüne bulaştım. Gitarla Bach da çaldım, oyun havası da... metal de, caz da.... O yüzden kendimi şanslı sayıyorum. Küçükken bir süre flüt dersi alıp solfej filan öğrenmiştim sol anahtarında (anaokulu çağında...), ortaokulda gitara kendim heves ettim ve çok az ders aldıktan sonra pek çok şeyi kendim öğrendim. Ben ilkokulda iken piyano dersi aldırılan (modaydı) iki çocukluk arkadaşımdan hiç bir şey çıkmadı, ben halen gitar çalıyorum:) Yani basit bir temel varsa gerisini hevesli kişi kendisi getirebiliyor popüler müzikte. En azından bende böyle oldu.
Kızımın kulağı iyi olmakla birlikte, kesinlik görsel algısı güçlü bir çocuk. (Ben ise "işitselim"...). Müzik dinlemeyi çok seviyor, dinlediği şeyler daha çok tonik minör parçalar (bunu keşfedince Britney Spears dinlettim ona, çok sevdi tabii...). Evde eski bir dijital org var, ara ara açıp onu kurcaladı filan, evde zaten gitar dolu ve beni hem çalarken hem vokal yaparken dinlemişliği, hatta sahne performansına gelmişliği de var. Artık 9 yaşına girecek, rock-metal evde hep duymuşluğu var ama hiç ilgisi olmadı kendisinin dinlemeye. Gitara doğrudan ilgisi yok. Olsa şimdiye kadar on kere çalmaya çalışırdı. Arada bir heves edip gitar al bana diyor, ama bence o iş hikaye:) Resim çizerken ayrı bir dünyaya geçiyor, belli ki çocuğun yönelimi oraya doğru.
Gelgelelim, ritmik olarak kulağı kuvvetli ve bir şeylere vurup ses çıkarmayı seviyor (bu muhtemelen elleri ile iş yapma becerisi- kinestetik algısının kuvvetli olmasından da geliyor, kinestetik eğilim kadınlarda erkeklere göre çok daha yaygın bir durum benim gözlediğim kadarıyla). Okuldaki halk oyunları kursunda darbuka çalıyorlar. Kırk yıl düşünsem kızıma alacağım ilk enstrümanın darbuka olacağı gelmezdi aklıma, bu sayede Tünel'e gidip darbuka almak da benim için çok eğlenceli bir deneyim oldu.
Özetle: Gözleyerek eğilimleri keşfedin ve ona göre yön verin derim. Mühendislik yapmak genellikle verimli olmuyor.
Teşekkür ederim hocam yorumunuz için, kesinlikle dikkate alacağım. 👍 Geniş bir yelpazede iyi bir müzik dinleyicisi olması en öncelikli amacım.
 
Çok çocuklu bir baba olarak motivasyonu anlıyorum ama çocuklarda bir eldeki parmaklar gibi farklı maalesef.

Geçen yıl traveler tarzı akustik gitar almıştım büyük oğlan biraz heves eder gibi olunca ama maymun iştahlı. Birşeyle az biraz uğraşıp hızlı sonuç alamayınca 'istemezük' türküsü çığırıyor. Ortanca olan kızı ise geçen hafta ilk defa piyano kursuna götürdüm. Dönüşte bana 'büyüyünce sana piyano öğretirim, sen de bana gitar öğretirsin' diyor. Onun maşallahı var. Büyük oğlan gibi değil hırslı mesela.

Tarz konusundan olaya bakarsak, her ne kadar blues ile başlarsanız da 2 yaşından sonra Pepe'nin çişimiz tuvalette parçasını daha çok dinleteceğinize adım gibi eminim. Malum bez fiyatları... benim 3 numarayı hala geceleri bağlıyoruz neredeyse 3 yaşına girecek 😉
Pepe gibi kanallara gireceğiz elbette hocam, kaçış yok gibi duruyor. 🙂 Deneyimlerinizi paylaştığınız için teşekkür ederim. 🙂
 
Dostum 6 aylık bebeğiniz için epey erken evhamlanmissiniz, umarim cocuk yetistirmede başka konularda da bu kadar evhamli değilsinizdir :).

6 aylık bebek için sadece verebileceğim tavsiye ara ara klasik müzik dinletmenizden başka birsey olmayacak, ki bunun da bilimsel dayanağı var mi bilmiyorum. Kucuk bebeklerin müziği algilayamacak kadar immatur sinir sistemleri var. Zaten Hakan'ın da dediği gibi 1 yaşından sonra bol bol çocuk şarkıları dinleteceksiniz ki onlar içinde hiç Rock veya blues tarzı olanına denk gelmedim.

Benim oğlan 13 yaşında su an. Evde bebekliginden beri gitar çaldım ona. Klasik müzik kadar rock, blues ve jazz muzikleri çalindi evde. Evde 15'e yakin gitar, amfiler, piyano var. Piyano kursuna gitti, birkac sene okulda gitar dersi aldı. Gelinen noktada müzikle ve enstrumanla zerre ilgisi olmayan çocuk. Belki ileride heves gelir bilemem ama gelse bile benimle hicbir ilgisi olmayacak bu hevesin. O yüzden hiç kafanıza takmayın böyle şeyler, köprünün altından daha cook sular akacak.
Evet haklısınız hocam. Aslında evham değil ama erkenden nasıl davranmam nasıl ilerlemem gerektiğine karar vereyim istedim. Zaman çok hızlı geçiyor, kaçırmak istemiyorum. Çekirdekten gelme mevzusuna çok takıldım son zamanlarda. Elimden geldiğince çok yönlü bir müzik ortamı sunmak istiyorum. Dediğiniz gibi sonrası tamamen ona kalmış. Teşekkür ediyorum. 🙂
 
İstediğinizi yapın.

Ergenlik dönemi. Kendini bulma ve tanıma. Arkadaş çevresi. Kendi İstekleri.

Bu kriterler devreye girdiğinde ki girecek kaçışı yok. Arabesk müzik bile sevebilir.

O zaman ne yapacaksınız ? evlatlıktan redd mi edeceksiniz.

Çocuğa doğru karakter yerleştirmek için emek harcayın. Özgür düşünen, fikrini söylemekten korkmayan birey yetiştirmek için emek harcayın.
Bırakın o kendi karar versin ne sevip ne sevmeyeceğine.

Bakın yukarıda bir forum üyesi bence bu konuda en güzel örnek. 10larca enstrüman amfi kurslar v.s. ama çocuk kendi karakterini ve isteklerini seçmiş.
 
İstediğinizi yapın.

Ergenlik dönemi. Kendini bulma ve tanıma. Arkadaş çevresi. Kendi İstekleri.

Bu kriterler devreye girdiğinde ki girecek kaçışı yok. Arabesk müzik bile sevebilir.

O zaman ne yapacaksınız ? evlatlıktan redd mi edeceksiniz.

Çocuğa doğru karakter yerleştirmek için emek harcayın. Özgür düşünen, fikrini söylemekten korkmayan birey yetiştirmek için emek harcayın.
Bırakın o kendi karar versin ne sevip ne sevmeyeceğine.

Bakın yukarıda bir forum üyesi bence bu konuda en güzel örnek. 10larca enstrüman amfi kurslar v.s. ama çocuk kendi karakterini ve isteklerini seçmiş.
Haklısınız hocam. Dediğim gibi empoze etmek değil teşvik etmek niyetim. Günün sonunda kendi belirleyecek, karar verecek zaten. Teşekkürler yorumunuz için.
 
Pepe bir çocuk için ideolojik ağırlığı fazla olan bir şey değil mi? Bir bölümünü hiç unutmuyorum, Pepe erkek arkadaşlarıyla halay çekip eğlenirken kız kardeşi mi arkadaşı bir hanım mı tam hatırlamıyorum yanda bir yerde oturup örgü örüyordu. Bunun gibi cinsiyetçi, milliyetçi, ideolojik unsurlara yeğenimin çocukluğu döneminde çok denk geldim. Bunun yerine Bugs Bunny, Tom ve Jerry gibi klasik müzik eşlikli gerçek çizgi filmler çocuk için daha faydalı olmaz mı?
 
Pepe bir çocuk için ideolojik ağırlığı fazla olan bir şey değil mi? Bir bölümünü hiç unutmuyorum, Pepe erkek arkadaşlarıyla halay çekip eğlenirken kız kardeşi mi arkadaşı bir hanım mı tam hatırlamıyorum yanda bir yerde oturup örgü örüyordu. Bunun gibi cinsiyetçi, milliyetçi, ideolojik unsurlara yeğenimin çocukluğu döneminde çok denk geldim. Bunun yerine Bugs Bunny, Tom ve Jerry gibi klasik müzik eşlikli gerçek çizgi filmler çocuk için daha faydalı olmaz mı?
Başlığın konu dışına çok çıkmasını da istemem ama hakkınız var hocam. Pepe sadece örnek olarak kullanıldı. Tabi ki daha güzel örnekleri seçilebilir.
 
Görsel ve işitsel algılara çok garip bizzat bir örneğim var. Müzikle henüz hiç tanışmamışken (maruz kalınan türkü,pop,arabesk, tvdeki reklam müzikleri saymıyorum tabi) ilk resim yapmakla meşguldüm. Beni kağıt kalemle bırakın bi odaya sabahtan uyuyana kadar sıkılmaz çizerdim. Baya da iyi yapardım o zaman için. Sülalede herkes takdir eder gaz verir desteklerdi. Sonra ne olduysa çizmez oldum. Ne zaman resmi bıraktım müzik hayatıma girdi bi şekilde. Hayatımın da büyük bi çoğunluğu müzik oldu artık. Şuan ara ara çiziyorum bişeyler fena da olmuyor tabi ama hala çocuklukta kaldığım yerdeyim. Nereye gelicem burdan şuraya gelicem sanırsam sanatsal şeylerde her yöne yatkınlık olabiliyor. Sadece ufak bir keşif gerekiyor. Diye düşünüyorum.

Asıl konuyu da yorumlarsam daha küçükken müziği duymak, tanışmak isterdim. Şuanki kafayla düşünüyorum tabi. Evde bi pink floyd kaseti dönüp dursun isterdim. Deep Purple, Sabbath, rush, queen duymak isterdim. Tabii sivasta pink floyd kasedini nerden bulsunlar o zaman 😄
Hatta o zamanki eurovision gazıyla keman istemiştim. Saz varken ne yapcan kemanı deseler de aldılar sağolsunlar. Sonra ders almaya başladım. Dersler hızlanmaya başladı hoca diğer öğrencilerle kıyas yapıp 10 kat hızlı olduğumu söyleyince de anladım ki içerde biryerlerde müzik de varmış. Sonra gel zaman git zaman anacığım gitar hediye etti. 4telden sonra 6tele geçince biraz afalladım tabi 5li akort sistemden 4lüye geçtik. Bir iki bişey öğrenip attım kenara.
Gel zaman git zaman derken. Ortaokul zamanları Queen keşfi. Lisede de Pink Floyd, Deep Purple keşfiyle o kenara attığım gitar artık bi an önce okuldan eve gitme isteğimi arttıran ağaçtan bir arkadaş olmuştu. Bu sefer kendi başıma oturup öğrendim. Klasik gitar perdesi sweet child of mine solosuna yetmeyince anacığım yine bi güzellik yapıp profilimdeki stratı almamı sağlamıştı. Duygulandım…

Neyse demem o ki eğer keman yerine saza zorlansaydım muhtemelen şuan onu çalmıyor olurdum. Kemanı kendi isteğimle almama rağmen onu bile artık çalmıyorum…
Ha maruz kaldığım müzikler 90lar 2000ler pop(artiz abim evde açardı), arabesk(sülalecek mangala,köye,pikniğe gittiğimizde amcam arabada açar sigaralar yanardı) türkü(aynı etkinliklerde eğer dayının arabasına bindiysem türkü açılırdı-amcamı tercih ederdim müzikten dolayı-) reklam jingle(bunları duyup notası notasına ağzımla taklit etmek çok eğlenceliydi-ki şuan bunun intervalleri tanımamda büyük etkisi olduğunu görüyorum-) maruz kaldığımı değil özellikle kendi keşfettiğimi daha çok sevmişim sonuç olarak.
Müziği duyup enstrümanları kendim keşfetmem daha yararlı oldu benim için. 6 ay için ne kadar erken bilmiyorum ama siz inceden karışık bi playlist yapın. Rockçı evlat isterseniz tarifimi gördünüz pop türkü arabesk listesi yapın. Bende işe yaradı.
 
Müzisyen röportajlarında sık sık müzisyenlere "müziğe nasıl başladınız?" sorusu sorulur. Bu soruya da her zaman olmasa da sık sık "müzikle iç içe bir ailede büyüdüm, ablam piyano çalardı, babam frank sinatra plağı dinlerdi vs." gibi cevaplar verilir hep. Ama dikkatimi çeken bir nokta da bu müzikle iç içe büyüyen arkadaşların hep verdikleri örnekten farklı bir tarzda müzik yapması. Sonuçta Nuno Bettencourt'un ailesi müzik dolu bir aile olsa da evde funk/rock gitar çalmıyorlardı. Ya da ablası piyano çalan Dave Mustaine pek piyanist olamadı. :)

Yani bence çocuğunuza X tarzdaki müziği sevdirmeye çalışmaktansa onu müzik dolu bir ortamda yetiştirmeye çalışmak sanki daha makul bir çaba gibi; ki zaten siz de şu anda o yoldasınız. Tabii ben çok anlamam bu işlerden ne çocuğum var ne de çocuk psikolojisi okudum.

Eskiden Ankara'da "6 yaşımdan beri black metal dinliyorum" geyiği vardı, o geldi aklıma nedense bir de.
 
Erken tanışmak iyi tabi ama 6 ay da fazla erken. Yani hayatınızda (evde) müzik olsun ve tercihen çeşitli türler olsun ve bunun hayatın bir parçası olduğunu deneyimlesin çocuk ama amaç "müziği sevdirmek" olmasın. Bu tip bir çaba veya beklenti reaksiyon da doğurabilir ileride. Mesela aman çocuğum piyano öğrensin ya da aman klasik müzik dinlesin diye takılmayın ... onu da yapsın ama zorttiri saçma sapan pop şeyler de dinlesin keyif alıyorsa. Görev haline gelmesin müzik. Küçük yaştan mümkünse birileriyle beraber müzik yapabileceği gibi aktiviteler canlandırır bu sevgiyi.. 6 yaşında piyano virtüözü filan olmayacaksa tek başına koşturmayın bu yollarda onu.
Değişik enstrümanlarla tanışsın. İlla piyano ya da keman çalsın da aman çocuğum elit olsun yaklaşımı çoğu zaman müzikten soğutuyor.
Mesela biz düştük o hataya, biraz da aile büyükleri yönlendirmesi ile piyano ve klasik müzik dönemi oldu 8-12 yaş civarı sonra fenalık geldi bıraktı kızım. Daha sonra tamamen kendi kararı ve kendi çabasıyla keman, çello, gitar ve yan flüt öğrendi basit düzeyde. Hatta okulda konserlerde filan bile çaldı ... hem de klasik çaldı, piyano beni baydı diyen kız.
Bir de şu var su akar yolunu bulur... babam pek ilgilenmezdi, annem ise yabancı pop vs dinlerdi evde, ben ağır metalci oldum ama sonra jazz, rock vs çok geniş bir yelpazeye açıldım. Eşim sıkı jazz'cı ve klasikçi... gel gör ki bizim kızın dinlediği en sofistike müzik Taylor Swift :) ... ileride yelpazeyi genişletecek diye umuyoruz.. :)
Ben olaya çılgın, hoplamali, zıplamalı, kafa göz yarmalı metalcilikle girdim. Daha eşimin hamile olduğu dönemlerden beri yanında gitar çalıyorum. Bizim bebe de çok hareketli, yorulmak nedir bilmeyen bir çocuk. Henüz 3 yaşında kendi sevdiği şarkılar filan var Lamb Of God açtırıyor sonra metaaaal diye bağırarak ellerini hayali gitar yapıp kafa sallıyor 😀 Ama kasmıyoruz, mesala annesi ile halayda çekiyor.
 
Geri
Üst