Marxizm Üzerine...

arkadaşlar, moskova duruşmaları konusunda yazmış olduğum bi yazı var, onu asayım. petrosyanı anlamak mümkün değil; onun savundukklarını tkp bile savunmuyor.. gitsin kemal başkanına sorsun.. aklı olan hiç kimse bu duruşmada isnat edilen suçları, itirafların geçerliliğini savunamaz..

"1935 yılında moskova da gerçekleştirilen 16 kişinin kurşuna dizilmesiyle sonuçlanan mahkemeler. vişinski mahkemeleri diye de bilinir, zira bu mahkemenin enteresan savcısının adı vişinskidir.

mahkemede suçlanan şahıslar; kamenev, zinoviev, smirnov gibi bolşevik önderler ve bir çok parti görevlisi komünist. kamenev, zinoviev, smirnov ekim devrimi esnasındaki merkez komitesi üyeleridir (merkez komitesinin ne olduğunu bilmeyenler için; bir leninist partinin en yüksek karar organı). lenin in vasiyetnamesinde de isimleri geçer.

kamenev ve zinoviev a few good man filmindeki suçlanan askerler cinsinden bi ikilidir. biri zeki ve zayıf, diğeri daha az zeki ve atılgan, cesur. kamenev ve zinoviev senelerce beraberce takılmışlardır her ortamda.

efendim mahkeme bu şahısları 1 aralık 1934 yılındaki kirov cinayetinden sorumlu tutmaktadır. zira, bu cinayet sonrasında sovyetler birliği nde bir cadı avı başlamış, engizisyon yılları geri dönmüştür. ilk fırsatta tetikçi ve çevresi dahil bi sürü g.d.u ajanı (kgb'nin eski hali oluyor), devlet görevlisi kurşuna dizilmişlerdir. bu da yüzlerce insana tekabül eder.

moskova duruşmalarında ise suçlamalar daha da genişletilmiş, bir troçkist-terörist komplo şebekesinden bahsedilmiş ve elebaşları olarak bu şahıslar suçlanmıştır. hatta gestapo ajanı olmakla bile suçlanmışlardır. şimdi efendim bu mahkeme tutanaklarına göre bu "troçkist komplo şebekesi", sadece ve sadece "iktidar hırsı" ile yanıp tutuşan, bu yüzden gözü dönmüş manyaklardır ve kurdukları şebeke ile stalin ve yandaşlarını öldürmeyi hedefliyorlardı. kendilerine troçki tarafından mektuplarla emirler yağıyor bunlara göre eylemlerde bulunuyorlardı.

şimdi akıl ve mantık sahibi bir insan bu kadar büyük bir şebekenin arkalarında hiç bir kanıt bırakmadan, hiç bir evrak, mektup, hiç ama hiç bir bok bırakmadan bu kadar yoğun bir terörist faaliyeti gerçekleştirmesinin imkansız olduğunu kolaylıkla tahmin edebilecektir. bu faaliyetin bir şekilde bu olaydan önce g.d.u tarafından ele geçirilmiş bulguları olmaması akıllara bile getirilemeyecek bir ihtimaldir. kaldı ki, bu iktidar hırsıyla yanıp tutuşan manyaklar, bu kadar insanı, tetikçileri nasıl kendi amaçları uğruna seferber edebilmiştir? yani hangi insan, birilerinin iktidar hırsı uğruna kalkıp suikast düzenler, tetik çeker?

bu mahkemenin en enteresan yerine gelmiş bulunuyoruz, zira bu 16 sanığın hiç birisinin hakkında tek bir delile rastlanamamıştır. bütün arşivleri (hatta troçki nin arşivi bile gdu tarafından çalınmıştı) g.d.u nun elinde olmasına rağmen tek bir kanıt bile bulunamamıştır. infazın tek gerekçesi bu şahısların bütün bu suçlamaları, -iktidar hırsıyla yanıp tutuşan manyaklar olmalarını, troçkist terörist bir komplo düzenlemeye çalıştıklarını- "itiraf" etmeleridir. mahkemede gene "itiraf" ta bulunan bir sanık, troçki nin oğluyla fransa da "bristol oteli" nde buluştuklarını, onun da kendisini troçki ye götürdüğünü ve emirler aldığını söylemiştir. ki işin komik tarafı paristeki bu otel 1917 yılında yanmış ve şu anda olmayan bir oteldir. tamamen mantık yoksunu, mesnetsiz bunun gibi yüzlerce iddia ve "itiraf" vardır bu davada.

peki bu şahıslar, bunca saçma sapan suçu işledikerini nasıl itiraf ettiler? stalinist terörün çeşitli uygulama yolları vardır;

öncelikle gdu denilen örgüt her halükarda bütün bolşevik partisi üyelerinin üzerinde demokles in kılıcı nı sallandırıyor. bütün geçmişleri, kusurları, herşey biliniyor. örneğin bu mahkemenin savcısı vişinski eski bir beyaz ordu mensubudur. veyahut bir çok bürokrat vardır bunun gibi geçmişleri yüzünden stalin in istediği gibi oynattığı.

ikinci aşama yalancı şahitlik aşaması. sanığın çevresinden seçilen insanlar, örneğin sekreterleri vs yoğun bir baskı altına alınıyor. sonunda bazı "yalan beyanatlar" da bulunmak zorunda kalıyorlar. zira troçki nin sekreterlerinden bir kaçı bu şekilde öldürülmüştür. hatta bir sekreteri hapishanede açlık grevine girmiş ve ölmüştür. bunun yanında dayanılmaz fiziksel ve psikolojik işkenceler..

bu davadaki itirafçılar ise bir dönem stalin'e muhalefet etmişler ve daha sonraki baskılar sonucu teslim olmuşlardır. zinoviev ve kamenev 1928 yılında muhalefetin gördüğü baskı sebebiyle (ki trotsky yurt dışına sürülmüştür) günah çıkarıyorlar ve türlü suçlar icat edip kabul ediyorlar. bu andan itibaren stalin in kucağına oturmuş oluyorlar. her seferinde kendi üzerilerine çullanan suçlamaları kabul ederek işin içinden sıyrılmaya çalışıyorlar ancak kendi kişiliklerini eziyorlar ve "gerçekt"en o seviyede uzaklaşıyorlar. 1928-1935 arasında zinoviev ve kamenev in yaptığı tek şey troçki ye sövmektir.

en son suçlama ise üzerlerine çullandığında daha beter bir baskı söz konusu. kişilikleri iyice ezilmiş, "teslim olmuş" bu şahıslar mahkeme heyetinden idam edilmelerini istiyorlar! bütün suçlamaları kabul edersek gene sıyırırız diye düşünüyorlar. mahkeme esnasında stalin e türlü yalakalıklar yapıyorlar. ancak bu kez deniz bitiyor ve hepsi kurşuna diziliyor."
 
sadece son sayfayı okumuştum, ilk sayfalara doğru geçtikçe gördüm ki "sen neymişsin be abi"!

ben stalinistim, biz stalinistiz, onlar stalinist.. öncelikle stalinizm diye bir şeyin olmadığından haberin yok ki senin! hiç kimse kendisine stalinist demez, stalinizm lafzını troçkistler ve özgürlükçü solcular kullanır, bir çeşit solculuk anlayışını betimlemek için (kızıl faşist lafının betimlediğiyle aynı).. stalinizmin marksizme hangi teorik katkısı olmuşturda veyahut stalin hangi kitapları yazmış, hangi kavramlar bulmuş, hangi çözümlemelerde bulunmuşta sen stalinizm diye bir şeyden bahsediyorsun? anlaşılıyorki, "isevilik", "musevilik" tarzından bi tanımlama bu, zira marksizmi tek bir adam fetişizmden ibaret bişey haline getimişsin, tebrik ederim.. ayrıca "avatar" ında çok komik, bütün sovyet halkının babası, güneşi temalı dandik stalin dönemi sovyet resmine pekte güzel bir örnek.. sanıyorum 17 yaşında flnsın, çile dolduruyosun bi yerlerde.. geçer bu günler, ama inşallah bi zamanların "stalinist" ağa babaların gibi bi sonraki aşaması sosyalizme ve marksizme küfretmek olmaz.. (ayrıetten "onlar stalinist" kategorisinden nazım hikmet'i de saymışsın ki, şairin troçkist suçlamasıyla tkp den atıldığından ve stalinin ölümünden sonra yazdığı şiirlerden haberin yok sanırım)

bildiğin bi kaç şeyi de ne güzel çarpıtıyosun.. lenin in vasiyetinde sverdlov çok yeteneklidir, genel sekreter o olsun gibisinden bi yaklaşım var mıdır? yoksa lenin'in kurduğu cümle yaklaşık olarak şu şekilde midir; "stalin kabadır, genel sekreterlik görevini yerine getirebilecek düzeyde değildir oysa troçki yaptığı bütün görevlerle yeteneğini göstermiştir".. "baba" ya olan sevgin idrak yeteneğine de ket vurmamışsa bu cümleyi anlaman gerekir.. ikincisi stalin devrimdeki önemli adamdı, troçki'nin bi önemi yoktur demeye getirmişsin.. troçki'nin kızıl ordu petrograd sovyeti başkanı olduğu sanıyorum stalinist tarih yazınında da geçer.. veyahut troçki nin kızıl ordu yu kurarak iç savaşta komuta ettiği.. başkenti kuşatacak silahlı kuvvetler komutanı devrimde önemsiz bi adamdır yani.. ayrıca sana bi ev ödevi, stalin devrim esnasında hangi görevdeymiş, öğren..

stalin'in 2. dünya savaşında hitler'le savaşması onun sosyalist olarak büyük saygı hakeden bi insan olduğunu göstermez.. bolşevik parti de 1. dünya savaşında çarın rusya yı savunmasına destek olmamış, bilakis köstek olarak devrim yapabilmiştir.. troçki nin 2. dünya savaşındaki lafzı "ne stalin ne hitler", bolşeviklerin 1. dünya savaşındaki lafzı "ne çar ne emperyalistler" devrimci duruş açısından aralarında fark yoktur.. ayrıca kruşçev in 20. kongre konuşmasında dediklerini unutmamak lazım, stalin in faşist saldırıya ne kadar hazırlıksız yakalandığı, üst düzey komutanları biçtiği için bir anda gencecik astları üst rütbe komutan yaptığını.. appassionata nın stalin in doğuya kaçmak için trenini hazırlattığı sözü de doğrudur, tanıkları vardır..

............

 
Aglatiyosunuz beni,
koala gibi kaliyorum okudukca,
lutfen devam etmeyin,
bence kapansin da bu baslik,
ne biliyoruz, ne kadar dogru biliyoruz ve nasil emin olabiliriz ki boylesine inanarak tartisiyoruz tarihi belgeleri, ya da kisileri??
o olmasa "belki" ve bence su an yasamayacaktik,
isterseniz o degil sunun sayesinde, 20 milyon insan sayesinde, jukov sayesinde vs. diyin,
ama su an yasiyoruz,
ve tartisilacak daha onemli seyler var,
bu resmen atari oynamak gibi bisey olmus sizin icin,
konu buradan acilinca kartal kesiliyosunuz,
madem marksizm basligi acildi, once baslayin marksizmden,
madde'nin tanimi uzerine tartisalim,
ereksellik uzerine,
devinim uzerine tartisalim,
"ruh" üzerine tartisalim, degisim üzerine, bir ve çok, zorunluluk ve rastlanti üzerine...
sonra geçeriz neo pozitivizme, ampiryokritisizme, devlet ve devrime, nisan tezlerine vs. vs.
Stalin tartistirmak, cok zekice bir oyundur,
ve anlamsizdir,
sonsuzun ne oldugunu düsünmekten bile daha spekülatiftir...
çünkü zaman makinemiz yok,
söyle teraneler de anlatmayin,
efendim iste gecmisi bilelim ki bilmemne bilmemne...
efendim ama orgüt teorisi, kalkinma plani qwej rsdsdfsd .......
devrimci durum yok, heyecanlanmayin,
boyle rock forumu koselerinde Lenin kesilirsek hic olmaz.
Lütfen,
ben en cok sizi seviyorum

Delikanlim!
Senin kafanin içi
yildizli karanliklar kadar
güzel korkunç kudretli ve iyidir
Yildizlar ve senin kafan
kainatin en mükemmel seyidir.
 
Eudaimonian demiş ki:
konu buradan acilinca kartal kesiliyosunuz,
madem marksizm basligi acildi, once baslayin marksizmden,
madde'nin tanimi uzerine tartisalim,
ereksellik uzerine,
devinim uzerine tartisalim,
"ruh" üzerine tartisalim, degisim üzerine, bir ve çok, zorunluluk ve rastlanti üzerine...
sonra geçeriz neo pozitivizme, ampiryokritisizme, devlet ve devrime, nisan tezlerine vs. vs.
Stalin tartistirmak, cok zekice bir oyundur,
ve anlamsizdir,
sonsuzun ne oldugunu düsünmekten bile daha spekülatiftir...
çünkü zaman makinemiz yok,
söyle teraneler de anlatmayin,
efendim iste gecmisi bilelim ki bilmemne bilmemne...
efendim ama orgüt teorisi, kalkinma plani qwej rsdsdfsd .......
devrimci durum yok, heyecanlanmayin,
boyle rock forumu koselerinde Lenin kesilirsek hic olmaz.
Lütfen,
ben en cok sizi seviyorum
Biz Marxizm'i biliyoruz (kendi çapımızda), bilgilerimi paylaşmam için karşı tarafın savunucusunun yada bu marxist de olabilir konu açması lazım (bildiğimiz şeylerin sürekli tekrarıyla pek uyuşamam) dolayısıyla benim kalkıpta madde nedir? ruh nedir? vs. gibi konular açmamı bekleme ki bu konular yıllarca tartışıldı ve sonuçta kutuplara ayrıldı, karşıt kutupların ne diyeceğini zaten biliyorum, işte bu yüzdendir ki tartışma konusu açmıyorum. Zaten biz Marxizm in uygulanacağı olguların koşullarının geçerliliği gibi düşüncelerin pratikliliği üzerinden yorum yapıyoruz tanımları değil, güncelliği üzerinden yorum yazılması için açıldı bu başlık, ders vermek için değil. Kimsenin Lenin kesildiği yok. (petrosyan Stalini hariç) Devrimci durum var (!) : işçiler bilincini kullansa bu sistem 45 dakika dayanamaz. sen bilinç yok dicen o yüzden durum yok dersin yanılıyorsun ikisi aynı şey değil. Devrim için koşul var, bilinç yok. Fakat bu eksiklik, bilinci yerinde saydırmaya sebep değildir. (Hem kötü bir şey tartışmak hiç bir şey tartışmamaktan daha iyidir. (bu kötü: sana göre kötü) Evet petrosyan dengesizi bizi geçmiş saçmalıklara yöneltiyor. Ama bu beni ne yıldırır nede susturur.
 
arkadaşlar kişisel tartışmalara meraklı değilim bir sorununuz varsa ö.m atın.tarih tartışması na girmek benim fikrim değildi ağzını her açışında(ya da klavyeyi her tıklayışta) staline hakaret etmeyi alışkanlık haline getirmiş bir kaç kişye cevap vermek gerekiyordu.çünkü bunlar her konuyu staline ve sscb ye hakaretle bitiriyorlar.abd bile artık onları ağzına almıyor yeter susun artık.ben yıllardır kendimi marksist bilirim ama troçki hakkında konuşmuşluğum 3-5 cümleyi geçmez.güncel sorun değil çünkü bu.
euda arkadaşım haklısn biraz boş konularda tartışıyoruz ama bu kadar hakarete stalini savunmak gerekiyordu.ama sanada bir konu da katılamıyacağım.yanlış konuları tartışıyoruz evet ama doğrusu sosyalizmin güncel sorunları olabilir mesela emperyalizmin yeni aşaması, ulusal sorun ve marksizm gibi elbette felsefi sorunlar da önemlidir ama marksın feurbach üzerine tezlerinde dediği gibi aslolan dünyayı değiştirmektir yorumlamak değil.ama yine de burada en yakın düşüncede olduğum kişi sensin .
sokak kedisi efendi sana ne desemki senin avatarın da fena değil.yaşımı tutturamadın yaklaşamadın bile.mahkemeler hakkında birşey demiyeceğim.1500 burjuva gözlemci bile diyememiş size mi düştü eleştirmek.yerin yedi kat dibinde yüzleri jiletle kesilerek öldürülen devrimciler isimlerini söylemiyor sizinkiler 1500 kişi içinde bülbül kesiliyor.güneydoğu da yurtsever direnişçilerin kızlarına tecavüz edildi yine teslim olmadılar vs vs...stalinizm diye bir şey yoktur.stalinizm leninizmin devamıdır ama stalinin sosyalist teoriye kattığı bir çok şey vardır.ulusal sorun,gelecekte tüm insanlığın tek dili konuşacağı tesbiti vs vs...ama ben stalinistim.bunu da sık söylemem hatta avatarımı da staline edilen küfürler yüzünden değiştirdim.mao ya küfredin maoist olurum fidele küfredin fidelist,chavezist vsist vsist...
revolte ;)
 
petrosyan demiş ki:
stalinizm diye bir şey yoktur.stalinizm leninizmin devamıdır
Şu stalinizm konusuna bir fikir için kaynağıyla birlikte yazıyorum:

Stalinizm

· Stalinizm diye bir şey var mıdır, varsa nedir?

Vardır. Sovyetler Birliği’nde 1920’lerin ortalarında işçi sınıfı, bürokrasinin karşı-devrimiyle iktidarı kaybetmiş ve böylelikle Ekim Devrimiyle kurulmuş olan işçi sınıfının egemenliği son bulmuştu. Bu karşı-devrimle işçi sınıfının egemenliğinin yerini bürokrasinin egemenliği almıştır. Bu egemenlik işçi sınıfının sömürüsüne ve ezilmesine dayanıyordu. Ancak kapitalizmden de farklı bir egemenlik türüydü. İşte Stalinizm kavramı her şeyden önce bu yeni bürokratik egemenlik sistemini ve bu sistemin kendine özgü ideolojisini anlatmaktadır. Neden Stalin’in adından kaynaklanan bir kavram gerekmiştir? Çünkü bu yeni peyda olan bürokrasinin mutlak lideri ve oluşturulan ideolojinin de başlıca mimarı Stalin’di. Bu yeni olguyu anlatacak kavramın da Stalinizm olmasından daha doğal bir şey olamazdı. Tıpkı Marksizm, Leninizm, Bonapartizm, Bismarkizm, Kemalizm vb. kavramlarında olduğu gibi.

· Stalinizm sorunu bir kişi sorunu mudur?

Hayır değildir. Stalin olmasaydı Mtalin diye biri olurdu. Önemli olan bir siyasal olgu ve eğilim olarak Stalinizmi doğru anlamak ve mahkum etmektir. Ama öte yandan bu, kişi olarak Stalin’i es geçmemiz gerektiği anlamına da gelmez. İşçi sınıfının davasına samimiyetle bağlı olan her sosyalist bilmelidir ki, Stalin işçi sınıfının düşmanı karşı-devrimci bürokrasinin en önde gelen elebaşıydı.

· Stalin Lenin’in devamı mıdır?

Asla! Aksine Stalin Lenin’in karşı-devrimci inkârıdır. Lenin’in temsil ettiği ne kadar devrimci değer varsa Stalin bunların hepsini ayaklar altına almıştır. Biri insanoğlunun yetiştirdiği en katıksız devrimcilerden biri, diğeri ise karşı-devrimcidir. Şüphesiz Stalin daha en başından itibaren bir karşı-devrimci değildi. Ama o zaman da o Stalin değildi. Onu, bildiğimiz Stalin yapan, liderlik ettiği karşı-devrimdir.
kaynak : http://www.marksist.com/genclik/FAQ/Stalinizm.htm

Bu görüşe katılmayan var mı? (petrosyan hariç)
 
Petrosyan zannediyorki Stalin'i eleştiren herkez, 80 öncesinde ve hatta günümüzde bile işkence olgusuna karşı tek kelime etmiyor. Stalin'e dokundurtmamak için bu konulardaki sözümona "duyarsızlığımzz" (ki diğer forumlarda bağıra bağıra devlet eliyle yapılan işkencelerden bahsettiğimide eklemek isterim!) söz konusu ediliyor.
Adam sana Moskova duruşmalarının kütüğünü yazmış. Katı kemalistlerin "ne yaparsa yapsın Atatürk en doğrusunu yapmıştır" skolastizmine özdeştir senin yaptığın. Stalin'e toz kondurmamak için engizistyon papazları gibi hiç bir karşı-cevap üretemiyorsun.
Eido'nun ujklaca girişine gelince, eğer gerçekten iyi niyetliyse, marxizminfelsefi derinlikleriyle ilgili argümanlar sunabilir. Marx'ın meta analizini burada uzun uzun açıklamak mümkün. Ancak ben burada propoganda yapamk niyetinde değilim. Çok isteyen üenmez alır okur. Forumdaki başlıklardan "boş" konuşulmayanlar arasında sivrilen bir başlık bu. Farklı görüşlerdeki tartışmaların olması bu başlıkta "boş" yazılar döndüğünün kanıtı olamaz.
 
dorukovic demiş ki:
abi konuşuyosunuz iyi güzel de nerde dünyayı kurtaracak marxistler? daha çook beklersiniz :LOL:

The_Unforgiven demiş ki:
olm ne zaman başardınız dünyayı kurtarmayı
harbiden beklersiniz
Düşüncelerinizi bu şekilde yazıpta bir yere varamazsınız, katılmadığınız bir şeyler varsa, çıkar argümanlarıyla birlikte yazarsınız, tartışırız... Gereksizlikten kaçının...
 
1000mirrors demiş ki:
The_Unforgiven demiş ki:
olm ne zaman başardınız dünyayı kurtarmayı
harbiden beklersiniz
Bu ne biçim üslup,ne biçim dil.Sizin bir satırlık beyniniz var,o bir satırda da kendinizi bozuk ifade ediyorsunuz.
hayatım boyunca bir satırlık lafı yüzlerce sayfaya zor sığdıran dangalaklardan nefret etmişimdir.
siz marxsistler de o dangalak takımına dahilsiniz. size,ideolojinize,geçmişinize,var olmayan geleceğinize kıçımla gülüyorum :kicsalla
şimdiye kadar bi b.k başaramadınız bundan sonra da hiç bi şey beceremeyeceksiniz.daha çook sürtülür burnunuz :LOL:
 
Saygısızlık, marx kimdir? amacı nedir? bilmeyenler henüz kendilerinin konu hakkında fikri yokken, yanlışta olsa bir ideolojiye böyle bir tavır göstermenin ancak iki anlamı olabilirki ben en hafif olan saygısızlığa yoruyorum bu davranışları, eğer burada tartışılanlardan daha iyi bir planınız varsa açıklayın bizde öğrenip ders alalım, burada gördüğünüz yanlış fikirler varsa söyleyin tartışıp hatalıysak kabul edelim, ama okumadan hadi len marksist komünistler yok ateistler, yok satanistler gibi kavram tepkilerine gerek yok en hatalı kavramların bile doğru bir yeri vardır önemli olan bunları görüp ayıklayıp benimsemektir...
 
Sizin gibi marxsist şebeklerin bir ülkeyi 100 yıl içinde nasıl kerhaneye çevirdiklerini gördük, yaşadığım ülkeyi de kerhaneye çevirmenizi istemiyorum
Sizin gibi düşünenlerin geçmişte nasıl bir ülkeye s.çtığını gördük, sefalet içinde hepsi
:kustum
 
The_Unforgiven demiş ki:
Sizin gibi marxsist şebeklerin bir ülkeyi 100 yıl içinde nasıl kerhaneye çevirdiklerini gördük, yaşadığım ülkeyi de kerhaneye çevirmenizi istemiyorum
Sizin gibi düşünenlerin geçmişte nasıl bir ülkeye s.çtığını gördük, sefalet içinde hepsi
:kustum
marksist değilim ama bu ülkeyi kerhaneye çevirenlerinde marksist olmadığını biliyorum, benimsemiyor veya sana ters geliyor olabilir ama hakaret etmek çok kolay, önemli olan yapıcı olmak senin fikrin nedir herhangi bir fikrin var mı?
 
Geri
Üst