Amatör grupların tanıtımı (Radyo Hacettepe)

A

aLt_GeCiT

meraba arkadaşlar.ben radyo hacettepede altgeçit adlı alternatif rock bazlı bir program sunuyorum.radyomuzun bir başka programcısı mertin(ikinci el şarkılar) sayesinde haberdar olduğum bi durumdan ötürü burdayım.mert amatör grupların coverlarını programında çalabiliceğini belirtmişti ve çaldı da geçtiğimiz programında.öğrendiğim kadarıyla programa gruplar tarafından bayağı talep olmuş..coverların yanısıra kendi bestelerini de göndermek isteyen gruplar da olmoş.Mertin programı cover içerikli olduğu için mertin önerisiyle burda ben devreye giriyorum.eğer bestelerinize güveniyosanız [email protected] adresinden bana ulaştırabilirsiniz.(kayıtlar teknik anlamda radyo için yeterli düzeyde olmalı ve bide ingilizce olmak zorunda radyomuzun formatından dolayı.)şimdi biraz pogramdan bahsediyim.beste göndermek istiyenler için bi fikir olsun.programın adı altgeçit.her Perşembe 19.00da radyo hacettepede yayınlanıyo.Genel olarak alternatif rock olarak geçiyor formatı, alt metal, indie rock, retro, grunge da çalıyorum ruh halime göre.Esasında oldies hariç rock muzik çalıyorum denilebilir.sonuç olarak mail adresim ilgilenenlere açık.bir de bestelerini çalıcağım grupların tanıtımlarınada yer vericem kesinlikle.şimdilik söyleyeceklerim bukadar sanırım.bilmiyorum aklımdakileri tam olarak aktarabildim mi?Ayşe
 
Amatör gruplara destek vermen güzel birşey. Peki nedir bu "İngilizce" olayı? Türkiyeli "amatör" rock gruplarının neden İngilizce şarkı söylemesi gerekiyor? DJ'ler niye Türkçe konuşuyor? Radyo yönetimi istisnai bir karar çıkarmamakta diretiyor mu yoksa?
 
english.. interesting indeed!!
diyecek şey bulamıyorum gerçekten.. nasıl nasıl neden?

bir sorum var sizlere; rak müzik ingilizce olmalı diyen insanlar kümesiyle; türkiyede rak kültürü yok diyen adamlar kümeleri eş küme midir?

kümeleri geçtikten sonra "intermediate course of english for artists and fans" açıyorum ki; türkiyede de rak kültürü gelişsin serpilsin.
 
  • Konu Sahibi Konu Sahibi
  • #4
Tabiki amatör türk rock gruplarının ingilizce şarkı söylemesi gerekmiyor.ama radyo hacettepe=yabancı müzik yayını yapan yerel radyo,ben de radyo yönetimi diil sadece programcı olduğuma göre bu durumu değiştirmem pek olası görünmüyor.ama amatör gruplara yer vermeyi gerçekten çok isterim.şimdilik sadece formatı radyoya uyan gruplara yer verebilicem üzülerek belirtiyorum.umarım ilerde tükçe bestelere de yer veririz diyorum.bi de ilk yazımdan "rock müzik ingilizce olmalı" gibi bir sonuç çıkarılmasını da ilginç ve yaratıcı buldum doğrusu.
 
Arkadaşlar radyo yayıncıları formatlarını belirtmiş, ortaya koymuşlar. Yapımcı onlar olduklarına göre format diline de onlar karar verecektir. Kaygılarınızı paylaşıyorum, fakat bunun tartışma yeri burası değil.

Sevgi, saygı.
 
Tartışma yeri burası değil de neresi?Saçma salak bişey olma çabasında insanların gereksiz muhabbetleri.Ben almam alana da mani olmam!!!!!!
 
rak müzik ingilizce olmalı diyen insanlar kümesiyle; türkiyede rak kültürü yok diyen adamlar kümeleri eş küme midir?

sorusunun cevabı Amatör gruplar başlığında aranmaz sevgili Veddie. Bu gidilir Müzik, ya da Rock Müzik başlıkları altında tartışılır. Siz almayın, evet alana da mani olmayın. Hatta gereksiz gerginlik de yaratmayın mümkünse.
 
aLt_GeCiT demiş ki:
Tabiki amatör türk rock gruplarının ingilizce şarkı söylemesi gerekmiyor.ama radyo hacettepe=yabancı müzik yayını yapan yerel radyo,ben de radyo yönetimi diil sadece programcı olduğuma göre bu durumu değiştirmem pek olası görünmüyor.ama amatör gruplara yer vermeyi gerçekten çok isterim.şimdilik sadece formatı radyoya uyan gruplara yer verebilicem üzülerek belirtiyorum.umarım ilerde tükçe bestelere de yer veririz diyorum.bi de ilk yazımdan "rock müzik ingilizce olmalı" gibi bir sonuç çıkarılmasını da ilginç ve yaratıcı buldum doğrusu.

Şimdi, sen benim sorularımı cevaplamamışsın.
Diyorsun ki, Radyo Hacettepe sadece yabancı müzik yayını yapar. Benim bu konudaki sorum; sen hiç radyo yönetimine amatör grupları tanıtacağım bir programda Türkçe müzik yapabilir miyim diye sordun mu? Onlar da hayır yapamazsın diye diretti mi? Zaten radyo yönetimi Türkçe'ye bu kadar karşı olsa DJler de İngilizce konuşurdu değil mi? :D
Bu son yazdığım size aptalca ve çocukça gözükebilir ama lütfen bir daha düşünün.
Son olarak; ilk yazından rock müzik türkçe olmalı diye birşey çıkarmadım. Ama isteseydim bu sonuca kolaylıkla varırdım :D
Eğer ortada bir "yanlış" varsa, bu yanlış senin değil merak etme. Daha yukardakilerin. Senin belki diretmeme gibi küçük bir eksiğindir bu konudaki rolün.
Kimsenin yanlış anlaşılmaması dileğiyle
 
euphrates demiş ki:
aLt_GeCiT demiş ki:
Tabiki amatör türk rock gruplarının ingilizce şarkı söylemesi gerekmiyor.ama radyo hacettepe=yabancı müzik yayını yapan yerel radyo,ben de radyo yönetimi diil sadece programcı olduğuma göre bu durumu değiştirmem pek olası görünmüyor.ama amatör gruplara yer vermeyi gerçekten çok isterim.şimdilik sadece formatı radyoya uyan gruplara yer verebilicem üzülerek belirtiyorum.umarım ilerde tükçe bestelere de yer veririz diyorum.bi de ilk yazımdan "rock müzik ingilizce olmalı" gibi bir sonuç çıkarılmasını da ilginç ve yaratıcı buldum doğrusu.

Şimdi, sen benim sorularımı cevaplamamışsın.
Diyorsun ki, Radyo Hacettepe sadece yabancı müzik yayını yapar. Benim bu konudaki sorum; sen hiç radyo yönetimine amatör grupları tanıtacağım bir programda Türkçe müzik yapabilir miyim diye sordun mu? Onlar da hayır yapamazsın diye diretti mi? Zaten radyo yönetimi Türkçe'ye bu kadar karşı olsa DJler de İngilizce konuşurdu değil mi? :D
Bu son yazdığım size aptalca ve çocukça gözükebilir ama lütfen bir daha düşünün.
Son olarak; ilk yazından rock müzik türkçe olmalı diye birşey çıkarmadım. Ama isteseydim bu sonuca kolaylıkla varırdım :D
Eğer ortada bir "yanlış" varsa, bu yanlış senin değil merak etme. Daha yukardakilerin. Senin belki diretmeme gibi küçük bir eksiğindir bu konudaki rolün.
Kimsenin yanlış anlaşılmaması dileğiyle

euphrates demiş ki:
Şimdi, sen benim sorularımı cevaplamamışsın.

Arkadaşlar,
Ben kendi adıma cevap vereyim. Hatta utanmadan Ayşe'nin adına da cevap veriyor olacağım, çünkü yapmaya çalıştığımız şey aynı. İkimiz de Radyo Hacettepe'de programcıyız, yönetici değil. Bu birincisi. Sorulara cevap vereyim, sonra kendim de birşeyler ekleyeceğim;

euphrates demiş ki:
Diyorsun ki, Radyo Hacettepe sadece yabancı müzik yayını yapar. Benim bu konudaki sorum; sen hiç radyo yönetimine amatör grupları tanıtacağım bir programda Türkçe müzik yapabilir miyim diye sordun mu?

Evet, bunu ben de diyorum, ve cevabım da nedenini bilmediğim, anlayamadığım şekilde kimsenin anlamak istemediği kadar net. Evet! Ben, bizzat radyo yönetimine gittim, ve "cover gruplarına programımda yer vermek istiyorum, bu mümkün mü?" sorusunu sorduğumda "yabancı sözlü olduğu sürece (yabancı söz demek İngilizce demek değil, isterse Rebel'ce olsun) mümkün" cevabını aldım. Buraya kadar herşey tamam mı? Biliyorum, inanmayacaksınız, umursamayacaksınız ama, "Bir programda Türkçe müzik çalabilir miyim? Yayın akışına bir istisna koyamaz mıyız?" sorusunu da yönelttim, ama aldığım cevap değişmedi. "Onlar da hayır yapamazsın diye diretti".
Çok önemli bir nokta var, Radyo Hacettepe Türkçe'ye karşı değil. Eğer öyle olsa, onca diksiyon dersini almazdık, bir sürü zaman harcamazdık boş yere.
Bir örnek vereyim; İngilizce eğitim yapan bir üniversiteye girip, daha sonra "kahrolsun İngilizce eğitim, bu ne rezalet?" diye ortaya çıkıp, dersi veren hocaları protesto edip derse girmeyerek derslerin artık Türkçe verilmesini sağlayabilir misiniz? Eğer ki İngilizce eğitim görmek istemiyorsanız, oraya girmeyebilirsiniz, veya "İngilizce eğitim" kuralını uygulayan yöneticilerle iletişime geçer, şikayetini belirtirsiniz. Derste yırtınmanız, "hocam Türkiye'de yaşıyoruz!" diye haykırmanız hiçbirşey değiştirmez. Hacettepe Üniversitesi'nde okuyorum, bu anlattığım geçen hafta yaşadığımız bir örnek, ve sanırım buradakiyle de bire bir olmasa bile büyük ölçüde örtüşüyor.

euphrates demiş ki:
Eğer ortada bir "yanlış" varsa, bu yanlış senin değil merak etme. Daha yukardakilerin. Senin belki diretmeme gibi küçük bir eksiğindir bu konudaki rolün.
Kimsenin yanlış anlaşılmaması dileğiyle

Çok güzel. Çok insan bunu da diyemiyor. Kafanda soru işareti kalmasın, bizim de diretmeme gibi bir eksiğimiz yok. Diretme gibi bir hakkımız yok en başta, ama denemedik de değil. Sadece bilin ki daha fazla denememiz halinde Türkçe müzik grupların faydalanamadığı gibi, artık yabancı sözlü müzik yapan grupların da faydalanabileceği bir grup olmayacak. Yani almıyor olacaksınız, ve biraz daha diretip, "kurallar çiğnenmek içindir" diye ortaya çıkmamız halinde de alana da mani olmuş olacağız elbirliğiyle. Sonuçta İkinci El Şarkılar'ı dinleyenler bilir, elimden geldiğince esnetiyorum koşulları; profesyonel 32 kanal kayıt istemiyorum. Radyo için çok iyi birşey olmasa bile "dinlenebilecek" her kalitede kayda yer vermeye çalışıyorum vs. Yani mesela bunlar benim "elimden geldiği ölçüde esnettiğim" şeyler, ama yapılan müziğin dili hakkında kurallar daha katı, yapabileceğim birşey yok.

Veddie demiş ki:
Tartışma yeri burası değil de neresi?Saçma salak bişey olma çabasında insanların gereksiz muhabbetleri.Ben almam alana da mani olmam!!!!!!

Arkadaşlar benim "Amatör cover gruplarının tanıtımı" başlığındaki yazımı sanırım okumadınız. Daha önce bu tartışmayı yaşadık, elimizden gelen birşey yok. En azından biz bir gün radyo yöneticisi olana kadar, üzgünüm... Eğer ki her birimiz de "Türkçe müziğe yer vermeyen radyoda programcılık yapmam, yapana da mani olmam" diye ortaya çıkarsak, hiçbirimiz hiçbiryere gelemeyeceğiz. Ayrıca şunu da atlamamız lazım; radyo yöneticisinde de bitmiyor iş bazen. Sonuçta bir üniversite radyosuyuz, ve rektörlük her zaman son sözü söyleme hakkına sahip. Bir de şu var ki, diğerlerini bilemiyorum, ama en azından Radyo Hacettepe bir evrim içerisinde. Yani 24 saat klasik müzikten, geldiğimiz noktayı gözden kaçırmamak lazım. An'a değil, sürece bakmak biraz daha iyimser bir tablo çizmeye yardımcı olabilir. Hem sizin -dinleyici olarak- hem de bizim -programcı olarak- çaba göstermemizle belki iki sene içinde çok şey değişebilir.

Sevgili Türkçe dostu Veddie; sanırım bu cümle -"Saçma salak bişey olma çabasında insanların gereksiz muhabbetleri."- Türkçe, ama benim 'Türkçe'm yetersiz kaldı bu cümleyi anlamak için. Sürekli "yabancı sözlü" müzik çaldığımdan olabileceğinden şüphe ediyorum.

Euphrates gibi düşünen, suçun bizde olmadığına inananları dışarıda tutarak, diğerleri için şöyle bir şey söylemek istiyorum; en basitinden birkaç olasılık var diye düşünelim. Birincisi Deniz'in (geçen seneki bahsettiğim tartışmada yazmıştı o da benzer şeyleri, radyomuzun eski programcılarından kendisi), Ayşe'nin ve benim Türkçe müziğe karşı olmamız (ki ben Türkçe sözlü rock yapan bir grubun elemanıyım). İkincisi üçümüzün birden gelen şikayetleri umursamayıp dinleyiciye karşı tavır alarak radyodan "Türkçe sözlü rock yayını" talebinde bulunmamış olmamız. Üçüncüsü de, elimizden geleni yapıyor olmamıza rağmen gücün bizde olmaması nedeniyle istediğimiz yönde değişiklikler yapma yetkimizin bulunmaması. Bunlardan istediğinize inanabilirsiniz, karar sizin.

Son olarak da şunu söyleyeceğim; lütfen köstek değil, destek olun. Yani "saçma sapan birşey yaptığımızı" değil de, elimizden geleni yaptığımızı düşünün, buna inanın lütfen, ve şikayetlerinizi buradan bize değil, doğrudan yöneticilere iletin. Biz de iletiyoruz tabii ki yönetime, ama bu hiçbir zaman yeterli değil.

Zamanınızı aldığım için özür dilerim, ama umarım açık nokta kalmamıştır, herşey kafanızda netletmiştir. Eğer ki durumla ilgili şikayetiniz varsa, bunu [email protected] adresinden yönetime iletmeniz en doğrusu olur. Burada kimi arkadaşların kullandığı gibi saldırgan bir dille iletmeniz, genelde mesajınızın okunmaması, veya umursanmamasıyla sonuçlanır, mesajı yazan kişiyi tatmin dışında herhangi bir fayda sağlamaz.

Hoşçakalın...
 
Ayrıntılı ve açıklayıcı cevabın için teşekkürler. Eminim diğer arkadaşların da sitemleri size değil, yönetimedir. Yanlış anlaşılmalara jest ve mimiklerin eksikliğinden dolayı forumlarda çok sık rastlanır, bilirsin :D
Amatör ve yerli yapım müziğe desteklerinizin devamını diliyorum. Ben bizzat yönetimle görüşmeye çalışacam. Bakalım benim akademisyen-müzisyen grup arkadaşlarım iyi duygu sömürüsü yapabilecek mi :D
 
mert söylenmesi gereken herşeyi söylemiş.bişeyler eklememe gerek yok sanırım.umarım tüm yanlış anlaşılmalar ve bazı agresif tavırlar son bulur böylece
 
Biraz sert olmuş,çok özür dilerim.Yazarken biraz sinirliydim.İnsanlar zaman zaman mantıksız şeyler yapabiliyor.Tekrar çok özür dileyerek affınıza sığınıyorum.
 
euphrates demiş ki:
Ayrıntılı ve açıklayıcı cevabın için teşekkürler. Eminim diğer arkadaşların da sitemleri size değil, yönetimedir. Yanlış anlaşılmalara jest ve mimiklerin eksikliğinden dolayı forumlarda çok sık rastlanır, bilirsin :D
Amatör ve yerli yapım müziğe desteklerinizin devamını diliyorum. Ben bizzat yönetimle görüşmeye çalışacam. Bakalım benim akademisyen-müzisyen grup arkadaşlarım iyi duygu sömürüsü yapabilecek mi :D

Rica ederim =) Anlayışlı olduğun için ben teşekkür ederim... Umarım çabaların sonuç verir, ve Türkçe sözlü parçalara da yer verebiliriz ;)

Veddie demiş ki:
Biraz sert olmuş,çok özür dilerim.Yazarken biraz sinirliydim.İnsanlar zaman zaman mantıksız şeyler yapabiliyor.Tekrar çok özür dileyerek affınıza sığınıyorum.

Bunu farketmene çok sevindim =) Açıkçası korkuyordum aynı şekilde devam edeceğinden. Sorunun nerde olduğunu görmüşsün, hiç önemli değil gerisi bence. ;)
Yazdığım mesaj yeterince açıklayıcı olmuş sanırım. Açıkçası ben de bu kadar olumlu yanıtlar almayı beklemiyordum, çok sevindim herşeyin biraz daha netlik kazandığına. Anlayışınız için çok teşekkürler arkadaşlar...
Koşullar elverdiğince her zaman yanınızdayız ;)

Görüşmek üzere...
=)
 
Öncelikle bu başlığı ve tartışmayı malesef yeni gördüm. Bir yandan okurken, diğer yandan yazacağım cevabın içeriğini düşünüyordum. Ama gördüğüm kadarıyla Mert uzun cevabında gerekli olan herşeyi yazmış. Tartışma da gayet olumlu bir şekilde sonuçlanmış.
Daha önce de bu tartışmaları, başka başka forumlarda Mert de, ben de çok yaptık. Genelde ilk mesajlarında çok agresif ve anlaşılmaz olan kişiler, birçok açıklamaya rağmen, sonradan aynı şekilde devam ettiler. Bu nedenle, yukarıda, önceki tavırlarını fazla sinirli bulup değiştiren arkadaşıma teşekkür ediyorum. Galiba artık bu konuda yol katetmeye başladık. Tartışmak ve paylaşmak her zaman ileriye götürür.

Benim burada eklemek istediğim minik bir konu var. Radyo Hacettepe'nin eski programcısı olarak, radyoya girdiğim ilk günden itibaren amatör grupların "türkçe" de olan, bestelerine yer vermek istediğimi söyledim. Olumsuz cevaplara rağmen mütemadiyen bu isteğimi dile getirdim. Ama, iş gerçekten de yönetimde bitmiyor. Ben radyomu ve yönetimimi seviyorum, ve bu tartıştığımız konuyu geyet net olarak anlayabilecek insanlar olduklarını biliyorum. Ancak bu bir üniversite radyosu, rektörlüğe bağlı. Ve hepimiz biliyoruz ki, rektörler böyle "ani" değişikliklere sert tepkiyle yaklaşırlar. Mert'in şurada dediği gibi:

89 demiş ki:
Bir de şu var ki, diğerlerini bilemiyorum, ama en azından Radyo Hacettepe bir evrim içerisinde. Yani 24 saat klasik müzikten, geldiğimiz noktayı gözden kaçırmamak lazım. An'a değil, sürece bakmak biraz daha iyimser bir tablo çizmeye yardımcı olabilir. Hem sizin -dinleyici olarak- hem de bizim -programcı olarak- çaba göstermemizle belki iki sene içinde çok şey değişebilir.

Radyo Hacettepe'nin yönetimi böyle değişiklikleri zaman içerisinde, ufak ufak ikna ederek yapıyor zaten. Ama bu süreç elbette uzun oluyor. Şu anda Türkçe sözlü müziğe izin verilmiyor olması, gelecekte de böyle olmasını gerektirmez. Yönetime mail atın, arayın, isteklerinizi belirtin ki, rektöre giderken yönetimin elinde de birşey bulunsun.
Mesela, Ayşe'nin programı [ALT GEÇİT] için talebin fazla olması, gönderen grupların da Türkçe besteler yayınlanması isteğinde bulunması bu süreci hızlandıracaktır.

Hem amatör grulparın radyolarca desteklenmesini istemek, hem de programcıların üzerine, onların çözemeyeceği bu tür sorunlar için bu kadar gitmek, haksızlık gibi geliyor bana. Burada, en azından Radyo Hacettepe için söylüyorum, iş programcılarda değil, aktif dinleyicilerde bitiyor.

Şimdiii, Alt Geçit için "ingilizce" bestelerinizi bekliyoruz efendim :)
Esenle kalın
Dilinizden utanmayın, utandırmayın ;)
 
Radyo Hacettepe gercekten cok buyuk yok kat etti, ilk yayin yaptiklari donemlerle kiyaslarsak bunu cok daha net gorebiliriz. Emek verenleri takdir ediyorum cunku bunun zor bir is oldugunu tahmin edebiliyorum...

Herkes ingilizce rock cover'larini yollasin arkadaslar :elsallaa
 
tekrar merhaba herkese!
since yesterday ve fungu grubunu tanıttık bile.iki grup da kendi tarzlarında son derece iyiydi.radyoca sevdik kendilerini.sırada ruhun gemisi var.e darısı tüm amatör grupların başına diyorum. :D
ayşe
 
selamlar
iki yıldır hayalini kurdugum ve neredeyse hayata gecirmek uzereyken maddi sebeplerden dolayı olamayan-uygulanamayan önemli bir olusum icerisindesiniz...
keyifli ve lezzetli bir atmosfer yakalamıssınız...
emegi gecen her kesi tebrik etmek isterim...
umarım her sey istediginiz gibi olur...
eger herhangi bir konuda paslasmak isterseniz büyük zevk duyarım...
iyi calısmalar...
tolga aktas :)
 
89 demiş ki:
....

Ben, bizzat radyo yönetimine gittim, ve "cover gruplarına programımda yer vermek istiyorum, bu mümkün mü?" sorusunu sorduğumda "yabancı sözlü olduğu sürece (yabancı söz demek İngilizce demek değil, isterse Rebel'ce olsun) mümkün" cevabını aldım.
Buraya kadar herşey tamam mı?
Biliyorum, inanmayacaksınız, umursamayacaksınız ama, "Bir programda Türkçe müzik çalabilir miyim? Yayın akışına bir istisna koyamaz mıyız?" sorusunu da yönelttim, ama aldığım cevap değişmedi.

Onlar da "hayır yapamazsın" diye diretti.
Çok önemli bir nokta var, Radyo Hacettepe Türkçe'ye karşı değil. Eğer öyle olsa, onca diksiyon dersini almazdık, bir sürü zaman harcamazdık boş yere.
....

ama yapılan müziğin dili hakkında kurallar daha katı, yapabileceğim birşey yok.

...

Ayrıca şunu da atlamamız lazım; radyo yöneticisinde de bitmiyor iş bazen. Sonuçta bir üniversite radyosuyuz, ve rektörlük her zaman son sözü söyleme hakkına sahip. Bir de şu var ki, diğerlerini bilemiyorum, ama en azından Radyo Hacettepe bir evrim içerisinde.

...

Selamlar :)

Belli noktada açıklamalar yapılmış.

Benim garipsediğim, her dilde olabilir şarkılar ama bir tek Türkçe olamıyor.
Yani sadece "İngilizce" diye tutturulsa tutarlı olacaktı.
Ama Rebelce bile olup Türkçe olamaması Türkçe'yle ilgili bir sorun olduğunu gösteriyor.

Gelelim diğer dillerde şarkı yapılmasına.

Bir kaç iyi yabancı dil eğitimi almış kişi dışında insanlardan düzgün ve hatasız bir dille yabancı dilde şarkı yazmasını nasıl bekleyebilirsiniz ki (daha kendi dilimizde gerektiği kadar düzgün yazamazken).

Mesela ben. Eski bir kız arkadaşıma yazdığım bazı İngilizce şarkılar var.
Ama biliyorum ki bir sürü hatayla dolu sözleri.
Neyse ki O'nun da anadili İngilizce değil de oradan yırtıyorum :)

Şimdi bu şekilde yazılmış şarkıları kime, nasıl tanıtırız?

Yabancılarsa hedef kitle, onlar zaten gülerek dinleyeceklerdir şarkıları.
Türkler ise, İngilizce olması gereksiz, kendimizi en iyi ifade ettiğimiz dil dururken.

Bu durumda İngilizce'ye (HÜ'nün anadiline yani) zarar vermiş olmaz mıyız :)
Yönetim buna nasıl izin verir :)

Burada sözüm elbette bunca açıklamadan sonra size değil. Ama muhattap sizsiniz maalesef.
Yönetimin e-mailleri açacağından bile kuşkuluyum ("Virüs vardır" deyip açmam ben de olsam bilmediğim iletileri :) )
Belki bu tartışmalar sizin için de (bir dahaki sefere yönetimin karşısına çıkışınızda elinizi güçlendirmek açısından) faydalı olabilir.

Bir üniversite radyosu olarak Radyo ODTÜ size iyi bir örnek teşkil edebilir bence.
Yabancı dilde yayın yapma anlayışını benimsemiş başarılı bir örnek.

Ama bakıldığında özel gün ve saatlerde Türkçe şarkılar yayınlandığını görüyoruz.
Yani katı bir sınırlama söz konusu değil.

Ve ulaştıkları dinleyici sayısı (kendi sınıflarında) gayet yüksek.
Sonuçta radyo ve televizyonlar izleyicisi ve dinleyicisi olduğunda anlam kazanan kurumlar.

Bu durumda belli konular zamanla netleşecektir eminim.
Sadece klasik müzik yayınından bu günlere gelinmiş olması da bunun bir göstergesi :)

Radyoların özgürlük olduğu doğru ama herhangi bir dile yasak koymak çelişki yaratmıyor mu?
"Format" diyenlere Radyo ODTÜ, istenince bütünlüğü bozmadan istisnalar olabildiğine güzel bir örnek.

Umarım dil konusunu yakında aşarsınız da hem katılım hem de ilgi çok çok artar.

Belki ben de ingilizce şarkılarımdan birkaçını yollarım eğer İngiliz/Amerikalılara dinletmeyeceğinize söz verirseniz :)

Kolay gelsin

Başarılar :)

P.S: I just realised your program's name: Alt Geçit :) :)
(Gramerim bozuk olabilir, kusura bakmayın :) )
 
Geri
Üst