Alışveriş Yaptığınız Kişiler Hakkında Yorumlarınız
- Konuyu açan DrB
- Başlangıç tarihi
gogostar demiş ki:
Güle güle çal Gökhan.
B 8)
mfikret demiş ki:
yaw fikret ne adamsın, pazarlık işin raconu 😀 yapcaz elbet, kotu mu oldu, muhabbette koyulaştı ne guzel 🙂
kargoyuda ne kadar tuttu bılmıyorum ama onceligi aletın saglam gıdıp sana ulasmasına verdım, nede olsa 3-5 ytl daha fazla kargo parası vermek, bozuk bı tonelabı tamır ettırmek ıcın verecegın paraların yanında cok daha karlı olacaktır..
hautparleur nickli arkadaşla gitar takası yaptık sorunsuz bir alışverişti gitar söylediği gibi tertemiz geldi..
güvenle alışveriş yapabilirsiniz.. 😛
güvenle alışveriş yapabilirsiniz.. 😛
satanonfire demiş ki:
satanonfire arkadaşımız bc rich king V kasa gitarı "uçak yavrusu" tekniğiyle o kadar iyi paketlemiş ki 10 dk sürdü gitarı paketten kurtarmak...
kendisi 10 numara insan olduğu kadar güvenilir,ahlaklı,dürüst bir tc vatandaşıdır...
Bilgilerinize arz ederim...
Arkadaşlar yazacaklarım, bir firmayı komple karalamak adına değil , belli ürünler üzerinde tekelleşmiş olan firmaların müşteriye bakış açısına itafen yazılmıştır , maksat kimseyi karalamak olmadığı için firma adını yazmak istemiyorum ama hepiniz tahmin edebilirsiniz.
Uzun zamandır İbanez RGT42DX marka gitarın peşindeyim,
nihayetinde bu gitarı almaya teşebbüs edebilecek nakit parayı denkleştirdim, maksadım peşin alımda mümkün olduğunca iskonto yaptırmakdı.
Gittiğimde showroomda bir de İbanez s670 model gördüm onunla da ilgilendim, hatta rgt42 ve s670 arasında değerlendirme yapmak için teknisyen desteği istedim , bana sonuç olarak rgt nin yanında s670 için rgt nin yanında gitardan bile sayılmaz dediler.
Bunun için herkesce malum olan İstanbuldaki güzide ibanez satıcımıza gittim,
ellerinde daha önce gittiğimde 4 adet İbanez RGT42 gitar vardı,
bu kez gittiğimde ellerinde bir tane kalmıştı.
Kalan bu ibanez daha önce gördüğüm dört rgt42 den biriydi ve bu dört rgt42 nin bir tanesi sanırım oraya gitar denemek için gelen gençler tarafından bir yere çarpılmış ve bozuk para büyüklüğünde derin bir yara izi vardı,
Hatta bu yara izini görünce satıcılardan birini çağırıp bakın gitarınızda yara var ,bunu show roomda tutmanız hoş olmaz demiştim,
onlarda aaa...! nasıl olmuş, kim çarpmış? gibi tepkiler vermişlerdi.
Bu kez rgt42 müşterisi olarak gittiğimde elimde incelemekte olduğum gitarın bu çarpılmış gitar olduğunu fark ettim, derin yara izine polyester doldurup üstünü siyaha boyamak sureti ile makyaj yapılmıştı.
Ben yarayı fark edip gösterdim ve alıcı olduğumu fakat yaralı bir gitarı yeni gitar alıcısı olarak alamayacağımı belirttim, beni ikna etmeye , tonu etkilemeyeceğine ikna etmeye çalışınca , "siz yeni araba alacak olsanız çamurluğu macunlu bir "0" km araç alırmısınız dedim" haklısınız dediler,
bunun üzerine %10 luk peşinat indiriminin yanında %2darbeden dolayı indirim teklif ettiler, yani darbeli gitarı nakit olarak %12 indirim ile vermeyi teklif ettiler , bana cazip gelmedi.
Bu sefer az önce rgt nin yanında berbat sayılır dedikleri s670 modelini göklere çıkarmaya başladılar, ben kibarlık olsun diye gitarı incelemek için elime aldığımda bu gitarında tremolo sistemini gövdeye bağlayan somunlardan birinin olmadığını fark ederek satıcıya gösterdim, bana " sen de ne kadar çok inceliyosun senden de bir şey kaçmıyor " gibi bir tepki aldım.
bir süre sonra dükkandan çıkıp bu darbeli gitardaki iskontoyu değerlendirmek üzere fender satan başka bir mağzaya gittim ve benzer bir darbeli gitardaki iskonto tutarını sordum , bana %25 civarı iskonto yapabileceklerini söylediler.
Ben bunlar üzerine yeniden diğer dükkana dönüp darbeli gitarı almayacağımı ve yeni gelecek partideki rgt42 lerden birini gerekirse kapora verip ayırtmak istediğimi söyledim ama yeni partide rgt42 nin olmayacağı bilgisini aldım.
Bunun üzerine internet üzerinden online satış yapan ünlü bir firmanın direkt ofisinin yolunu tuttum ama aylardır sitede kampanya yaptıkları indirime soktukları rgt42 model ürünün aslında stoklarında olmadığını öğrendim.
Her neyse buradaki rahatsız olduğum konu neden paramız olduğu halde tercihlerimize göre değil ancak bize sunulana göre hareket etme zorunda olduğumuz.
bu konuda biraz canım sıkıldı ve paylaşmak istedim,
Eminim bir çok arkadaş yeni gitar alıyorum diye gidip fark etmeden defolu ürün almıştır.
Bu arada, bir süre sonra yurt dışından gitar getiren bir firmanın ürünlerinin gümrük işlerini yapan bir arkadaştan gitarların yurt dışından geliş fiyatlarını öğrendim ve bu da beni kat be kat rahatsız etti , herkese selamlar.
Uzun zamandır İbanez RGT42DX marka gitarın peşindeyim,
nihayetinde bu gitarı almaya teşebbüs edebilecek nakit parayı denkleştirdim, maksadım peşin alımda mümkün olduğunca iskonto yaptırmakdı.
Gittiğimde showroomda bir de İbanez s670 model gördüm onunla da ilgilendim, hatta rgt42 ve s670 arasında değerlendirme yapmak için teknisyen desteği istedim , bana sonuç olarak rgt nin yanında s670 için rgt nin yanında gitardan bile sayılmaz dediler.
Bunun için herkesce malum olan İstanbuldaki güzide ibanez satıcımıza gittim,
ellerinde daha önce gittiğimde 4 adet İbanez RGT42 gitar vardı,
bu kez gittiğimde ellerinde bir tane kalmıştı.
Kalan bu ibanez daha önce gördüğüm dört rgt42 den biriydi ve bu dört rgt42 nin bir tanesi sanırım oraya gitar denemek için gelen gençler tarafından bir yere çarpılmış ve bozuk para büyüklüğünde derin bir yara izi vardı,
Hatta bu yara izini görünce satıcılardan birini çağırıp bakın gitarınızda yara var ,bunu show roomda tutmanız hoş olmaz demiştim,
onlarda aaa...! nasıl olmuş, kim çarpmış? gibi tepkiler vermişlerdi.
Bu kez rgt42 müşterisi olarak gittiğimde elimde incelemekte olduğum gitarın bu çarpılmış gitar olduğunu fark ettim, derin yara izine polyester doldurup üstünü siyaha boyamak sureti ile makyaj yapılmıştı.
Ben yarayı fark edip gösterdim ve alıcı olduğumu fakat yaralı bir gitarı yeni gitar alıcısı olarak alamayacağımı belirttim, beni ikna etmeye , tonu etkilemeyeceğine ikna etmeye çalışınca , "siz yeni araba alacak olsanız çamurluğu macunlu bir "0" km araç alırmısınız dedim" haklısınız dediler,
bunun üzerine %10 luk peşinat indiriminin yanında %2darbeden dolayı indirim teklif ettiler, yani darbeli gitarı nakit olarak %12 indirim ile vermeyi teklif ettiler , bana cazip gelmedi.
Bu sefer az önce rgt nin yanında berbat sayılır dedikleri s670 modelini göklere çıkarmaya başladılar, ben kibarlık olsun diye gitarı incelemek için elime aldığımda bu gitarında tremolo sistemini gövdeye bağlayan somunlardan birinin olmadığını fark ederek satıcıya gösterdim, bana " sen de ne kadar çok inceliyosun senden de bir şey kaçmıyor " gibi bir tepki aldım.
bir süre sonra dükkandan çıkıp bu darbeli gitardaki iskontoyu değerlendirmek üzere fender satan başka bir mağzaya gittim ve benzer bir darbeli gitardaki iskonto tutarını sordum , bana %25 civarı iskonto yapabileceklerini söylediler.
Ben bunlar üzerine yeniden diğer dükkana dönüp darbeli gitarı almayacağımı ve yeni gelecek partideki rgt42 lerden birini gerekirse kapora verip ayırtmak istediğimi söyledim ama yeni partide rgt42 nin olmayacağı bilgisini aldım.
Bunun üzerine internet üzerinden online satış yapan ünlü bir firmanın direkt ofisinin yolunu tuttum ama aylardır sitede kampanya yaptıkları indirime soktukları rgt42 model ürünün aslında stoklarında olmadığını öğrendim.
Her neyse buradaki rahatsız olduğum konu neden paramız olduğu halde tercihlerimize göre değil ancak bize sunulana göre hareket etme zorunda olduğumuz.
bu konuda biraz canım sıkıldı ve paylaşmak istedim,
Eminim bir çok arkadaş yeni gitar alıyorum diye gidip fark etmeden defolu ürün almıştır.
Bu arada, bir süre sonra yurt dışından gitar getiren bir firmanın ürünlerinin gümrük işlerini yapan bir arkadaştan gitarların yurt dışından geliş fiyatlarını öğrendim ve bu da beni kat be kat rahatsız etti , herkese selamlar.
o yüzden hayatımda hiç türkiyedeki bir dükkandan gitar almadım almayıda düşünmüyorum. 3 kuruş fazla kazanmak için şekilden şekile giriyorlar üstüne bizim bedduamızı alıyolar.
abdden sadece resmine bakıp aldığım 2.el gitarlarda bile en ufak bir kusur bulamazken burda 3-4 kat fazla verip ne aldığımızı bilmiyoruz. paramla rezil oluyorum cümlesi bu durum için sanırım
abdden sadece resmine bakıp aldığım 2.el gitarlarda bile en ufak bir kusur bulamazken burda 3-4 kat fazla verip ne aldığımızı bilmiyoruz. paramla rezil oluyorum cümlesi bu durum için sanırım
Yine bir başka anekdot, belkide tecrübe yaşla ilişkili bir durumdur, okuyanlar hepsi senin başından mı geçiyor demesin🙂
Sene 1999 yılıydı sanırım almış olduğum Jackson marka gitarın son taksidini ödemek üzere malum firmanın Samsundaki şubesine gittim (şimdi kapandı)
(Bu firma müşterilerine ortaklık teklif etmek, ve sahibinin adı ile çinden aldığı tahtaları gitar diye satmakla da meşhur)
Taksidimi ödemek üzere içeri girdim , herzamanki şen şakrak dükkan, mezarcı dükkanı kadar sessizdi ve kasada sakallı bir adam oturuyordu (dükkanlar serisinin big boss u), ben geçmiş 5 taksidi ödediğim elemana son taksidi uzattım , adam sanki şimdi sırasımıydı der gibi aldı, ve uzaklaştı , o sırada kasadaki adam" bana sen bu gitarı kaça aldın diye sordu" , fiyatı söyledim, "hımm demek öyle" dedi , "neden" diye sordum.
Sen ne iş yapıyosun diye sordu, Öğretmenim dedim, yav gel seni ortak yapalım ya da burada çalış dedi,
Mesleğimin memurluk olduğunu ve başka bir ilde görev yaptığımı söyleyince , gel senin görev yaptığın ilde bir Corner mağza açalım sen satışlardan %komisyon al dedi, ama bunun için bize 5 bin dolar teminat vermen lazım, biz o kadar cihazı sana yığıcaz çünkü dedi, ben böyle bir durumu düşünmediğimi söyledim, Sonra adam iş yerinde çalışan elemanını bana kötülemeye başladı, " bu habire beni sövüşlüyor, fiyatlarda iskonto yaptım diyerek aradaki farkı cebe atıyor, eleman araba almış kendine yakında tekmeyi basıcam" dedi.
Bunun üzerine bende " bakın sayın ... ben bu mağzaya müşteri olarak girdim, girdiğimden bu yana , yanınızda çalışan elemanı bana kötülüyosunuz ve birde bana gel burada çalış ya da ortaklık yapalım diyosunuz , bu nasıl bir patronluk ?, nasıl bir işletmecilik ben anlam veremedim dedim, bir an ortam buz gibi oldu, ben seni samimi buldum falan dedi, ben de ben sizde pek samimiyet bulamadım kusura bakmayın dedim ve çıktım, bu da bir başka olaydı, yani bu işi temiz ve profesyonel bir şekilde yapmak ne kadar zor onu merak ediyorum.
not:Yukarıdaki diyaloglar kısaltılmış ve özetlenmiştir🙂
Sene 1999 yılıydı sanırım almış olduğum Jackson marka gitarın son taksidini ödemek üzere malum firmanın Samsundaki şubesine gittim (şimdi kapandı)
(Bu firma müşterilerine ortaklık teklif etmek, ve sahibinin adı ile çinden aldığı tahtaları gitar diye satmakla da meşhur)
Taksidimi ödemek üzere içeri girdim , herzamanki şen şakrak dükkan, mezarcı dükkanı kadar sessizdi ve kasada sakallı bir adam oturuyordu (dükkanlar serisinin big boss u), ben geçmiş 5 taksidi ödediğim elemana son taksidi uzattım , adam sanki şimdi sırasımıydı der gibi aldı, ve uzaklaştı , o sırada kasadaki adam" bana sen bu gitarı kaça aldın diye sordu" , fiyatı söyledim, "hımm demek öyle" dedi , "neden" diye sordum.
Sen ne iş yapıyosun diye sordu, Öğretmenim dedim, yav gel seni ortak yapalım ya da burada çalış dedi,
Mesleğimin memurluk olduğunu ve başka bir ilde görev yaptığımı söyleyince , gel senin görev yaptığın ilde bir Corner mağza açalım sen satışlardan %komisyon al dedi, ama bunun için bize 5 bin dolar teminat vermen lazım, biz o kadar cihazı sana yığıcaz çünkü dedi, ben böyle bir durumu düşünmediğimi söyledim, Sonra adam iş yerinde çalışan elemanını bana kötülemeye başladı, " bu habire beni sövüşlüyor, fiyatlarda iskonto yaptım diyerek aradaki farkı cebe atıyor, eleman araba almış kendine yakında tekmeyi basıcam" dedi.
Bunun üzerine bende " bakın sayın ... ben bu mağzaya müşteri olarak girdim, girdiğimden bu yana , yanınızda çalışan elemanı bana kötülüyosunuz ve birde bana gel burada çalış ya da ortaklık yapalım diyosunuz , bu nasıl bir patronluk ?, nasıl bir işletmecilik ben anlam veremedim dedim, bir an ortam buz gibi oldu, ben seni samimi buldum falan dedi, ben de ben sizde pek samimiyet bulamadım kusura bakmayın dedim ve çıktım, bu da bir başka olaydı, yani bu işi temiz ve profesyonel bir şekilde yapmak ne kadar zor onu merak ediyorum.
not:Yukarıdaki diyaloglar kısaltılmış ve özetlenmiştir🙂
HoochieCoochieMan'e gitar gonderdim. gayat guvenilir, on numara bi arkadasimiz.
http://www.turkrock.com/ftopic73616.html
Bu başlığı okuyun ve nasıl kandırıldığına bakın insanların. insanlar bu gitarın çok yuksek bi model olduğunu sanıp belkide piyasa değeri fazla olan bi gitarla takaslayacaklardı.Enis Vidinli(Djfucks)beni kandırdı dediğimde burdan o çok eski bir üye öle bişey yapmaz diyenler görsün işte nasıl bi insan olduğunu allah böle düşürür işte 🙂
Bu başlığı okuyun ve nasıl kandırıldığına bakın insanların. insanlar bu gitarın çok yuksek bi model olduğunu sanıp belkide piyasa değeri fazla olan bi gitarla takaslayacaklardı.Enis Vidinli(Djfucks)beni kandırdı dediğimde burdan o çok eski bir üye öle bişey yapmaz diyenler görsün işte nasıl bi insan olduğunu allah böle düşürür işte 🙂
Bugün onurbattal ve aktifkedi'yle gitar almak için Kayseri'de bir yere gittik.
Dün gece internet sitelerinde (gittigidiyor) gördüğüm akçaağaç klavyeli, Telecaster kopyası gitarı almak için gittik. Ardından bir muhabbet aldı götürdü.
Tabi bunları şahısların bilgi seviyelerine ithafen değil de satmak için neler yaptıklarını göstermek için buraya aktarıyoruz, bilmesek neler olacaktı kimbilir...
Buyurun:
- İyi günler, biz elektro gitar alacaktık, akçaağaç klavyeli, Tele kopyası birşey bakıyoruz, dün internet sitenizde gördük...
- Akçaağaç mı? Yahu o en kötü ağaç, kötü gitarlarda olur...
- (Arkadan birisi) ... Bunların sapları akçaağaç hepsinin...
- Biz özellikle klavyesi akçaağaç arıyoruz, tonları vs. için.
- Akçaağaç en kötü ağaçtır, en iyisi abanozdur, bizde gülağacı olanlar var, bunlar da akçaağaçtan iyi, akçaağaç kötü gitarlarda olur.
- Abi en kötü gitar diyorsun da Fender neden akçaağaç kullanıyor? Tercihtir, abanoz en iyisi diye birşey yok...
- O gitar orijinal mi? Siz nasıl birşey arıyorsunuz?
- Akçaağaç klavyesi olması lazım...
- Ne renk olacak?
- (Gitarın marka yazan kafasını gösterek) şu renkten klavyesi olacak abi...
- Yav rengi boşverin, illa o şart mı, siyah var? (Gülağacı klavyeli Strat kopyalarını göstererek) bizde şunlar var...
- Ama Tele istiyoruz...
- Buyur?
- Telecaster modeli olması lazım...
- Hangisi o? Caz kasa mı?
- Hayır, (Gülağacı klavyeli Tele kopyalarını göstererek) Şurdakilerin akçaağaç klavyeli olanlarından istiyoruz, internet sitenizde gördük... Onlardan yok mu?
- Hmm hangisiymiş yav o? Birkaç tane gitti, onlardandır herhalde. Akçaağaç kötüdür, abanoz en iyisidir, gülağacı var bizde... Siz kaç manyetikli arıyorsunuz?
- Abi Tele kopyası istiyoruz işte... (Zaten Tele kopyalarının hepsi aynı...) Neyse, yok galiba... Biz gidelim o halde, hayırlı işler...
- Güle güle...
Bu işten az çok anlamasak, kötü bir gitar alacağımızın farkında olmamıza rağmen en azından tercihlerimizden vazgeçirilip gülağacı klavyeli strat kopyası ile mağazadan çıkacaktık...
Burada aradığımızı bulamadık. (Halbuki gittigidiyorda maple klavyeli, Ace Pro marka Telecaster kopyası satılık duruyor, stoklarından haberleri yok, internetten sipariş versem sanırım sadece gövde rengine dikkat ederek herhangi bir gitarı göndereceklerdi...)
Başka bir mağazaya gittiğimizdeki manzara:
- İyi günler, akçaağaç klavyeli Telecaster kopyası bir gitar arıyoruz.
- Bizde şunlar var, 175 liradan başlıyor...
Anlam veremedik bunlara, acaba gerçekten bilmiyorlar mı (bu bize göre gayet masumca, amacımız alay etmek değil), yaptıkları işe saygıları mı yok, yoksa satmak için mi bu tip laflar ediyorlar?
Bu başlık buraya ne alaka diyeceksiniz? Amacım sadece uyarı, gitar aldığınız "mağaza"lara da dikkat edin...
Dün gece internet sitelerinde (gittigidiyor) gördüğüm akçaağaç klavyeli, Telecaster kopyası gitarı almak için gittik. Ardından bir muhabbet aldı götürdü.
Tabi bunları şahısların bilgi seviyelerine ithafen değil de satmak için neler yaptıklarını göstermek için buraya aktarıyoruz, bilmesek neler olacaktı kimbilir...
Buyurun:
- İyi günler, biz elektro gitar alacaktık, akçaağaç klavyeli, Tele kopyası birşey bakıyoruz, dün internet sitenizde gördük...
- Akçaağaç mı? Yahu o en kötü ağaç, kötü gitarlarda olur...
- (Arkadan birisi) ... Bunların sapları akçaağaç hepsinin...
- Biz özellikle klavyesi akçaağaç arıyoruz, tonları vs. için.
- Akçaağaç en kötü ağaçtır, en iyisi abanozdur, bizde gülağacı olanlar var, bunlar da akçaağaçtan iyi, akçaağaç kötü gitarlarda olur.
- Abi en kötü gitar diyorsun da Fender neden akçaağaç kullanıyor? Tercihtir, abanoz en iyisi diye birşey yok...
- O gitar orijinal mi? Siz nasıl birşey arıyorsunuz?
- Akçaağaç klavyesi olması lazım...
- Ne renk olacak?
- (Gitarın marka yazan kafasını gösterek) şu renkten klavyesi olacak abi...
- Yav rengi boşverin, illa o şart mı, siyah var? (Gülağacı klavyeli Strat kopyalarını göstererek) bizde şunlar var...
- Ama Tele istiyoruz...
- Buyur?
- Telecaster modeli olması lazım...
- Hangisi o? Caz kasa mı?
- Hayır, (Gülağacı klavyeli Tele kopyalarını göstererek) Şurdakilerin akçaağaç klavyeli olanlarından istiyoruz, internet sitenizde gördük... Onlardan yok mu?
- Hmm hangisiymiş yav o? Birkaç tane gitti, onlardandır herhalde. Akçaağaç kötüdür, abanoz en iyisidir, gülağacı var bizde... Siz kaç manyetikli arıyorsunuz?
- Abi Tele kopyası istiyoruz işte... (Zaten Tele kopyalarının hepsi aynı...) Neyse, yok galiba... Biz gidelim o halde, hayırlı işler...
- Güle güle...
Bu işten az çok anlamasak, kötü bir gitar alacağımızın farkında olmamıza rağmen en azından tercihlerimizden vazgeçirilip gülağacı klavyeli strat kopyası ile mağazadan çıkacaktık...
Burada aradığımızı bulamadık. (Halbuki gittigidiyorda maple klavyeli, Ace Pro marka Telecaster kopyası satılık duruyor, stoklarından haberleri yok, internetten sipariş versem sanırım sadece gövde rengine dikkat ederek herhangi bir gitarı göndereceklerdi...)
Başka bir mağazaya gittiğimizdeki manzara:
- İyi günler, akçaağaç klavyeli Telecaster kopyası bir gitar arıyoruz.
- Bizde şunlar var, 175 liradan başlıyor...
Anlam veremedik bunlara, acaba gerçekten bilmiyorlar mı (bu bize göre gayet masumca, amacımız alay etmek değil), yaptıkları işe saygıları mı yok, yoksa satmak için mi bu tip laflar ediyorlar?
Bu başlık buraya ne alaka diyeceksiniz? Amacım sadece uyarı, gitar aldığınız "mağaza"lara da dikkat edin...
gogocum kayseride bilinen üzere müzik piyasası gelişmemiş müzik mağazası olarak geçen yerlerde işten anlayan hiçbir yer yok bir bizim behiç arkdaşın yeni devraldığı yer var ama insanları kazıklamak bilmeyenleri kandırmak bu kadar kolay olmamalı diye düşünüyorum.
bu arada yazmadım sanırsam hatırlamıyorum
mfikret ile güzel bir takas yaptık hiçbir sorun yaşamadım aracılık eden gogostar kardeşime teşekkür ederim ayrıca.
bu arada yazmadım sanırsam hatırlamıyorum
mfikret ile güzel bir takas yaptık hiçbir sorun yaşamadım aracılık eden gogostar kardeşime teşekkür ederim ayrıca.
🙂 Eyvallah, teşekkürü önceden etmiştim zaten Fikret... Sen de o gün dar zamanda benim için büyük iyilik yaptın...
mezomorte nickli arkadaşa modlu Boss DS-1 sattım. Havale konusundaki sıkıntılar nedeniyle ödeme 3 gün gecikti, pedalı göndermemiştim zaten. Bu üç gün içinde zaten irtibat halindeydik, üçüncü gün para tam olarak geldi ve pedalı gönderdim. Teşekkür ederim kendisine, pedalı güle güle kullansın. Güvenebilirsiniz...
mezomorte nickli arkadaşa modlu Boss DS-1 sattım. Havale konusundaki sıkıntılar nedeniyle ödeme 3 gün gecikti, pedalı göndermemiştim zaten. Bu üç gün içinde zaten irtibat halindeydik, üçüncü gün para tam olarak geldi ve pedalı gönderdim. Teşekkür ederim kendisine, pedalı güle güle kullansın. Güvenebilirsiniz...