O burun kıvırdığın adamlar olmasaydı sen buralarda biraz zor yaşardın dostum. İyi düşün bence. Bu topraklar sadece 1922'de kurtulmadı. Daha öncesi de var. Hatırlatırım.
DarkLegacy demiş ki:O burun kıvırdığın adamlar olmasaydı sen buralarda biraz zor yaşardın dostum. İyi düşün bence. Bu topraklar sadece 1922'de kurtulmadı. Daha öncesi de var. Hatırlatırım.
Osmanlı Devleti'ni yöneten sultanlar; egemenliklerini pekiştirdikten sonra kurucu millet olan Türk'ü dışlamışlar, hatta hor görmüşlerdir.
Divan-ı Hümayun'da (Bugünkü Bakanlar Kurulu) görevli Hafız Hamdi Çelebi, 1492 yılında bir siyasi şiirinde, 'Baban bile olsa Türk'ü öldür!' diyebiliyordu.
Padişah Hocası Sadettin Efendi, yazdığı tarihinde, devleti kuran milleti, 'Etrak-i biidrak' olarak yani Aptal Türkler olarak kötülüyordu.
-
Böylece; kurucusu dışlanan, bilimsel gelişmelerin dışında kalan Osmanlı Devleti gerilemiş, sonunda da çökmüştür. Türkiye Cumhuriyeti'ni kuranlar; Osmanlı Devleti'nin kuruluş ve yükseliş dönemindeki Osmanlılığa değil, onu çökerten Osmanlılığa karşı idiler.
Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşları, koskoca bir imparatorluğu yiyip bitiren ve kurucu milleti eşek yerine koyan bir Osmanlıcılığı elbette eleştirecekti, reddedecekti...
Bugün ben de Fatih Sultan Mehmet'i büyük dedem olarak selamlıyorum ama son Osmanlı padişahı Vahidettin'in ihanetini de görüyorum, onu atalarım listesinden çıkarıyorum.
http://www.gunes.com/2009/03/07/yazarlar/y4.html
"Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir" dersen, değişim de değişmeyene dönüşür. Değişim değişmeyen olursa, değişim değişim olmaktan çıkar, değişmeyen olur.metalcafe demiş ki:Değişmeyen tek şey değişimin ta kendisidir.
BilimTekYoldur demiş ki:tüketilen alkollü içicekler sebebini aşmadığı zaman pek zararlı olduğu iddiasını kimse öne süremez lakin kim ne yapıyorsa kendine yapıyordur tüketim konusunda.Bir başkasının canına,malına veyahut herhangi bir hakkına taciz ve tecavüz etmediği sürece...