Bu okuma konusunda, Deathcontess'in fikrini doğrulayacak bir yazı, yine Nietche'nindir. "Zerdüşt Böyle Diyordu" ve ya "Böyle budurdu Zerdüşt", hangi çeviriyi okursanız okuyun, bu kitaptaki, "okuma ve yazma" ile ilgili bölümü okuyunuz.
Benim şahsi görüşüm, Psikoloji ile yakından alakalı. Bir kere, kitap okurken, sen yazarla bir muhabbete giriyorsun. Onun bakış açısını öğrenmeye çalışıyorsun. Bunu yapmıyorsan, hem yazara, hem yazarın gözlemlerine saygın yok demektir. Bunun yanı sıra, yaratıcılık ve karşılaştırma olmayacak mı? Olacak. Fakat, yazarın bakış açısını anladıktan sonra. Yoksa, kendi anladığın gibi okumak, hiç bir derinlik getirmeyen boş bir okumadan ibaret kalır. Fakat, işin evrimsel kısmı burada yatar. Zira, insan denilen varlığı bir sürü evrimsel defosu vardır, ki sözcükler bunlardan biridir. Sözcük şifrelerini, yazarın gördüğü imgeleri çözümlemek adına değiştiremezsiniz. Kendi imgeleriniz gelecektir gözünüzün önüne. Fakat, siz, o dönemi araştırarak, adamın nerelerde yaşadığını, neler yaptığını, hangi deneyimlerde bulunduğunu araştırarak, onun imgelerine yakın imgeler geliştirebilirsiniz. Ben, onun bakış açısından bakıyorum gibi bir söz, söz konusu olamadığı gibi, bu durumu kabullenip, ben bu işi kendi imgelerime göre yapıyorum demek de eksik bir görüştür, kanımca.
Karşılaştırma, kıyaslama, derin düşünmek için temel unsurlar. Derin düşünmeden, bu dünyanın gerçeklerini kavramış olmaz, sadece yüzeysel olarak öğrenmiş olursunuz. Bu da, sizi ideolojilere, ideolojilerden kendinize yatkın bulduğunuzu - az çok kavradığınızı - seçersiniz. Fakat bütün kitapların özelliği, size gerçeği farklı yansıtlamalarıdır. Siz de gerçeği farklı görmektesiniz. Siz, bu kişilerin bulgularına göre dünyayı yorumlayan zat değil, kendi gerçeğinizi oluşturmak için, bu kişilerden rehberlik alan kişilersiniz. Kendi gerçeğiniz oluşunca da, ki oluştuğunu düşünmeniz bir yanılsamadır, sakın ha, 6000 yıllık düşünsel sorunları çözdüğünüzü düşünmeyin. Siz, sadece bir basamaksınız.
Felsefeyle ilgisini - bu yazının - kendiniz çözünüz. Çünkü, bu zekanın da emaresidir. Görünmeyen yargıları bulmak...
Teşekkür Ederim...