Muhteşen geceyle ilgili geç de olsa bir özet geçeyim de en birincil görevimi geç de olsa yerine getireyim
😀
Diplomatic Immunity, dinleyenleri şaşırtmayı amaçlamıyordu o gece. Bugun bu işe yeni başlayan, aynı ayarda iş yapmayı hedefleyen her grubun playlistinin neredeyse %70'ini oluşturan klasik D.I. repertuarı her zamanki gibi bizimleydi ve fakat şimdi "piyasa" diye adlandırdığımız bu parçaları ilk çalan gruplardan olmanın verdiği bir haklı duruş vardı ki buna "kimseye kendini kanıtlamaya zorunlu olmama"nın verdiği rahatlığı da eklediğinizde ortaya tadından yenmeyecek bir D.I. gecesi daha çıkıyordu işte. Birkaç parçada Alp'e bilumum prompterlik ve suflörlük hizmetini sunmus olmaktansa ayrıca gurur duyuyorum
🙂
Ara verdiklerinde nihayet Menekşe'yle de tanışabildim, mutluyum. Kendisiyle ayaküstü pek çok konunun üstünden geçme fırsatı bulduk 5
dakikada ki Koray'in deyimiyle "bu piyasayi yönlendiren en onemli 2 kisi" sıfatını da hak ettiğimizi o sırada hisseder gibi oldum ben.
🙂
Bir ara ben yine fotograf çekiyordum ki Pamela'nin süper hitlerinden İstanbul'u çalmaya başladılar. Çok komik ve çiğ duracak belki ama bunu ancak
şöyle tarif edebilirim; "Bir de baktım ki sahnedeyim!" D.I. sahnesinde daha önce konuk sanatçı olarak sadece Teoman'i görmüş olan
bendeniz, elbette ki kendimi -Pam'in deyimiyle- şapşahane hissettim. Bu rüyanın gerçekleşmesinde emeği geçen D.I. elemanlarına sonsuz şükranlarımı sunarım
🙂 Kelimeler yetmiyor zira o hissiyati anlatmaya...
Program bitmek bilmedi her zamanki gibi, biz de bitsin istemiyorduk zaten. Yine tam o an akla gelen
parçalardan alıntılar yapıldı, şarkıdan şarkıya atlandı, sahneden neredeyse hepsi tanıdık olan seyirciyle bire bir iletişim kuruldu(laf atıldı yani
🙂), Barış Menküer sahneye davet edildi ve son parçayı
onun sol, Eralp'in da sağ kolu çaldı("nasil yani?"
🙂 ), son parçalar birer birer ithaf edildi, grup elemanları hepimizin tanımasina rağmen tek tek takdim edildi, kesinlikle hakettikleri alkışlarını aldılar, derken bu güzel gece de 11 Kasım sabahına dönüştü...ve rüya bitti...30 Kasım'a kadar...
Not:Bu yazının orijinal uzunlukta olanına ve gecenin fotoğraflarına
http://launch.groups.yahoo.com/group/artun_erturk/ adresinden ulaşabilirsiniz.
😀
Not2:Özgur Mayadag adlı şahsiyeti tanımam etmem.
🙂
Saygılar