Emile Zola

Fransız gerçekçiliğinin önde gelen isimlerinden.Gerçekçiliğe biyoloji kuramlarından bazı ekler yaparak naturalizm(doğalcılık) isimli bir ekol oluşturmuştur.Fakat bu ekolü gerçekçilikten ayıran çok keskin çizgiler olmadığından gerçekçi olarak da tanımlanabilir.Kanımca bu kategoriler fazla bir işleve sahip de değildir,ayrı konu.
Balzac'ın İnsanlık komedyası isimli yüz kitaptan oluşan seri fikrinden esinlenerek Zola'da 20 romanlık bir seri yaratmıştır.Bu seride bir sülalenin bir çok üyesinin ve ailesinin yaşamını konu alan eserler yaratır.Bir romandaki ana karakter kimi zaman bir diğerinde konuk olarak yer alır.Bir romanın kahramanı bir diğer romanınkinin kuzeni veya annesidir.Böylece aradaki biyolojik bağları görür,birbirini hiç tanımamış kan bağına sahip insanların benzer eğilimlerini fark edersiniz.Hatta Doktor Pascal romanının kahramanı da soyağacını araştırma amacını kendine edinir.
Bana en çok hitap eden romanları Germinal,Meyhane ve Emek'tir.Özellikle Meyhane beni derinden etkilemiş,Paris'in işçi mahallelerinde geçen yaşamı,o insanların köşeye sıkışmışlarını gerçekçi biçimde gözlerimin önüne sermiştir.
Zola Ateisttir,dinin toplumsal egemenlik taleplerine karşıdır.Bunu dört incil serisinin Gerçek isimli romanında uzun uzun anlatır.Sosyalisttir.Eşitliği savunur,fakat marksist değil Fouriercidir.Fourier'in fikirleri günümüzün sosyal demokrasisine denk düşer.İşçi sınıfının yanındadır,ama sermayeye de karşı değildir.Sermayenin de insanların mutluluğuna hizmet edebileceğini savunur.Emek isimli eserinde de bunu konu alır.
Kendisi italyan asıllı hristiyan(köken olarak) olmasına rağmen Yahudi ordu mensubu Dreyfus vatan hainliğiyle suçlandığında meseleye kendi meselesi olarak bakmış,ırkçılığa karşı büyük,amansız bir mücadele vermiştir.Fransa'yı çalkalayan bu meselede linç edilme tehlikesi geçirmiş,hapis cezası almış,Fransa'yı terk etmek zorunda kalmıştır.Bunların hiç biri onu yolundan döndürmez.Suçluyorum (J'accuse) isimli mektubu gerici Fransızların büyük tepkisini çekmiştir.Ölümünden sonra aldığı ceza geri çekilmiş,onuru iade edilmiştir.Günümüzün cumhuriyetçi Fransa'sında Zola'nın bu tutumu büyük saygı görür.
Tüm bunların yanında Zola'yı büyük yazar yapan nedir derseniz hiç düşünmeden yanıtlarım:İnsana duyduğu büyük inanç,bütün zaaflarına karşı insana büyük sevgi beslemesi ve umut duyması.
Çok sevdiğim bir yazar olduğundan yazıyı biraz uzatmış olabilirim,kusura bakmayın.... 🙂
 
Therese Raquin'i okulda okurken pasajın loş ve karartıcı olması izleğini duymaktan ölmüştüm ama severek okuduğum bi kitaptı.
herşeyin kalıtsal olduğunu, genlerle iletildiğini, insanın iç benliğini bastıramayacağını savunan bir yazar...
 
Zola'ya Fransa çapında ün kazandıran ilk kitaptır.En iyi romanlarından değildir,ama gelecekte yapacaklarının kıvılcımlarını taşır,ilginçtir.
 
Germinal isimli romanını okudum. Kitap genel anlamıyla güzel, sade anlatımıyla hoşuma gitmiştir. Ve eskik yönlerim olduğunu düşündüğüm grev içi dayanışma konusunda da aydınlatıcı olmuştu. En çokta kitaptaki Suvarin isimli anarşistin söylemleri beni etkilemişti... Zola adını edebiyat tarihine yazdıracak kadar büyük bir yazardır...
 
"La Bete Humaine"i okudum..
3 ay kadar romanın üstünde çalıştıktan sonra,muhteşemliğini bir kez daha anladım,hemen hemen her satırda beni şaşırtan detaylar vardı..
 
Loser demiş ki:
En çokta kitaptaki Suvarin isimli anarşistin söylemleri beni etkilemişti... Zola adını edebiyat tarihine yazdıracak kadar büyük bir yazardır...
Evet.İşçiler işe geri dönünce o kadar içerlemişti ki hepsini öldürebilecek bir terör eyleminde bulundu.Bu duygusu bana çok ilginç gelmişti.Onların onursuzca yaşamalarını istemiyordu.
La Bete Humaine Türkçeye çevrildi mi?Bu romanı duymamıştım.
 
1000mirrors demiş ki:
Loser demiş ki:
En çokta kitaptaki Suvarin isimli anarşistin söylemleri beni etkilemişti... Zola adını edebiyat tarihine yazdıracak kadar büyük bir yazardır...
Evet.İşçiler işe geri dönünce o kadar içerlemişti ki hepsini öldürebilecek bir terör eyleminde bulundu.Bu duygusu bana çok ilginç gelmişti.Onların onursuzca yaşamalarını istemiyordu.
La Bete Humaine Türkçeye çevrildi mi?Bu romanı duymamıştım.

Ben fransızcasını okudum,
fakat az önce araştırdığım kadarıyla,
"Hayvanlaşan İnsan" adı altında yayınlandığını söyleyebilirim.
 
Yönetici Uyarısı: Mesaj içeriği anlaşılmayı güçleştirecek ölçüde yazım ve anlatım hatalarına sahip olduğundan yönetim tarafından silinmiştir. "V" yerine "W ya da F" , "Z" yerine "S", "K " yerine "Q" kullanmayınız ve kelimeler üzerinde gereksiz kısaltmalar yapmayınız. Kasıtlı olarak Türkçe'yi yanlış kullanmaya devam etmeniz durumunda siteden atılacaksınız. Lütfen Forum Kurallarını okuyunuz.
 
naturalizm akımının temsilcilerinden olan emile zola nın
meyhane romanını okumuştum.Gayet hoştu.hoş demek yetmez.acımasız korkusuz olaylar ele alınmıştır depresif siz yıkıma uğratıcak kitaptır
 
Germinal'i okudum ve bu kitabın bana çok şey kattığını söyleyebilirim. En çok etkilendiğim kısmı işçilerin "Ekmek, Ekmek!" diye burjuvaların kapılarına dayanmaları ve elbette kitabın sonuydu. Kesinlikle okunması gereken bir kitap, Zola'nın ustaca anlatımı ile okuyucuyu kendisine bağlıyor.
 
okuyucunun hayalkırıklığı yaşayabileceği,okuduğundan hoşlanmayabileceği vs. umrunda değil.acımasız bir gerçekçi.onu bu yüzden seviyorum.
 
"Gerçek" isimli kitabını okuyordum, yarıda bıraktım. Çeviri biraz kötüydü ayrıca anlatımda da problemler var gibi geldi bana. Hikayenin ortasında, olaya yeni dahil olan karakteri betimlemeye başlıyor ama öyle uzun betimliyor ki insan hikayeden kopuyor. Diğer kitaplarını okumadığım için bir yorum yapamayacağım.
 
"meyhane" çok güzel kitaptır, jervez'in hikayesi gerçekten de okumaya değerdir bana göre, güzel bir hayat kurmak için çabalaması, sonunda açlıktan ölüp gitmesi, cidden etkileyiciydi, devam niteliğindeki "nana" adlı kitap da, jervez'in kızı olan fahişe nana'nın hikayesidir, o da güzeldir.
 
germinal de nana da süperdir.nana da bir cümle vardı "günah işledikçe aldığı zevk,günah işlemiş olmanın verdiği azaptan çok daha baskındı." böyle bir şey işte,çok etkilenmiştim.
 
Meyhane çok güzel bir eser. Kasvet içinde sürüklüyor. Bir yandan da acımasızlığı, iç-dış farklılığını çarpıcı bir şekilde gozler onune seriyor.Cok etkilenmiştim.
Ama devamı niteliğinde olan ''Nana '' kitabından haberim yok malesef.Cok merak ettim şimdi ya . Okumak istiyorum.
Bana yardımcı olabilicek arkdaslar varsa , etsin lütfen . yorumlarını dinlemek istiyorum.
tesekurler..
 

Geri
Üst