Arkadaşlar merhaba. Yeni üye oldum siteye. Elimde squier bulletstrat var ve boyasını kazıdım. Macunladıktan sonra boyama işine geçicem. Selülozik dolgu verniği aldım. Bir tavsiye olarak ''macunladıktan sonra 3 kat dolgu verniği yapılacak (zımparalamasıyla birlikte) sonra boya atılacak sonrada vernik atılacak 2 kat olacak şekilde (yine zımparalanarak) en sondada cila işlemi var.'' bu işlemi uygulayacağım. doğrumudur? ayrıca boyanın dökülmesini nasıl engelleyebilirim. sıkıntısız bir şekilde işlemi tamamlayabilmem için bana tüm ayrıntıları anlatabilecek bir arkadaş var mı? kendim deneyim kazanmak istiyorum.
Merhaba,
Öncelikle girişeceğiniz süreçte başarılar dilerim, kolay gelsin.
Gitar gövdenizin ağaç kısmına kadar kazıdı iseniz öncelikle yapmanızı önerebileceğim bir kaç husus var. Baştan söyleyeyim, profesyonel bir boyacı değilim ama daha evvel bu tarz boya ve cila işleri ile uğraşmışlığım var. Yazacağım şeyler doğrusu budur, izlemezseniz yanlış yaparsınız iddiasıyla yazılmış şeyler değil, sadece kişisel tecrübemden kaynaklı hususlardır.
Öncelikle aklınızdan çıkarmamanızın iyi olacağı husus, malzeme ne olursa oldun satıhınızı her aşamada düzgün tutmanızdır. Burada düzgünlükten kasır düz olması vuruk,göçük, oyuk olmamasıdır. (Relik işlemi özünde bir eskitme yöntemi olup, bıyadan sonra yapılan bir işlem, yani önceden vuruk-kırık oluşturup sonra boyamıyorsunuz. O nedenle relik işlemi de yapacaksanız diye bir yan bilgi olarak yazayım istedim) Devamla, gövdeyi kazıdıktan sonra başka bit afıma geçmeden evvel zımparalamanız gerekecektir. Gövdenizi, eski boyayı ne ladar pürüz bırakmayacak ve düzgün şekilde kazıdığınıza bağlı olarak, 80 kumdan başlayarak 220 kuma kadar her boyu teker teker kullanarak ve hiç bir botu atlamadan kullanmanız elzemdir. (Lütfen buraya dikkat ediniz, zımpara boylarını atlamadan kullanınız, zira zımpara ile ilgili her şeyi boyanın değişik aşamalarında kullanacaksınız)
Zımpara konusunda dikkat etmenizin önemli olduğu bir diğer konu ise zımparalama yönünüzdür. Yuvarlak hateketle genel olarak kullanacağınız gibi özellikle boya sonrası 400 küsur kumdan itibaren artık yuvarlak hateketle kullanmamanın daha faydalı olduğunu, özellikle de son azımparanın ağaç lif yönüne paralel yapılması gerektiğini unutmayınız.
Gövdenizin bu ilk zımparasından sonra gözenek dolgusuna geçebilirsiniz. Bu noktada iki seçeneğiniz var; a) bu iş için üretilmiş ahşap macunu (mobilyacılarınkine benzese de daha daha farklıdır, b) sealer diye geçen dolgu verniğine benzese de yine daha farklı olan bir tür vernik.
Temel mantık elbette değişmiyor, hangi malzemeyi kullanırsanız kullanın amaç gözenekleri kapamak ki pürüzsüz bir yüzey elde edebilin.
Her halükarda, macun ya da vernik kullanın farketmez, bunu da zımpara etmeniz ahşaba kadar inmeniz ama gözenek içindeki verniği/macunu en az şekilde yiyerek yapmanız gerekecek. Bunun için de yine 100 küsurlu bir zımpara ve 220 kum gibi bir bıya kadar her numarayı kullanarak yapmanız gerekecek. Bu noktada önemli bir husus şu ki, ister macun isterseniz vernik kullanım, tamamen kurumasını bekleyin. Verniğin her katında bu zımpara mevzuunu tekrarlayacağınız için her kat arasında bir hafta vekleyin bence, tam kurumayı garantiye alın. Aksi halde göze kurumuş görünen ancak tam kurumamış verniği zımparalamayı ve gövdeye zarar vermeyi veya her şeye yeniden başlamayı riske etmiş olursunuz.
İkinci hatırlatma/tavsiye; Her aşamada yavaş olun, acele etmeyin, çok sabırlı olun, aşamalar arasında muhakkak bekleyiniz.
Üçüncü hatırlatma/tavsiye; spreylerle çalışırken teneke kullanmayınız, muhakkak tabanca ve konpresör kullanınız. Kompresörünüz çok büyük olmak zorunda değil ama muhakkak depolu kompesör olsun, tabancanızın nozülü de gitar gövdesi boyamaya elverişli genişlite olsun. Aksi halde; tenekeler içlerindeki gaz azaldığında(hatta azalmadan da düzensiz boya püskürtme eğilimi gösterirler, deposuz kompresörler de içlerinde hava biriktirmediklerinden sadece gelen havayı basınçlı verdiklerinden daha az da olsa yine düzensiz püskürtmeye yol açarlar, küçük nozül kuşlanırsanız çok ağır ilerlersizin ce ritminiz kaçacağından boya işiniz düzgün çıkmaz, çok geniş nozülde fazla boya sıkarsınız, aynı şeyler gereğinden çok veya az basınçla veya nozül açıklığında da meydana gelir. Yani temel mantık boyanacak satıha uygun basınç, püskürtme alanı ve uygun boyama hızı ritmi ile boyayı uygulamanızdır.
Artık boya işlemine geçecek olursak; öncesinde vernik uyguladı iseniz aynen onda yaptığınız gibi ince bir katman atınız ve asılı vaziyette kurumaya bırakınız. (Ancak burada yazımca farkettim yukarıda yazmayı unutmuşum, gövdenizi boyarken/verniklerken asınız ya da geçici bir sap takarak bu işlemleri yapınız sonrasında kuruması için asınız)
Dördüncü hatırlatma/tavsiye; attığınız katmanlar kalın ya da aşırı ince değil inceye yakın ve homojen olarak her yeri kapatmalı. Burada örneğin gövdeyi boyarken bir kat attığınızda tam kapanmadı ise özellikle onyer üzerinde durmayıp devam ediniz sonrasında boya henüz taze olduğunsan tekrar üzerinden geçebilirsiniz. (Söz gelimi, gövdenin üzerini boyarken tüm gövdeyi bitirip tam kapanmayan yerden bir kere daha geçebilirsniz ama bu geçişinizi daha hızlı yapmanız gerekebilir.) Önemli olan,yine boyama ritminizi bozmamanızdır.
Sprey kullanırken muhakkak boyayı sıkmaya gitar gövdesi dışında bir noktadan yani boşluktan başlayıp boşlukta bitriniz.
Boya katmanınızın da tamamen kurumasını garanti etmek için her bir katmanı bir hafta kurumaya bırakınız, sonrasında 220 kum (gerekirse bir kalın boy ve sonrasında 220 kumla) zımparalayınız.
Gitarın yanlarını zımparalarken muhakkak göbde liflerinin yönğne paralel zımparalayınız, gövde kenarlarını açılı zımparalamayınız, makineyle faln açılı şekilde girişmeyiniz. Kenarları, zımpara kağıdını elle kullanarak zımparalayınız (daha yuvarlak bir kenar kontur hattı oluşturur böylece gözdeden lif vs kaldırmaz, çentmezsiniz), düz yüzeyleri ise takoz veya çok bastırmadan makineyle yapabilirsiniz. Ne var ki ilerleyen boya aşamalarında makineden ziyade takoz kullanmanız , işinizi yavaşlatsa da, temizlik ve kendinize onulmaz bir sorun yaratmamanız açısından önemli diye düşünüyorum.
Her bir boya katmanını bu şekilde uygulayınız.
Son boya katmanından sonra cila katmanı gelecek haliyle. Bu noktada başlıca iki alternatifiniz bulunmaktadır, bunlar; polyester cila ve nitroselülöz ciladır. (Gomalak/french polish veya balmumu ve yağ bazlı cilaları yazmıyorum)
Nitroselülöz daha iyi olmasına rağmen kullanımı zor, o nedenle polyester üzerinden anlatmaya çalışacağım.
Son kat boyanızı 600 kuma kadar zımparalayın.
İlk kat Poltester cilanızı mümkün mertebe ince ama homojen olarak atın, bırakın hatta unutun kurusun. Süre yine bir hafta deyiniz. Sonra 600 kumla zimpara ve tekrar ayni sekilde cila yapmaya/kurumaya birakmaya devam ediniz.
Amaciniz mumkun oldugunca ince ama saglam ve homojen kalinlikta bir cila katmani elde etmek ozunde. Bunu ise birden fazla cila katmanini lamine ederek elde ediyorsunuz. Her kat arasinda da zimpara yapiyorsunuz ki yuzeyinoz bozulmasin.
Son kat cilanizi da atiktan ve kurumasini bekledikten sonra;
Once 600 kum, sonrasinda sirayla 800, 1000( bunlar arasinda baskaca olculer varsa onlari da uygulayin sirasiyla ancak su an ben hatirlayamadim), 2000, 3000, bulursaniz da en son 4000’e kadar gelin.
Bu son zimparalar 1000 kumdan itibaren su zimparasi olacak. Her halde, son zimpara surecinde 600 kumdan basladiginizda, yuvarlak hareketten ziyade, sag/sol ve yukarı/asagı hareketleri kullanın.
Bunu planlamak için; son zımpara katmanınız gitar gövdesi liflerine paralel olarak zımpara yapacak olmanızdır. Geriye, 600 kuma kadar zımpara yönünü planlayınız. Bir zımparayı sağa/sola hateketle yaptıysanız bir sonraki zımparayı yukarı/aşağı hareketle yapınız ki hem cilada aynı yöne zımparadan dolayı oluklanmaya yol açmayınız hem de bir önceki zımparadan daha ince zımpara kullanıp doksan derece farklı yönde uyguladığınız için bir önceki zımparanın çiziklerini kapatmış olursunuz (bunun nedeni, incelen zımparalarla parlatma, zımparalarım giderek daha ince çizikler oluşturmak suretiyle yüzeyin ışığı daha güzel yansıtmasına olanak sağlamalarıdır). Son kat zımparanızdan sonra parlatma kremi ce tüy fırça yahut bezle (bir nevi pasta cila mücevheratçıların falan kullandıkları veya pasta cila benzeri parlatma malzemelerinden bahsediyorum, ben mücevheratçı versiyonunu öneririm) ki bezle ovalamanız biraz uzun sürer ama olur.
Altıncı hatırlatma/tavsiye; gitarın yan kısımlarını her aşamada silindirik takozla zımparalamayı unutmayın, düz takozla girmeyin(!), ayrıca son cila zımpara sürecinde zımparaları abanarak kullanmayın lütfen, zira amacınız bir şeyi eritmek/aşındırmak vs değil. Yavaş ve kimi zaman bezdirici bir süreç olabilir uyarayım.
Karate Kit’teki cilala-parlat gibi düşünün, Cem Yılmaz’ın günde 1000 barsak silmesi gibi düşünün, aydınlanma falan yaşarsınız, dünyanız değişir
🙂)
Şaka bir yana, umarım yazdıklarım işinize yarar ve ulaşacağınız sonuç istediğiniz/hayal ettiğiniz gibi olur.
Esenlikler dilerim.