Hayalci (Hard Rock) - Ankara

3 gündür dinliyorum,şu anda da dinlemekteyim parçalarınızı..büyük bir keyifle hem de.tarz olarak da benzetebileceğim bi grup olmadı açıkçası.özgün, kaliteli olmuş verilen emeğe değmiş bence. umarım istediğiniz dinleyici kitlesine ulaşır, büyük başarılar elde edersiniz.ben umutluyum.grup elemanlarını da tek tek tebrik ediyorum burdan.gerçekten güzel bir iş çıkmış ortaya!
 
Seni harbiden kızdırmışız biz Batuhan 😀
Açık sözlü ve çok sağlam temellere dayanan bu güzel ve detaylı eleştirinin bize ne kadar çok şey kazandırdığını söylemek isterim ama.
Şimdi izninle eleştirilere elimden geldiğince cevap vereyim.

pyramind demiş ki:
Her şeyden önce, ilk play'e bastığım anda kayıt kalitesinden etkilendiğimi söylemek istiyorum. Yani tipik bir demoda bulunacak sönük mixler bekliyordu kulaklarım, ama böyle net bir demo kulağıma gelince bir an afallamadım desem yalan olur.
Aslında çoğu insan albüm kalitesinde bir kayıt bekliyor bu tip demoları dinlerken. Ama bu yarı-profesyonel bir demo ve Detay'dan Volkan'ın muhteşem becerisi sayesinde kaliteli bir demo kaydı oldu. Sadece biraz boğukluk var gibi. Yüksek volümlerde daha belirgin bu.

pyramind demiş ki:
Bu konudaki yorumlarımla pek ilgileniyor musunuz bilmiyorum, ama mixte kulağıma batan bir iki şey oldu tabi ki. Öncelikle kickler çok etli, ve bas gitarla birleşmiyor. Basın önüne çıkıyor. Buna bir çözüm bulunabilir. Ayrıca snare özellikle hayalci'de biraz (daha) compressor ister.
Kesinlikle haklısın! Hatta iyimser yazmışsın bile diyebilirim 😀

pyramind demiş ki:
Vokallerini genel anlamda beğendim. Ancak "Vaktin Yok" 'un nakaratlarında "Vaktin yooook" diye çığırdığın bütün bölümlerde sektirmeden detone olmuşsun. Yani, ben vokal yapabilen bir insan değilim, mutlaka zordur, ama en belirgin olarak kulağa batan sorunlar orada.
😀 Solist ben değilim. Sadece "Hayalci"de geri vokal yaptım. Ama "Vaktin Yok"daki detonasyonlar hakkında da ne yazık ki haklısın! Kayıt esnasında ortaya böyle bir problem çıktı. Daha önce böyle bir problem kulağımızı tırmalayacak kadar öne çıkmamıştı. Kayıttaki konsantrasyonla aşacağımızı düşündüğümüz küçük problemlerden biriydi. Ama bu problem o kadar büyüdü ki solist pes majör 3'lü bir aralıkla kendine geri vokal yapmak zorunda kaldı, ki bu bile yeterli olmadı. Bizim de moralimizi bozdu bu tabii 😀

pyramind demiş ki:
Davulcu arkadaş temiz ve kararlı çalıyor, davulcu sallanıyor olsa zaten kayıtlar çok çok amatö tınlardı, güzel iş çıkarmış. Bası pek duyamıyorum(bir parçada biraz solosu vardı gerçi) ama, forumdan KorayE arkadaşımız çaldı ise, kendisine saygım sonsuzdur. Duymama gerek yoktur.

Bak işte, ben seni eleştirecem bu sefer 😀 Davulcumuz çok sağlam bir müzisyendir ama kayıtlarda "click" sorunu var bariz bir şekilde! Bir daha dinlemeni tavsiye ederim bir metronom eşliğinde. Bu da özeleştiri olsun benden 😀
KorayE hocam sadece "Vaktin Yok"da çaldı. Ne yazık ki bu parçanın mixiyle sırf basları tonal olarak belirgin hale getirmek için özel olarak uğraştıysak da sanırım kickten kaynaklanan bir ton karakteri yüzünden (senin de belirttiğin üzere) basları bu şarkıda birazcık duyabilsek bile diğer şarkılarda hiç duyamıyoruz. Ama Koray hocamı çalarken izledim gözlerim yerinden fırlayacaktı valla 😀

pyramind demiş ki:
Gitarlara biraz laf edeceğim. Tonlar güzel, ritmler stabil, sallanmıyor çok, ama o soloları biraz daha hisli çalmaya çalışmanızı tavsiye ederim. Yani gitar ifadeye çok çok açık bir enstruman, bir notayı binbir farklı şekilde çalabilirsiniz, bir piyano gibi değil. Bu yüzden biraz vibrato, biraz bendler, yani daha ifadeli bir solo çalımı gerek, böyle sadece notaları yan yana koyunca insanı pek etkilemiyor. Belki biraz daha moda girip öyle çalmak lazım, belki kayıt stresi, bilemiyorum. Ama dediğim gibi biraz daha ifade istiyor.

Şimdi geldik banaaa 😀 Aslında sololardan çok ritm gitarları sevdim ben, ki yıllarca sadece thrash çalmış biri olarak bunu söylüyorum. Şarkının akor düzeni ya da armonik yapısından bahsetmiyorum ama. Sadece "Picking"den ve "Vocal leading"den bahsediyorum. Özellikle "Hayalci"nin ritm gitarları bence gayet kaliteli oldu. Tek sorun ilk defa bu kadar yüksek sustain veren bir ekipmanla çaldığım için tecrübesizliğimden, senkoplarda gitarın sesi devam etti ve ilk dinleyişte ritmlerde bir "click" hatası var gibi geliyor kulağa 😀
Sololar için aslında verebileceğim bir cevap yok. Senin de bildiğin gibi kayıt ortamında hissiyat vermek her ne kadar zor olsa da ben yine de hissiz sololar olmadığını düşünüyorum çaldıklarımın. Ama bu bence bir zevk ve beklenti meselesi. Bu soloları dinlerken gözleri dolanlar var bak 😀 Şimdi, iki meslektaşın böylesi hassas bir konuda anlaşması her zaman zordur ama emin ol söylediklerini anladım ve neden daha iyi olmasın sorusunu sordum kendi kendime senin bu eleştirini okuduktan sonra. Ben henüz çaylak bir gitaristim 😀

pyramind demiş ki:
Ayrıca kızar mısın bilmiyorum, ama vokalinde, hatta vokali geçtim parçaların tümünde genel bir "Haluk Levent" tadı var. (Haluk Levent'ten hiç hoşlanmadığımı söylemiş miydim? )
...
Bestelere dğeindik, hemen onu da aradan çıkartayım, besteler kötü değil kesinlikle. Ama aynı kesinlikle konuşursak, hiç bir özellikleri de yok. Yani bugüne kadar milyon kere dinlediğimiz yapılara yeni bir şey getirmemiş, açıkçası bir kere dinlemiş olsam bile milyonuncu kez dinliyormuş havası aldım diyebilirim.
...
AMA, ticari bir açılım, bir kitlelere yayılma kaygısı varsa içinizde, EN İYİ İHTİMALLE bir haluk levent kitlesinin ötesine geçebilir mi parçalar, bu konuda şüpheliyim. Beklentinizin de ne olduğunu bilmiyorum tabi ki.
...
Bu kadar uzun zırvadan aslında özet olarak diyebileceğim en önemli şey "özgünlük" olur yine. Yani yaptığınız işten keyif alıyorsanız eyvallah, ama biraz daha özgün bir şeyler çıkabilir belki aranırsa. Yani en basitinden bin kere duyulmuş akor yürüyüşleri değil de, ne bileyim... Sadece akor yürüyüşleri de değil... Çaldığımız tarza yeni daha önce duyulmadık ne katabiliriz diye düşünülmeli bence.

En hassas ve önemli konuya geldik şimdi. Aslında biz de hep bundan korkuyorduk Batuhan. Haluk Levent ya da Kıraç gibi AnadoluRock kokan bir müzik yapmaktan... Ama bizim amacımız Kramp gibi Türkiyeli HardRock gruplarının açtığı yoldan gitmekti. Bu tarzı biraz daha modernize edip daha genel geçer bir sound ve düzenlemeyle bir iş çıkarmak için çok çalıştık diyebilirim. Ayrıca bestelerin çoğunluğunun 1992 ile 1998 arasında yapıldığını da belirteyim. Fakat düzenlemeler yeni.
Peki ortaya çıkan iş mi? İşte orasını senin gibi iyi müzisyenler ve dinleyicilerle konuşarak ve sizlerden bu tip "harika" eleştiriler alarak anlayacaz umuyorum ki. Bu ilk denemeydi. Aldığımız eleştiriler sayesinde nasıl bir iş çıkardığımız şekilleniyor artık kafamızda. Bundan sonraki kayıtlarda daha tatmin edici işler çıkaracağımıza emin olabilirsin ama 😀

pyramind demiş ki:
Yolunuz açık olsun! İStemeden üzdüm, kırdımsa affola.
Son olarak diyeceğim şudur ki Batuhan; bırak bizi kırmayı, sen bizi sevindirdin! Bu şekilde bizi ciddiye alıp bu kadar spesifik eleştiriler yapman emin ol bize çok şey kazandırdı. Bu sefer yapamadık belki ama bir dahakine seni de mest edecez emin ol 😀

Bu güzel kritiklerin ve yorumların için grubum adına tekrar teşekkür ederim sana Batuhan.
 
_skull_ demiş ki:
3 gündür dinliyorum,şu anda da dinlemekteyim parçalarınızı..büyük bir keyifle hem de.tarz olarak da benzetebileceğim bi grup olmadı açıkçası.özgün, kaliteli olmuş verilen emeğe değmiş bence. umarım istediğiniz dinleyici kitlesine ulaşır, büyük başarılar elde edersiniz.ben umutluyum.grup elemanlarını da tek tek tebrik ediyorum burdan.gerçekten güzel bir iş çıkmış ortaya!

Çok teşekkür ederim ufaklık 8) Senin gibi özel ve güzel insanların bizi beğenmesi çok mutluluk verici. Bizi dinlemeye devam et!

mfatih1 demiş ki:
tebrikler başarılarınızın devamını diliyorum...
Teşekkür ederim kardeş. Olası başarılarımızı sizlerle paylaşmak çok güzel olacak 😀
 
Rica ederim, Eleştirilere kulp bulmaya çalışmak yerine, cidden bir sorun olma ihtimali varsa üzerine eğilecek karakterde insanlar ve müzisyenler olmanız beni sevindirdi. Bu bir ego sorunu ve bence bunları aşmak enstruman çalmaktan da, müzik yazmaktan da daha zor, grup olarak bunu başardığınızı sanıyorum. Bu vizyonunuz ile ayaklarınızın yere her zaman sağlam basacağını düşünüyorum.

Ek yorum yapmak istediğim bir kaç şey var:

Kayıtta tabi ki sorunlar var, ama bu bir demo, ve "benim" diyen bir çok demodan çok çok daha güzel. Boğukluğu falan boşverin gitsin, ben hissetmedim bile. 😉

Kayıt psikolojisine değineyim, aslında bir yerde haklısın. Bunları stüdyoda kısıtlı zamanda kaydettiniz, belki, ben kendi evimde kendi ekipmanımla, kendi rahatlığımla, bir bend'i düzgün alabilmek için 50 take aldığımı bilirim. Böyle bir imkan olmadan yine de kulakları tırmalayıcı sesler çıkarmamışsın gitarından. Yani benim söylediğim, işin kozmetik yanı belki. Bir de ritm gitarlara lafım yok idi, öyle algılamışsın sanırım. "Sallanmıyor" derken sağlam gidiyor iyi demek istediydim. 😉

Davul konusuna gelince. Bence davulda time'ın düzgün olması, parçanın baştan sona sabit metronomda gitmesi demek değildir. Aslında, çok normal gibi gözüken bu olay, kayıt teknolojisinin meydana çıkması ile ortaya çıkmıştır. Yani metronomla kayıt yapmanın kötü bir yanı yok, ama metronom parça içinde bariz ve rahatsız edici bir şekilde hızlanıp yavaşlamıyorsa bu sese "bir organiklik" katar.

Kayıt işleri icad edilmeden insanların dinlediği hiç bir müziğin temposu sabit değildi. Yükselişlerde enstrumancılar hızlanır, inişlerde yavaşlar, müziğin doğal halidir bu çalanlar farkına varmaz bile. Ve hatta gerekli bir unsurdur bence. Şimdi cubase'de ayarlıyoruz, baştan sona aynı tempo, aynı havada olmuyor tabi ki, malesef.

Bu yüzden davulcuda bir sorun yok bence. yani zamanı kısa vadede eşit aralıklara bölmüş vuruşlarıyla, kulak tırmalamıyor. Uzun vadede kaymalara sebep oluyorsa da, o bence işin güzelliği.

Tarz konusuna girmeye enerjim kalmadı, okuldan yeni geldim. Ama diyeceğimdir ki, evet ben bir Anadolu Rock havası aldım. Bundan hoşnut değilsiniz anladığım kadarıyla. Açıkcası bu havayı neden aldığımı nasıl ifade edebilirim bilmiyorum, orada size iş düşüyor. Benzemek istemediğiniz birilerinin 1-2 albümünü edinin. Bir de severek dinlediğiniz ama birbirinden farklı bir iki gfrubun albümlerini edinin, grupça toplanın, ve "anadolu rock" sounduna neremiz benziyor, neden öyle bir hava alınmış olabilir diye düşünün. Yani bu bir süreç. Vokali düşünün... Enstruman tonlarını düşünün... Hele hele, parçaların trafiğini düşünün. Beğendiğiniz yol ile beğenmediğiniz yol arasındaki fark, müziğin içindeki bu kriterlerin gösden geçirilmesi, listelenmesi yolu ile kesinlikle ortaya çıkacaktır.

Yani açık oldu mu bilmiyorum, "atıyorum" parçanızın birinin sonunda biri ağlayarak şiir okuyor. Sonra beğenmediğiniz birinin albümünü aldınız, bir baktınız aa onda da benzer bir şey var. O zaman o şiiri ordan kaldırırsınız. (hani böyle bir şey yok da örnek olsun diye dedim). Emin değilim ama sezilerime göre, sizi anadolu rock tınlatan şeyler içinde, tonlar ve parça trafiği olabilir. İncelemenizi tavsiye ederim.

Umarım yardımcı olmuştur yorumlarım.

Kolay gelsin arkadaşlar!

Batuhan
 
Tekrar teşekkürler Batuhan. Eleştirilerin sana güzel müzik olarak geri dönecektir, emin ol 😀
Hayalci sıkı çalışma temposu, zamanla kazanacağı tecrübe ve üretkenliği ile daha iyi ve tatminkar işler yapacaktır mutlaka. Devam... 😀
 
fıratım senin kendine ait sololarını ilk kez dinledim desem yalan olmaz . bazıları için yanımda kafa patlattın bu ekenomik şartlarda kaç delikanlı cesur yürek kaldı bu soloları kayda götürebilecek. evde akorlarına bastığı şarkılara stüdyoda drive ekleyip solosuz ?rock? yapıyorum diyen zırtoların arasından sıyrılman bana sololarındaki en güçlü ruhu ifade ediyor.
ekrem hocanın performansı konusuna gelince
tamam bir aksilik başına gelmiştir ama ben sesinin rengine değinmek istiyorum hayalci de özellikle ne kıracın ne de haluk leventin yırtınsalar yakalayamayacağı bir çizgi yakalamış. hayalcinin nakaratındaki vokal performansını benzetildiği şeylerden çok daha ilerde buluyorum
 
Üzülerek belirtmek isterim ki asıl bas gitaristimiz olan Gülru hocam gruptan ayrılmış bulunmaktadır. Kendisi bir takım engellerden dolayı kayıtlarda da çalamamıştı ve bu engellerin fazlalaşması sonucunda kendi isteği doğrultusunda gruptan ayrılmıştır. Ama müziğe devam edecek ve belki birgün tekrar biraya gelebilecez 😀
Şimdi Hayalci yeni bas gitaristini arıyor! İlgilenen arkadaşlar imzamda belirttiğim linki takip ederek grubun şarkıları dinleyebilir ve tarz konusunda bir fikir edinebilir.
Bu arada, Ekim sonunda ya da Kasım başında yeni iki şarkımızı sizlerle paylaşacaz. İlk 3 şarkımıza gelen eleştirileriniz sayesinde sonraki şarkılarımızı daha güzel yapabileceğimizi düşünüyoruz. Lütfen eleştirilerinizi bizlerle paylaşmaya devam edin.
Kendinize de iyi bakın 😀
 
Bir tek sen & Bir tek ben isimli sarkınız cok hos özellikle müzigi ınsan dinlerken bulutların ustunde hıssedıyor kendını , sakin bir huzur kaplıyor birden bedenini 😉
basarılar dılıyorum bide varmı konser falan buaralar :?:

optum hepinizi 8) Kendinize iyi davranın :!:
 
teşekkürler puNker_tuGce

şarkılarımız beğenildikçe bizde kendimizi çok iyi hissediyoruz ve daha çok çalışıyoruz. 3 şarkımızında ayrı ayrı dinleyicileri var bu da çok güzel birşey. sende slow olanı seçtin. o şarkı benim içinde çok özel.
yakında bir konser yok. biz sadece yeni şarkı kayıtları için çaba harcıyoruz şu an için. en çok istediğimiz şey sadece kendi şarkılarımızı seslendirdiğimiz bir konser vermek. bir konser olursa buradan mutlaka duyuru yaparız.

tekrar teşekkürler.
 
"Bir Tek Sen & Bir Tek Ben" güzel bir slow ama ilk dinlediğimde nedendir bilmem -üstelik kendisini pek de fazla dinlememe rağmen- vokal, Suat Suna'yı hatırlattı bana.

Üç şarkıdan benim en beğendiğim "Hayalci" oldu. Dinler dinlemez sevdim ve hâlâ her sabah dinlediğim şarkılardan biri.

Basçı sorununu en kısa zamanda çözmeniz ve 2-3 hafta sonra yeni şarkılarınızı dinlemek ümidiyle...

Başarılar...
 
Merhaba arkadaşlar.Kusura bakmayın konuları uzun zamadır takip edemiyordum.Bir yandan derslerim bir yandan kendi sitem beni çok yordu.Az önce demo kayıtlarını dinledim.İçindeki 3 parçayı dikkatle dinledim.İlk düşüncem şu:Güzel Olmuş.

Özellikle şarkıların sözlerini beğendim.Herkesin müzik zevki farklı biliyorsunuz.Benim bir parçayı beğenmem için önce sözlerinin güzel olması,akılda kalıcı olması gerekiyor.Size garip gelebilir ancak benim zevkim böyle....

Müziklerine gelince benim müzik bilgim sizlere göre yeterli olmıyabilir.Ancak şunu söylemeliyim ki sertliğinin kıvamı çok iyi olmuş.Ekrem hoca sanırım kayıtlarda kendini kasmış olsa gerek ki ses müzikle biraz tezat oluşturuyor.Biraz daha sert söyle daha iyi olucak bence.

Kısaca bunun bir demo olduğu düşünürsek ben beğendim.Bence gelicek var bu parçalarda.Müzik bilgimin kıtlığı için kusura bakmayın.Sonuçta dinleyici olarak beğendim.Yolunuz açık olsun arkadaşlar.

Bu arada demo kayıtlarını buraya koymakla çok akıllılık etmişsin Fırat.Böylece albüm çıkmadan dinleyicilerin nabzını tutmuş oluyorsunuz.Düzenlemeleride ona göre yaparsınız ve albüm beklentisini arttırırsınız.Şimdi bu demoları yaymak kalıyor.Onu nasıl yapıcağımızda ben seninle konuşucam okulda.Görüşmek üzere kendine iyi bak.
 
öncelikle hepinize selamlar, grubunuzla euphrates(hala adını bilmiyorum kusura bakma) ile müziktekte geçen bir diyaloğum sayesinde tanıştım, büyük işler yapmak üzeresiniz yolunuz açık olsun... merak ettim kim bu adamlar diye tesadüf burda da demo varmış... euphrates arkadaşım istedi benden yorum yap diye ben de dinledim ve nacizane yorumlarım, buyrun efendim;

bi kere güzel olmuş, emek verilmiş, solo yazılmış, kanal kayıt için paraya kıyılmış bi demo bunda kimsenin şüphesi yok ve gerçekten kaliteli olmuş...
ben sizin demonuzun kalitesine, kayıt kalitesine yani yok vokalmiş gitarmış şuymuş buymuş onlara hiç değinmeyeceğim zaten yakında çok daha kaliteli ve boğuk olmayan tonları güzel olan bi kayıt yapacaksınız zaten...
şu haluk levent olayından başlayım madem; bence haluk levente benzetilmesinin sebebi (ki maalesef ilk dinleyişte o koku bnm de burnuma geldi) biraz aranjmandan (hani o da böyle melodiyle falan girer ya şarkılara ondan bahsediyorum) biraz da solo tonundan, çünkü ben karakter olarak muazzam bi benzerlik sezdim yeni kaydınızda isteğiniz dahilinde bu sorunlar rahatlıkla ortadan kaldırılabilir.

her şarkınızın birileri tarafından beğenilmesi gerçekten çok güzel ve bu ne kadar doğru yolda olduğunuza bir işaret ama bunu profesyonel insanlardan aldığım bilgilere dayanarak söylüyorum biraz daha "nakarat" olsa sanki... hayalci'de böyle bir sorun yok onun için insanlar hayalci diyorlar çoğunlukla çünkü dile kolay dolanıyor. vaktin yok'ta bu sorun az da olsa var yani ilk dinleyişte sadece vaktin yok kısmı takılıyor dile biraz daha söz istiyor insanlar slow olan şarkıda ise nakarat neredeyse yok gibi... kaliteli müzikte nakarat olacak diye bişey yok tabi ama bir şarkının geniş kitleler tarafından tutulması için biraz gerekli bir unsur, bu konuya eğilebilirsiniz bence... ha bu arada neredeyse hiç nakaratı olmadığı halde dünyaya mal olan şarkılar da yok mudur vardır mesela ilk aklıma gelen chris rea- road to hell gibi... ama onlar sihirli. ve öyle sihirli şeyler yapabildiğimiz zaman eli öpülesi insanlar oluruz...

umarım iyi olur herşey... yolunuz açık olsun...
 
aslında bu haluk levent muhabbetinde bahsettiğim şeyler sanırım sadece vaktin yok için geçerli. orda vokaller de biraz andırmış sonra dedim ya solo tonu yani melodilerin çalındığı ton... belki chorus'u biraz fazla kaçmış olabilir tam emin değilim ama o tonun sizin haluk levente benzetilmenizdeki payı çok büyük bence... bir iki level kısınca hallolacaktır... 😉
 
Yorumların ve beklentilerin için teşekkür ederim Burank.
Daha önce müzisyen arkadaşlarımızın parmak bastığı konulara değinmişsin sen de. Sanırım sizler haklısınız bu konuda. Ama ilginç birkaç nokta var;
Mesela kullandığımız ekipman bence son derece "modern" ve batılı kalıplara uyan tonlar için ideal.
Ben gitarist olarak Mesa Boogie V-Twin preamp, Marshall JCM2000'den power section ve JCM900 kabin kullandım. Gitarım da bol modifiyeli bir Ibanez. Ayrıca Line6 Variax da kullandım kayıtlarda.
Bas gitar ekipmanı olarak da Fender Stu Hamm Signature ve Ampeg B150 kullandık.
Davul Yamaha Stage Custom, ziller Sabian üst seri birşeylerdi.
Yani bu ekipmanı progressive metal grupları da kullanıyor ve ben bu adamların soundunu yakalamaya çalıştım kayıtta ve ilginçtir ki müzisyen arkadaşlarımız kimi zaman Haluk Levent tonlarını verdiğimizi söylüyor 😀
Bir daha ki kayıtta umarım bu problemi aşacaz.
Beste düzenlemelerinin ise zamanla oturacağını ve Anadolu Rock değil de Hard Rock havası vereceğini
sanıyorum.
Uğraşıyoruz işte 😀
Eleştirileriniz sayesinde kendimizi dışardan görebiliyoruz. Tekrar teşekkür ederim.
Melatonin'e selam 😀
 
şimdi haluk levent'in gitaristleri de çok sağlam adamlardı ama... mesela bi serdar öztop vs vs... ekipmanlardan değil de ayarlarından kaynaklanmış olsa gerek... ayrıca bence ritm tonunuz da gayet güzel...

teşekürler yolunuz açık olsun 😉
 
fıratcım yaaw kusura bakma uzun süre ses veremedim.
kayıdınız gayet güzel olmuş bence
pyramind gibi bir analiz yapmayacağım ama genel olarak şarkıları da beğendim
gerçi biraz piyasaya yönelik olmuş ama sen de bunu biraz da olsa bilinçli yaptığınızı söylemişsin zaten.bir şarkınız gerçekten düzenlemeleri ve de gitarlarından dolayı haluk levent e benziyor (ki ben hiç sevmem🙂)
ama o kadar kusur kadı kızında da olur
çalışmalarınızın devamını bekliyoruz...
 
Yorumlar için sağol Ozan. Zaten şarkıları dinledikten sonra oluşan izlenime göre yorum yapmak lazım. Sen böyle yapmışsın sanırım 😀
Eklips'e de başarılar!
 

Geri
Üst