Görsel ve işitsel algılara çok garip bizzat bir örneğim var. Müzikle henüz hiç tanışmamışken (maruz kalınan türkü,pop,arabesk, tvdeki reklam müzikleri saymıyorum tabi) ilk resim yapmakla meşguldüm. Beni kağıt kalemle bırakın bi odaya sabahtan uyuyana kadar sıkılmaz çizerdim. Baya da iyi yapardım o zaman için. Sülalede herkes takdir eder gaz verir desteklerdi. Sonra ne olduysa çizmez oldum. Ne zaman resmi bıraktım müzik hayatıma girdi bi şekilde. Hayatımın da büyük bi çoğunluğu müzik oldu artık. Şuan ara ara çiziyorum bişeyler fena da olmuyor tabi ama hala çocuklukta kaldığım yerdeyim. Nereye gelicem burdan şuraya gelicem sanırsam sanatsal şeylerde her yöne yatkınlık olabiliyor. Sadece ufak bir keşif gerekiyor. Diye düşünüyorum.
Asıl konuyu da yorumlarsam daha küçükken müziği duymak, tanışmak isterdim. Şuanki kafayla düşünüyorum tabi. Evde bi pink floyd kaseti dönüp dursun isterdim. Deep Purple, Sabbath, rush, queen duymak isterdim. Tabii sivasta pink floyd kasedini nerden bulsunlar o zaman 😄
Hatta o zamanki eurovision gazıyla keman istemiştim. Saz varken ne yapcan kemanı deseler de aldılar sağolsunlar. Sonra ders almaya başladım. Dersler hızlanmaya başladı hoca diğer öğrencilerle kıyas yapıp 10 kat hızlı olduğumu söyleyince de anladım ki içerde biryerlerde müzik de varmış. Sonra gel zaman git zaman anacığım gitar hediye etti. 4telden sonra 6tele geçince biraz afalladım tabi 5li akort sistemden 4lüye geçtik. Bir iki bişey öğrenip attım kenara.
Gel zaman git zaman derken. Ortaokul zamanları Queen keşfi. Lisede de Pink Floyd, Deep Purple keşfiyle o kenara attığım gitar artık bi an önce okuldan eve gitme isteğimi arttıran ağaçtan bir arkadaş olmuştu. Bu sefer kendi başıma oturup öğrendim. Klasik gitar perdesi sweet child of mine solosuna yetmeyince anacığım yine bi güzellik yapıp profilimdeki stratı almamı sağlamıştı. Duygulandım…
Neyse demem o ki eğer keman yerine saza zorlansaydım muhtemelen şuan onu çalmıyor olurdum. Kemanı kendi isteğimle almama rağmen onu bile artık çalmıyorum…
Ha maruz kaldığım müzikler 90lar 2000ler pop(artiz abim evde açardı), arabesk(sülalecek mangala,köye,pikniğe gittiğimizde amcam arabada açar sigaralar yanardı) türkü(aynı etkinliklerde eğer dayının arabasına bindiysem türkü açılırdı-amcamı tercih ederdim müzikten dolayı-) reklam jingle(bunları duyup notası notasına ağzımla taklit etmek çok eğlenceliydi-ki şuan bunun intervalleri tanımamda büyük etkisi olduğunu görüyorum-) maruz kaldığımı değil özellikle kendi keşfettiğimi daha çok sevmişim sonuç olarak.
Müziği duyup enstrümanları kendim keşfetmem daha yararlı oldu benim için. 6 ay için ne kadar erken bilmiyorum ama siz inceden karışık bi playlist yapın. Rockçı evlat isterseniz tarifimi gördünüz pop türkü arabesk listesi yapın. Bende işe yaradı.