Sahte Seymour Duncan Manyetikler

Arkadaşlar, dün elime geçen bir çift sahte Seymour Duncan manyetik seti oldu. Yaklaşık 15 senelik gitaristim ilk defa bu derece profesyonelce üretilmiş bir sahte manyetik seti ile karşılaştım bu sebeple sizinle de paylaşıyorum. Daha önce çakma Çin Gibson'ları ESP'leri üzerinde sahte EMG görmüştüm ama Seymour Duncan olanları ilk kez görüyorum. Üstelik dediğim gibi bunlar sanki üretim bandından çıkmış kadar profesyonel hazırlanmış. Sanırım Çin mass-production işi.

Gitarı alınca humbuckerlar üzerindeki Seymour Duncan yazılarının normalden biraz daha kalın olduğunu fark ettim. Ancak açıkçası pek üzerinde durmadım, gitar bir Washburn WI66Pro (2006 Kore yapımı), herhalde Kore modellerine özel birşeydir diye düşündüm 🙂 Ancak gitarı Marshall'a bağlayınca beklediğim gibi güçlü ses çıkmadığını gördüm, VCC sistemi de tam verimli çalışmıyordu (VCC: Washburn'larda olan humbucker<->single değişimini sağlayan düğme çevirmeli sistem; aslında push-pull sisteminin aynısı ancak dönüşümü ton düğmelerini çevirerek yapıyorsunuz).

Dayanamadım ve manyetikleri gitardan sökmeden çerçevelerden çıkardım. Tahmin ettiğim gibi manyetik arkasındaki metal plakalarda SD logosunu bırakın bir etiket bile yok maalesef..

Esas ilginç durum gitarı aldığım kişinin bana verdiği bilgi. Gitarı 3 sene önce İzmir'den bir dükkandan "sıfır" olarak aldığını söyledi. Ben kendisine inanıyorum, zira bende bıraktığı izlenim güvenilir bir kişi olduğu. Ancak dediği doğruysa ortada çok daha vahim bir durum var. Kimseyi suçlamak gibi olmasın ama burada ve birkaç gitar forumunda okuduğum şeylere dayanarak söyleyeceğim, manyetikler dükkan çalışanı tarafından "profesyonelce" değiştirilmiş olabilir. Bu çok rezil birşey. Düşünün dükkandan sıfır gitar alıyorsunuz, kaldı ki bu gitarın en önemli özelliği çok baba manyetiklere ve esaslı bir ses sahip olması. WI66PRO üzerinde orjinalinde Seymour Duncan Custom Custom (SH-11=14.4k) ve SeymourDuncan '59 (SH-1n=7.4k) manyetikler olması gerekiyor..

Neyse.. Uzun lafın kısası sahte Seymour Duncan'lar aşağıdaki resimlerdeki gibi gözüküyor. Gitar alırken eğer SD manyetiklerde bir gariplik hisseden olursa referans olması açısından önemli olarak görüyorum. Biliyorsunuz bazı Seymour Duncan manyetiklerin ön tarafta logosu hiç olmuyor, yani yazısız modeller de mevcut. Ancak her halükarda arka metal plakada Seymour Duncan logo baskısı olmalı, özellikle yeni modellerin hepsi bu şekilde üretiliyor. Aklınızda olsun.

IMG_20110905_210528.webpIMG_20110905_210544.webpIMG_20110905_210555.webpIMG_20110905_210604.webpIMG_20110905_210621.webpIMG_20110905_210633.webp
 
Bu nasil is ya?
Gecmis olsun oncelikle ve bu duyarli davranisindan oturu de tesekkur ederim bizi bilgilendirdigin icin. Oyle gozukuyor ki artik fabrikaya gidip bizzat uretimi o an bitirilen, banttan yeni inmis mallar alacagiz boyle giderse. Her seyin sahtesi, cakmasi. Hirsizlik diz boyu 🙁
 
Ben bunu yapabilecek bir firma tanıyorum İzmir'de, isim tabii ki vermeyeceğim fakat müzik camiasındaki kötü ünleri (özellikle de bu tarz pis işler çevirmek adına) epey yaygın durumda..Yani, arkadaşın haklı olması muhtemel. Geçmiş olsun dostum :/

P.S: Hatta iş çevire çevire kocamaan yeni bir dükkan bile açtılar eskisinden daha iyi olarak..
 
16 TLlik Artec Vintage serisi manyetiklerin üzerine SD baskısı yapmışlar, bence Çin işi falan değil, ben bile yapabilirim bu kadar basit patates baskıyı. Ayarlanabilir manyetik uçları olması gerek SD ya da bu kalitede aftermarket ürünlerde. Anlamadığım, satın aldığın arkadaş farketmemiş mi bu durumu?
 
Sahte oldukları her hallerinden belli aslında arkadaşlar. İlk bakışta belli oluyor.
Ben de o yüzden yazdım. Hani bilemeyen arkadaşlar alacakları gitar üzerindeki yazılarda biraz da olsa gariplik görürlerse duruma uyansınlar diye.. Ben online aldığım için 800x600 fotolarda pek belli olmuyordu. Tabi bu aslında bu konu başlığı internet üzerinden gitar alışverişleri için de bir uyarı ayrıca, gitarı görmeden almak doğru değil hiçbir zaman.. Farklı şehirler arası yapılacak alışveriş olaylarında da ayrıntılı foto istemek lazım..
16 TLlik Artec Vintage serisi manyetiklerin üzerine SD baskısı yapmışlar, bence Çin işi falan değil, ben bile yapabilirim bu kadar basit patates baskıyı. Ayarlanabilir manyetik uçları olması gerek SD ya da bu kalitede aftermarket ürünlerde. Anlamadığım, satın aldığın arkadaş farketmemiş mi bu durumu?
Patates baskı değil, resmen üretim bandında yapılmış. Bütirat şase üzerine fabrikasyon.. Keşke Artec olsa da kullansak ama maalesef değil.. Gayet profesyonel çakma manyetikler yani. Satan kişi farkında değil, gitar çalan biri değil zaten..
 
Nasıl bir hal aldı bu sahtecilik olayı yahu. Çok geçmiş olsun
Teşekkürler InstantKarma. Açıkçası bana pek koymuyor böyle şeyler. Sonuçta ekonomik açıdan biryerlere gelmişiz, biraz teknik bilgimiz de mevcut, alır 2 tane Seymour Duncan manyetiği push/pull takarız gitarın üzerine.

Esas sorun yeterli parası olmayan ve adam gibi bir gitar alıp kendini geliştirmeye çalışan müzisyenlerin / gitarist adaylarının mağdur olması durumu. Birisi günlerce, belki de aylarca alın teriyle çalışıp kuruş hesabı yaparak para biriktirecek, bir orospu çocuğu da bu gencin biriktirdiği parayı alıp ona sahte donanımlı gitar verecek, hem de sıfır olarak. Böyle tiplerin varlığı yüzünden dürüst satıcıların da adı kötüye çıkıyor.

Söyle diyeyim de daha açık olsun:

Ayıptır söylemesi 1993'ten beri piyasanın, gitar işlerinin içindeyim. Özellikle İstanbul, Tünel piyasasında kim nereden hangi gitarı nasıl ve kaça getirip nasıl ve kaça satıyor biliyorum, zaten bunların çoğu benim kişisel olarak da tanıdığım insanlar. Sepetin içinde kötü elmalar da var ama iyiler çoğunlukta. Mesela çoğu insan der ki "yuh be gitarı iki katına satıyorlar". Tecrübelerime dayanarak söyleyeyim, bu durum "çoğunlukla" işini adam gibi yapan dükkanların işlerini gerçekten kitabına uygun yapmalarından kaynaklanıyor, iyi olsun kötü olsun getirilen her gitarın vergisi ve kargosunun yanında dükkan kirasından, çalışan maaşlarından, sigortalarından tutun da T.C. devletine ödenen diğer bilmem kaç tane vergiye dek uzanan oldukça geniş bir yelpaze var. İşini adam gibi yapıp örneğin 500$'a bir gitar getiren firmaya bu gitarın maliyeti neredeyse 450$ civarında olabiliyor, ben buna defalarca şahit oldum. Bu sebeple RRP'nin 1.5-2 katına gitar satan dükkanlara ben kızamıyorum, çünkü haklılar, bizim ülkede düzen bu şekilde kurulmuş. Ama inanın bu durum Amerika'da da farklı değil, İngiltere'de de.. Japonya'da 80000 yene satılan ESP'ler Amerika'da 2000-2500$, burada 5000-6000TL. Dışarıdan ekipman alırsan pahalı alırsın. Ama şu benim verdiğim çakma Seymour Duncan örneğinde durum takdir edersiniz ki çok farklı. Bizzat dükkanda sıfır bir gitarın üzerinde oynanarak değişiklik yapılıyor ve bu şekilde satılıyor. Ben daha önce böyle birşey ne işitmiştim ne de şahit olmuştum, bunu da gördük yani.

Bilenler bilir Londra'da Denmark Street denilen bir yer var. Burası bizim Tünel gibi bir yerdir, özellikle gitar ve bateri üzerine yoğunlaşmış dükkanlar mevcut. Geçtiğimiz sene Londra'ya gittiğimde Soho'da bir dükkanda 3-4 tane Çin çakması sahte Gibson gördüm. Anlamayan biri gibi dükkandan içeri girdim ve fiyatları sordum. Adamın bana gülerek verdiği cevap yaklaşık olarak şuydu: "Bunlar aslında replica Gibson gitarlar, bize maliyetleri 150-200 pound civarında. Ancak bazı modellerde işçilik fena değil ve bunların en iyilerini seçerek üzerlerine "Seymour Duncan" manyetikler koyuyoruz. Yani çok profesyonel gitarlar değiller, yanlızca öğrenciler ve yeni öğrenenlere satıyoruz. Fiyatları 300 pound..". Üzerlerine de "Student Guitar" diye etiket koymuşlardı..

Yani alın size iki örnek karşı karşıya 🙂 Birisi gerçeğini çıkarıp yerine sahtesini koyuyor, birisi sahtesini çıkarıp gerçeğini..

Neyse, uzun oldu biraz, dolmuşuz bu konuda farkında değildim 🙂 Diyeceğim şudur ki, bence özellikle internet üzerinde bilgi paylaşımı her konuda olduğu gibi gitar veya ekipman konusunda da önemli. Turkrock gibi forumlarda bu türden paylaşımlar yapılarak en azından kötü niyetli satıcıların önüne geçilebilir diye düşünüyorum.
 
Bilenler bilir Londra'da Denmark Street denilen bir yer var. Burası bizim Tünel gibi bir yerdir, özellikle gitar ve bateri üzerine yoğunlaşmış dükkanlar mevcut. Geçtiğimiz sene Londra'ya gittiğimde Soho'da bir dükkanda 3-4 tane Çin çakması sahte Gibson gördüm. Anlamayan biri gibi dükkandan içeri girdim ve fiyatları sordum. Adamın bana gülerek verdiği cevap yaklaşık olarak şuydu: "Bunlar aslında replica Gibson gitarlar, bize maliyetleri 150-200 pound civarında. Ancak bazı modellerde işçilik fena değil ve bunların en iyilerini seçerek üzerlerine "Seymour Duncan" manyetikler koyuyoruz. Yani çok profesyonel gitarlar değiller, yanlızca öğrenciler ve yeni öğrenenlere satıyoruz. Fiyatları 300 pound..". Üzerlerine de "Student Guitar" diye etiket koymuşlardı..

Yani alın size iki örnek karşı karşıya 🙂 Birisi gerçeğini çıkarıp yerine sahtesini koyuyor, birisi sahtesini çıkarıp gerçeğini..

Vay anasini arkadas ya.. Uygar medeniyetler seviyesi diyoruz ya, al sana iste. İmrenmemek, ozenmemek, kiskanmamak elde mi? 🙁
 
Valla tepemizdekiler, bize verdiklerinden fazlasını almaya devam ettikleri sürece (vergiler vs) bu böyle sürüp gidecek..Kaldı ki TL'nin Dolar ve Euro karşısındaki zayıflığı, hatta ülkemizin ekonomik olarak zayıflığı da cabası..
 
Şu İzmir'deki dükkana gidip gitarları tek tek inceleyesim var, ki eğer birinde bu sahte manyetik durumuna rastlarsam fotoğraf çekip zabıt tutturmak istiyorum. Mümkün müdür acaba?
 
çok sağol bu yazı ve uyarı için..
benimde başımdan benzer bi olay geçti
breed set modifiyeli(göya) rg2550 almıştım.. bir taktımki amfiye.. breed set değil resmen bridge altı üretim 😀
bunu bana satan ta antalyadan akın diye bir adam..
gerçi adama sahtekar demek istemiyorum..
çünkü 1000 liraya aldım yanında çıkarılan ibz setleri verdi..
ama bana satarken pro gitarist olduğunu 100lerce öğrencisinin olduğunu vs. söylemişti. yani çözemedim olayı.. 🙂
 

Geri
Üst