Duymak ve görmekten ziyade duyduğunun veya gördüğünün farkında olmak veya olmamak burada söz konusu olan belki. Bilinçaltına direk olarak erişimimiz yok çünkü. Duyduğumuzun farkına varmadığımız zaman duymadık diyor olabiliriz. Fakat bunlar biz farkında olmadan bizi farklı şekillerde etkiliyor olabilir. Yani iddia edilen o.
Zaten insanın duyduğunu farketmediği zaman subliminal oluyor, yüzüne bağırdığın zaman bilinçaltı hak getire. Misal Sinan abinin bahsettiği uygulama frekans ile değil genlik ile alakalı. Ama burada duyduğunuz "kesin", farkedip farketmemeniz size kalmış.
Alınmayın ama aklıma şu telekinezi ile suikast muhabbeti geliyor. 🙂
Geçin dalganızı, gün gelir kanıtlarlar, kalırız öyle. 😀
Alınmayın ama aklıma şu telekinezi ile suikast muhabbeti geliyor. 🙂
Geçin dalganızı, gün gelir kanıtlarlar, kalırız öyle. 😀
Çok bilmiş arkadaşlarım size ben cevap vermeyeyim hiç, zira "subliminal var mı yok mu" gibi abestle iştigal bir hale büründü burası, pazarıma yazık.. @uncanny 'nin verdiği linke tıklayarak birşeyleri farketmeye başlayabilirsiniz.
Bu konuda en baştan beri sorulanı ve benim anlatmak istediklerimi bilen tek kişi de @uncanny gibi görünüyor. Geri kalan kitle ise ahkam kesmek, döşşek geçmek, boş beleş eleştirmek ve polemik yaratmak ile meşgul..
Bak çok ilginç işte. Bana hiç seviyesizce gelmedi. Demek ki sübjektifmiş. Bu yüzden dokunamayız.
Subjektifi boşverelim, herkes kendi kafasındakini anlattı madem.
Buyrun.
Burada tonalite kavramının 20 Hz civarında yok olduğu yazmakta. Bizim bu frekansın altındaki sesleri algılayıp yorumlayabildiğimizi kanıtlayan akademik referans/kaynaklarınızı bekliyorum. Seviye çok düştü madem. Yükseltelim biraz. Kıçımzdan salladığımız teorilere yer vermeyelim. Pür akademik konuşalım.
Buyrun.
Burada tonalite kavramının 20 Hz civarında yok olduğu yazmakta. Bizim bu frekansın altındaki sesleri algılayıp yorumlayabildiğimizi kanıtlayan akademik referans/kaynaklarınızı bekliyorum. Seviye çok düştü madem. Yükseltelim biraz. Kıçımzdan salladığımız teorilere yer vermeyelim. Pür akademik konuşalım.
Üslubu bir kenara bırakırsak,
@uncanny 'nin verdiği link güzel. Wiki'nin başvuru güvenilirliği ne kadar tartıışılır olsa da iyi yazılmış bir belge bence. Gel gör ki bu kaynakta işitsel subliminal teknikten yalnızca iki paragrafta bahsediliyor. Ne seslerin düşük frekanslar içerisinde kodlanmasından ne de bu sesler ile mesajların iletilmeye çalışılmasından söz edilmiyor. Ancak @Sinan Güngörer 'in de bahsettiği gibi düşük ses seviyelerinde konuşma benzeri seslerin yinelenmesi ve bazı seslerin maskelenmesi tekniğinden söz ediliyor.
Bir de 141 öğrenci üzerinde yapılan işitsel subliminal telkin deneyinden bahsediliyor. Öğrencilere hafıza geliştirme ve öz güven yenileme adı altında iki kayıt dağıtılmış. Bu kayıtların yarısı da bilerek yanlış etiketlendirilmiş. Yani plasebo. Bir kaç hafta sonra yapılan testlerde, her iki kaydı dinleyen öğrencilerin arasında hiç bir belirgin ilerleme-gerileme farkının olmadığı gibi ilginç bir sonuç da paylaşılmış.
Şu subliminal ses olayı keşke gerçekten var ve işe yarar olsa, her şey çok ilginç ve gizemli olurdu, baya da eğlenirdik. Verilen linki siz de bir okuyun isterseniz, yanlışım vardır belki düzeltirsiniz.
@uncanny 'nin verdiği link güzel. Wiki'nin başvuru güvenilirliği ne kadar tartıışılır olsa da iyi yazılmış bir belge bence. Gel gör ki bu kaynakta işitsel subliminal teknikten yalnızca iki paragrafta bahsediliyor. Ne seslerin düşük frekanslar içerisinde kodlanmasından ne de bu sesler ile mesajların iletilmeye çalışılmasından söz edilmiyor. Ancak @Sinan Güngörer 'in de bahsettiği gibi düşük ses seviyelerinde konuşma benzeri seslerin yinelenmesi ve bazı seslerin maskelenmesi tekniğinden söz ediliyor.
Bir de 141 öğrenci üzerinde yapılan işitsel subliminal telkin deneyinden bahsediliyor. Öğrencilere hafıza geliştirme ve öz güven yenileme adı altında iki kayıt dağıtılmış. Bu kayıtların yarısı da bilerek yanlış etiketlendirilmiş. Yani plasebo. Bir kaç hafta sonra yapılan testlerde, her iki kaydı dinleyen öğrencilerin arasında hiç bir belirgin ilerleme-gerileme farkının olmadığı gibi ilginç bir sonuç da paylaşılmış.
Şu subliminal ses olayı keşke gerçekten var ve işe yarar olsa, her şey çok ilginç ve gizemli olurdu, baya da eğlenirdik. Verilen linki siz de bir okuyun isterseniz, yanlışım vardır belki düzeltirsiniz.
Ha gayret! Az daha çaba ile bu forum da illuminatinin bizlere dayadığı, dayattığı bir oyun olacak! Üstad-ı Âzamlığı da @replicant a verelim tam olsun. Sahi avatar resminde acaba kaç sübliminal gizlidir? Buyrun buradan yakın. 😀
Yahu sübliminal mesajdan falan korkuyorsanız, müzik deşmekten önce televizyon seyretmeyin. Orada saniyenin 13 ile 25'te birlik bölümüne sübliminal mesaj gömmek daha kolay ve daha fazla kişiye ulaştırma şansı mevcut.
Kaldı ki sübliminal mesajdan hal ve davranışlarını değiştirecek kadar etkilenmek için, zeka seviyesi ve hayata bakış açısı ile tipik bir tüketim toplumu bireyi olmak gerekmez mi?
Ben aksine bu tür konuların insanı gereksiz paranoyaya sürüklediğini düşünüyorum. Öyle ki, zamanında bineceği dolmuşun logosunda siyonist sembol arayanlar türemiştir bu memlekette. Dikkat ediyorum bir kaç senede bir de dünyamızı, insanlığı mahvetmek isteyen güçler değişiyor. Hepsiyle ilgili bir şeyler yazan, söyleyenler de "Açın gözünüzü! Uyanın!" gibi tabirler kullanıyor. Önce Yahudiler dendi yıllarca, sonra birden masonlardan öcü gibi korkulur oldu, şimdi de" Oooov Illuminati!!" Bazı komplo teorisyenleri (hepsi değil ama bazıları) bence insanların akıl sağlığı ile oynamaktan yargılanmalı artık.
Yahu bir karar verilsin artık hangisi? Dünya ve insanlık neden yirmi otuz yılda bir düşman değiştiriyor? Neden özellikle muhafakar kesimler sağlıklı bir bakış açısı ile siyasi ve ekonomik gelişmeleri değerlendirecekleri yerde kendini şarkı deşmeye adıyor? Saçma değil mi sizce?
Yahu sübliminal mesajdan falan korkuyorsanız, müzik deşmekten önce televizyon seyretmeyin. Orada saniyenin 13 ile 25'te birlik bölümüne sübliminal mesaj gömmek daha kolay ve daha fazla kişiye ulaştırma şansı mevcut.
Kaldı ki sübliminal mesajdan hal ve davranışlarını değiştirecek kadar etkilenmek için, zeka seviyesi ve hayata bakış açısı ile tipik bir tüketim toplumu bireyi olmak gerekmez mi?
Ben aksine bu tür konuların insanı gereksiz paranoyaya sürüklediğini düşünüyorum. Öyle ki, zamanında bineceği dolmuşun logosunda siyonist sembol arayanlar türemiştir bu memlekette. Dikkat ediyorum bir kaç senede bir de dünyamızı, insanlığı mahvetmek isteyen güçler değişiyor. Hepsiyle ilgili bir şeyler yazan, söyleyenler de "Açın gözünüzü! Uyanın!" gibi tabirler kullanıyor. Önce Yahudiler dendi yıllarca, sonra birden masonlardan öcü gibi korkulur oldu, şimdi de" Oooov Illuminati!!" Bazı komplo teorisyenleri (hepsi değil ama bazıları) bence insanların akıl sağlığı ile oynamaktan yargılanmalı artık.
Yahu bir karar verilsin artık hangisi? Dünya ve insanlık neden yirmi otuz yılda bir düşman değiştiriyor? Neden özellikle muhafakar kesimler sağlıklı bir bakış açısı ile siyasi ve ekonomik gelişmeleri değerlendirecekleri yerde kendini şarkı deşmeye adıyor? Saçma değil mi sizce?
Bence boşuna tartışıyoruz.
http://speedy.sh/VAeVW/audio-book-subliminal-music-subliminal-sex-messages-3.mp3
Herkes gelişmeleri bildirsin.
http://speedy.sh/VAeVW/audio-book-subliminal-music-subliminal-sex-messages-3.mp3
Herkes gelişmeleri bildirsin.
Evet bir asansör müziği çalıyor.
?
Hacı, macunu mu yemeyi mi unuttuk ne? Sakın iktidarsızlık müziği falan olmasın aslında bu? Ziyoniz oyununa getirmeyin bizi 😀
Bir sürü yazılıp çizilmiş ancak, zaten kanal kayıt halinde girişilen bir projenin sonunda bütün kanallar birbirine entegre olduğu için oynama yapamazsın. Sübliminal saçmalığına girmiyorum hiç.
Ayrıca sübliminal olduğu düşünülen bir ses kaydını "Spectrum Analyzer"a soksak, 20Hz altını gösterecek mi? Sonuçta dijital. İnsan kulağı gibi bir bant genişliği söz konusu değil.
Her hangi bir efekti (subliminal mesaj çok komik ) duyulabilir hale getirsek bile diğer enstrümanlar da etkileneceği için yine aynı sonuçsuzluğu elde ederiz en basitinden.
