Telecaster Manyetik Ve Potans Modifiyeleri Hakkında

tuşenin tonu oluşturduğunu bir türlü kimse kabul etmeyip herkes çevresel faktörlere sığınıyor.

Yaklaşık 2-3 ay önce Epiphone Les Paul Studio'dan Gibson Tribute modeline geçiş yaptım. Epi'nin nut genişliği 1.68" idi. 1 saat durmadan solo atsan yorulmazsın, inan o derece rahat bir sap tutuş hissiyatı vardı. Gibson ise 1.75" (aradaki fark 2 mm). Gibson'u ilk denediğimde nut genişliği başlarda rahatsız etmişti açıkçası ama aradan geçen zamanda fark ettim ki tellerin arasındaki genişlik özellikle bendlerde daha steril çalmama etki etmeye başladığı açıkça fark ettim(2 gitarın da sap kesim şekli Slim Taper). Epi'de bend yaparken elim üstteki telin arasında girebiliyor ya da çok itelediğim için diğer tele olan sürtünmeden başka ses gelebiliyordu.

Yine Gibson'u satın aldığım kişinin Fender Stratını denediğimde ise jumbo fret olmasından dolayı çok efektif çalamadığımı da net şekilde hissettim. Gerek Gibson gerekse Epi'de medium jumbo fretler var.

Alıntıdaki çevresel faktör ifadesi malzemeye atıf ise, bana göre gitaristin tuşesine gitardaki malzemenin nasıl kullanıldığı dahi etki edebilir.
 
Yaklaşık 2-3 ay önce Epiphone Les Paul Studio'dan Gibson Tribute modeline geçiş yaptım. Epi'nin nut genişliği 1.68" idi. 1 saat durmadan solo atsan yorulmazsın, inan o derece rahat bir sap tutuş hissiyatı vardı. Gibson ise 1.75" (aradaki fark 2 mm). Gibson'u ilk denediğimde nut genişliği başlarda rahatsız etmişti açıkçası ama aradan geçen zamanda fark ettim ki tellerin arasındaki genişlik özellikle bendlerde daha steril çalmama etki etmeye başladığı açıkça fark ettim(2 gitarın da sap kesim şekli Slim Taper). Epi'de bend yaparken elim üstteki telin arasında giribiliyor ya da çok itelediğim için diğer tele olan sürtünmeden başka ses gelebiliyordu.

Yine Gibson'u satın aldığım kişinin Fender Stratını denediğimde ise jumbo fret olmasından dolayı çok efektif çalamadığımı da net şekilde hissettim. Gerek Gibson gerekse Epi'de medium jumbo fretler var.

Alıntıdaki çevresel faktör ifadesi malzemeye atıf ise, bana göre gitaristin tuşesine gitardaki malzemenin nasıl kullanıldığı dahi etki edebilir.
merhaba,
çevresel faktörlerden kastım bu değildi.
bazıları jumbo bazıları vintage fret sever. kapın sap ince sap seven hatta cilalı cilasız sap tercih eden olabilir.

benim kastım bu değil. özellikle boya için konuşacak olursam; nitro boya ile polyester boya farkına hassas olacak manyetik çalarken konuştuğunda sese de duyarlı olması gerekir.

tabi yine malzemenin özelliğini değiştirecek kadar büyük farkları kastetmiyorum. çok hafif bir ağacı ağır bir malzeme ile kaplamak fark oluşturur. ama zaten tok bir ağacı ister boyayın isterse cilalayın fark oluşmaz. oluşsa da kulak anlamaz. anlıyorum diyen kişilerin benim gözümde altın kaplama hdmi kablosu ile normal hdmi kablosunun sesi ve görüntüyü değiştirdiğini iddaa eden kişilerden farkı yok.
 
yani bana göre bu gas sendromundan başka birşey değil aslında,
tona etki eden asıl faktörler,
1- manyetikler,
2- manyetik yüksekliği

burgu, köprü, ağaç, boya vs boş iş.
tel kalınlığı yada markası/özelliği neyse çalım rahatlığı hissi sağlar.
aşağıdaki arkadaşın videosuna bakmanızda fayda var.
tüm sorulara cevap vermiş.

Boş iş mı tartışmaya açık bir konu. Bence de manyetikler ve yüksekliği %85 tonu veren kısım pedal ve amfi dahil etmezsek tabii. Scale falanda dahil değil buna.

Burgu boş iş değil zaten onu tartışmaya gerek yok bunu kötü burgu kullanmışlar bilir. Belirli bir kalitenin üstünde olmalılar.
Tel kalınlığı konusu doğru fakat klavyenın materyalı de gayet etkiliyor bunuda tartışmaya gerek yok bence. 3 farklı tip klavye ile denedim tondan falan bahsetmiyorum çalımları çok farklı.

Tona etki etmese bile gitarın size verdiği hissiyat çalımınızı etkiler. Robot gibi çalacaksanız o ayrı o zaman boş iş. Mesela ben country blues çalmak için ucuza telecaster aldım. Halbuki stratım zaten var single coil olarak. Ama bende uyandırdığı his ve çalım şevki bir farklı. Üstüne üstlük telecaster squier strat ise fender. Ona rağmen onda o havaya giremiyorum bana keyif vermiyor.

Ve atlanılan bir konu manyetiğin sarılan materyalın saflık oranı. 1959 Les Paullar sadece tipinden satılmıyor. Makine sarım el sarım ve materyal çok etkiliyor. Ucuz Çin gitarlarda zaten bakır saflığı çok düşük. Manyetik ciddi önemli bence. Ama her gitar farklı hitap ediyor. Elle sarılan bir manyetiğin birebir olması çok düşük olasılık bence. Çünkü makine döndürse bile teli tutan kişi teli yönlendiriyor.

Sizle yarı yarıya aynı fikirdeyiz diyelim 🙂
 
Ben agac veya agac türleri diger materyallerin daha iyidir demiyorum. Her türlü malzemeden manyetik ve gerilen teller vasıtasıyla ses çıkar. Ağaç olayı cogu kişinin 50'lerden beri meşhur olan, kulağa hoş ve aşina gelen elektro gitar tinilarini duyma ihtiyacından dolayı. Eger akrilik veya metal veya karton gitar tonlari günümüzde aranan tonlar olsaydı her yer bu gitarlarla dolu olurdu. Ayni gitarin rosewood ve maple klavyeli olanlari arasında ton farkı var mı, var. Bunu farkedemeyecek olan kiside ya kulak yoktur ya da o farki anlamayacak derecede kötü ekipman veya işlenmiş sinyal zinciri kullaniyordur. Bu kisilerin de yetersiz deneyiminden dolayi "fark yok" demesi degerli bir onerme olmuyor. Elektro gitarda kullanilan her türlü materyalin tona etkisi var. Nihayetinde telin titresirken hangi frekansları yutup hangilerini dokunmayacagi, veya ne kadar sure titrestirecegi meselesi bunlar.

Detaya inersek; telin klavyeden uzaklığı, fret alasimi ve kütlesi, donanimin türü, boya kalınlığı, cila türü ve kalınlığı gibi tum faktörler birlikte etki ediyor. Vasat bir gitarin kapsamli modifikasyonu bu nedenle sadece manyetik değişiminden ibaret olmuyor. Ama vasat gitar yine de çok ust segment bir gitar haline gelmiyor. Keşke elektro gitarda ton olayı sadece teller ve manyetiklerden ibaret olsaydı.
 
Son zamanlarda kafayı taktığım konu. Ağaç meselesinin pazarlama stratejisi olduğunu düşünenlerdenim. Markaların herşeyini aynı tutup sadece gövde ağacı cinsini değiştirip sattıkları gitar modeli var mı? Ben bilmiyorum. Yapsalar aslında ağacın farkının vereceğiniz fiyat farkına değmeyeceği ortaya çıkar. Genelde ağaç ile beraber burgu, blok, manyetik vs herşeyi değiştiriyorlar ki kafa karışsın iyice diye. zaten biz de bunu istiyoruz bence bu ton mu bu gitar mı oda olsun bu da olsun bitmeyen macera...
Hocam bi de ağaç değişince almayanlar var. O ikna edilmez zaten. Gibson zamanında headstock kırılıyor diye çıkıntıyı değiştirince bile isyan çıkmış. Son yazdığınız bence de doğru.
 
Detaya inersek; telin klavyeden uzaklığı, fret alasimi ve kütlesi, donanimin türü, boya kalınlığı, cila türü ve kalınlığı gibi tum faktörler birlikte etki ediyor.

bu söylenen akustik rezonansa sahip klasik, akustik gitar, keman gibi enstrümanlar için tamamen su götürmez gerçek.

  1. vasat bir gitarla iyi bir gitar arasında kaliteli malzeme seçimi çalınabiliriliği etkiler.
  2. iyi bir köprü ile kötü köprü sustain/ses uzamasını etkiler. gitarın tonunu değiştirmez.
  3. gitar sap ve gövde bağlantısı sustain/ses uzamasını etkiler. gitarın tonunu değiştirmez.
  4. jumbo fret ile vintage fret ya da iyi kötü fret seçimi çalınabilirliği etkiler, tonu değiştirmez.
  5. sapın kalın olması ince olması kullanım rahatlığını etkiler, tonu değiştirmez.
  6. sapın şu yada bu ağaçtan yapılması sizin kişisel zevkinizi aldığınız hazzı etkiler, tonu değiştirmez.
  7. 2 parça alder, tek parça alder, ya da laminasyon alder tonu etkilemez. çoğu zaman boyanın altında görmezsiniz bile. sadece tek parça yada 2 parça ağaçtan yapılmış gitar her ne hikmetse -pazarlama stratejisi, ve ekonomi (kalın ağaç daha pahalıdır, parça ağaç ucuz)- daha iyidir algısı var.
  8. daha birkaç yıl öncesine kadar markalar abanoz, maun gibi ağaçlar kullanarak yaptıkları gitarlar yerine ağaç bulamadıkları için pelesenk, değişik maun çeşitleri, hint gül ağacı, meksika gülü gibi bir sürü çeşit eklediler. çeşit olsun diye gül ağacı bulamadıklarında maple kavurması yaptılar. bu yapılan fender yada gibson gitarlardan kötü ses çıktığı anlamına mı geliyor? herhangi bir ağaç enstrüman yapımı için yeterli ise tonu etkilemez. hatta ağaç olmasına bile gerek yok.

bana hemen prs in yerliye çaldırdığı tuşe ağaçlarının videosunu gösteren arkadaş için yazıyorum;
siz gitarın tuşesine vurarak çalacak iseniz tonunuzu etkiler, gitar gibi yani pena ve manyetik kullanacaksanız tonu etkilemez.

tonu ne etkiler;
  1. manyetik seçimi, tuşesi sert olan bir gitarist daha farklı sesler çıkarabilir. bu yüzden başkası çaldığında ve sizden iyi çalıyor, tuşesi iyi ise gitarınızı tanıyamazsınız.
  2. manyetiklerin tele olan yükseklikleri, yaklaştırdıkça mikrofonik etkisi artar. çıkışı yüksek manyetikleriniz var ise tele çok yakın olur ise feedback yapmaya başlar.
  3. kullanılan elektronik devre seçimi, 250k,500k, tek volume/ ton, 2 volume/2 ton,
  4. elektronik devrede kullanılan kapasitör değerinin seçimi, burada seramik, drop, oil, modern bir sürü seçenek var. aslında değer olarak fark yok ise ton olarak da fark etmez. (elimde eski spraque oil kapasitörler var, ben bunları kullanıyorum. bir değişiklik olmadı)
  5. tel seçimi (tel direkt olarak vuruşunuzu bağlı olarak manyetiğe gönderilen sesi üretir.) manyetik seçimi, elektronik devre ve tel en önemli 3 faktördür.
  6. fakat en önemlisi tele nasıl vurduğunuz, sesi nasıl çıkardığınız tonunuzu etkiler.

işin içine manyetik girdiğinde denklem değişiyor.
örnek vere vere, göstere göstere de açıklasam; 'inanıyorum diyen' kişinin fikrini değiştirmek mümkün değil. zaten tüm gitar pazarı bu kişiler için var. alacaklar deneyecekler, para ödeyecekler. kısacası pazara inanacaklar.
bonus;
 
Detaya inersek; telin klavyeden uzaklığı, fret alasimi ve kütlesi, donanimin türü, boya kalınlığı, cila türü ve kalınlığı gibi tum faktörler birlikte etki ediyor.

bu söylenen akustik rezonansa sahip klasik, akustik gitar, keman gibi enstrümanlar için tamamen su götürmez gerçek.

  1. vasat bir gitarla iyi bir gitar arasında kaliteli malzeme seçimi çalınabiliriliği etkiler.
  2. iyi bir köprü ile kötü köprü sustain/ses uzamasını etkiler. gitarın tonunu değiştirmez.
  3. gitar sap ve gövde bağlantısı sustain/ses uzamasını etkiler. gitarın tonunu değiştirmez.
  4. jumbo fret ile vintage fret ya da iyi kötü fret seçimi çalınabilirliği etkiler, tonu değiştirmez.
  5. sapın kalın olması ince olması kullanım rahatlığını etkiler, tonu değiştirmez.
  6. sapın şu yada bu ağaçtan yapılması sizin kişisel zevkinizi aldığınız hazzı etkiler, tonu değiştirmez.
  7. 2 parça alder, tek parça alder, ya da laminasyon alder tonu etkilemez. çoğu zaman boyanın altında görmezsiniz bile. sadece tek parça yada 2 parça ağaçtan yapılmış gitar her ne hikmetse -pazarlama stratejisi, ve ekonomi (kalın ağaç daha pahalıdır, parça ağaç ucuz)- daha iyidir algısı var.
  8. daha birkaç yıl öncesine kadar markalar abanoz, maun gibi ağaçlar kullanarak yaptıkları gitarlar yerine ağaç bulamadıkları için pelesenk, değişik maun çeşitleri, hint gül ağacı, meksika gülü gibi bir sürü çeşit eklediler. çeşit olsun diye gül ağacı bulamadıklarında maple kavurması yaptılar. bu yapılan fender yada gibson gitarlardan kötü ses çıktığı anlamına mı geliyor? herhangi bir ağaç enstrüman yapımı için yeterli ise tonu etkilemez. hatta ağaç olmasına bile gerek yok.

bana hemen prs in yerliye çaldırdığı tuşe ağaçlarının videosunu gösteren arkadaş için yazıyorum;
siz gitarın tuşesine vurarak çalacak iseniz tonunuzu etkiler, gitar gibi yani pena ve manyetik kullanacaksanız tonu etkilemez.

tonu ne etkiler;
  1. manyetik seçimi, tuşesi sert olan bir gitarist daha farklı sesler çıkarabilir. bu yüzden başkası çaldığında ve sizden iyi çalıyor, tuşesi iyi ise gitarınızı tanıyamazsınız.
  2. manyetiklerin tele olan yükseklikleri, yaklaştırdıkça mikrofonik etkisi artar. çıkışı yüksek manyetikleriniz var ise tele çok yakın olur ise feedback yapmaya başlar.
  3. kullanılan elektronik devre seçimi, 250k,500k, tek volume/ ton, 2 volume/2 ton,
  4. elektronik devrede kullanılan kapasitör değerinin seçimi, burada seramik, drop, oil, modern bir sürü seçenek var. aslında değer olarak fark yok ise ton olarak da fark etmez. (elimde eski spraque oil kapasitörler var, ben bunları kullanıyorum. bir değişiklik olmadı)
  5. tel seçimi (tel direkt olarak vuruşunuzu bağlı olarak manyetiğe gönderilen sesi üretir.) manyetik seçimi, elektronik devre ve tel en önemli 3 faktördür.
  6. fakat en önemlisi tele nasıl vurduğunuz, sesi nasıl çıkardığınız tonunuzu etkiler.

işin içine manyetik girdiğinde denklem değişiyor.
örnek vere vere, göstere göstere de açıklasam; 'inanıyorum diyen' kişinin fikrini değiştirmek mümkün değil. zaten tüm gitar pazarı bu kişiler için var. alacaklar deneyecekler, para ödeyecekler. kısacası pazara inanacaklar.
bonus;

Elektro gitarda manyetikler tellerin akustik tinisini sinyale donusturmuyorlar yani 😄. Elektro gitar dijital piyano gibi bisey o zaman.

O halde mesela ben Fender Elite stratimin pickguardini komple söküp TT sisters strata taksam aynı tonu alacağım, sadece belki sustain biraz az olur....valla süpermiş 🤣.

Ben gerekeni söyledim. O youtube videoları ile bilim olmaz. 20 kusur yılda 100'e yakin elektro gitar edindim. En az 20-30'una az ya da cok modifikasyon yaptım. Anlamadığınız şey, ağaç fetişi mevzusu değil bu. Herseyden elektro gitar yapılır, daha önce de yazdığım gibi. Ama istenen, beklenen ton çıkmıyorsa talep görmez.
 
okuduğunuzu anlamamışsınız. anladığınızıda anlatamıyorsunuz. bullying -zorbalık,aşağılama- yapmanıza gerek yok. sizin görüşlerinize saygı duymakla beraber herşeyin tercih meselesi olduğunu da yazdım.
size göre köprüdeki vida da, pickguard da ton değiştirir. bunu da anladık. size başarılar dilerim.
 
ha bu arada 20 yılda 100 üzerinde gitar değiştirip, manyetik, köprü vs peşinde koşmuş iseniz zaten sizin hastalığınızın bir tedavisi yok. ne söylesem boş.
ankarada ünlü bir müzisyen vardır. akordu asla tutmayan sarı çizmeli mehmet. pek bir farkınız kalmamış.
 
okuduğunuzu anlamamışsınız. anladığınızıda anlatamıyorsunuz. bullying -zorbalık,aşağılama- yapmanıza gerek yok. sizin görüşlerinize saygı duymakla beraber herşeyin tercih meselesi olduğunu da yazdım.
size göre köprüdeki vida da, pickguard da ton değiştirir. bunu da anladık. size başarılar dilerim.
Yok gayet iyi okuyorum ve anlıyorum. Siz yukarıda 8 maddede o materyallerin tona etki etmeyeceğini yazmadınız mi? Gayet net bir yargı ile nelerin elektro gitarda tonu etkileyeceğini, nelerin tonu degistirmeyecegini yazmadınız mi?Ben de bu yargilarin tumuyle yanlış olduğunu söylüyorum. Anlamak istemeyen siz görünüyorsunuz tamamen. Bu kişisel bir inanç veya beğeni meselesi değil. Youtube videoları ile edindiğiniz yargılar benim için hiçbir bilimsel kanıt oluşturmuyor cunku hiçbirinde siz bile onların ses kayıtlarını degistirmedigine emin olamazsınız. Buna karşın sayısız tecrube ve deneylerim var. Siz bir rosewood ve maple klavye farkını dahi anlayamiyorsaniz ,ucuz gitarlara taktığınız manyetiklerden çıkan çok benzer ton ile gayet mutlu olabilirsiniz. Daha da uzatmaya gerek yok, açıkça anlattım herseyi.
 
Büyük bir müzik mağazasına gidip peş peşe aynı gitardan 3 farklı ürün çaldığınızda (Mesela Gibson Les Paul Standard ) yada hadi buradaki tartışma üzerinden konuşacak olursak Telecaster model gitarları sırasıyla Squier Bullet, Affinity, Classic Vibe, Fender Meks , Fender Vintera , Usa , Custom Shop olarak denediğinizde bile arada hissiyat, ağırlık, klavye profili , manyetik çıkış yüksekliği, titreşim vb gibi farkları göreceksiniz, takıp çaldığınız amplinin yarattığı fark zaten apayrı bir tartışma konusu (Butik bir ampliden aldığınız clean-crunch ton ile Marshall Mg serisinden yada herhangi dijital modellemeli ampliden aldığınız clean-crunch ton arasındaki fark gibi).

Arada binlerce dolar fark edecek bir para farkı yok demek ayrı birşey buna gerçekten katılıyorum ama tona vs , çalıma etki etmeyecek demek ayrı şey, işte insan 20 30 gitar denedikten sonra bunların farkına varabilir hale gelmiş oluyor zaten. Güzel ağaç denk gelmiş bir Harley Benton - SX gitarın yada hadi herhangi bir uzak doğu üretim gitarın elektronik ve metal aksam modifiyesi ile gelebileceği nokta bir yere kadar, o nokta da zaten hepimize yetecek bir nokta , bütün tartışmalar da buradan çıkıyor zaten 🙂
 
bak hala anlamıyorsun.
ben gitar yapımında neler tonu etkileri konuşmuyorum.

elinde bir gitarın var, artık o bir gitar. satın almışsın, çalıyorsun. bu saatten sonra alder gövdesini maun ile mi değiştireceksin? eğer bunu yapıyor isen zaten o senin sahip olduğun gitar değil artık. konunun nereden başladığını çıktığını unutmuş gibisin. adam manyetik değişince ton değişir mi bunu sordu.
manyetik değişince değişir dedik, köprü iyi ise, sağlam ve düzgün montajı yapılmışsa yerine ne takarsan tak ton değişmez dedim.

konu nerelere geldi. beklenen ton plexi den çıkmış, metalden çıkmış hala nasıl bir ton arayışınız varsa umarım çaresini bulursunuz.

senin denediğin ortaya koyduğun, köprü değiştirip, fret değiştirip , boya değiştirip tonu değiştirdiğine dair bir videon, deneyin varsa paylaş bilelim. aksi takdirde 1000 tane gitarın da olsa, hepsini birbiri ile sök tak da yapsanız birşey ifade etmiyor.
 
Son düzenleme:
Uzakdoğu bir gitarın üstündeki manyetikleri Aliexpress yada Amazondan aldığınız Alnico 5 yazan manyetiklerle bile değiştirdiğinizde ton; atak ve parlaklık olarak değişiyor, Seymour Duncan, Dimarzio gibi markaların yaratacağı farka değinmiyorum bile. Saddleları pirinç vb materyallerle değiştirdiğinizde ton yine değişiyor, köprü alaşımlarının kalitesi, kalınlığı ve yoğunluğu tonu değiştiriyor, akort burgularının metal yoğunluğu tonu değiştiriyor ve en önemlisi üst eşik materyali tonu değiştiriyor. Ayrıca gitara akort stabilitesi kazandırmış oluyorsunuz. Boyanın tonu değiştirdiğine ben de katılmıyorum. Ağacın cinsi zaten değiştiriyor.

İlla video istiyorsanız da , köprü ve manyetik değişimi yapılmış Harley Benton
 
yani bana göre bu gas sendromundan başka birşey değil aslında,
tona etki eden asıl faktörler,
1- manyetikler,
2- manyetik yüksekliği

burgu, köprü, ağaç, boya vs boş iş.
tel kalınlığı yada markası/özelliği neyse çalım rahatlığı hissi sağlar.
aşağıdaki arkadaşın videosuna bakmanızda fayda var.
tüm sorulara cevap vermiş.


Detaya inersek; telin klavyeden uzaklığı, fret alasimi ve kütlesi, donanimin türü, boya kalınlığı, cila türü ve kalınlığı gibi tum faktörler birlikte etki ediyor.

bu söylenen akustik rezonansa sahip klasik, akustik gitar, keman gibi enstrümanlar için tamamen su götürmez gerçek.

  1. vasat bir gitarla iyi bir gitar arasında kaliteli malzeme seçimi çalınabiliriliği etkiler.
  2. iyi bir köprü ile kötü köprü sustain/ses uzamasını etkiler. gitarın tonunu değiştirmez.
  3. gitar sap ve gövde bağlantısı sustain/ses uzamasını etkiler. gitarın tonunu değiştirmez.
  4. jumbo fret ile vintage fret ya da iyi kötü fret seçimi çalınabilirliği etkiler, tonu değiştirmez.
  5. sapın kalın olması ince olması kullanım rahatlığını etkiler, tonu değiştirmez.
  6. sapın şu yada bu ağaçtan yapılması sizin kişisel zevkinizi aldığınız hazzı etkiler, tonu değiştirmez.
  7. 2 parça alder, tek parça alder, ya da laminasyon alder tonu etkilemez. çoğu zaman boyanın altında görmezsiniz bile. sadece tek parça yada 2 parça ağaçtan yapılmış gitar her ne hikmetse -pazarlama stratejisi, ve ekonomi (kalın ağaç daha pahalıdır, parça ağaç ucuz)- daha iyidir algısı var.
  8. daha birkaç yıl öncesine kadar markalar abanoz, maun gibi ağaçlar kullanarak yaptıkları gitarlar yerine ağaç bulamadıkları için pelesenk, değişik maun çeşitleri, hint gül ağacı, meksika gülü gibi bir sürü çeşit eklediler. çeşit olsun diye gül ağacı bulamadıklarında maple kavurması yaptılar. bu yapılan fender yada gibson gitarlardan kötü ses çıktığı anlamına mı geliyor? herhangi bir ağaç enstrüman yapımı için yeterli ise tonu etkilemez. hatta ağaç olmasına bile gerek yok.

bana hemen prs in yerliye çaldırdığı tuşe ağaçlarının videosunu gösteren arkadaş için yazıyorum;
siz gitarın tuşesine vurarak çalacak iseniz tonunuzu etkiler, gitar gibi yani pena ve manyetik kullanacaksanız tonu etkilemez.

tonu ne etkiler;
  1. manyetik seçimi, tuşesi sert olan bir gitarist daha farklı sesler çıkarabilir. bu yüzden başkası çaldığında ve sizden iyi çalıyor, tuşesi iyi ise gitarınızı tanıyamazsınız.
  2. manyetiklerin tele olan yükseklikleri, yaklaştırdıkça mikrofonik etkisi artar. çıkışı yüksek manyetikleriniz var ise tele çok yakın olur ise feedback yapmaya başlar.
  3. kullanılan elektronik devre seçimi, 250k,500k, tek volume/ ton, 2 volume/2 ton,
  4. elektronik devrede kullanılan kapasitör değerinin seçimi, burada seramik, drop, oil, modern bir sürü seçenek var. aslında değer olarak fark yok ise ton olarak da fark etmez. (elimde eski spraque oil kapasitörler var, ben bunları kullanıyorum. bir değişiklik olmadı)
  5. tel seçimi (tel direkt olarak vuruşunuzu bağlı olarak manyetiğe gönderilen sesi üretir.) manyetik seçimi, elektronik devre ve tel en önemli 3 faktördür.
  6. fakat en önemlisi tele nasıl vurduğunuz, sesi nasıl çıkardığınız tonunuzu etkiler.

işin içine manyetik girdiğinde denklem değişiyor.
örnek vere vere, göstere göstere de açıklasam; 'inanıyorum diyen' kişinin fikrini değiştirmek mümkün değil. zaten tüm gitar pazarı bu kişiler için var. alacaklar deneyecekler, para ödeyecekler. kısacası pazara inanacaklar.
bonus;

şu postlari alıntı olarak buraya koyayım da, kıvırmaya devam ederken değişime ugrayip yazdıklarımı boşa çıkarmasınlar.

bak hala anlamıyorsun.
ben gitar yapımında neler tonu etkileri konuşmuyorum.

elinde bir gitarın var, artık o bir gitar. satın almışsın, çalıyorsun. bu saatten sonra alder gövdesini maun ile mi değiştireceksin? eğer bunu yapıyor isen zaten o senin sahip olduğun gitar değil artık. konunun nereden başladığını çıktığını unutmuş gibisin. adam manyetik değişince ton değişir mi bunu sordu.
manyetik değişince değişir dedik, köprü iyi ise, sağlam ve düzgün montajı yapılmışsa yerine ne takarsan tak ton değişmez dedim.

konu nerelere geldi. beklenen ton plexi den çıkmış, metalden çıkmış hala nasıl bir ton arayışınız varsa umarım çaresini bulursunuz.

senin denediğin ortaya koyduğun, köprü değiştirip, fret değiştirip , boya değiştirip tonu değiştirdiğine dair bir videon, deneyin varsa paylaş bilelim. aksi takdirde 1000 tane gitarın da olsa, hepsini birbiri ile sök tak da yapsanız birşey ifade etmiyor.
Niye ifade etmesin? Bilimsel deney böyle yapılır. Yetersiz deneyimle youtube videoları izleyerek ahkam bir yere kadar hocam. Selametle.
 
Uzakdoğu bir gitarın üstündeki manyetikleri Aliexpress yada Amazondan aldığınız Alnico 5 yazan manyetiklerle bile değiştirdiğinizde ton; atak ve parlaklık olarak değişiyor, Seymour Duncan, Dimarzio gibi markaların yaratacağı farka değinmiyorum bile. Saddleları pirinç vb materyallerle değiştirdiğinizde ton yine değişiyor, köprü alaşımlarının kalitesi, kalınlığı ve yoğunluğu tonu değiştiriyor, akort burgularının metal yoğunluğu tonu değiştiriyor ve en önemlisi üst eşik materyali tonu değiştiriyor. Ayrıca gitara akort stabilitesi kazandırmış oluyorsunuz. Boyanın tonu değiştirdiğine ben de katılmıyorum. Ağacın cinsi zaten değiştiriyor.

İlla video istiyorsanız da , köprü ve manyetik değişimi yapılmış Harley Benton

burada manyetik değişiminin ne kadar fark ettiği görülüyor ama bunu direkt olarak köprü değişimi ile bağdaştıramazsınız.
eski gitara ait elektroniğin de değiştiğini görüyoruz.

size direkt olarak köprü değişimi yapılan bir gitar videosu aşağıya bırakıyorum.
videoyu hazırlayan kişi dramatik bir ton değişikliği olmadı. olan değişikliği de yeni köprüye yeni tel taktım, farkın buradan oluştuğunu düşünüyorum der. sadece olan sustain arttığını söyler. bu arada ton ile sustainin farklı bir olay olduğunu anlatmama gerek olmadığını düşünüyorum.
 
Videoda test strat üzerinde yapılmış, ses kayıt grafiğinde bile belli oluyor, ton daha ataklı ve parlak çıkıyor, adam kendi de bir fark var diyor zaten (), ama o fark için yükseltip yükseltmemek kullanıcının tercihi ama bilimsel olarak görüldüğü gibi fark var, ayrıca dandik metal alaşımlı bir köprüden daha kalın sustain bloklu daha iyi materyalden üretilmiş, saddleları daha iyi entonasyona müsade eden bir köprüye geçmenin nesi yanlış ve rahatsız ediyor sizi ?

Ayrıca ton farkı oluyor derken kapalı mellow soundlu jazz gitarından cırtlak ve parlak funk gitar soundu veren bir alete dönüşüyor gibi bir iddiamız da yok. Gitar müziği sonuçta sadece gitarın kendine bağlı bir olay değil, bir sürü ıvır zıvır, pedal, ampli vs var arada.
 
baştan bir daha okur musunuz yazılanları ne rahatsızlığı? içip içip mi okuyorsunuz forumu anlamış değilim


okumadan anlamadan dinlemeden ahkam kesen bir sürü adam,

valla bu da bana ders olsun. bir daha bu foruma bir kişiye bile bir cevap yazarsam...
 
Son düzenleme:
Geri
Üst