Bas ve Ekipmanı hakkında herşey

ok,konuşuruz BARRAKUDA,sevgiler...

Benim aklımı sürekli kurcalayan birşey var umarım yardımcı olursunuz.Sizce 5 tel çalmak bir üstünlük göstergesi midir?Yani"Ben 5 tel çalıyorum 4 teli yedim bitirdim" gibi bir anlam mı ifade eder yoksa zevke ve isteğe göre değişir mi?Ki ikincisi bana daha mantıklı geliyor.Görüşlerinizi bekliyorum.

DISASTER 5 tel çalmak üstünlük olsaydı,benim victor wooten,marcus miller ve jaco pastorius'tan daha iyi bascı olmam anlamına gelirdi Ayrıca 5 telli çalmak 4 teli yeyip bitirmek gibi bir şeyde değildir,5telli çalmak için 4 telliyi yeyip bitirmiş olmak gerekmez saçma bi yaklaşım bu,sence marcus miller 4 telliyi yeyip bitirdimi , adam eminim şuanda evinde bass çalışıyodur,bir müzisyen ölene kadar çalışır ve o enstruman hiçbir zaman yenip yutulamaz)
5 telli bass'da kalın Mİ telinin üzerinde daha kalın Sİ teli vardır,bu tel pozisyon rahatlığı ayrıca 4 telli bassda bulunmayan kimi armonik avantajlar sağlar,bunu dışında 4 tellide kimi pozisyonlarda ince tellerde çalmak zorunda kaldığımız bazı riffleri daha kalından çalmamızı sağlayarak parçayı daha iyi doldurup yürütmemizi sağlar.6 telli bass'da ise 5 telliye ek olarak ince SOL telinin altında daha ince DO teli vardır ve bu ince tel tamamiyle melodi ve solo çalarken daha ince seslere ihtiyaç duyulmasından dolayı ortaya çıkmıştır.Ama benim bakış açımdan çokta lüzumlu değildir.Çünkü bass solosu bass gibi gitar solosu gitar gibi saksafon veya klavye solosu kendi karakterleriyle varolmalıdır,Do teli biraz akustik gitar havası veriyor ve bass'ın karakterinden uzaklaşıyor.sevgiler...

Teşekkürler..Bende senin gibi düşünüyorum ama bir soru işareti sürekli kafamı kurcalıyordu ve bu cevabı almam iyi oldu..Bu arada Jaco Pastorius'u hatırlattığın iyi oldu aklımdan çıkmış..Tekrar saol.

Buarada arkadaşlar ilginizi çekeceğinden eminim arada sırada bura dışında bi de şu internet sitesine bi uğrayın derim,sevgiler...

http://www.talkbass.com/forum/forumdisplay.php?f=45

ben de bi 6 tel kullanıcısı olarak şunu diyorum ki; (sıkı bi patitucci dinleyicisiyim aynı zamanda ), Sİ teli eşliksel manada insanın ufkunu genişletiyorsa, DO teli de solo çalımında oldukça işe yarıyor. (yanlış anlaşılmasın, böyle bir grup oluşumunda değilim, gerektiği müddetçe çalıyorum). ama tabiki elimde olsa 4 ve 5 telli de gitar alırdım (su an 4 telli bir perdesizim var ayrıca, onu da tenor bas yaptım.[tel konfigürasyonu A-D-G-C, şahane oldu tavsiye ederim]).

Celal inan DO telinin de karakteristik bi bas soundu var, gitarla karışacak gibi değil (slap için de çok elverişli bir tel ayrıca, ama ben 045 kullanıyorum, 040'ın DO teli ne derece dayançlı olur bilemiyorum)

Merhaba. Hazır tel konuları açılmışken bir de piccollo tellere dair biraz bilgi almak istiyorum. Yani mesela nasıl bir ton verirler, herhangi normal bir bass sapında kullanılabilir mi yoksa perde aralıklarında oynama gerektirir mi gibi.(Ben sadece bir oktav yukarıdan olduklarını biliyorum )

Can eywallah 6 telli kullanan bir bascıyı asla eleştirmem o kişinin tercihidir bu, ayrıca john pettitucci,anthony jackson,alain caron,jimmy haslip gibi basscıların bass gitara katkıları yatsınamaz.Ben sadece kendi zevkimi belirttim çokta gerekli değil dedim.Ne yapılırsa yapılsın yeterki bass gibi çalınsın bass gibi tınlasın yeter.sevgiler...

ibanez ergodyne

herkese merhaba,
bir sorum olacak daha once ibanez ergodyne serisi calan ya da kullanmıs olan var mı?? luthite body bana agacin yerini asla tutmaz gibi geliyo ama belli de olmaz tabe....

katılıyorum ağacın yerini tutamaz,pekte işe yarar bi bass olduğunu zannetmiyorum bu sebeple.

Bassclef demiş ki:

Sİ teli eşliksel manada insanın ufkunu genişletiyorsa, DO teli de solo çalımında oldukça işe yarıyor. (yanlış anlaşılmasın, böyle bir grup oluşumunda değilim, gerektiği müddetçe çalıyorum). ama tabiki elimde olsa 4 ve 5 telli de gitar alırdım (su an 4 telli bir perdesizim var ayrıca, onu da tenor bas yaptım.[tel konfigürasyonu A-D-G-C, şahane oldu tavsiye ederim]).

Hepsini görmek için tıklayın...

5 telli de çaldığım zamanlarda (94-97) C telini kalın B'den daha çok sevmiştim. Solo çalımında olduğu kadar akorlarda da işe yarıyor ve pozisyonları çok rahatlatıyordu B telinin kalınlığı ve pesliği sonik anlamda çok faydalı olmasına rağmen açıkçası benim yaklaşımıma pek uymuyordu. Bu da çoğu şey gibi çalanın yaklaşımı ve tercihi ile ilgili; Cem (Zuhal Müzik) C yerine, B ye ek olarak daha kalın ve yanılmıyorsam fa diyeze akortladığı bir tel kullanıyırdu 6 tellide

A-D-G-C konfigürasyonun da farklı kalınlıkta C telleri ile (035-020 arası 5 kalınlık) denedim; güzel, tiz, rahat ama E telini ve normal tel kalınlıklarını aradım sonunda... sonuçta 4 telliye döndüm. Perdesizde entonasyonun nasıl A-D-G-C ile? daha zor olabilir diye düşündüm... bir de roundwound mu kullanıyorsun ? Bana 040 flatwound en iyi gelen tel oldu, hem entonasyon hem his açısından.... Perdelide 035ten daha kalın sevmememe rağmen perdesizde 035 iyi olmadı

(yanlış anlaşılmasın, böyle bir grup oluşumunda değilim, gerektiği müddetçe çalıyorum).

Hepsini görmek için tıklayın...

Can niye yanlış anlaşılsın; gerekmese de çal, renklendir, dene, nasıl duymak istiyorsan öyle olsun...

enjv demiş ki:

ibanez ergodyne serisi calan ya da kullanmıs olan var mı??

Hepsini görmek için tıklayın...

ben şöyle bir denemiştim, genel yapısı, klavye vb. kendi fiyat aralığında fena gelmemişti... tek manyetiğin sınırlılığı barizdi... daha sonra birçok kişiden tonla ilgili çok negatif şeyler duydum :!: :!:[/quote]

V_Bassman demiş ki:

Merhaba. Hazır tel konuları açılmışken bir de piccollo tellere dair biraz bilgi almak istiyorum. Yani mesela nasıl bir ton verirler, herhangi normal bir bass sapında kullanılabilir mi yoksa perde aralıklarında oynama gerektirir mi gibi.(Ben sadece bir oktav yukarıdan olduklarını biliyorum )

Hepsini görmek için tıklayın...

Piccolo bas tellerinin normal bas sapında (burada normalden normal klavye uzunluğunu kastettiğini varsayıyorum, 34 -35 inç vb. gibi) kullanılmasında eğer telin uzunluğu uygunsa sorun olmaz şeklinde biliyorum. Hiç denemedim ama bana kalırsa belirli kalınlıktan düşük telleri belirli baslara taktığında verimli olmayacaktır. Örnek olarak; yetmiş ortası bir precision veya jazz basta bu tarz teller bence iyi sonuç vermeyecektir, hem ton hem çalış hissi açısından (tabii ciddi bir sap ayarı gerektiğini de söylememe gerek yok).

Avatarından anladığım kadarıyla Joey DiMaio benzeri yaklaşımlar için ilgileniyorsun piccolo bassla... onun bası modifiye bir Rickenbacker ama skala uzunluğu 34 inç yanılmıyorsam. Eğer amacın buysa yerinde olsam klavye genişliği daha düşük bir basla A-D-G-C tellerini denerim; hem bas frekanslardan çok kaybetmeyerek başka şeyler de çalma şansını elinde tutarsın, hem de piccolo bas teli bulmak, denemek vb. gibi külfetlerden uzak durmuş olursun. Başka bir amacın varsa piccolo basla ilgili yazarsan daha çok yardımcı olabilir herkez

Ares75 demiş ki:

Ne yapılırsa yapılsın yeterki bass gibi çalınsın bass gibi tınlasın yeter.

Hepsini görmek için tıklayın...

Tüm enstrümanlarda alışılmış yaklaşımların zorlanması gerektiğini düşünen biri olarak bunu şöyle değiştirmek isterim:

"ne yapılırsa yapılsın, güzel tınlasın yeter"

Koray, uzun süre slowound kullandım, çok da memnun kaldım açıkcası , (klavyenin hali içler acısı), 040 kullandım... ama 6 tellide 045 ten vazgeçmiyorum ki bi ara 040 a doneyim dedim, istediğim dolgunluğu ne çalımda ne de ton olarak yakalayamadım. Rotosound da kullanmadım hiç (fikir verirseniz süper olur), Elixir en makulu gibi gorunuyor (fiyat olarak olmasa da [tele harcadğım parayla orta halli bir bas alabilecek konuma geldim, sinirliyim ])
Entonasyon özellikle fret çizgisi olmayan saplarda daha zor (benim gitar gibi, orta bi washburn'dü zaten), teller de çok etkiliyor, ama chorus hilesiyle az çok yırtıyor gibiydim , bir de A-D-G-C soloyu inanılmaz rahatlatıyor perdesizde, yanlış hatırlamıyorsam bi Wooten-Bailey düetinde kullanıyorlardı. Sevgiler, saygılar

KorayE demiş ki:

V_Bassman demiş ki:

Merhaba. Hazır tel konuları açılmışken bir de piccollo tellere dair biraz bilgi almak istiyorum. Yani mesela nasıl bir ton verirler, herhangi normal bir bass sapında kullanılabilir mi yoksa perde aralıklarında oynama gerektirir mi gibi.(Ben sadece bir oktav yukarıdan olduklarını biliyorum )

Hepsini görmek için tıklayın...

Piccolo bas tellerinin normal bas sapında (burada normalden normal klavye uzunluğunu kastettiğini varsayıyorum, 34 -35 inç vb. gibi) kullanılmasında eğer telin uzunluğu uygunsa sorun olmaz şeklinde biliyorum. Hiç denemedim ama bana kalırsa belirli kalınlıktan düşük telleri belirli baslara taktığında verimli olmayacaktır. Örnek olarak; yetmiş ortası bir precision veya jazz basta bu tarz teller bence iyi sonuç vermeyecektir, hem ton hem çalış hissi açısından (tabii ciddi bir sap ayarı gerektiğini de söylememe gerek yok).

Avatarından anladığım kadarıyla Joey DiMaio benzeri yaklaşımlar için ilgileniyorsun piccolo bassla... onun bası modifiye bir Rickenbacker ama skala uzunluğu 34 inç yanılmıyorsam. Eğer amacın buysa yerinde olsam klavye genişliği daha düşük bir basla A-D-G-C tellerini denerim; hem bas frekanslardan çok kaybetmeyerek başka şeyler de çalma şansını elinde tutarsın, hem de piccolo bas teli bulmak, denemek vb. gibi külfetlerden uzak durmuş olursun. Başka bir amacın varsa piccolo basla ilgili yazarsan daha çok yardımcı olabilir herkez

Hepsini görmek için tıklayın...

Verdiğin bilgiler için çok teşekkür ederim, baya bir yardımı dokundu.
Benim piccolo bass isteme nedenim yazın sadece bir gitaristi olacak bir metal grubu kurmak istememden kaynaklanıyor. Bu gibi durumlarda da bass ı normal bir bass gibi çalınca solo arkalarının çok boş kaldığını, sürekli akor vurunca da sesin biraz fazla ilginçleştiğini gördüm. Piccolo bass olursa eğer direk power akorlardan gitmeyi planlıyorum. Bir de solo atarken daha iyi olacağını düşünüyorum(En azından benim için ). Çünkü ben bass a başladığımdan bu yana sürekli Joey DeMaio sololarını yiyip bitirmeye çalışıyorum, ama bunun benim gitarımla(Cort Action la) pek mümkün olamayacağını düşünmeye başladım.Çünkü tam anlamıyla ne yaptığını anladığım soloları bazen ne kadar çalışırsam çalışıyım "tam olarak" çalamıyorum. İlk olarak senin dediğin gibi daha ince ve daha rahat klavyeli bir şey deneyip(mesela Rick4004L veya 4001/4003 olabilir, ah keşke ) eğer olmazsa piccolo teli bulmaya çalışmayı düşünüyorum şu an için. Ayrıca A-D-G-C beni biraz zorlar gibi geliyor. Alışması eminim baya bir uzun sürecektir ama denemeye değer gibi gözüküyor. Ha, bir de Rickenbacker demişken 4001/4003 serisi bir bass a 24 perde sap taktırmak mümkün müdür?(DeMaio'nunki 20 perde de onun için soruyorum)

arkadaşlar size birşey danışıcam da: 2. el japon Jackson ps-5 performer bas gitar(iyi durumda fakat bir-iki çiziği var) ne kadar eder? bir de ares sen beni biliyorsun, bu bass bana göre mi?

8 yıl JACKSON CONCERT 5 kullandım sırf görüntüsü güzel diye almıştım sonra yaş ilerledikçe
berbat bi bass olduğunu anladım,çünkü yaşla birlikte çalışım ve müzik zevkim gelişmişti,Konu bass olunca JACKSON son seçenek bence alma.Ayrıca sonra üç kuruşa satarsın çünkü kimse almak istemez ben 400$'a satmıştım.
Türkiye piyasasında kaliteli diyebileceğimiz ve sonradan satabileceğin bi kaç marka var,Bunlar;
FENDER,YAMAHA.IBANEZ,WARWICK bunlar kolay bulabileceğin ve deneyip alabileceğin iyi markalar.para durumum 500$ diyosun,bu nakitle bunları alamazsın,şöyle önerilerim olabilir;
music123'den getirtebilirsin IBANEZ'i 500$'a veya
studyo24.net'e gir orada 2.el 5 telli yamaha satıyo bi eleman 500$ bi mesaj at derim elemana veya başka ilanlara bi bak,sevgiler...

V_Bassman demiş ki:

Benim piccolo bass isteme nedenim yazın sadece bir gitaristi olacak bir metal grubu kurmak istememden kaynaklanıyor. Bu gibi durumlarda da bass ı normal bir bass gibi çalınca solo arkalarının çok boş kaldığını, sürekli akor vurunca da sesin biraz fazla ilginçleştiğini gördüm. Piccolo bass olursa eğer direk power akorlardan gitmeyi planlıyorum. Bir de solo atarken daha iyi olacağını düşünüyorum(En azından benim için ). Çünkü ben bass a başladığımdan bu yana sürekli Joey DeMaio sololarını yiyip bitirmeye çalışıyorum,

Anlıyorum ne yapmak istediğini Şunları söylemek isterim:

-Piccolo bas ile enstrümandan çıkardığın frekans aralığını, gitarınkine çok yaklaştırmış olacaksın. Bu durum, iki enstrümanın daha birlikte duyulmasına neden olur... ama sadece iyi ses sistemlerinde!!! Aksi halde yakın frekanslar fazla üstüste,birbirini kaplayacak şekilde ve kötü duyulabilir. Manowar soundunun metal müzik için özellikli olması bu faktörü çok iyi koşullarda kullanmasından kaynaklanıyor. Mid ve tiz frekanslı seslerin hem duyulması daha kolay hem de amplifikasyonu, bu da Joey DeMaio 'nun daha kolay algılanmasını ve duyulmasını sağlıyor çoğu metal basçısının aksine(tabii bası da çaldıklarına daha uygun).

- Bence asıl sorun, bu iş için (kısmen) özel bir basa, zor bulunan tellere ihtiyaç duyman; daha da tehlikelisi bas gitara yaklaşımını sadece bu tarz çalabilecek şekle getirecek bir sistemi elde edebilecek olman!!! Pratik olarak bakarsak piccolo bas teli elde edeceksin, uygun marka ve kalınlığı bulacaksın (bunu hep yapacaksın, neydi o reklam... Artema ). Sonra basının tüm ayarlarını değiştireceksin (Rickenbackere sap taktırma vb), hatta belki farklı bir bas alacaksın; amplifikasyonda yine daha mid karakterli bir amfiyi deneyerek bulman gerekecek. Ayrıca grubun dışında başka bir şey çalmak istersen basının yetersiz kaldığını farkedeceksin.... ya da bas seslerde şöyle iyi bir altyapı çalayım diyemeyeceksin... kaç senedir ya da hangi düzeyde çaldığını bilmiyorum ama fikrimi sorarsan bu kadar özelleşmiş bir sistemi kurmaya çalışmak yerine istediklerine yakın şeyleri başka şekilde çalmaya çalışırdım Bunu Joey DeMaio vb. yapabilir ama onun dışında profesyonel olmayan birisi için bence gerçekçi olmaz....

-Aynı soundla olmasa da tek gitarlı gruplarda doluluğu sağlayan Billy Sheehan, Tim Bogert, Geezer Butler vb. birçok basçı var. Belki bunların (özellikle Sheehanın) yaklaşımlarını inceleyerek kendine ait birşeyler bulabilirsin. Sadece DiMaioya yoğunlaşmak uzun vadede tekniğini ve yaklaşımını çok kısıtlayacaktır....

-"Normal" bas soundları ile sadece akorların kök notalarını, ya da power chordları çalmak dışında gamdaki nota seçimlerin olsun, slap vb. olsun farklı tekniklerle de arkayı rahat doldurabilirsin...

-Yerinde olsam çok ince tellerle (035,030) ve A-D-G-C konfigürasyonuyla nasıl hissedeceğimi denerdim bir süre.....

Koray, uzun süre slowound kullandım, çok da memnun kaldım açıkcası , (klavyenin hali içler acısı), 040 kullandım... ama 6 tellide 045 ten vazgeçmiyorum ki bi ara 040 a doneyim dedim, istediğim dolgunluğu ne çalımda ne de ton olarak yakalayamadım. Rotosound da kullanmadım hiç (fikir verirseniz süper olur), Elixir en makulu gibi gorunuyor (fiyat olarak olmasa da [tele harcadğım parayla orta halli bir bas alabilecek konuma geldim, sinirliyim ])
Entonasyon özellikle fret çizgisi olmayan saplarda daha zor (benim gitar gibi, orta bi washburn'dü zaten), teller de çok etkiliyor, ama chorus hilesiyle az çok yırtıyor gibiydim , bir de A-D-G-C soloyu inanılmaz rahatlatıyor perdesizde, yanlış hatırlamıyorsam bi Wooten-Bailey düetinde kullanıyorlardı. Sevgiler, saygılar

Hepsini görmek için tıklayın...

Can işin aslında flatwoundları, diğer teller klavyeyi bitiriyor diye almıştım ilk, sonra entonasyon ve his açısından da çok çok hoşuma gitti, kullandığım tüm farklı tellerden sonra yine flatwounda döndüm. Sanıldığı kadar bas karakterli değil, sisteme, tuşeye vb göre çok değişiyor sesi ama dediğim gibi çok seviyorum ben Flatwoundları :roll:
Perdesizde A-D-G-C denemedim, ama herhalde entonasyonda daha sıkıntılı olur, ayrıca tel inceldikçe mikrotonal "ara" notalar üzerindeki hakimiyet azalıyor, bir de benim kullandığım incelikte telleri düşünürsen güzeldir, eminim... ben de ruhu flatwound olan, şöyle kalınlığı elime, boyu boyuma uygun bir takım bulsam takarım kesin perdesizde chorus çooook tehlikeli bana kalırsa, hafif bir entonasyon bozukluğu, aşırı bir setting ile anında mide bulandırıcı olabilir

Rotosoundları çok uzun süre kullandım (hatta 10 yıl sadece roto kullandım!!!), tiz, belirgin, tınısını nispeten geç kaybeden tellerdi (1-1,5 senede bir tel değiştirirdim!!!)... ama son zamanlarda bazı takımların tamamının, bazılarının ise belirli tellerinin açar açmaz çok ölü, kötü tınladığını farkettim. Çok can sıkıcı bir durum bu, yeni takımın bir teli belirgin bozuk!!! sonra bunun Billy Sheehan vb. başka adamlara da olduğunu okuyup sorunun kalite kontrolünde olduğunu anladım. Bunun hala devam etmediğine eminim; ama sonuçta daha zor bulunması, perdelere daha aşındırıcı etkisinin olması, üstüne de bu eklenince başka tellere geçtim...Elixirin öveni çok, ben olsam bir denerdim

Tel kalınlığı ise kişisel gerçekten, tarza, aranılan tona vb. gömre değişiyor...045 bulamayıp 035leri taktığım gün nasıl mutlu olduğumu anlatamam (and together we lived happily ever after )