Crossfire

Crossfire'ın ilk albümü aggression treaty(saldırma zevki)yi bir iki ay önce bir arkadaşımdan almıştım.aldığım günün akşamı bir kez dinledim ve masamın üzerinde dinlenmeye bıraktım.geçenlerde tekrar tekrar dinleme fırsatı buldum.forumdada kısaca izlenimlerimi ve düşüncelerimi sizlerle paylaşacağım.emek harcanarak çıkarıldığına adım gibi emin olduğum bu ilk albümü tüm yönleriyle ele almam imkansız...
albüm adını taşıyan aggression treaty girişiyle başlıyor.siren sesleriyle beraber albüm sizi kaosa doğru sürüklüyor.ben b girişin içinde türkçe birşeyler duymayı gerçekten isterdim.bu haliyle sanki polisiye bir filmden arak gibi duruyor.neyse zaten albümün hedefinde yurt dışı varmış gibi gözüküyor.belkide biz dünya ölçülerindeyiz lan mesajıda verilmek isteniyor olabilir.herneyse albüme dönersek2. parça olarak slaves(tutsaklar)sert gitar rifleriyle bizi karşılıyor.parçanın sözlerine baktığımızda ise uyan benim sevgili halkım bu akıl dışı rüyadan .. gibi sözlerle karşılaşıyoruz.anlam güzel ve parçada sözler kulağa batmıyor.bu sözlerle yabancı dinleyiciler etkilenebilir.3.56 lık bu şarkının sonunda kayanın solosu ve siren sesleriyle bitiyor.
daha sonra sıra benim favori parçalarımdan ilki eternal salvation geliyor.etkin twinlerle ve sert gitar riffleriyle şarkı başlıyor.şarkı şeytanı anlatıyor hissine kapıldım.ve oryantal gitar bölümleri gerçekten parçayı nitelikli kılıyor.nakaratlardaki geri vokaller ve daha sonrasında tef ve ziller şarkıyı diğer parçalardan farklı kılıyor.daha sonrasında kayanın solo kısmı geliyor.solo gitar genelde vokalin takipçisi.bu parça benim benim için on numara arkadaş
dream within a dream'se davul soloyla başlıyor.çalan için baya keyifli olmalı.lakin twinlerin daha değişken kullanılmasını isterdim.yani öyle dıgıdı dgıdı dıgıdı tekdüze sevmiyorum(belkide dream theater sevgimdendir)tabiki bu benim zevim.şarkının bir albüme yetecek kadar çok sözü var.7 dakkayı aşkın şarkının 4.dakkalarına doğru başlayan akusti bölüm gerçekten hoş.nakaratın anyone else'li ve freedo^'lu kısmı insanda ohhh duygusu uyandırıyor.ve hemen ardından keremin solosu başlıyor.bu genç ve iri arkadaşımızı kutluyorum.
nightwolf gerçekten hoş bir introyla başlıyor.ben bir programcı olsam cingıla bu parçayı koyarım.vokal bu parçada kimi yerlerde hırlıyor.bu güzel bir etki yaratmış.fun clublarına isim veren şarkı heralde budur dedim içimden.hepimiz birer nightwolfuz lan.parça keremin solosuyla devam ediyor.yine güzel bir iş çıkarmış bu iri arkadaşımız.
inner conflict bir lavuğun konuşması ve sırıtışıyla başlıyor.vokal kullanımı bu parçada gerçekten hoşuma gitti.sololarda ise atışmaya tanık oluyoruz.benim dikkatimi çekense sololardaki hep o aynı tad.insana kaya kereme baka baka kararır dedirtiyor.hoş bir sweep pasajı var.kulağımda sleep with in ler patlıyor.zart diye bitiyor.
tam ''off lan kafam beynim semsert oldu''derken ogghhhhh dedirten ,çakmakları havada sallatan gate geliyor.gitar inim inim inliyor lan.kızlar kereeemm diye bağrıyor.vokalin başı eğik.hepimiz titriyoruz.ve sert gitar riffleriyle,tappinglerle gerçek hayata atlıyoruz.kafalarımızı koparırcasına sallıyoruz(daha gözyaşlarımız kurumadan),ben senin kulağına eğiliyorum,lan diyorum vokalin sesi ıced earth ün vokaline ne kadar benziyor diyorum.birazdan akustik gene başlıyor.bülent gözlerimizin içine baka baka yumruklarını sıkarak haykırıyor.ulan ne güzel konsermiş beaa,diyorum içimden ve uyanıyorum.geri vokaller ve gitar tapping etkileyici...
...and darkness fallin(ve tanrı kadını yarattı) yav bu çocuklar parça girişlerine çok iyi çalışmışlar.umarım ilerde çalışırm onlarla diyorum.bu çocukların hayalleri çok güzel dedim içimde.geri vokallere hayran oldum.kerem vokallerle beraber solo gitmeyi seviyor sanırım.bu da gerçek bir solo gitarist olduğunu kanıtlar heralde.sololar can yakıcı.bu iri ve genç arkadaşı tekrar tebrik ediyorum.
under siege şarkısıyla beraber çanakkale savaşlarına doğru yol alıyoruz.girişteki bazı kısımlar bana tanıdık geliyor.under siege gerçekten coşkulu bir parça.sözlere baktığımızdaysa kuşatma altındaki bir askeri görüyoruz.
sıra geliboluya geldiğindeyse ,intro gene bizlere çakmakları çıkarttırıyor.ama şarkıda kullanılan melodi ve ingilizce sözler.bana sanki olaya yabancı gözüyle bir yaklaşımmış gibi geldi.albümün genelinde olaya yabancı gözüyle bakmak gibi bir hataya düşmüşsünüz.bu bakımdan bu ilk albüme sonuna kadar destek vermeme rağmen,güzel olmuş diyemiyorum.ama bir ankaralı müziksever olarak,sizlerin varlığı beni yüreklendiriyor.gelecekteki çalışmalarınızda başarılar diliyorum.birde crossfire denince aklıma yanan bir haç geliyor.o da ayrı bir konudur...
 
Gelibolu adlı parçadaki "Half they fight for the fortune at hand / Half get ready to death for homeland" sözleri bence pek de dışarıdan birinin bakışı gibi durmuyor. İyi olmuş, şovenist bir yaklaşım pek de bu gruba göre değil zaten. Şovenist olmayan ama anti-emperyalist bir bakış açısı thrash metal için uygun bir tutumdur. Parça adı çekilen o şişirme boktan belgesel / filmde olduğu gibi Gallipolli değil dikkat ederseniz, bildiğiniz Gelibolu.

Under Siege parçası ise militarist bir parça değil. Toplumun özellikle politikacılar ve global güçler de diyebileceğiiz otoritelerce sömürüldüğünü ve "kuşatma altında" kalan fikirlerden söz ediliyor. "Stop right now what you've done / get out of council walls / votes are now into garbage / until you have your own decision" denilerek;
"Ne yaptıysan bırak şimdi, meclis duvarları ardından çıkın, oylar şimdi çöpe, kendi kararlarımıza sahip olana dek" diyerek tam Tükçe'ye çevirilebiliyor. Kuşatma altında olan fikirler; "Thoughts are now under siege" cümlesi ile söyleniyor.

Bir düzeltme daha yapayım, AGGRESSION TREATY kavramı aslen literatürde yoktur. Ateşkes Antlaşması kavramı olan "Non-Aggression Treaty"den türemedir. "Barışkes Antlaşması" gibi bir anlamı var. Zevkle falan ilgili değil.

Aslında grubun tüm parça sözlerini Türkçe'ye çevirmiştim ve sitede yayınlamaları için verecektim hatta ama elemanların istediklerini sanmam.

Çok hoş saptamalar. Eline sağlık.
Basit bir iki düzeltmeyi de ben yapmış oldum (Eternal Lies parçasının adını da yanlış yazmışsın ama kafa karışıklığıdır, olur)

Ben de bahsedilmeyen parçalardan dem vurayım bari;
Unfair boynuz olayını anlatan eğlenceli bir söz dizimi olan bir parça. Keyifle anlatıyor bu pis olayı. Don't Fool Me ise sevgili kardeşim Raikhor tarafından sözleri yazılmış bir parçadır. Outro niteliğinde akustik ve hoş bir kapanıştır. İçeriği ise bir "uyuşturucu sağlığa zararlıdır" cümlesi üzerine kurulu, daha bu akşam muhabbeti geçti. Millet bu şarkıyı aşk şarkısı niyetine dinliyormuş. Aslen mesaj içerikli bir parçadır.
 
Hazır parça yorumlarına gelmiş konu,ben de albümde olmayan ama çok sevdiğim bir Crossfire parçasının yorumunu parçayı çalmadan önce vokalin tanımlamasıyla hatırladığım kadar aktarayım :)

Sunday:Hani hava güzeldir arkadaşlarınızla çıkar bişeyler içersiniz kız arkadaşınız da evde.Pazar gününün ve eğlenmenin verdiği keyifle evinize dönersiniz.Ama işler öyle güzel gitmez,bi bakışsınz ki kız arkadaşınızı basmışsınız,sonra da dalak-böbrek muhabbeti...

Albümde olmamasına çok üzüldüğüm bir parçadır Sunday.Hatta konser öncelerinde Kaya Abi'yi gördüğümde hep sorarım Sunday çalacak mısınız bu sefer diye :) Umarım 2. albüme daha da güzel düzenlenmiş/mikslenmiş bir versiyonunu koyarlar da bizi de sevindirirler :)
 
sunda demoda unfair den sonraki en güzel şarkıdır bence ama unfair gibi onunda bir düzenlenmesi gerekir bence ayrıca albümde dinlemekten pek hoşlanmadığım tek bir şarkı var oda Inner Conflict oda şarkının kötülüğünden değil dinlerken sıkılıyorum
 
Kalipardi rumuzlu arkadaşı, yaptığı saptamalardan ve eleştirilerinden dolayı kutlarım. Albümü dinlemeye vakit ayırmanın haricinde, sözlerde verilmek istenen bir mesaj olup olmadığını, varsa ne anlatılmak istendiğini düşünmüş. Benim saygı duyduğum "Crossfire fanı" ya da "Aggression Treaty" yorumcusu mantığı buna yakın. Sözleri müzikle bütün görmek, yazılan gitar soloların parçaya kattığı anlam, ritmlerin yırtıcılığı gibi detaylara dikkat edilmesi. Birçok dinleyicinin yaptığımız müziğe gereken dikkati vermemesine üzülüyorum.

Aslında oturup dinlediğiniz zaman o kadar çok şey anlatıyor ki bu albüm... Hepsinden önemlisi, hayallerimiz bu albümde. Biz inanarak yaptık bu albümü. Çok emek verdik, çok kısıtlı imkanlarımız vardı. Paramızın yettiği en iyi ekipmanı, düşüncelerimizin ve kelime haznemizin sınır tanımadığı sözleri, kondisyonumuzun bile bazen yetmediği partisyonları, tüylerimizi diken diken eden soloları kullandık. Hepimiz inandık...

Bizim yaptıklarımızdan anlam çıkarabilen dinleyicilerin hepsine buradan teşekkür ederiz.
 
dünyadaki fun club oluşumlarını az çok biliyoruz.ilk funlar her zaman en vefalıları oluyor.ve her seferinde ilk demolarla ödüllendiriliyorlar.bu funlar,grupları ya arkadaş çevrelerinden yada çıktıkları barlardan tanıyorlar.
peki ya crossfire funları?kimdir bu crossfire funları?ne yerler!ne içerler!nerelerde gezerler?tüm bunları ve daha fazlasını kendimce,kısa maddeler halinde yansıtmaya çalışdım.işte başlıyorum...
Bence Crossfire Fun'ı;
-16 ekim'i sabırsızlıkla bekleyen insandır.
-Trio müziğin vitrinine bakar gibi yapıp,aslında kerem'i izleyen,kerem bunu farkedincede hızla gözlerini kaçıran insandır.
-Her sabah lavaboya gittiğinde,bilinçsiz bir şekilde ''non serviam to your eternal lies''diye mırıldanan insandır.
-Demo cd'sini çizdiği için çocukluk arkadaşıyla konuşmayan insandır.
-rockstation dergisinde bundan yıllar önce iki satır haberle tanıdığı grubunun,bu günlerini gördükçe gözleri yaşaran insandır lan.
-ilerde çocuklarına keremcan,kayacan,rıfatcan vb isimler koymayı düşünen insandır.
-türkçe sözlü sert müzik beklentisi olan insandır.
-klip beklentisi olan insandır.
-Grubu hakkında yapılan esprilere yumruklarıyla katılan insandır.
-Grubunu havaalanında çiçeklerle karşılayan insandır.
-Grup dağılmış lan diyenlere ''yalancıyı ...''diyen insandır.
-Nightwolf fun club'da kırmızı başlıklı kızlarda görmeyi uman insandır.
-aggression treaty'yi ödünç isteyenlere ''abi evde heryere baktım yok,artık nereye koyduysam''yalanını uydurmak zorunda kalan,hemen ardındanda ''dosta geldi lan,gidip alsana'' diyen insandır.
-derbi maça gider gibi konsere giden insandır.
-knightmare dostu insandır.
bu maddeler çoğaltılabilir.crossfire fun'ı kendini bilir.yazımı bir sloganla bitirmek istiyorum.fun'dır fun'dır fun'dır cats.sevgilerimle (ya birde ikinci albümde ilk parça davul cross'la başlasa sonra biri fire(faaayyıııııırrrrr) diye bağırsa,hoş bir giriş olmazmı,ne dersiniz?)
 
kalipardi demiş ki:
dünyadaki fun club oluşumlarını az çok biliyoruz.ilk funlar her zaman en vefalıları oluyor.ve her seferinde ilk demolarla ödüllendiriliyorlar.bu funlar,grupları ya arkadaş çevrelerinden yada çıktıkları barlardan tanıyorlar.
peki ya crossfire funları?kimdir bu crossfire funları?ne yerler!ne içerler!nerelerde gezerler?tüm bunları ve daha fazlasını kendimce,kısa maddeler halinde yansıtmaya çalışdım.işte başlıyorum...
Bence Crossfire Fun'ı;
-16 ekim'i sabırsızlıkla bekleyen insandır.
-Trio müziğin vitrinine bakar gibi yapıp,aslında kerem'i izleyen,kerem bunu farkedincede hızla gözlerini kaçıran insandır.
-Her sabah lavaboya gittiğinde,bilinçsiz bir şekilde ''non serviam to your eternal lies''diye mırıldanan insandır.
-Demo cd'sini çizdiği için çocukluk arkadaşıyla konuşmayan insandır.
-rockstation dergisinde bundan yıllar önce iki satır haberle tanıdığı grubunun,bu günlerini gördükçe gözleri yaşaran insandır lan.
-ilerde çocuklarına keremcan,kayacan,rıfatcan vb isimler koymayı düşünen insandır.
-türkçe sözlü sert müzik beklentisi olan insandır.
-klip beklentisi olan insandır.
-Grubu hakkında yapılan esprilere yumruklarıyla katılan insandır.
-Grubunu havaalanında çiçeklerle karşılayan insandır.
-Grup dağılmış lan diyenlere ''yalancıyı ...''diyen insandır.
-Nightwolf fun club'da kırmızı başlıklı kızlarda görmeyi uman insandır.
-aggression treaty'yi ödünç isteyenlere ''abi evde heryere baktım yok,artık nereye koyduysam''yalanını uydurmak zorunda kalan,hemen ardındanda ''dosta geldi lan,gidip alsana'' diyen insandır.
-derbi maça gider gibi konsere giden insandır.
-knightmare dostu insandır.
bu maddeler çoğaltılabilir.crossfire fun'ı kendini bilir.yazımı bir sloganla bitirmek istiyorum.fun'dır fun'dır fun'dır cats.sevgilerimle (ya birde ikinci albümde ilk parça davul cross'la başlasa sonra biri fire(faaayyıııııırrrrr) diye bağırsa,hoş bir giriş olmazmı,ne dersiniz?)



Sen bambaşkaymışın ya ! :) "Die-hard Fan" :)

Bir de "fun" eğlence anlamına gelir, "fan" ise "fanatik" kelimesinden gelir, dikkat! :)
 
Yaw hakaten apayrı bi lezzetmişin arkadaşım :D
Saygı duyuyorum, gerçekten kutluyorum ya böylesi açık yürekli olmak zor iş şu zamanda :metalhead saygılar
 
1...
yağmurlu bir geceydi,yağmur damlaları penceremi adeta kamçılıyordu.şimşek seslerinden ürktüğüm için aggression treaty'yi dinlemeye başladım.moralim tekrar yerine gelmişti.masanın üzerinde ellerimle ritim tutuyor,eternal lies diye haykırıyordum.tam o anda daha önce hiç yaşamadığım birşey oldu,içimden bir ses''bide tersten dinle lan''dedi.hemen cd çaları durdurdum.kendime gelmeliydim.ne oluyordu bana.bu yağmurlu ve korkunç gece sinirlerimi bozmuş olmalıydı.fakat kendime engel olamadım ve aggression treaty'yi tersten dinlemeye başladım...
2...
sonuç inanılmazdı.parçaları tersten dinledikçe şok oluyordum.dışarda hava fırtınaya dönmüştü.şimşekler odanın duvarlarını aydınlatıyordu.kendimi tutamadım ve ağlamaya başladım.normalde ingilizce olan sözler tersten okununca uzaydan mesajlar taşıyordu ve bu sözler türkçeydi.''andromeda dünyayı ele geçirecek,çalışın crossfire fanları,dünyanın ömrü doldu,insanlık tarih olacak''kulaklarıma inanamıyordum.cd çaları yere fırlattım ve yatağımda sabaha kadar ağladım...
3...
dışarda fırtına dinmişti.sabahın ilk ışıkları halının üstündeydi.kendimi toparlamalıydım.böyle birşey olamazdı.hayal görmüştüm,evet evet kesinlikle hayal görmüştüm.gerçeği öğrenmenin tek bir yolu vardı.ilk otobüsle trio'ya gidecektim.kerem'le yüzyüze konuşmalı,işin aslını öğrenmeliydim.kimse acımı anlayamazdı.ne otobüs şöförü,ne yaşlı amca,hiçbiri sevdiği şeyi kaybetmemişti.hiçbiri bir gruba bu kadar bağlanmamıştı.
otobüsten indiğimde yağmur yeniden başlamıştı.yüksel,karanfil hepsi bomboştu.insanlar nereye kaybolmuştu.bunu düşünecek vaktim yoktu.trio'ya gitmeliydim.
dükkanın kepenkleri yeni açılmıştı.kerem içerdeydi.çayla simit yiyordu.koşar adım içeri girdim.yağmurdan sırılsıklam olmuştum.oysa benim geldiğimi duymamış gibiydi.ağlayan gözlerle yalvarırcasına konuştum.''kerem,dün gece aggresion treaty'yi dinliyordum.içimden bir ses terseten dinle dedi''.bu arada kerem simidi çaya banıyordu.''tersten dinleyince uzaylı,muzaylı bi mesaj çıktı abi.çok korktum.siz uzaylımısınız abi''dedim.keremden''ne diyon abi manyakmısın sen'' gibi yatıştırıcı birkaç cümle bekliyordum.kerem elindeki simidi yavaşça masanın üzerine bıraktı.gözlerimin içine baktı.gülüyordu.ürperdiğimi hissettim. o an şu cümleler ağzından döküldü '' nal karay idmiş ukob indey''.
4...
birden ayağa kalktı.o an gözlerim ayaklarına takıldı.aman tanrım,iki ayağıda tersti.nefesim kesilmişti.ne diyeceğimi bilemez vaziyetteydim.sürekli birşeyler söylüyordu.anlamsız birşeyler.kaçamıyordum taki keremin serçe parmağı masanın altındaki hızara doğru seyirene kadar.o an ''eşşedüenlaaaaaaaa'' diyerek kendimi sokağa attım.arkamdan gelmemişti.belkide uzaylı arkadaşlarına durumu haber verecekti.korkudan çok keder doluydum.hayatta bir grubu sevmiştim oda uzaylı çıkmıştı.
yağmur iyice hızlanmıştı.ağlıyordum.ne yaptığımı bilemez haldeydim.herşey bitiyordu.bu herifler dünyayı ele geçirmeyi birkez kafaya koymuşlardı...
5...
olayın şokunu üzerimden atar atmaz ilk aklıma gelen nightwolf fan cluba gitmek oldu.onlara olanları anlatmalıydım.crossfire her an dünyayı ele geçirebilirdi.ilk başta inanmasalarda tersten dinleyince anlayacaklardı.nightwolfun olduğu binaya gittim.burası başıboş bir sokakta,terkedilmiş gibi duran eski bir yapıydı. kapıyı iki elimle yumruklamaya başladım.içerde kimse yokmuydu.neredelerdi bu insanlar,tamda onlara ihtiyacım olan bu anda.allahtan kapı açıldı.kapıyı açan iri kıyım esmer bir fandı.upuzun sakalları vardı.bana ters ters baktı.içeri girmek için hamle yaptım.fakat eleman hala yüzüme anlamsız anlamsız bakıyordu.o an ''crossfire uzaylı lan,bişeyler yapmalıyız''diye bağırdım.kapı açıldı.üzerimden halıya akan damlalarla beraber içeri girdim.
6...
içerde aggresion treaty çalıyordu.herkes kendi havasındaydı.ah bi bağırabilseydim.ulan dünya elden gidiyor diyebilseydim.iki kişi beni içerideki odalardan birine aldılar.sabahın bu saatinde ne için buraya geldiğimi,crossfire tşörtü falan isityorsam,bunu sadece fanlara verebildiklerini falan söylediler.snirlerim iyice harab olmuştu.ağlamaya başladım.içlerinden biri cebinden kullanılmış bir mendili bana doğru uzattı.yüzümü gözümü sildim.bişey içip içmeyeceğimi sordular''limonlu oralet alayım dedim''tebessüm ettiler.limonlu çayımı içerek onlara olan biteni anlatmaya başladım.söylediklerimi serin kanlılıkla dinledir.herşeyi anlattıktan sonra gözlerine baktım.kahkahayla gülmeye başladılar.sanırım sinirleri bozulmuştu.
7...
ikiside aniden sustular.gözlerime bakıyorlardı.bense safca ''ee ne yapacaz abi,polisi arayalımmı'' dedim.sıska olanı ''yok yok galaksi birliğine haber verelim''dedi.gülemye başladım.onlarsa gülmeden beni izliyorlardı.hiç bozuntuya vermedim ve gülmeye devam ettim.fakat dikkatime takılan birşey vardı.elemanlarında ayakları tersti.tam bunu farkederken,bileklerimden sıkıca kavrandım,ve kafama değen odunun sesiyle uzun bir uykuya daldım.(arkası yarın lan)(ters olayına inanmayanlar http://jeffmilner.com/backmasking.htm adresine bakabilir)
 
Kalipardi arkadaşımız kafayı fazla dumanlamış :p Hayalgücü fazla çalışıyor anladığım kadarıyla.

Dost grup olayına değineyim. Deerrudolf'un dediği gibi ben de katılmıyorum o görüşe. Fanların diğer gruplarla sorunları olur mu olmaz mı bilemem ama, Crossfire'ın düşmanı çok grup var! Şöyle diyeyim, Crossfire dostu grup bir elin parmakları kadar.
Grupların hiçbirine cephe almak taraftarı değiliz, zaten gruplarla alıp veremediğimiz de yok. Bazen "meyve veren ağacı taşlarlar" deyimini yaşıyoruz.

Buradan tüm forum kullanıcılarına, fanlara, diğer gruplara ve organizatörlere sesleniyorum:

CROSSFIRE olarak, hiçbir grupla şahsi bir sorunumuz yoktur. Aynı yolda yürüyen gruplar olarak birbirimize destek olmalıyız. Kimseden tarzımızı sevmediği halde bizi de sevmesini beklemiyoruz, ama kimse destek yerine de köstek olmasın. Arkamızdan edilen lafları birşekilde sonradan öğreniyoruz ve üzülüyoruz. "Kardeş grup" yakıştırması yaptığımız gruplar bile çoğu zaman arkamızdan vuruyor bizi. Bunların varlığına rağmen kimseye cephe almadan yolumuza devam ediyoruz.
 
Diğer grup olayına başka bir zaman değinirim, bizzat, ilk ağızdan ne kazıklara tanık olmuşum ki, neyse... Gündemi sarsmanın anlamı yok. Gamze Özçelik şu an bunu yapıyor, ne gerek var X grubunun baf baf baf, ımh ımh ımh videosunu piyasaya vermeye, adamları rezil etmeye...

Kalipardi sana gelince...
Allah seni nasıl biliyorsa öyle yapsın...
(özel mesaj ile cep numaramı atıyorum, haftasonu yokuz - malum Kreator - sen bir ara hele, Limonlu Oralet ısmarlamazsam beni de gece vakitleri çıkmaz sokaklarda abazan uzaylılar kovalasın)
 
Ben dayanamicam artık bütün herkesi örgütledim 16 Ekim için!!! Hem de Crossfire en son grup olarak çıkacak onun heyecanı daha da çok var ben de !En önde en kocaman Nightwolves bayrağıyla yine destek olacağım :))
 
Geri
Üst