Objektif

tekrardan selamlar..uzunca bir süredir yoktum,22'de bıraktığım sayfa sayısı 75 olmuş..Vecdi abi bak beklemekten usanmadım, bir şekilde bir konser düzenliycem size, kafamda bin türlü tilki dönüyo :D
Bak Kramp eskisi gibi dimdik ayakta; Nezih-Doğan-İdris-Serdar ekibine Edip Akbayram-Dostlar grubundan Cudi katılmış, onları yazın Antalya'da izlemek çok keyifli olacak, yapın bi babalık sizi de izleyelim Gizli'de..
saygılar herkese..
 
Etrafınıza baktınızmı.Vecdi Yücalan hangi konuya değindiyse hepsi oluyor.Bu yüce insanın yazdığı sözleri okuyun.Herşeyi çok önceden görüyor.... :fikrimvar
 
fusion78

selamlar. genç ve amatör bi müzisyen olarak yazdıklarından çook çok şey çıkardım ve eklemek istediğim bi kaç şey var.

memlekette deli gibi müzisyen yetişse de belirttiğin gibi yapımcı, prodüktör, organizatör; ortak adıyla koordinatör yetişmiyo. yetişenlerin de büyük çoğunluğu kendi cebine indirebilceği paradan ötesini düşünmüyo. Objektifin ve nice grubun albüm çıkarabilmek için çektiği sıkıntıları biz basit bi barda basit bi konser verebilmek için çekiyoruz =) belki o kadar şiddetli diil ama çekiyoruz.

ne çekiyosun diycektir belki bazı arkadaşlar ... öyle tonmaister lar var ki, dayak yemeden o geceyi kapatabilirsen ne mutlu sana ... davul soundchecki sırasında "adam gibi vur şuna", "napıyon sen kardeşim hastamısın" vs. gibi yorumlar duyuluyo bazı sevgi dolu tonmaister larımızdan. herifi susturmak için istediğin sound u elde edemeden tamam abi okeyim ben diyip bitiriyosun hemen.

gitara geçiyosun. gitarist gelen seste bi acayiplik var diyo, adam ısrarla iyidir iyidir diyo. gitarist abi yok bu benim tonum diil biliyorum yani diyo. adam "15 senedir gitar çalıyom lan benden iyimi bilcen" diye karşılık veriyo.

vokale geçiyosun, mikrofonu sehpasından alma, alırsen öter diyo. monitörlerden ses gelmiyo diyosun, geldiği kadarıylan idare et diyo, ki gelmiyo ...

bunun gibi örneklenebilcek tonlarca şey var ayrı ayrı yazmak gereksiz, fazla bile uzattım. bazı mekanlarda ne mekan sahibi, ne de tonmaister adı altında grubun psikolojisini çökerten adamların çoğu şeyden haberi yok. bu işin eğitimini almış ve gerçekten bilgili adamlar olmadığı sürece de amatör gruplar olarak daha konsere çıkmadan yorgunluktan ve moralsizlikten çökücez uzun süre ...

yine amatör grupların problemlerinden gidicem, ki çok dertliyim bu konuda =) ufak tefek partiler, konserler organize eden arkadaşlara değinmeden geçemiycem. dün bi konserde grubumu çıkartabilmek için bi organizatör arkadaşla konuştum "yuh bu kadar olur" dedim.
konser için ücret ödenmiycek dedi, eywallah parada gözümüz yok dedim. her grup seyirci getirmeli dedi, eywallah zaten getiririz kendimizce dedim. her grup şu kadar adam getirmeli, getiremezse o kadar adam parasını gruptan alırım dedi =))

ya şaka gibi dimi? tek kuruş para almadan çalıcam, seyirci getiricem, ve gelmeyen seyircinin parasını ben cebimden ödiycem ... bunun adı konser mi stüdyoda prova mı? veya madem para ödiycem niye barın küçücük sahnesinde, basın klavyesi ağzımdayken çalıyım ki? gider vecdi abinin yayla gibi stüdyosunda çalışırım daha iyi =)

Türkiye de müzik diye bişey var hani tartışmakla bitmeyen ... onu yargılamak benim ne haddime, daha çok yolumuz var yargılamak için. ama Türkiye de müziği bu hale getirenler var. sizin gibi abilerimizin "Gençleri yetiştirmek lazım, bilinçli müzisyen yapmak lazım" görüşüne karşılık, paragöz insanların "müziğe inanılmaz bi heves ve inanılmaz bi istekle başlayan gençlerin hevesini kursağında bırakma" çabası da boy gösteriyo. ki bu tür insanların hevesi kursağında bırakma faaliyetleri sonucunda ceplerine para girdiğinden çoğunluğu oluşturuyolar. amatör gruplar sürünüyo, prof gruplar ayrı bi kulvarda problem çekiyo, birileri cebini dolduruyo, birileri de güzel bi kıza 10 tane şarkı arıyo işte =)

nası diyim. herkes bi safta yer almış ama işi kalpazanlığa vuranlar safları daha sık tutuyo =)

saygılar
 
tamastar

selamlar.. aslında birazdan okuyacaklarını senin özeline yazacaktım ama henüz yolun başında olan ve müziğin içinde bir şekilde profesyonelce yer almak isteyen başka arkadaşlarında burada yazılanları okuyacağını düşünerek açtığın konuya bir ek yapmayı daha uygun buldum..elbetteki bilir kişi ya da otorite değilim söylediklerim yada anlattıklarım tartışmaya her zaman açık olacaktır, sadece yıllar boyu edinmiş olduğum tecrübelerin ışığında fikir düşünce olarak ben de sabit olan şeylerdir anlatacaklarım...amatör grupların yaşadığı sıkıntılardan bahsediyorsun.Bunlar malum şeyler zaten.sen bütün bunları arkanda bırakmak istiyorsan öncelikle yapman gereken şeyler var.Bir kere bu yaşadıklarından şikayet etmeyi bırak bunlar şikayet ederek düzelecek şeyler değil ve işin kötüsü bunlar düzelecek şeylerde değil.. her zaman böyle saçmalıklar olacaktır.. geçen süreç içerisinde sen bunları arkanda bırakırsın ya da bırakamazsın mesele sadece bu.. bunları arkanda bırakmak için o amatörlük dediğin olaydan sıyrılman gerekir... daha iyi yerlerde daha iyi organizasyonlarda daha iyi bar lar da çalmak mı istiyorsun.. o zaman grup olarak iyi olmalısınız grup olarak iyi olmanın ilk koşulu önce birey olarak iyi olmaktır..birey olarak iyi olman için bir kere peygamber sabrıyla çalışman lazım...ama sadece çalışmak yetmez çok çok ama çok dinlemen lazım ve farklı şeyler dinlemelisin.. hepimiz bu sitede buluşuyoruz çünkü hepimiz rock müziği seviyoruz.. ben 29 yaşıma geldim ilk defa bu sene bir rock grubum oldu.. ve ben 13-14 yaşlarımdan beri rock müzik dinliyorum buna rağmen ancak bu yıl bu fırsatı yakaladım.. rock müzik dinliyoruz seviyoruz üretiyoruz.. tamam süper. ama dünyada sadece rock müzik yok.. ben bu site de bir çok foruma göz atıyorum ve insanların müziğe bakışı yaklaşımı futbol taraftarlarınınkinden farksızmış gibi geliyor.. takım tutar gibi grup yada tür tarz destekliyorlar ve yazdıklarının çoğu gerçekten uzak ipe sapa gelmez şeyler.. durum içler acısı yani...olay galatasaray fenarbahçe mevzusuna dönüyor burada... bizler taraftar değiliz bizler politikacıda değiliz.. bizler müzisyeniz.. ve bir müzisyen için bana göre dünyada sadece iki tür müzik olmalıdır... "iyi müzik.. kötü müzik"..her şeyi dinlemen lazım birbirinden farklı ne bulursan dinlemelisin bu seni o kadar çok geliştirecektir ki.. bir de davulcusun sen ..en çok senin ihtiyacın var buna...sen den iyi olmasın yine davulcu olan başka bir kardeşimle laflıyorduk ..ufak ufak girmeye başladı piyasaya o da ..eleman pop çalıyor sohbet esnasında bu durumdan ne kadar hoşnutsuz olduğunu belirtti pop çalmayı kendine yediremediği gibi saçma bir cümle kullandı.. bu tamamen tecrübesizliği yüzünden sarfettiği bir cümleydi.. ona dedim ki "böyle düşünme.. onlar pop söylüyor.. sen davul çalıyorsun".. yani aslında bu kadar basit çünkü enstrümanında belli bir yetkinliğe sahip olmuşsan pop çalarkende çok eğlenebilirsin.. o küçümsedikleri pop müziğin içinde dehşet şeyler var.. tabi yapabilene... her neyse mevzuyu çok dağıtmakta istemiyorum... müzisyen olmayı seçmişsin bir kere büyük cesaret bunun için seni kutluyorum.. ama artık eskisi gibi değil hiç bir şey ve daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi 50 yıldan önce bir numara olmaz.. eğlence sektörü zaten bitik.. şimdi 3 sene önce çalıştığımız paraların yarısına gidiyoruz işe.. hayat zor.. nefes almak ve bir şey hissetmek dışında her şey parayla olup bitiyor.. para kazanmak lazım.. rock barlarda da kimse bir iki milyar hesap ödeyip kalkmıyor.. ne olacak.. mecbur paranın olduğu piyasaya yöneliyoruz... ben de isterim abi kemancıda çalmak.. ama etilerde çalıyorum diye de kendimi kötü hissetmem yani...bu arada ben dünyanın en tembel davulcusuyum onuda söyleyeyim.. bir kaç hafta önce gece işten dönüyorum hava güzel sabah olmak üzere biraz yürüyeyim dedim taksiden erken indim.. öyle havayı koklaya koklaya yürüyordum nereden geldi o an bilmiyorum ama birden şöyle bir cümle çıktı ağzımdan " anaaaa... seneye yaşımı yazarken başına 3 koyacağım...." yemin ederim dehşete kapıldım...elim ayağım titredi.. o kadar zor geldiki bu o an için... yaa 30 yaşıma geldim ve bulunduğum yere bak... o an hayatımda ilk kez yaşlandığımı hissettiğim.. sonrada dedim ki yine kendime.. ulan sen böyle diyorsan daha bu yaşta annen ne yapsın kadın 55 yaşına gelmiş.. hemen teselli ettim kendimi... sana burda anlattıklarımın yarısını ben zamanında yapmış olsaydım pozisyonum farklı olurdu herhalde...ama böylede mutluyum yani.. sonuçta müzik var ve ben ondan ekmek yiyebiliyorum başka bir iş yapmaya ihtiyaç duymadan... işte sen de en azından ama en azından bunu yaşamak istiyorsan grup olarak iyi olmanın ilk koşulunu yerine getir.. birey olarak iyi ol..... gözlerinden öpüyorum tamastar cım.... bu arada şu tama olayını bir daha düşün istersen YAMAHA yı incele biraz tama ya kitlenme : )
 
amatör grupların veya da benim grubumun yaşadığı sıkıntılardan şikayet etmem bişeyi düzeltmiycek çok doğru. o yazıyı yazdığım sıralar çok fena gaza gelmiştim, hem bedava çalıp hem üzerine para vermem istendiğinden dolayı sanırım =)

aslında sorun para kazanamamak falan diil tam olarak. ya da iyi barlarda iyi organizatörler eşliğinde çalmak ... asıl sorun grup ve birey olarak iyi biyerlere geldikten sonra aceba istediğimiz yerde olcakmıyız. yani biz elimizden geleni yaparız ama elimizden gelen şey bu ülkedeki müzik piyasasında isteklerimizi karşılamamıza yeticekmi .. biraz bunun stresi oldu başlarda ama " sen hele grup ve birey olarak geliş, bi yerlere gel, sonra düşünürsün" diyerekten devam ediyoruz yola. bi de ben şu anda konserlere ve provalara, kısacası müziğe engel olduğu için grafikerlik yaptığım işimi bırakıp sadece müziğe yönelme yolundayım. büyük ölçüde de amatörlüğümden kaynaklanan sıkıntılarım var işte, ilerde ne olcak, neyle karşılaşıcaz bilmiyorum. aile falan ayrı bi etken, müzikle alakaları yok ve bu işi bırakınca tepeme bincekler vs ... çok dağıldı bu arada konu aile fln karıştı =)) problem çok fazla ama heves ve istek bastırıyo hepsini bi yerden sonra ..

müziği taraftarlığa çevirme konusu çok yaygın. rock dinleyen pop ve rap e karşı, jazz dinleyen bilmem kime karşı ... dinlediği şeyin en iyi olmasını, kendine özel olmasını isteyenler ... dinlediği şeyin diğer tüm türlerden üstün olduğunu düşünenler, ayrıca kabullendirmek isteyenler ... taraftarlığa çevirmenin dışında zaten başımıza ne geliyosa bencillikten geliyo galiba. rock gruplarının videoları şu kanala çıkmasın, şunda çıksın... şu adama neden konuk oldun, bu adama neden ropörtaj verdin. o popçu zibidinin albümünde neden çaldın gibi yorumlar var her yerde. grup çok duyulunca kıskanıyo bi kısmımız sanki. ya da iyi yerlere gelince grubun kendisine daha az şey verebileceğini düşünüyo her neyse ... zaten PİYASA OLMAK diye evrensel bi laf var,önüne gelen kullanıyo. bu tartışmalardan çıkmadımı o da ...

keşke herkes pop sanatçıları kadar tekniğe ve bilgiye sahip olsa, belki bunlar konuşuluyo olmazdı. ama popa tepki gösterenlerin bi kısmına da hak veriyorum. saygısızlık etmek istemiyorum ama pop müzik adı altında "çiftlik müziği" bile denmiycek kayıtlarını piyasaya çıkaran insanlar var. onların müziğine çalıcak olsam ben de pop çalmaktan rahatsız olurdum açıkçası :)

burda yazdıklarını ehemmiyetle tekrar tekrar okuyorum ve 11 yıl sonrasına kadar da unutmamaya çalışıcam. 30 yaşına gelince işallah bende bi konser sonrası taksiden inip havayı koklıycak ve mutlu olabilcek konumda bulurum kendimi =) çok teşekkürler paylaştığın bilgilerin için
 
sevgili hocam fusion78

yazdıklarını ancak okuyabildim ve tamamıyla sana katılıyorum..bunları bir araya geldiğimizde de konuşuyorus saten.. dediğin gibi ölü bir eğlence sektörünün yanı sıra zaten kaliteli müziğin de yeri olmayan bir toplumdayız..azınlığız.. ama kaliteli müziği yaşatmak da yine bizim elimizde.. müzikden ekmek yemek için uygun her projede çalışmak şart..biz neler yapıcaz nereye gidicez neler olacak..belki sen kadar da şanslı olamıycaz ama dediğin gibi önce birey olarak bakmak ve çalışmak şart.. abim seni saygıyla selamlıyorum.. umarım güneşin sirkini beraber canlı seyredicez... ben takıldım kaldım orada:)

saygılarımla..sevgilerimle..
 
selamlar shafta ki konser Kamil Özaydın anısına düzenlenen bi organizasyondu bizde Kamil özaydın için oradaydık butun grup hazır oradayken birkaç parça çaldık planlanmış bir organizasyon olmadığından haber veremedik sevgiler...
 
Geri
Üst