Thomann'dan Alışveriş

O dükkanlar benimdi. 10 12 yıl önce devrettim.

Marantz Denon pioneer warfedale dali definitive danimarka jbl. Bunları orada ilk satanlardanım.

O zamanların tadı bir başkaydı yav.

2000 -2005 yılları arasında yurtdışından belki de binlerce DVD-CD getirtip burada sattım. 1 defa bile bahsettiği işlemlere maruz kalmadım. 1 defa bile gümrükten aranıp para ödeyeceksin diyen olmadı.

o yıllarda tek ŞART : Aynı üründen sadece 10 adet sipariş verebiliyordun.
İthalatta farklı olabilir. Bu Topkapı UPİM'e gelen şahsi posta olayı. Hatta Demir Demirkan'la orada tanıştım. onun da kitaplarını takmışlar. Birlikte gittik Kültür Müdürlüğüne. Zaten kısa sürdü uygulama. Çünkü çok saçma bir şeydi. Malları sana veriyorlar gidip gösteriyorsun izin almak için. Çekip gitsen kim nerden bulacak ne yapacak belli değil
 
DV-525 dünyanın en iyi cihazlarından biri olabilir... zamanında devrim gibiydi, film zevki bambaşka bir boyuta çıkmıştı DVD'nin icadı ile... Blueray ile aynı tadı alamadım, 4K, 8K bilmem ne ise artık sadece teknolojik gövde gösterisi .... hey gidi... gençler ne diyo lan bunlar dvd'den film mi seyretmek o ne diyordur şimdi
 
Evet ama o zaman vergiyi kapıda tahsil etme uygulaması yoktu. Vergisi 10 lira da tutsa orada vezneye ödenecek illa ki durumu vardı. Bir de ardiye vs ücreti geçirirlerdi. sağolsunlar. Sürekli keyfi uygulamalar oldu hep. Bir ara kitap, CD vb'ye taktılar. Yurt dışından gelen 3-4 CD/DVD için Şişhane'ye Kültür Müdürlüğüne gidip "Türkiye'ye girmesinde sakınca yoktur" belgesi aldığım da oldu. Madem kapıda ödeme getirdin, madem açıp web sitesinden fiyata bakacaksın, bizi ayağına getirmeden baksın di mi?

Kapıda ödeme konusunda sanıyorum kısmen haklısınız. 6 sene önce kapıda vergi ödemesi hatırladığım kadarıyla vardı. Ama sanıyorum Zeytinburnu PTT Merkezine gittiğimde (12 sene kadar önce) kapıda ödeme yoktu ve elden teslim gerekiyordu. Bunun dışında da geçtiğimiz senelerde de iki kez UKİM'e çağırıldım.

UKİM'in absürt uygulamalarından canı oldukça yanmış birisi olarak size katılıyorum tabii. Ama eskiden olduğu gibi şimdi de herhangi bir yurtdışı siparişi sebebiyle UKİM'e çağırabileceklerini akılda tutmak ve pek de mantık aramamak lazım.
 
DV-525 dünyanın en iyi cihazlarından biri olabilir... zamanında devrim gibiydi, film zevki bambaşka bir boyuta çıkmıştı DVD'nin icadı ile... Blueray ile aynı tadı alamadım, 4K, 8K bilmem ne ise artık sadece teknolojik gövde gösterisi .... hey gidi... gençler ne diyo lan bunlar dvd'den film mi seyretmek o ne diyordur şimdi
2002 yılında kendi evime getirip koyduğum DV/525 hala duruyor. Kumandasında ki karbon bittiği için bazı tuşları basmıyor. Çok sık cd hazne çıkışı sıkışıyor. Ama bunun dışında hala oturup Scart kablo ile DVD izleyebiliyorum. Mükemmel aletlerdi. O cihaz dışında ne getirdikyse bu cihaz kadar sağlam ve stabil çalışanı üretilmedi.
Bir ara sony ve samsung getirdim. 2 ay sonra millet bozuldu diyerek geri getirmeye başlamıştı.
 
İthalatta farklı olabilir. Bu Topkapı UPİM'e gelen şahsi posta olayı. Hatta Demir Demirkan'la orada tanıştım. onun da kitaplarını takmışlar. Birlikte gittik Kültür Müdürlüğüne. Zaten kısa sürdü uygulama. Çünkü çok saçma bir şeydi. Malları sana veriyorlar gidip gösteriyorsun izin almak için. Çekip gitsen kim nerden bulacak ne yapacak belli değil
Başkan ithalat falan değil. O dönemlerin avrupa veya amerika online satış yapan yerler neresiyse girer 10 taneyi geçmeyecek şekilde film ve oyun alırdım. Evime kadar gelirdi. 11 tane olsun o zaman Gümrükten geçmezdi. çağırırlardı para öde derlerdi ticarete giriyor. parası neyse verirdim. Ama yok kültür bilmem nesine git göster. tövbe bismillah hiç olmadı.

Sonra baktım olmayacak TİGLON adını duydunuz mu ?

Hah o firamayı kurduk. Türkiye'deki ilk DVD-VCD tedarikçisi olduk. Bir dönem tekeldik. Warnerbros. 20th century v.s. bu firmalar ile anlaştık. Bir filmin DVD-VCD çıktığı an bize doğrudan gönderilirdi. Aklınıza gelen her yere biz dağıtırdık. Ben elimi ayağımı çekeli uzun yıllar oldu. Firma duruyor mu onu bile bilmiyorum artık.
 
Kapıda ödeme konusunda sanıyorum kısmen haklısınız. 6 sene önce kapıda vergi ödemesi hatırladığım kadarıyla vardı. Ama sanıyorum Zeytinburnu PTT Merkezine gittiğimde (12 sene kadar önce) kapıda ödeme yoktu ve elden teslim gerekiyordu. Bunun dışında da geçtiğimiz senelerde de iki kez UKİM'e çağırıldım.

UKİM'in absürt uygulamalarından canı oldukça yanmış birisi olarak size katılıyorum tabii. Ama eskiden olduğu gibi şimdi de herhangi bir yurtdışı siparişi sebebiyle UKİM'e çağırabileceklerini akılda tutmak ve pek de mantık aramamak lazım
2000'lerin ortası-sonu yurtdışından posta siparişi muafiyeti 350 Euro'ydu. Özellikle Fedex / DHL ile gelen ürünler siparişi verdikten 4-5 gün sonra sorgusuz sualsiz eve geliyordu. Cari açık arttıkça o limit yanlış hatırlamıyorsam önce 175 Euro sonra 100 ve en sonunda 30 Euro'ya indi. Ondan sonra da gümrüge sunum bedeli, damga vergisi vs işin suyu çıktı. O dönemde muafiyet limitini geçmedikçe gümrüğe takıldığımı pek hatırlamıyorum
 
Başkan ithalat falan değil. O dönemlerin avrupa veya amerika online satış yapan yerler neresiyse girer 10 taneyi geçmeyecek şekilde film ve oyun alırdım. Evime kadar gelirdi. 11 tane olsun o zaman Gümrükten geçmezdi. çağırırlardı para öde derlerdi ticarete giriyor. parası neyse verirdim. Ama yok kültür bilmem nesine git göster. tövbe bismillah hiç olmadı.

Sonra baktım olmayacak TİGLON adını duydunuz mu ?

Hah o firamayı kurduk. Türkiye'deki ilk DVD-VCD tedarikçisi olduk. Bir dönem tekeldik. Warnerbros. 20th century v.s. bu firmalar ile anlaştık. Bir filmin DVD-VCD çıktığı an bize doğrudan gönderilirdi. Aklınıza gelen her yere biz dağıtırdık. Ben elimi ayağımı çekeli uzun yıllar oldu. Firma duruyor mu onu bile bilmiyorum artık.
Evet hatırlıyorum. Benim bahsettiğim olay DVD'lerin ilk yaygınlaştığı dönem 98-99 gibi. O uygulama da bize denk geldi. Yazdığım gibi sürdürülebilir bir şey değildi. Bu arada bende o dönemde Doğubank'tan aldığım 525 değil ama Pioneer 515 var hâlâ. Kumandayla (hacklenmiş menüye girip) bölge kodu değiştirilenlerden.
 
TSE denetimine tabi değil denen amfi için TSE denetimi şartı çıktı. Ne nasıl belirleniyor, anlamadım. İnternette bulduğum tebliğ bilmemnede öyle bir şeye rastlamadım. Gümrükçünün biri de evde kullanım ve profesyonel kullanım ayrımı var dedi. Evde kullanım için olanlar izne tabiymiş. Bilgisi olan var mı bu konuda?
 
TSE denetimine tabi değil denen amfi için TSE denetimi şartı çıktı. Ne nasıl belirleniyor, anlamadım. İnternette bulduğum tebliğ bilmemnede öyle bir şeye rastlamadım. Gümrükçünün biri de evde kullanım ve profesyonel kullanım ayrımı var dedi. Evde kullanım için olanlar izne tabiymiş. Bilgisi olan var mı bu konuda?
Evet ampli , power ampli vs. ithalatında TSE denetimi diye bir koşul maalesef var. Ampli ithalatında firmaların/şahısların ekstra bir takım evraklar düzenlediklerini ve TSE'den onay alındığını duymuştum. Bu arada söz konusu evrakların çoğunun yurt dışındaki üretici tarafından düzenlenmesi gerektiği konusu da bu işi zorlaştıran en önemli etkenlerden birisi. Hatta bu yüzden ; ithalatçı distribütör firmaların bu prosedürün başladığı dönemlerde bir çok zorlukla boğuştuklarını hatırlıyorum.
 
TSE denetimine tabi değil denen amfi için TSE denetimi şartı çıktı. Ne nasıl belirleniyor, anlamadım. İnternette bulduğum tebliğ bilmemnede öyle bir şeye rastlamadım. Gümrükçünün biri de evde kullanım ve profesyonel kullanım ayrımı var dedi. Evde kullanım için olanlar izne tabiymiş. Bilgisi olan var mı bu konuda?
Bu nedir abi ya. İşin iyice ... çıkarmışlar.
Paran olsa bile bürokrasi ile boğuşuyorsun.
 
eğer daha önce Türkiye ye gelmemiş bir ürün getirecek iseniz, sanayi bakanlığı bu ürün için TİP onayı ister. satıcı / üretici firmanın sertifikasyonu var ise (CE,TÜV gibi) TSE ye bu belgeleri götürüp TİP e çevirmeniz, yani standartlara uygun olduğunu belgelemeniz gerekir.

şu şekilde kısaca anlatayım.
örneğin yamaha nın bir amfisi THR nin türkiyede olduğunu ama wireless modelin daha ithal edilmediğini düşünün.
bu ürün için sizin tip belgesi çıkartmanız gerekir.
yoksa gümrükten çekemezsiniz/alamazsınız.
 
Mal daha önce Türkiye'de satılmış. Sadece artık gelmiyor sanırım. Zaten CE işareti filan olmayan malı hiçbir satıcı Almanya'ya sokup öteki AB ülkelerine pazarlayamaz. Gümrük birliği içinde olduğumuzdan da böyle evrak işleriyle uğraştırılmamız tamamen gereksiz ama bizimkisi nafile. Hikmetinden sual olunmaz, malum.
 
Amfi bugün gümrükten çıktı ve arkadaşa teslim edildi. Şimdi onu bekliyorum. Türkiye ayağında her şey bana 4.050 TL'ye mâl oldu. Ama ikinci kanaldan. Nasıl olduğunu burada açık seçik yazmayacağım, siz zaten anladınız. Zaten benim bir talebim filan da olmadı. Adam beni buldu. Aradığım bir komisyoncunun elemanı gitti baktı. Bunlar izne tâbi dedi. Az bekle dedi. 3-4 saat sonra şu fiyata çıkarıp teslim edeceğiz dedi ve öyle yaptı. Gerisini siz anlayın. Galiba en iyisi böyle bir işe girerken işi böyle kestirmeden helalledebilecek birilerini bulmak. Arayın, sorun, danışın, ima edin. Bu işlerin sadece burada, bana özel olmadığını siz de biliyorsunuz. Bol şans!
 
20221227_215753.jpg
 
Beyler thomanndan şöyle bi sepet yaptım internet üzerinden kendi kartımla alıp dayımın hollandadaki adresine kargolattırcam, 1 ay sonra dayım thy ile gelicek vergi çıkma ihtimali varmı ve tax free olayı nasıl oluyo süreç nasıl bilgisi olan arkadaşlar yeşillendirirse sevinirim teşekkürler.


FireShot Capture 001 - Shopping Basket – Thomann - www.thomann.de.jpg
 
Hadi gitarı eline alıp kabin içine sokar. Ama geriye kalan tüm ürünler valizine sığacak mi? Boss Katana bile (kutusuyla birlikte) sığmayabilir.
Anfi dışında ozellikle son 3 ürün de boyut olarak hacimli görünüyor.
Kimse birşey sormaz, extra vergi de almazlar.
Tax free konusuna gelirsek, online alışverişlerde tax free olmaz. Tax free yapan mağazalarda bizzat gidip pasaport ile işlem yapılması gerekiyor. Ve ayrıca dayiniz oranın vatandaşlığına veya sürekli oturumuna sahipse tax free yaptıramaz. Sadece turistler için yapılır (kısa süreli oturum izni ile de sorun çıkmayabilir duruma göre)
 
Geri
Üst