bak çok mahçup oldum şimdi...yazı yazmıyorum çünkü;kendileri buna laik değil rock yapıyoruz diye...pop yapıyor sizin gibi rockerler(piyasacılar)da alıyor albümleri...ve istediğim başlığa girerim yasakmı var?evet kendileri piyasa ve pop son bu iki senede çıkan gruplar,sanatçılar hep piyasa,pop yapıyor...tabi sen alışmıssın nerde bilecen....zaten beni ciddiye alan var sana yalvarmıyorum beni ciddiye al diye.
Redd
- Konuyu açan miranda
- Başlangıç tarihi
panik_431 demiş ki:
son 2 sene diyorsun yıllardır müzik yapan bir grubun forum sayfasında yazıyorsun ve yazmıyorum diye de iddia ediyorsun, müzik bilgine de hayran kaldım :!: 8O
bunun yanısıra yazmana yasak yok tabiki ama keşke biraz işe yarar birşey yazsan, yani yazmak dediğin piyasa ve pop kelimeleri ile sınırlı kelime dağırcığın oldukça kısıtlıymış o halde.
bu kelime dağırcığınla seni ciddiye alacak değilim zaten.
ciddiye almıyorsan niye cevap veriyorsun...ben o iki seneyi albüm manasında söyledim...yani niye piyasa diyince zıplıyorsunuz?..dur tahmin ediyim sende bu piyasa gruplarına destek verdiğiniz için.sanki bir yerlerinize basıyor gibi tepki gösteriyorsunuz.bu arada bu başlığı Turkrock'a açan arkadaşı tebrik ederim.
pardon ben bir densizlik edip haddim olmayarak sizin gibi ulu bir kişiye :?: cevap yazdım.
pardon ama çıkaramadım siz hangi üniversitede herhangibir sanat dalında ders veriyordunuz yada nerede sanat eleştirmenliği yapıyordunuz?
başlık da yeterince saptı sana son yazımdı. redd işte ister beğen ister beğenme bir çizgileri var ve bu yolda yavaş ve sağlam adımlarla ilerliyorlar.
pardon ama çıkaramadım siz hangi üniversitede herhangibir sanat dalında ders veriyordunuz yada nerede sanat eleştirmenliği yapıyordunuz?
başlık da yeterince saptı sana son yazımdı. redd işte ister beğen ister beğenme bir çizgileri var ve bu yolda yavaş ve sağlam adımlarla ilerliyorlar.
Dünya klibinin basın bülteni:
DÜNYA YENİDEN DÖNÜYOR!
Redd, Pasaj Müzik etiketiyle yayınlanan Kirli Suyunda Parıltılar albümünün üçüncü video klibini “Dünya” parçasına çekti. Mart ayı itibariyle ön hikayesi www.redd.com.tr'den yayınlanan video'nun devamı ekranlarda yerini aldı.
Geçtiğimiz aylarda "Hala Aşk Var mı?" adlı ikinci video parçaları ile birçok müzik listesinde ilk sıralarda yerini alan Redd, şimdi de “Dünya” videosu ile ekranlara geliyor. Maşukiye ve Sapanca’da Cemil Ağacıkoğlu tarafından 16 mm filme çekilen Dünya’nın klibi, hem görsel hem de anlatım dili olarak oldukça farklı.
İnsanın aşk sonrası arayışını, kendine yolculuğunu yalnızlık uyanışı ile dışa vuran şarkıda aşk sonrası toparlanma süreci yaşayan insanın kendine söylediği yalanlara ve geriye dönüp baktığında farkına vardığı sarhoşluğunun etkisine değiniliyor.
Zaman,mekan kurgusundan uzak geçmişin anımsamalarını konu alan ve izleyiciyi kendi algısı ile baş başa bırakan video, bu öğelerin ateşe verilmesiyle son buluyor.
Görüntü yönetmenliğini Zekeriya Kurtuluş’un yaptığı klip film formatı dışında Cemil Ağacıkoğlu’nun çektiği fotoğraflar ve şarkının introsu üzerine tasarlanmış ‘’Dünya intro’dan ‘’ oluşan bir ön hikaye şeklinde www.redd.com.tr ’den izlenebilecek.
DÜNYA YENİDEN DÖNÜYOR!
Redd, Pasaj Müzik etiketiyle yayınlanan Kirli Suyunda Parıltılar albümünün üçüncü video klibini “Dünya” parçasına çekti. Mart ayı itibariyle ön hikayesi www.redd.com.tr'den yayınlanan video'nun devamı ekranlarda yerini aldı.
Geçtiğimiz aylarda "Hala Aşk Var mı?" adlı ikinci video parçaları ile birçok müzik listesinde ilk sıralarda yerini alan Redd, şimdi de “Dünya” videosu ile ekranlara geliyor. Maşukiye ve Sapanca’da Cemil Ağacıkoğlu tarafından 16 mm filme çekilen Dünya’nın klibi, hem görsel hem de anlatım dili olarak oldukça farklı.
İnsanın aşk sonrası arayışını, kendine yolculuğunu yalnızlık uyanışı ile dışa vuran şarkıda aşk sonrası toparlanma süreci yaşayan insanın kendine söylediği yalanlara ve geriye dönüp baktığında farkına vardığı sarhoşluğunun etkisine değiniliyor.
Zaman,mekan kurgusundan uzak geçmişin anımsamalarını konu alan ve izleyiciyi kendi algısı ile baş başa bırakan video, bu öğelerin ateşe verilmesiyle son buluyor.
Görüntü yönetmenliğini Zekeriya Kurtuluş’un yaptığı klip film formatı dışında Cemil Ağacıkoğlu’nun çektiği fotoğraflar ve şarkının introsu üzerine tasarlanmış ‘’Dünya intro’dan ‘’ oluşan bir ön hikaye şeklinde www.redd.com.tr ’den izlenebilecek.
reddin daha önceki albümünü de çok sevmiştim ama bu albüm daha bir farklı.
özellikle dünya şarkısı.
klibi, sözleri,yorum,müzik.......
ve en önemlisi de dünya yeniden dönüyor demesine rağmen ardından dön be dünya diye seslenişi.....
sırf bu şarkı için bile bu albüm alınır.
tebrikler....
özellikle dünya şarkısı.
klibi, sözleri,yorum,müzik.......
ve en önemlisi de dünya yeniden dönüyor demesine rağmen ardından dön be dünya diye seslenişi.....
sırf bu şarkı için bile bu albüm alınır.
tebrikler....
arkadaşlar affınıza sığınarak kapanmış bir konuda yorum yapmak istiyorum. sevgili panik_431 arkadaşımız henüz laik ve layık kelimelerini bile birbirine karıştırıyorken bize piyasa ve pop etiketlerini kullanmak suretiyle kavram dersi vermeye kalkmış. öncelikle kendisine kocaman bir alkış istiyorum. sonra rock denildiği zaman kendisinin aklına sanırım pink floyd gibi gruplar gelmeyen birisi olduğu için, redd'in de soundunu yumuşak bulduğundan olsa gerek grubun müziğini piyasa ve pop diye değerlendiriyor. şimdi der ki "pink floyd ile redd grubunu bir mi tutuyorsun?" hayır tabii ki bir tutmuyorum. ama her ikisi de megadeth gibi değil. hiçbirisi nirvana gibi değil. ama hepsi rock. bu müziğin de kendi içinde alt türleri olduğunu eğer hala öğrenemediyse varsın her forumda bu kelimeleri kullanıp yorum yapsın. siz müziğinizin keyfini çıkarın.panik_431 demiş ki:
Dünya klibini resmi web adresleri www.redd.com.tr aresinden izleyebilirsiniz.
ben grup'u tek parçada kategorize etmedim albümlerinin ikisinide dinledim...ha pink floyd'uda dinledim...bilip bilmeden konuşmayın. bide biri burda her başlığa piyasa pop yazıyor demiş. Arkadaşım sen önce her başlığa gir bak tamam ben hak edenlere yazarım(bana göre hakediyor). tekrar söylüyorum piyasa-pop tamam.
Rock müzik dinleyicisi beklentisi yüksek olan ve eleştiren bir özellikte olduğu için bu tip tartışmalar hep yaşanıyor.Müzik yeterince sert değil pop diye eleştiriyorlar ama şarkılardaki bütünlüğe bakmak gerekiyor,önemli olan müziğin şarkının sözlerine uygun olmasıdır .Mesela Prensesim Uykusuyum şarkısını sert bir soundla yapabilirlerdi ama şarkının anlatımına katkıda bulunmazdı.Rock müzikte illa gürültü patırtı olsun dersek müziği kısıtlamış oluruz,daha yumuşak ifade edilmesi gereken duygular kaybolurlar.Bu konu Redd e röportajlarında soruluyor,onların cevaplarından her şeyin farkında olduklarını,ne yaptıklarını bildiklerini anlıyoruz.Bu forumda yapılan tartışma ne ilk ne sondur ama önemli olan samimi olmaları ki Redd bence samimidir yani piyasa değildir.röportajlarından onların bilinçli ve samimi olduklarını anlayabiliriz.Redd i sevmeseniz bile yiğidi öldürün ama hakkını yemeyin;
akşam gazetesi röportajı
www.aksam.com.tr/haber.asp?a=40086,12&tarih=27.05.2006 - 44k
Sizi diğer rock gruplarından ayıran en önemli özellik nedir?
Doğan: Form olarak ayrılık olabilir. Herkes rock kimliği altında başka formlarda müzik yapıyor. Bence bizim en büyük farkımız; olgunluğumuz doğrultusunda her aşamada hakimiyetimizi kullanacak tecrübeye sahip olmamız.
Güneş: Aslında bu fark bizim tarafımızdan değerlendirilecek bir şey değil. Son üç-beş yılda sayıları hızla artan rock gruplarından biriyiz. Ama zaman içinde nasıl bir farkımız olduğu, hem diğer müzisyenler, hem de dinleyiciler tarafından anlaşılacaktır. Grupların sayısının artmasını da olumlu buluyoruz. Sektör bir anlamda genişliyor. Rock kaydedebilecek prodüktörlerin ve stüdyoların da beraberinde gelişecek olması, bize de KDV olarak dönecektir.
Doğan: Bir yandan da beğenmek gayretinde olmalıyız. Bir grubun mutlaka beğenilecek bir şeyini bulursunuz. Konuşmaya başladığınızda eleştirecek pek çok şey de bulabilirsiniz.
İlke: Redd'in egolarından kurtulmuş olduğunu düşünüyorum. Parçalarda bireysellik yerine, müziğin bir yere varması için ortak noktada buluşuyoruz.
Şarkılarınızın sözleri günlük hayatın içinden....
Berke: Bizim tepki duyduğumuz şeyler birbirine çok yakın. Bir arada çalmamızın dışında bizi grup yapan en önemli özellik bu. Tepki verdiğimiz konuların hiçbiri eleştirilmemiş konular değil. Biz bunları dile getirmeyi doğru buluyoruz. Yanlış bulduğumuz şeyleri yokmuş gibi yaşamaktan yana değiliz. Sokağın pisliğinden de, politikanın yavaş yavaş çürümesinden de hoşnut değiliz. Yozlaşan her şey insanın hayatına etki ediyor. Bunun için entelektüel ya da aydın olmak gerekmiyor.
Doğan: 'Mutlu Olmak İçin' çok yanlış anlaşıldı. Sanırım eğitim sisteminden kaynaklı olarak biraz edebiyat algılamamız eksik. Kapalı bir kültür olmamızdan kaynaklanan içe atmalar var bizde. Dolayısıyla görmeden, duymadan, işitmeden yaşamaya, herkesin beğendiği şeyi beğenmenin doğru olduğunu düşünüyoruz. Meleğin de içinde kötülük, şeytanın da içinde iyilik olduğunu düşünüyorum.
Teoman'ı çok eleştirdik ama...
Albümün önsözü de size ait. Nasıl bir ruh haliyle çıktı bunlar?
Doğan: Albüme bir şeyler yazmayı düşünüyorduk. Arka arkaya gecenin bir vakti yazılmış bir şey o da. Bu nedenle nokta, virgül yok. Söylediğimiz bu cümleler hayata bakış açımız zaten. Türkiye'de tek olmaya çalışmıyoruz. Bizim gibi insanları bulmaya çalışıyoruz. Aslında bu bir tanışma davetidir.
Peki size göre Türkiye'de şarkı sözü yazarlarından kim yaratıcı?
Doğan: Teoman, Bülent Ortaçgil. Fikret Kızılok da yaratıcıydı. Teoman'ı çok eleştirdiğimiz olmuştur. Ama olgunlaşıp baktığımızda Türkiye'ye çok yenilik getirmiş bir sanatçı olduğunu görüyoruz, yazım dili olarak.
Redd olmasıydı hangi grupta çalmak isterdiniz?
Doğan: Başarılı bulduğum grup sayısı çok az. İyi bir şarkıcı olduğumu düşünüyorum. Bu işin eğitimini aldım. Asla bir nü-metal grupta şarkı söyleyemezdim. Çünkü müziğin bağırarak yapılmadığını düşünüyorum. O başka bir tavır.
İlke: Şu an piyasadaki pek çok gruptaki arkadaşlarla beraber müzik yaptık. Eskiden beraber çaldığımız gruplarla çalmak isteyebilirdik. Ama isteseydik yapardık zaten. Grupların çoğu bizden sonra oluştu.
Berke: Sonradan hiçbir gruba girmezdik gibi geliyor bana. Grubu var etmek önemli bence.
Başka bir röportajdan:
Uluslararası bir yarışmada bir ülkeyi temsil edecek sanatçının seçiminin bir kurumun tekelinde olmasını hiç hoş karşılamıyoruz. Eskiden eurovisionda başarı sağlayamasak da en azından bu yarışma ülkemizde yeni sanatçıların doğmasına ön ayak olurdu. Türkiye elemelerinde yeni sesler , gruplar dinlerdik. Artık sistem tamamen puan kazanmak üzerine kurulu, dolayısı ile tüm tartışmalar kimi göndersek acaba üzerinden yapılıyor. Teklif gelse ne yapardık diye hiç düşünmedik ama ümit ederiz ki canlı performansı başarılı olan bir sanatçı yarışmada bizi temsil eder.
Var olan gelişmelere rağmen hala bir arabesk veya pop şarkıcısından daha zor şartlar altında çalışmakta grup ve müzisyenlerimiz. Bu konuda ve Türk Rock Müziğinin yeni tınısı hakkında neler düşünüyorsunuz?
Şartlar herkes için aynı. Pop müzikte artık samimiyet yok, 80’lerdeki pop samimiyeti yok oldu. Arabesk belki aynı samimiyette ama modu çok düşük ve yeni Müslüm Gürses’ler , Orhan Gencebay’lar ve Ferdi Tayfur’lar ortada yok.
Türk rock müziğinin popüler olmuş sözlerini alt alta yazıp okuyun. Dikkat ettiğinizde aslında arabesk olduğunu göreceksiniz . Melodik yapıların ve armonilerin farkına varıldığında buna daha da fazla kanaat getireceksiniz. . Türkiye’de rock enstrümanları ile arabesk yapılıyor. Yeni tınısı hakkında bu yüzden yorum yapmak gelecekte müzik eleştirmenleri ve yazarların işi oalcaktır. Bir gün popüler kültürden ve magazin kültüründen sıyrılıp müziği doğru değerlendirmeyi becerebildiklerinde bu bakış açısı belki dikkate almaya değecektir.
www.hangibar.com/.../ArticleDetail.asp?stmp=1055020070416&ArticleID=A220700220061117&sts=4675577485 - 101k
Nükhet: Türkiye’deki müzik piyasasının durumunu düşünürsek, istediğinizi yapabiliyor musunuz?
Doğan Duru: Türkiye’de müzik piyasası farklı, İngiltere’de bir albüm çıkarsaydık ve o piyasanın içinde olsaydık eminim ulaşabileceğimiz kitle daha fazla olurdu. Ancak Türkiye’de Türkçe müzik yapıyoruz Arabesk bir söylem içinde değiliz, olmak da istemiyoruz. Herkesin dinleyebileceği popülerlikte müzik yapmıyoruz.. Türkiye’ nin tabanı için popüler sözler, anlatım şekilleri ve müzik alt yapıları oluşturan gruplar var. Rock müzik enstrümanı kullanmak rock müzik yapılıyor anlamına gelmiyor. Bazı kişilere göre biz de rock müzik yapmıyoruz çünkü o kadar kirli soundlar kullanmıyoruz. İngiltere’ deki rock müzik tarzını örnek alıyoruz.
akşam gazetesi röportajı
www.aksam.com.tr/haber.asp?a=40086,12&tarih=27.05.2006 - 44k
Sizi diğer rock gruplarından ayıran en önemli özellik nedir?
Doğan: Form olarak ayrılık olabilir. Herkes rock kimliği altında başka formlarda müzik yapıyor. Bence bizim en büyük farkımız; olgunluğumuz doğrultusunda her aşamada hakimiyetimizi kullanacak tecrübeye sahip olmamız.
Güneş: Aslında bu fark bizim tarafımızdan değerlendirilecek bir şey değil. Son üç-beş yılda sayıları hızla artan rock gruplarından biriyiz. Ama zaman içinde nasıl bir farkımız olduğu, hem diğer müzisyenler, hem de dinleyiciler tarafından anlaşılacaktır. Grupların sayısının artmasını da olumlu buluyoruz. Sektör bir anlamda genişliyor. Rock kaydedebilecek prodüktörlerin ve stüdyoların da beraberinde gelişecek olması, bize de KDV olarak dönecektir.
Doğan: Bir yandan da beğenmek gayretinde olmalıyız. Bir grubun mutlaka beğenilecek bir şeyini bulursunuz. Konuşmaya başladığınızda eleştirecek pek çok şey de bulabilirsiniz.
İlke: Redd'in egolarından kurtulmuş olduğunu düşünüyorum. Parçalarda bireysellik yerine, müziğin bir yere varması için ortak noktada buluşuyoruz.
Şarkılarınızın sözleri günlük hayatın içinden....
Berke: Bizim tepki duyduğumuz şeyler birbirine çok yakın. Bir arada çalmamızın dışında bizi grup yapan en önemli özellik bu. Tepki verdiğimiz konuların hiçbiri eleştirilmemiş konular değil. Biz bunları dile getirmeyi doğru buluyoruz. Yanlış bulduğumuz şeyleri yokmuş gibi yaşamaktan yana değiliz. Sokağın pisliğinden de, politikanın yavaş yavaş çürümesinden de hoşnut değiliz. Yozlaşan her şey insanın hayatına etki ediyor. Bunun için entelektüel ya da aydın olmak gerekmiyor.
Doğan: 'Mutlu Olmak İçin' çok yanlış anlaşıldı. Sanırım eğitim sisteminden kaynaklı olarak biraz edebiyat algılamamız eksik. Kapalı bir kültür olmamızdan kaynaklanan içe atmalar var bizde. Dolayısıyla görmeden, duymadan, işitmeden yaşamaya, herkesin beğendiği şeyi beğenmenin doğru olduğunu düşünüyoruz. Meleğin de içinde kötülük, şeytanın da içinde iyilik olduğunu düşünüyorum.
Teoman'ı çok eleştirdik ama...
Albümün önsözü de size ait. Nasıl bir ruh haliyle çıktı bunlar?
Doğan: Albüme bir şeyler yazmayı düşünüyorduk. Arka arkaya gecenin bir vakti yazılmış bir şey o da. Bu nedenle nokta, virgül yok. Söylediğimiz bu cümleler hayata bakış açımız zaten. Türkiye'de tek olmaya çalışmıyoruz. Bizim gibi insanları bulmaya çalışıyoruz. Aslında bu bir tanışma davetidir.
Peki size göre Türkiye'de şarkı sözü yazarlarından kim yaratıcı?
Doğan: Teoman, Bülent Ortaçgil. Fikret Kızılok da yaratıcıydı. Teoman'ı çok eleştirdiğimiz olmuştur. Ama olgunlaşıp baktığımızda Türkiye'ye çok yenilik getirmiş bir sanatçı olduğunu görüyoruz, yazım dili olarak.
Redd olmasıydı hangi grupta çalmak isterdiniz?
Doğan: Başarılı bulduğum grup sayısı çok az. İyi bir şarkıcı olduğumu düşünüyorum. Bu işin eğitimini aldım. Asla bir nü-metal grupta şarkı söyleyemezdim. Çünkü müziğin bağırarak yapılmadığını düşünüyorum. O başka bir tavır.
İlke: Şu an piyasadaki pek çok gruptaki arkadaşlarla beraber müzik yaptık. Eskiden beraber çaldığımız gruplarla çalmak isteyebilirdik. Ama isteseydik yapardık zaten. Grupların çoğu bizden sonra oluştu.
Berke: Sonradan hiçbir gruba girmezdik gibi geliyor bana. Grubu var etmek önemli bence.
Başka bir röportajdan:
Uluslararası bir yarışmada bir ülkeyi temsil edecek sanatçının seçiminin bir kurumun tekelinde olmasını hiç hoş karşılamıyoruz. Eskiden eurovisionda başarı sağlayamasak da en azından bu yarışma ülkemizde yeni sanatçıların doğmasına ön ayak olurdu. Türkiye elemelerinde yeni sesler , gruplar dinlerdik. Artık sistem tamamen puan kazanmak üzerine kurulu, dolayısı ile tüm tartışmalar kimi göndersek acaba üzerinden yapılıyor. Teklif gelse ne yapardık diye hiç düşünmedik ama ümit ederiz ki canlı performansı başarılı olan bir sanatçı yarışmada bizi temsil eder.
Var olan gelişmelere rağmen hala bir arabesk veya pop şarkıcısından daha zor şartlar altında çalışmakta grup ve müzisyenlerimiz. Bu konuda ve Türk Rock Müziğinin yeni tınısı hakkında neler düşünüyorsunuz?
Şartlar herkes için aynı. Pop müzikte artık samimiyet yok, 80’lerdeki pop samimiyeti yok oldu. Arabesk belki aynı samimiyette ama modu çok düşük ve yeni Müslüm Gürses’ler , Orhan Gencebay’lar ve Ferdi Tayfur’lar ortada yok.
Türk rock müziğinin popüler olmuş sözlerini alt alta yazıp okuyun. Dikkat ettiğinizde aslında arabesk olduğunu göreceksiniz . Melodik yapıların ve armonilerin farkına varıldığında buna daha da fazla kanaat getireceksiniz. . Türkiye’de rock enstrümanları ile arabesk yapılıyor. Yeni tınısı hakkında bu yüzden yorum yapmak gelecekte müzik eleştirmenleri ve yazarların işi oalcaktır. Bir gün popüler kültürden ve magazin kültüründen sıyrılıp müziği doğru değerlendirmeyi becerebildiklerinde bu bakış açısı belki dikkate almaya değecektir.
www.hangibar.com/.../ArticleDetail.asp?stmp=1055020070416&ArticleID=A220700220061117&sts=4675577485 - 101k
Nükhet: Türkiye’deki müzik piyasasının durumunu düşünürsek, istediğinizi yapabiliyor musunuz?
Doğan Duru: Türkiye’de müzik piyasası farklı, İngiltere’de bir albüm çıkarsaydık ve o piyasanın içinde olsaydık eminim ulaşabileceğimiz kitle daha fazla olurdu. Ancak Türkiye’de Türkçe müzik yapıyoruz Arabesk bir söylem içinde değiliz, olmak da istemiyoruz. Herkesin dinleyebileceği popülerlikte müzik yapmıyoruz.. Türkiye’ nin tabanı için popüler sözler, anlatım şekilleri ve müzik alt yapıları oluşturan gruplar var. Rock müzik enstrümanı kullanmak rock müzik yapılıyor anlamına gelmiyor. Bazı kişilere göre biz de rock müzik yapmıyoruz çünkü o kadar kirli soundlar kullanmıyoruz. İngiltere’ deki rock müzik tarzını örnek alıyoruz.
evet biz de bilmiyoruz bu siteyi yönetip başlıkları kategorize edenler de bilmiyor.panik_431 demiş ki:
panik_431 demiş ki:
arkadaşım dikkat et pink floyd dinlemediğini iddia etmedim. (herhalde edemem seni tanımıyorum çünkü. ayrıca illa ki dinlemişsindir.) ben orda pink floyd'un tarzını örnek verdim sonra da başka gruplardan örnek verdim. hepsinin rock müzik yaptığını ama türlerinin farklı olduğunu, bu grupların hiçbirisinin birbirine benzemediğini anlatmaya çalıştım. rock müzik dünyanın her yerinde farklı türleri oluşmuş bir müzik türü. bir kuzey ülkelerinin rock grupları ile amerikan rock gruplarının yaptığı müzik arasında fark vardır. şahsım adına avrupalı grupların yaptığı müziği daha bir severek dinlediğimi söyleyebilirim. redd'in soundunu da onlara yakın buluyorum.
aslında en güzel cevabı konuya açıklık getirecek röportajları alıntılayarak ayna arkadaşımız vermiş zaten. varsın panik_431 pop yaptıklarını düşünsün. ha gerçekten pop da yapıyor olsalardı bile ben dinlerdim. önemli olan işin kalitesidir, yıllar önce yapıldığı halde yıllar sonra bile hala dinlenen şarkılar yapmış olmaktır. redd'in bu konuda kalıcı bir örnek olacağına inanıyorum.
bu rada çok hoş bir sitesi var redd in
www.redd.com.tr
www.redd.com.tr