Gitar endüstrisi kimlerin tekelinde?

Burada daha temel bir sorun var. Türkiye'deki ekonomi hala serbest pazar ekonomisi değil. Güya iktidardaki parti liberal. Ancak bugün bırakın gitarı, pedalı, yurtdışından kozmetik dahi alamıyor tüketici. Sosyalist, kapalı pazar plan ekonomisinden başka bir şey değil içinde yaşadığımız. Bakın, yurtdışından gavurun aldığı paraya kozmetik alınabilen (bir zamanlar) bu site Türkiye'de engelli zannedersem. Niçin yasaklı bu site? Şurada bir açıklaması var.

Yasakların ve regülasyonun, ağır vergilerin olduğu yerde bu durumdan faydalanan çakal çok olur. Bu tür kapalı sistemler de kendi zenginlerini üretirken, tüketicinin de kaliteli ve ucuz mal kullanmasının önü tıkanır. Türkiye'deki gitar pazarının durumu bununla yakından ilgili. Dua edin, internet var da dünyadan haberiniz oluyor. O internet de bugün var, yarın yok. Kozmetik sitesinin hali belli işte.

Ben anlayamıyorum zaten Amerikada adam 2000$ çalışıyor, maşının yarısıyla 1000$ fender alıyor.
Biz çalışıyoruz 1000tl maaş alıyoruz, 3200 tl Fender alıyoruz.

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!
Burda vergi koyanları ve aşırı kar marjlarını koyan distüribitörleri saygı ile anıyoruz.
 
Ben buna takıldım arkadaş. Cidden şu anda böyle mi?
Doğrudur, parantez içinde "malzeme bazında" denmiş zaten. Bu kabaca @mertay'ın da dediği gibi hurda fiyatı, yani malzeme miktarının fiyat karşılığıdır. Gitarın asıl maliyetinin içine işletme gideri, ar-ge giderleri reklam giderleri gibi maliyetleri de eklemek gerekir. Bu gerçek maliyet bilgisi de ancak Gibson kasalarında kilitlidir. (Yine de tahmin etmek zor değil.)
Ancak Gibson gibi markalar, aynı zamanda sanat eserleri gibi tüketicinin gözündeki değer ile değer kazanan nesneler. Bu gün çok ünlü bir tablo için , tuval + yağlı boya + iş saati gibi bir fiyat biçerek 40 TL. gibi bir sayıya ulaşabiliriz. Ancak piyasa ederi milyon TL. olabilir.
 
Graphic1.JPG


Ben bunu tercih ettim şahsen, tavsiye ederim :)
http://turkrock.com/threads/6060/page-277
 
Ben önemli bir tabloyla seri üretim bir gitarı karşılaştıramam. Neticede tablo 30-40 dolara yapılabilir ama dünyada tektir. Ama 40 dolar malzeme parası olan gitarın, işçiliği isterse harika olsun 4000-5000 liralara satılmasını anlayamıyorum. Yemişim markasını giderim sizin gibi bir gitarcıya yaptırırım yine o parayı vermem.
 
Ben önemli bir tabloyla seri üretim bir gitarı karşılaştıramam. Neticede tablo 30-40 dolara yapılabilir ama dünyada tektir. Ama 40 dolar malzeme parası olan gitarın, işçiliği isterse harika olsun 4000-5000 liralara satılmasını anlayamıyorum. Yemişim markasını giderim sizin gibi bir gitarcıya yaptırırım yine o parayı vermem.

Amerikalılar bizim aksimize nesne-kar kadar, zaman-para ilişkisi ile kazanç oranlarına dikkat ederler. Yani işlemlerin süresi ile depo'da bekleme süresi gibi, depo kapasitesi yenilenmedikçe veya X işçi başka gitarla ilgilenmediği sürece yeni para yok gibi...

Ama asıl pahalı olan işçilik, bizim ustalara kıyasla katkat fazla ücret istiyorlar. Hatta daha geçenlerde okudum, ibanez rg sahibi biri fret yenilemesi istemiş aldığı fiyatları görünce yeni sap almanın daha ucuza çıktığını fark etmiş o derece yani :)

Bir diğer dikkatimi çeken namm'de andy timmons'ın uygun fiyatlı signature'ı tanıtıldı, japon olanından eksiği yok fazlası var fiyat yarısının altında :) bu iyi/kötü işçilikte değil yani bir işe istenen baz fiyat ülkeden ülkeye değişebiliyor. Türkiye'de 1000tl civarına custom gitar yaptırılabiliyor, marka gitarda ne kadar şanssızsak bu yönde o derece şansımız var :)
 
Ben de onu söylüyorum. Çok güzel fiyatlara tam istediklerinize göre gitar yaptırabiliyorsunuz. Her iki seçimin de bazı artı-eksi yönleri var, özel yapım gitarı satmanın zorluğu gibi. Ayrıca tam da rg sapının perde demirlerinin değişimi için birkaç kişiye mesaj gönderdim bugün bakalım ne fiyat çıkacak :)
 
Herşey arz-talep meselesi: Amatör-profesyonel meselesi: zenginlik-fakirlik meselesi: sanat-sanatçı kalitesi meselesi. Her cins malı hemen her fiyata bulabilirsiniz, duruma göre gerçekten hakediyordur, tektir, signature gitardır: sanatçıyı seven o parayı psikolojik tatmin için verir, inanır birşeylerine, verir o parayı.

Mesela futboldan hiç haz etmem, anlamlı gelmez, basit bir spordur ama milyonlarca euro para dökerler top peşinde koşanlara, tüm dünyada en çok rağbet gören spordur. Formula1i tek geçerim, ama 70 tur aynı yerde dönen arabaları niye seyrederim, onu da size kitap halinde sunarım ama sizin ilgilenmeniz çok önemli değildir, ben seviyorum ya, o yeter.

Önce sanata, sanatçısına ve gördüğünüz ürünün size göre değerine kendinizce karar verip o gitarın size ederi satılan fiyata denk ise almak isterseniz sorun yoktur. Ben hem hakettiğine inanıyorsam marka alırım, hem de gerektiğinde en baba markanın en baba modeliyle aynı kalitede görünen ve ses veren bir modelini parça parça sağdan soldan toplarım, elektrik ve metal aksamlarını kendim toplar lehimlerim, 10.000 Tl ye de satmam benimdir çünkü. 300 TLye bir akustik gitar var kayıtlarda kullanıyorum, dinleyen kaç bin dolara aldın diye sorar... Diyeceğim o ki, ekonomik durumlara çok kafayı takan ya iyi bir ekonomist olur ya da boş yere yaşar... Ben gitar çalmayı tercih ederim. :D
 
Cor-tek i göremedim listede Asya pazarı denilince akla ilk gelen markalardan ?

Cor-Tek genelde fason üretim üzerinden kazanan bir şirket/konsorsiyum ya da her neyse işte. Yukarıdaki diyagramda gördüğünüz markaların belki de hepsine fason üretim yapıyordur büyük ihtimalle. Kendi markası adına çıkardığı mallar üretiminin çok çok küçük bir kısmını karşıladığı, ya da birçok çeşitli markayı kendi bünyesinde barındırmadığı için listeye girememiş olabilir.
 
Geri
Üst