Abartı Ilanlar

adam tam olarak satışçı, başka modeli boklayıp kendi malını övmek ilk taktik

xx.webp
 
Kafalar pırıl pırıl.
Nux Cerberus 15 BİN TL.

Sıfır fiyatı:

Sahibinden ikinci el fiyatı
https://www.sahibinden.com/ilan/iki...etleri-cerberus-gitar-pedali-1086690484/detay

Bir kez daha o soru akıllarda....
Yerli dizileri kim izliyor...
 
Kafalar pırıl pırıl.
Nux Cerberus 15 BİN TL.

Sıfır fiyatı:

Sahibinden ikinci el fiyatı
https://www.sahibinden.com/ilan/iki...etleri-cerberus-gitar-pedali-1086690484/detay

Bir kez daha o soru akıllarda....
Yerli dizileri kim izliyor...

öyle bildiğin gibi değil. bir de dayak yedim çocuktan sorma Tolga 😁

Capture.webp
 
cevap niye bu kadar saçma ya 😀
Geçen yıl ben de amfi sattım. Adam kapora gönderince çektim yayından. Fiyat arttırmak nedir yahu. Ya al kaporanı yayından çek yoksa ilan aktif dursun. Belki sana denemeye gelecek adam almayacak ve sen o arada fiyatı yukarı çektiğin zaman zarfında senin ürünün fiyatını gören kişi gidip sıfırını alacak. Satış yapmayı da bilmiyoruz.
 
Geçen yıl ben de amfi sattım. Adam kapora gönderince çektim yayından. Fiyat arttırmak nedir yahu. Ya al kaporanı yayından çek yoksa ilan aktif dursun. Belki sana denemeye gelecek adam almayacak ve sen o arada fiyatı yukarı çektiğin zaman zarfında senin ürünün fiyatını gören kişi gidip sıfırını alacak. Satış yapmayı da bilmiyoruz.
yani en azından emlakçı galerici gibi "Kaporası alındı, Bitlis'e hayırlı olsun" yazabilir. 😀
 
Yabancılar da saçma ya. Tvyi kötüleyip netflix karşısında 4 saat bayılmak da abes
E tabii; dizi var, dizi var.
"Alaska Daily"nin yeni bölümünü izlemek için oturdum; o sırada açık olan yerli dizide (adını bilmiyorum ve umurumda da değil...) ERİŞKİN kılığındaki İKİ ERGEN, senaristin zavallı egosunun kustuğu tipik diyaloglarla (mealen söylüyorum: "ben sana öyle dediysem öyle yapacaksın", "seni doğduğuna pişman ederim"... BEN, BEN, BENNNNN...) şeklinde akıp giden (!) sefil bir iletişim çabası içerisindeydi. Istıraplarına son verip kanalı değiştirdim.
Not: Ben 11-18 yaşları arasında (1985-1991) 7 sene devlet okulunda yatılı okudum. Hafta sonu evde TV izlerdim sadece, o da vakit bulduğumda. Televizyon yoktu yatakhanede ve uzun süre de olmadı. O nedenle TV bağımlılığından daha çocuk yaşta ve yıllar önce kurtulmuş birisiyim; diziler konusundaki tavrım sadece yerli dizilere ilişkin değildir. ANCAK, yeni Türkiye'nin dizileri dizi filan değil. Son derece başka amaçlarla çekiliyorlar, TV'nin diğer adının neden "aptal kutusu" olduğunu ispat etmekle kalmayıp, "bu değirmenin suyu nereden geliyor?" diye de sorduruyorlar insana.
Bir kıyaslama açısından 15 yıl (?) önceki bir diziyi anımsayalım. "Bir İstanbul Masalı". Uyarlamadır, ama denk geldiğim sahneleri "insanca" idi en azından.
Neden öyle diziler yok artık? Çekilemediğinden mi? Yoksa bir dolu üretme kabızı-beceriksiz (tıpkı Hollywood'un kabiliyetsiz, ama kimlik/ideoloji üzerinden işe alınan ve milyar dolarlık markaları batıran "woke" yazarları gibi), burada da aslında hiç bir şey üretemediği halde yine de işe mi alınıyor? Özellikle mi onlara bu diziler yazdırılıp çektiriliyor? İnsan merak ediyor...
 
E tabii; dizi var, dizi var.
"Alaska Daily"nin yeni bölümünü izlemek için oturdum; o sırada açık olan yerli dizide (adını bilmiyorum ve umurumda da değil...) ERİŞKİN kılığındaki İKİ ERGEN, senaristin zavallı egosunun kustuğu tipik diyaloglarla (mealen söylüyorum: "ben sana öyle dediysem öyle yapacaksın", "seni doğduğuna pişman ederim"... BEN, BEN, BENNNNN...) şeklinde akıp giden (!) sefil bir iletişim çabası içerisindeydi. Istıraplarına son verip kanalı değiştirdim.
Not: Ben 11-18 yaşları arasında (1985-1991) 7 sene devlet okulunda yatılı okudum. Hafta sonu evde TV izlerdim sadece, o da vakit bulduğumda. Televizyon yoktu yatakhanede ve uzun süre de olmadı. O nedenle TV bağımlılığından daha çocuk yaşta ve yıllar önce kurtulmuş birisiyim; diziler konusundaki tavrım sadece yerli dizilere ilişkin değildir. ANCAK, yeni Türkiye'nin dizileri dizi filan değil. Son derece başka amaçlarla çekiliyorlar, TV'nin diğer adının neden "aptal kutusu" olduğunu ispat etmekle kalmayıp, "bu değirmenin suyu nereden geliyor?" diye de sorduruyorlar insana.
Bir kıyaslama açısından 15 yıl (?) önceki bir diziyi anımsayalım. "Bir İstanbul Masalı". Uyarlamadır, ama denk geldiğim sahneleri "insanca" idi en azından.
Neden öyle diziler yok artık? Çekilemediğinden mi? Yoksa bir dolu üretme kabızı-beceriksiz (tıpkı Hollywood'un kabiliyetsiz, ama kimlik/ideoloji üzerinden işe alınan ve milyar dolarlık markaları batıran "woke" yazarları gibi), burada da aslında hiç bir şey üretemediği halde yine de işe mi alınıyor? Özellikle mi onlara bu diziler yazdırılıp çektiriliyor? İnsan merak ediyor...
Çünkü "cancel culture" tüm dünyada zirve yapmış durumda ve "kendinden" olmayan herkesi işten çıkaran, iş vermeyen, kutuplaşan topluluklarla doldu her yer.
 

Gecen ay birebir aynisini 6.000 tl ye almamis olsam kesin 18 bin + ps5 + xbox series x verip almayi dusunurdum.
BC Rich standard da yeni mi çıktı?
Çin malı Bronze a benziyor sanki
 

Geri
Üst