Müslüman mahallesinde salyangoz satalım madem. Şu an piyasanın en dinamik gruplarından Trivium, Gojira, Whitechapel, Revocation veya daha büyük bir örnek olarak Kreator ve daha birçokları. Tamamı bu formüle dayalı şarkılar yazmaya başlayınca Spotify listelerinde daha uzun süre kalır oldu. Açın Gojira'nın son işi Another World'e, Global Warming ile inanılmaz benzer formüle sahip. Revocation son albümünün tamamını A/B/C/A/B/C/Breakdown+Solo/C üzerine kurmuş durumda. Kreator'un son işi World Divided - 666 ise kısmen Enemy of God'dan, kesin bir dönüş olarak Phantom Antichrist'tan beri aynı formülizasyonlar üzerinden ilerliyor. Trivium'un son albümü ise yanlış hatırlamıyorsam Shogun ile giren Core formüllerinin zirvesi olmuş yine. Örnekler çoğaltılabilir.
Bu kadar müzisyenin, neredeyse kariyerlerinin kurulu olduğu dinamikleri değiştireceği kadar derinden uyguladığı formülizasyona iyi gözle bakamayacaksak neye iyi gözle bakalım bilemiyorum. Çocuk yaştan beri müziğin içinde olup sektörün en derininden, evinde takılan adama kadar insan tanıyıp, işin üretim kısmında da ufak tefek işler yapmış birisi olarak önüme bir iş geldiğinde, içindeki yaratıcılık seviyesini tespit edebilecek kapasitede göremiyorum kendimi. Neyin ne kadar yaratıcılık içerdiğine karar verebilecek yetide olabildiğini beyan edip, insanları da buna davet etmek... Büyük özgüven.
Milletin Gazapizm'e, Demet Akalın'a, Weeknd'a, Ghostmane'e veya Entombed'a neden yükseldiğini anlamak için sürekli dinleyen birisi olarak en olmadık işte bile en fazla söyleyebildiğim "Benim müzikal anlayışım bunu kavramaya yetmiyor." demek oluyor. Çünkü başta mahalle kekosu dediğim Gazapizm'in şarkılarının altındaki bass linelarını yazamayan 50 tane metal grubu sayarım. Sorsan hepsi progresiftir, orijinal birşey yapmaya çalışıyordur. Canlı enstrümanlarla EP kaydetmiş, yastıklara vura vura samplelar çıkarıp tüm Underground Rap piyasasının albümlerini bu samplelarla üretmiş Sagopa Kajmer'in seviyesine yaklaşılsın, sonra hangi işte ne kadar yaratıcılık var öyle karar verilsin.
Kötü haberle vermek gibi olacak ama son bir ek bilgi; vasat bir stüdyodan çıkmış ultra düşük bütçeli bir şarkının bile sadık kaldığı bir formülizasyon var malesef. Kimse recorda basıp grup olarak takılmıyor, azıcık harcadığı zamana ve paraya değer veren her müzisyen hiç yoksa 3 - 5 dostuna danışır, önerilere göre keser biçer. Bu da zaten danışılan kişilerin zihninde yer eden formüllere yaklaşma girişiminden ibarettir. Sanırım problem bu formülleri siz hissetmeye başladığınızda çıkıyor.
Sadece King Crimson - Moonchild veya Mor ve Ötesi - Uyan sonundaki 10 - 20 dakikalın serbest atış noktaları kıvamındaki işitsel kesitlerden hoşlanıyorsanız, zaten çok farklı sayfalardayız, arayışınızı anlamlandıracak veya benimseyecek müzikal donanım bende malesef yok.
Ve formülasyon meselesi işte hem dikkat çekmek için müziği kullanma meselesi hem de şarkı içinde formülasyon, bunlara iyi gözle bakamıyorum. Başarılı olmaları bir şey değiştirmez ki. Örneğin ben şarkılar nakarata girince kapatma eğilimdeyim. O derece yani...