Gövde limon kasasıysa gibson custom shop gitarı, başlangıç gitarlar için verilen kılıfla taşımak gibi olur. Gövdeden boyayı sökün ısı tabancasıyla bakalım neymiş kaç parçaymış ne ağacıymış sunta+ağaç mıymış yoksa tamamen solidmiymiş vs vs soruların cevapları ortaya çıkar. Eğer değecek bir gövdeyse devam edersiniz. Yalnız boyayı da çok kalın atmışlar maşallah 1 parmak kalınlığında neredeyse 🙂 Bir de elektronikler(pot,jack,manyetikler) tamamen çöp görünüyor eğer çalışıyorsa helal olsun diyecem 🙂
Bu Gitar Adam Olur Mu ? (custom 60's Ostim Signature)
- Konuyu açan Zengin Muhendis
- Başlangıç tarihi
- Konu Sahibi Konu Sahibi
- #22
dur ben hafta sonu boyayı iyice bir sökeyim köprüyü falanda bi alkole basayım 😀
- Konu Sahibi Konu Sahibi
- #24
Tamamdır hocam saol bi araştırayım ben onu. Ben o boyayı elbet sökerim çalıştığım yer organize sanayinin göbeğinde 😀
- Konu Sahibi Konu Sahibi
- #28
Gitara dün biraz giriştim arkadaşlar. Parçalarına ayırdım sapın fretboard ile beraber beklediğimden daha iyi olduğunu farkettim. Köprü taş gibi pasını temizleyip krom kaplattım mı tamamdır. Manyetikler de sağlam gözüküyor denemekte fayda var dedim. Gitarın gövdesini çözemedim daha. Sıradaki işlem onun boyasını sökmek olacak şimdilik fotolar bunlar.
- Konu Sahibi Konu Sahibi
- #31
Haklısınız hocam ama ben para harcamadan orijinal parçaları pek değiştirmeden kaplama falan yaptırmayı deniyorum. Ostim' in göbeğinde çalışıyorum, imalat vs. yapıyoruz firmada. Örneğin bugün fret çıkartma olayını montajdaki bi abimize anlattım çatır çatır çıkarttı. Bilmiyorum ne kadar güzel olacak ama maksat cepten minimum para çıkarak eğlenmek 🙂
Bu arada sap şöyle oldu
Bu arada sap şöyle oldu
Buna bi güzelde zımpara attır abi fretboard dümdüz olur. Fret çakmak için de, truss rodu olabildiğince(çatlatmadan tabiki) sıkacaksın, dış bükeye doğru gidecek.Sonrasında büyük bir pense düşün, klavyeyi içine alabilecek şekilde, bu pensenin içine alıyosun klavyeyi,üstüne kesilmiş freti koyuyosun, bastırıyorsun haşırt diye geçiyor.Tabi bu malzemeyi bulman hayatını kolaylaştırır.geçmezse tokmakla(çekiç değil) bir iki vuruyorsun.en son fret eğesi var.Özel bişi onla uçlardaki çapakları alıyorsun.işlem tamam.youtube abi,luthie eder adamı 😀
Ohh krom kaplama olanağınız varsa sizi ziyaret etmeli 😀 Fretbord temizlenince fena durmuyor umarım yeni fretler gelince sorun çıkartmaz. Fretleri çakmadan önce fretboardı iyice zımparadan geçirin ve fret çakılacak boşlukları iyice temizleyin eski fretlerin yapışkanı ve zımparalanmadan kalma talaş parçaları olmasın. Fret çukurlarının üst ve alt dipleri için kanca tarzı aletler var oradan bu atık parçaları çıkartın özellikle oradakileri çıkartmak sorun oluyor. Çukurdaki atıklar iyi çıkmazsa haliyle yeni fretler başarılı bir şekilde takılmaz. Fretleri çakarken plastik çekiç ya da üstüne kumaş tarzı bir bez sarılıp normal çekiç de kullanılabilir. Nazik ve dikkatli olarak ilerlemekte fayda var.
Madem deneme yanılma, çelik fret çakın gitsin derim. Hem tecrübe de olur. Eski fretler çok ince geldi gözüme. En azından m. jumbo takılabilir diye düşünüyorum. Kalınlık artarsa perde aralığı da daralacaktır bunun da hesaba katılması lazım. Yine ince fretler isteyebilir perdeler arası aralıktan dolayı. Size hangisi rahat gelirse frette onu kullanın tercih size kalmış yani.
Elektronikte açıkcası yeşil-gri bakır pasları bekliyordum 🙂 O da baya iyi görünüyor olmadı potları,jackları filan sökersiniz 🙂 Yalnız atmayın özellikle pickup selektörler artık öyle üretilmiyor diye biliyorum. Gitarlarını tamamen orjinal yapmak isteyen gibsoncı tipler var onlar arıyor bu tarzdan şeyleri. O selektörler o kadar basit bir mantıkla yapılmış ki sanki taş devrinden kalma gibi.. günümüzde herşey küçülmeye başlayınca şimdiki nano teknolojiye tepki olarak yapılmış gibiler, çok iriler 🙂 Gövde ağacı hala şüpheli duruyor. Sunta mı değil mi karar veredim. Renk olarak da basswood/yellow poplar dediğimiz ağaçlara benziyor. Kanada kavağı denir zamanında ege'ye çok geldi bunlardan 50-60'lı yıllarda sanırım çabuk uzuyor, bakım istemiyor ve ekonomik değeri çok olmasa da idare edebilecek tarzda olduğu için bunlar yurtdışından ithal edilmişti ve baya dikildi. Ama müzik aleti yapılacak kalitede mi yoksa inşaat ağacı mı bilemedim. Gitarın bulgar/romen vs olma ihtimalini hesaba katarak Türkiye ile bulgaristanın/trakyadaki ülkelerin de o zamanlar 3. ülke ve ithal mal kakalanma yarışında ilk sıralarda olan ülkeler olduğu için tahminim bu yönde.Ege, trakya ve bulgaristan benzer coğrafyalar olduğu için oralara da kavak diktirmişlerdir. Yine de emin değilim tabi ki. Sap ağacı ise baya iyimiş. Flame figürleri var. Güzel ağaç seçilmiş. Alt eşik ve jack ölmüş gibi duruyor. Jack zaten hep gider. Alt eşik içinse belki adam olur ama çok paslı ya, uğraşmaya değer mi bilmiyorum. Bakalım ses kayıtları gelirse merak ediyorum.
Madem deneme yanılma, çelik fret çakın gitsin derim. Hem tecrübe de olur. Eski fretler çok ince geldi gözüme. En azından m. jumbo takılabilir diye düşünüyorum. Kalınlık artarsa perde aralığı da daralacaktır bunun da hesaba katılması lazım. Yine ince fretler isteyebilir perdeler arası aralıktan dolayı. Size hangisi rahat gelirse frette onu kullanın tercih size kalmış yani.
Elektronikte açıkcası yeşil-gri bakır pasları bekliyordum 🙂 O da baya iyi görünüyor olmadı potları,jackları filan sökersiniz 🙂 Yalnız atmayın özellikle pickup selektörler artık öyle üretilmiyor diye biliyorum. Gitarlarını tamamen orjinal yapmak isteyen gibsoncı tipler var onlar arıyor bu tarzdan şeyleri. O selektörler o kadar basit bir mantıkla yapılmış ki sanki taş devrinden kalma gibi.. günümüzde herşey küçülmeye başlayınca şimdiki nano teknolojiye tepki olarak yapılmış gibiler, çok iriler 🙂 Gövde ağacı hala şüpheli duruyor. Sunta mı değil mi karar veredim. Renk olarak da basswood/yellow poplar dediğimiz ağaçlara benziyor. Kanada kavağı denir zamanında ege'ye çok geldi bunlardan 50-60'lı yıllarda sanırım çabuk uzuyor, bakım istemiyor ve ekonomik değeri çok olmasa da idare edebilecek tarzda olduğu için bunlar yurtdışından ithal edilmişti ve baya dikildi. Ama müzik aleti yapılacak kalitede mi yoksa inşaat ağacı mı bilemedim. Gitarın bulgar/romen vs olma ihtimalini hesaba katarak Türkiye ile bulgaristanın/trakyadaki ülkelerin de o zamanlar 3. ülke ve ithal mal kakalanma yarışında ilk sıralarda olan ülkeler olduğu için tahminim bu yönde.Ege, trakya ve bulgaristan benzer coğrafyalar olduğu için oralara da kavak diktirmişlerdir. Yine de emin değilim tabi ki. Sap ağacı ise baya iyimiş. Flame figürleri var. Güzel ağaç seçilmiş. Alt eşik ve jack ölmüş gibi duruyor. Jack zaten hep gider. Alt eşik içinse belki adam olur ama çok paslı ya, uğraşmaya değer mi bilmiyorum. Bakalım ses kayıtları gelirse merak ediyorum.
- Konu Sahibi Konu Sahibi
- #34
Dostlar gitardaki ilerlemeleri sizinle de paylaşayım istedim. Daha önceden bildiğiniz gibi fretleri çıkartmıştım.
Fretboard u önce 400 sonra 800 en son olarak da 1200 lük zımpara ile güzelce zımparaladım. Ardından o gece 2 kere sabah da 1 kere olmak üzere limon yağı ile parlattım.
Bu sabah işe gelince çıktım montaj bölümüne fretleri çaktırmaya. Sağolsunlar çok yardımları oldu.
Fretleri yapıştırmak için, Aselsan' ın parçaları yapıştırmamız için gönderdiği tutkalı kendimize göre karıştırıp kullandık. Fret çakma işleminden sonra düz bir alüminyum çubuğu 3 noktadan işkence ile sıktırdık ve kenara koyduk. Yarın sabaha kadar bu şekilde bırakacağım.
Böylece sap kısmında son düzlüğe girdim. Yarın bir aksilik çıkmazsa fazlalıkları kesip tesviye işlemine gireceğim.
Gelelim gövdeye. Dün Bauhaus'dan boya sökücü aldım. Sabahtan boya sökücüyü sürüp bir kaç saat bekledikten sonra boyayı önce spatula daha sonra zımpara makinası ile söktük. En büyük korkum tek parça limon kasası çıkmasıydı 😀 Ancak ağaç 3 parça ve tahminime göre kavak.
Gitarın orijinal tune-o-matic' i beleşe temizletip kaplatacak yer bulamadım. Bir yer bulabildim onlar da 40 lira gibi bir fiyat çıkardılar. Ben de gittim solomusic den sıfır tune-o-matic aldım 25 lira gibi bir fiyata. Ancak delikleri tam uyumlu olmadı o nedenle delikleri temizlik sopasının sapını kesip tornada uygun çapa getirip tutkal ile doldurduk. Ardından zımpara ile düzlemselliği tekrar verdik. Sonra yeni tune-o-matic e uygun delikleri açtık.
Son olarak gitarın gövdesinin boyası kısmını şu şekilde hallettim. Bizim sürekli iş verdiğimiz bir boyacımız var. Ahşap boyacılarına uğramadan önce oraya bir uğrayayım dedim. Tam istediğim beyaz tonunu gösterdim. Depoda ona çok yakın bir beyaz gösterdi bana, olur dedim. Bu hafta içi yetiştireceğini söyledi. İşin güzel kısmı para da istemedi boya beleşe geldi 😀 Şimdilik bu kadar arkadaşlar. Tahminimce bu hafta sonu gitar yavaş yavaş şekillenmiş olur. Ben yavaştan pickguard işine el atayım 😀
Fretboard u önce 400 sonra 800 en son olarak da 1200 lük zımpara ile güzelce zımparaladım. Ardından o gece 2 kere sabah da 1 kere olmak üzere limon yağı ile parlattım.
Bu sabah işe gelince çıktım montaj bölümüne fretleri çaktırmaya. Sağolsunlar çok yardımları oldu.
Fretleri yapıştırmak için, Aselsan' ın parçaları yapıştırmamız için gönderdiği tutkalı kendimize göre karıştırıp kullandık. Fret çakma işleminden sonra düz bir alüminyum çubuğu 3 noktadan işkence ile sıktırdık ve kenara koyduk. Yarın sabaha kadar bu şekilde bırakacağım.
Böylece sap kısmında son düzlüğe girdim. Yarın bir aksilik çıkmazsa fazlalıkları kesip tesviye işlemine gireceğim.
Gelelim gövdeye. Dün Bauhaus'dan boya sökücü aldım. Sabahtan boya sökücüyü sürüp bir kaç saat bekledikten sonra boyayı önce spatula daha sonra zımpara makinası ile söktük. En büyük korkum tek parça limon kasası çıkmasıydı 😀 Ancak ağaç 3 parça ve tahminime göre kavak.
Gitarın orijinal tune-o-matic' i beleşe temizletip kaplatacak yer bulamadım. Bir yer bulabildim onlar da 40 lira gibi bir fiyat çıkardılar. Ben de gittim solomusic den sıfır tune-o-matic aldım 25 lira gibi bir fiyata. Ancak delikleri tam uyumlu olmadı o nedenle delikleri temizlik sopasının sapını kesip tornada uygun çapa getirip tutkal ile doldurduk. Ardından zımpara ile düzlemselliği tekrar verdik. Sonra yeni tune-o-matic e uygun delikleri açtık.
Son olarak gitarın gövdesinin boyası kısmını şu şekilde hallettim. Bizim sürekli iş verdiğimiz bir boyacımız var. Ahşap boyacılarına uğramadan önce oraya bir uğrayayım dedim. Tam istediğim beyaz tonunu gösterdim. Depoda ona çok yakın bir beyaz gösterdi bana, olur dedim. Bu hafta içi yetiştireceğini söyledi. İşin güzel kısmı para da istemedi boya beleşe geldi 😀 Şimdilik bu kadar arkadaşlar. Tahminimce bu hafta sonu gitar yavaş yavaş şekillenmiş olur. Ben yavaştan pickguard işine el atayım 😀
- Konu Sahibi Konu Sahibi
- #36
Bizim operatörlerin çok yardımı oldu 😀 evde yapılacak iş değilmiş onu anladım. Boyamayı geçtim sadece boya söküp zımparalamak birle eziyet. Eğer tek parça saçma sapan bir ağaç çıksaydı devam etmeyecektim. Başka gövde bulup sapı ona takacaktım. Önce gitarın arka kenar profilin boyasını söktüm. Baktım 3 parça devam dedim 😀
- Konu Sahibi Konu Sahibi
- #37
Arkadaşlar selam, bir sorunum var. Truss rod u çözemedim🙂 Resimlerde göreceğiniz üzere ters yöne çevirip söktüm. Bu konuda bilgim cidden çok az o nedenle salakça sorular için şimdiden kusura bakmayın🙂 Alışık olduğumuz truss rod ayarlarını yapmayı biliyorum headstocktan alyanı sokup ayarlıyordum. Üzerindeki baskıyı hissediyordum sağa çevirirken de sola çevirirken de. Bunda ise şu söktüğüm parçayı saat yönü çevirip sıkabiliyorum sadece. Çok sıkmayı denemedim ama sökünce sapta pek bir değişiklik olmadı. Acaba yük altında olmadığından mı ? Teller takılınca daha mı farklı olur ? Truss rod un sağlam olduğunu düşünüyorum içerden biraz kurcaladım taş gibi duruyordu. Yinede dediğim gibi bu konuda cahilim 😀
- Konu Sahibi Konu Sahibi
- #39
Sağol hocam. Sap bitti sayılır 😀 Fretlerin kenarlarının tesviyesi hayattan soğuttu resmen 😀
