Melissa Panarello

pitch-dark

pitch-dark

Melissa P. "Yatmadan önce 100 Fırça Darbesi "adlı kitabın yazarı ve daha 17 yaşında.Kitabı İtalya'da 1.000.000 adet satıldı. İspanya, Fransa, Almanya, ABD, Kanada, Rusya, Yunanistan ve İngiltere'nin de aralarında bulunduğu 26 ülkede bestseller oldu. Yayınevi : Okuyan Us Yayın
Kitap hakkındaki yorumlar ise şöyle;
Melissa: Genç bir kız... ve günlüğü:
Sevgi, aşk, kendine güven, arkadaşlık, cinselliğin keşfi, duygusal gelgitler, arayışlar ve kayboluşlar... Dürüst, açık, çekici, düşündürücü, insanın içine işleyen ve her şeyden öte cesur itiraflar...
İtalya'da, Susanna Tamaro'nun kitabı kadar satan bu kitap ailelerin çocuklarıyla konuşmadıkları, öğretmedikleri tek konudan söz ediyor: Cinsellik.
"Göz alıcı bir şekilde kendinden emin olan bu lise öğrencisinin itiraflarının yarattığı şok dalgaları hala gündemde."
The Times

"Çok büyük bir etkisi olan küçük kitap."
New York Times

http://www.yenisayfa.com
 
iki gündür türkiyede..kızı heryerde gördüm..televizyonu açıyorum o çıkıyor karşıma ya..uyuz oldum..dinledim kızı da..kitabını okumadım.okumam da..kıza baktığımda aklıma nedense lisedeki okul eteğini mini eteğe dönüştüren kızlar geliyor..
 
o yaşta hangi kız cinselliğin bu kadar ön planda olduğu bir kitap yazsa böyle tutardı. Ama beni hiç çekmiyor okumadım okumayacağımda.
 
Cinselliğin ticari amaçlarla kullanılması hiç tasvip ettiğim bir olay değil. Bir gazetede yer alan yoruma katılıyorum

" Bir masturbasyon kitabı".

Saptırılmış yaşamların aslında hiç de sağlıklı olmayan yönlerini açığa vuran bir kitap. Okuyucuya hiç bir şey kazandırmayacak, sadece düşünce kalabalığı oluşturacak, okunduktan belirli bir süre sonra hemen unutulacak, sadece para kazanma amaçlı oluşturulmuş bir kitap...

Okumadım, okamayacağım. Eksikliğini hissedeceğimi zannetmiyorum.

Kaç bin satmış olması o kitabın başarılı olması anlamında değildir. Popülaritesinin meyvelerini topluyor şu an.
 
sükse yapmasını tek sebebi,küçük yaştaki bir hatunun cinsellik üzerine yazmış olmasıdır.başka bir konu üzerine yazmış olsa belki sadece italya'da okunurdu,o da bu kadar kişi tarafından değil.
 
Saçma sapan bir kitap olduğu belli okumaya değer bir şey değil...

Bu kitapı yazan hatun un yaşındaki genç kızlarımız fuhuş yapıyorlar.Bunda şaşıracak bir şeyde göremiyorum...
 
Topici açmamın nedeni yalnızca tanıtım amaçlıdır.Fikir paylaşımı açısından ve olay da gündemde bulunduğundan böyle bir ihtiyaç duydum.Ticari amaçla kullanıldığını düşünmekle birlikte,o büyük,herşeyi psikolojik açıdan ince eleyip sık dokuyan,doğu ülkelerine ahkam kesen ülkelere sorarım ki; henüz reşit sayılmayan,hukuki sorumlulukları dahi bulunmayan,İtalya kanunlarına göre mantıklı karar verebilme yetisine sahip olmayan bir kız cocugunu piyon olarak kullanmak isteyen kitlelerin amacı nedir?Bu giderek yozlaşan dünya koşullarının iyice kötüleşmesine,daha fazla yataklık etmek midir?Kızın tanıtım seyahati programına Türkiye'nin dahil olma konusu da ayrı bir tartışma konusudur.
 
bir çok şey hakkında "saçma sapan" kitaplar yazılıyor, -okumadım bu nasıldır bilemem- ama konu seks olunca, hele hele çok genç birinin seks yaşamı olunca neden bu kadar tepki topluyor...?
 
nikka demiş ki:
bir çok şey hakkında "saçma sapan" kitaplar yazılıyor, -okumadım bu nasıldır bilemem- ama konu seks olunca, hele hele çok genç birinin seks yaşamı olunca neden bu kadar tepki topluyor...?
Hepsini görmek için tıklayın...

Doğan Hızlan'nın geçen haftalarda bir köşe yazısını okudum diyor ki;

"Amerika-Türkiye ilişkilerinin, daha doğrusu bir işgalin romanı Metal Fırtına birinci sırada.

Popüler kültürün kavradığı ve kapsadığı her şey bu listenin kitaplarında karşımıza çıkıyor.

Romanın, hikáyenin, hele hele şiirin çok satanlar listesine giremediğini fark ediyoruz.

Edebiyat henüz belli adların dışında çok satanlar şemsiyesinin altında yer alamıyor.

Kısacası okur çoğunluğu kendini yormayan kitapları tercih ediyor. Diyeceksiniz ki, zaten belli kitaplar o özelliklerinden ötürü çok satmazlar mı?

Kesin bir kanı değil bu. Çok satanlarla kalite her zaman ters orantılı değil."

Küçük yaşta bir kızın kendi cinselliğini anlatması ve bunu bir kitap haline getirmesi normal olabilir ama çok satmasının nedeni bellidir... Hele ki bizim ülkemizde...
 
Geçtiğimiz günlerde türkiyeye gelmişti yanlış hatırlamıyorsam imza günü için ama gitme ihtiyacı duymadım çünkü okumadım kitabı şimdilik öyle bir istediğimde yok açıkcası ...
 
Hay allah razı olsun, en sonunda soyadını öğrenebildik kızcağızın (!) 🙂

Her yerde Melissa P. diye geçince kafayı takmıştım ben...
 
Gecen gün taksimde kitapcılarda baktık ozellikle buyuklerine..hicbirinde yoktu acaba tukendi mi yoksa hic gelmedi mi..bence bu ülkede bu kadar gündeme gelmesinin nedeni insanmızın yabancı bilmedigi konulara karsı ilgi gostermesi cinsellikte bizim bilmedigimiz birsey zaten!..
 
Anarchist'e katılıyorum. Ece Temelkuran'ın kitapla ilgili yazısında çok güzeldi. Orta yaşlı erkeklerin genç tenler aramasının verdiği ticari potansiyeli çok güzel kullanmış. Kensini arzu nesnesine dönüştürmüş. Cinselliğin pazarlanmasından başka bir şey değil.
...
Popüler kültürün hali vakti yerinde ailelerin kızları için daha 12-14 yaşında kız çocuklarının kadınsı pozlarında, kadına yönelen tüketim endüstrisinin alıcılarının genişlemesi anlamına geliyor.
...
Okan Bayülgen'in Zaga'sında bir pasaj okunmuştu. Edebiyatla biraz ilgilenen için son derece sıradan gelecektir.
...
Tüm bunlar dışında ben ergenlik çağına girmiş kızların erkekler kadar cinsel yaşamı tatması gerektiğini savunurum hep. Ama dii denen gerçeğin arzu nesnesi olmadan, cinselliği olan bir özne olarak alglanması gerektiğini düşünüyorum. Gel gör ki bu mümkün değil. Her durumda kadın cinsel nesne oluyor piyasa ekonomisinde. Kadın olgusu tensel bir imgeden ibaret kılınrak büyük bir sektör oluyor. Melissa P.'ler bu yüzden gerekiyor.
...
Kitap neden çok satıyor ve özellikle "olurmu böyle şey cık cık cık" diyen kadınlar alıyor? Çünkü bastırılmış cinsel tutkuları kendi ağızlarındanmış gibi dile getiriyor kitap. Ahlakın kadına yasakladığı şeyler bir şekilde merak konusu oluyor. Ama bu merak son derece gecikmiş ve yaşanmayan hazların üzerine kurulmuş hastalıklı bir meraktır.
...
Cinsel içerikli kitapları sevmişimdir hep. Marquis De Sade, Nabokovun Lolita'sı ara sıra Bukowski'nin "çaktım vurdum siktim" edebiyatı gibi. Edebi bir ustalık var bunlarda. Aslında cinsel konuları işlerlerken insan olgusunu seriyor önümüze. Ama Melissa P. ve benzerlerinin kitapları tamamen pazarlama amaçlı. Cinsel özgürlük pornografi sektörünün özgürleşmesi değildir. Bireylerin yaşamında alması gereken ve istedikleri hazza hiç bir suçluluk duygusunu taşımadan ulaşmalarını sağlayan koşullar yaratmaktır.
...
Tüm yukarıda söylediklerime ek olarak. Bu kitabı ilk duyduğumda içim gıcır gıcır etmişti. Sonuçta bende bu hastalıklı ahlak biçiminden nasibimi almış nevrotik biriyim. Orta yaşlı erkeklerin "taze ten" arayışlarını bende yaşıyorum. Benimde arzularım da bunlar var. Ama bu tip durumlarda bilinç öne geçmeli her zaman. Hayat sex demek değildir ama sexle güzelleşir. Bu da benim sözüm 🙂
 
bu yaşta bu kadar hızlı bir yaşam.. bir de okan bayülgende "ben o kitapdakilerin daha fazlasını gördüm "demesii enteresan bi hatun...


''Aşk olmadan sex olur ama sex olmadan aşk olmaz'" dedi.. hmm doğru bence de.. 😛
 
Hi,ç öyle abartı sikilesi bi hatunda değil ayrıca. İtalyanlarda akdeniz halkı. Sıcacık güneşin verdiği bazalık tohumları var. Ya da hatun becerikli yatakta bilemicem.
 
lp_world_06 demiş ki:
yosun demiş ki:
''Aşk olmadan sex olur ama sex olmadan aşk olmaz'" dedi..
Hepsini görmek için tıklayın...

saçmalık... sansasyon yaratmaya çalışıyo sadece... ama kitabı elime geçerse okurum, bakalım ne marifetleri varmış? (!)
Hepsini görmek için tıklayın...

bana göre pek saçmalık değil,doğru bir söz,,.aşksın sex olur ama sex olmadan aşk olmaz.tabi her şeyin de bir zamanı var.ilerisini de düşünmek lazım!
 

Benzer Konular

O
melissa cross-zen of the scream vocal
Yanıt
5
Gösterim
3K
sound666
sound666

Geri
Üst