Mırıldandıklarım ile keşfettim Murathan Mungan'ı.İyi ki keşfetmişim dedirtiyor üstad..Şu sıralar Cenk hikayelerini okuyorum,okuyorum,okuyorum doyamıyorum...
Benim için ayrı bir yeri olan "Mırıldandıklaım"dan
Kırdım mı incittim mi birilerini?
Kimleri kazandım,yitirdiklerim kimler?
Kendimi yineledim mi yazdıklarımda?
Yeniden düşünmeliyim
Dostluklarımı,ilişkilerimi
Dağınık yatağım,mutsuz yatağım
Çoğalttın mı eksiklerimi?
Gözlerim çocukluk fotoğraflarında mı kaldı?
Yitirdim mi yoksa masumiyetimi?
Borçlarımı ödedim mi?
Doğru seçtim mi soruların fiillerini?
Tırnaklarım kesilmiş,dişlerim fırçalanmış,saçlarım taranmış,
Giysilerim ütülü,odam düzenli mi?
Ödünç aldığım kitapları geri verdim mi?
Geri verdim mi aldıklarımı:
Aşkları,dostlukları,sevgileri,güvenleri,bağları
Kitaplara,sayfalara,satırlara borcumu ödedim mi?
Yokladım mı duygularımı?
Hala sevebiliyor muyum insanları?
Ovmalı gümüşlerimi,bakırlarımı;cila geçmeli ahşaplarıma
Ovmalı umutları
Saklı tutmalı gelecek inancını,yarınları,eksik etmemeli ağzımızdan
Hançer kıvamındaki o karamizah tadını
Şimdi oturup uzun bir hasretlik mektubu yazmalıyım Yavuz'a
Sonra köşe başından bir demet çiçek alıp öyle başlamalıyım akşama
Yeni bir yıla
Ama nedense her şeyin tadı dağılıyor ağzımda
Bir sap çiçek mi taşısam yoksa ağzımın kıyısında
Aydınlık rengi vursun diye gözlerimdeki buluta