Müzik Teorisi müzik yaparken ne kadar yardımcı oluyor?

abi teori diyorlar ya müzik teorisi olmadan müzik yapılmaz diyen tayfa var ya bunlar her notayı kutsal bir emanet gibi taşıyor ne yapsa önce teoriye bakıyor adam gitar çalacak mesela "bir saniye bu akoru çalmadan önce şu kitabın 234. sayfasını kontrol edelim" diyor ulan müzik mi yapıyorsun vergi beyannamesi mi dolduruyorsun ne yapıyorsun cidden bir rahat olun ya diyorlar ki teori olmadan müzik olmaz teori olmadan müzik olmuyorsa ed sheeran ne yapıyor adam nota bilmiyor gitarı eline almış kafasına göre akor basıyor ama hit üstüne hit çıkarıyor bir diğer örnek beatles diyorlar ki "biz teori bilmedik abi hislerimizle yaptık" siz kimsiniz de beatles’a "olmaz öyle şey" diyorsunuz ha hadi onu geçelim "abi lydian mı basalım yoksa minor mü" diye düşündüğünü sanıyor musunuz hayır adam acısını notalara döküyor bu kadar basit şimdi teori önemli mi evet önemli ama bak teori olmadan müzik olmaz diyenlerin mantığı şu: "abi bu yemek tuzsuz olmaz" tamam haklısın tuz şart ama kardeşim yemeğin kendisi nerede sen sadece tuzla karnını doyurabiliyor musun hayır işte teori de bunun gibi bir şey bir tat veriyor bir rehberlik ediyor ama yemeğin ruhunu oluşturmuyor şimdi bir örnek veriyorum teori olmadan müzik yapmak ne biliyor musun haritayı açmadan evden çıkıp yeni bir şehir bulmaya çalışmak evet şansına güzel bir yere varabilirsin ama genelde aynı köşede dönüp durursun teori bilmeden yapılan müzik de böyle sen hep aynı melodilere takılırsın bir yerden sonra "abi ben niye hep aynı şeyi yapıyorum" diye sorarsın ha bulursun bulmazsın o da senin şansın ama bak teori şart diyen tayfa da ayrı bir kafa müziği tamamen teoriye göre yapmaya kalkarsan ne olur biliyor musun adamın biri çıkıp sana pizzanın tarifini verir ama pizzayı böyle kağıttan yemen lazım tadı var mı yok koku var mı yok ruh var mı hayır sadece tarif var bu iş böyle olmaz müzik dediğin duygu işi kardeşim teori sadece yardımcı olur kural koyucu değil yani şunu unutmayın teori şart diyenler bi rahat olun teoriyle her şey çözülseydi matematikçiler dünya starı olurdu ama gördük mü yok çünkü müzik dediğin ruhla yapılır teori sadece yol gösterir o kadar fazla kutsallaştırıp kendinizi kasmayın bak dünya dönüyor bir şey olmuyor teori şart mı değil mi tartışıyorsunuz işte cevabı ortada teori araçtır ama amaç değildir önce bunu bir kafaya yazın ondan sonra ne yapıyorsanız yapın çünkü müzik yapmak demek ruhunu konuşturmak demektir notaları değil hisleri çalmaktır teori bilmek seni yolda tutar ama yolu sen çizersin o yüzden bir rahatlayın müzikten keyif alın yoksa yaptığınız şey müzik değil excel tablosu olur
 
abi teori diyorlar ya müzik teorisi olmadan müzik yapılmaz diyen tayfa var ya bunlar her notayı kutsal bir emanet gibi taşıyor ne yapsa önce teoriye bakıyor adam gitar çalacak mesela "bir saniye bu akoru çalmadan önce şu kitabın 234. sayfasını kontrol edelim" diyor ulan müzik mi yapıyorsun vergi beyannamesi mi dolduruyorsun ne yapıyorsun cidden bir rahat olun ya diyorlar ki teori olmadan müzik olmaz teori olmadan müzik olmuyorsa ed sheeran ne yapıyor adam nota bilmiyor gitarı eline almış kafasına göre akor basıyor ama hit üstüne hit çıkarıyor bir diğer örnek beatles diyorlar ki "biz teori bilmedik abi hislerimizle yaptık" siz kimsiniz de beatles’a "olmaz öyle şey" diyorsunuz ha hadi onu geçelim "abi lydian mı basalım yoksa minor mü" diye düşündüğünü sanıyor musunuz hayır adam acısını notalara döküyor bu kadar basit şimdi teori önemli mi evet önemli ama bak teori olmadan müzik olmaz diyenlerin mantığı şu: "abi bu yemek tuzsuz olmaz" tamam haklısın tuz şart ama kardeşim yemeğin kendisi nerede sen sadece tuzla karnını doyurabiliyor musun hayır işte teori de bunun gibi bir şey bir tat veriyor bir rehberlik ediyor ama yemeğin ruhunu oluşturmuyor şimdi bir örnek veriyorum teori olmadan müzik yapmak ne biliyor musun haritayı açmadan evden çıkıp yeni bir şehir bulmaya çalışmak evet şansına güzel bir yere varabilirsin ama genelde aynı köşede dönüp durursun teori bilmeden yapılan müzik de böyle sen hep aynı melodilere takılırsın bir yerden sonra "abi ben niye hep aynı şeyi yapıyorum" diye sorarsın ha bulursun bulmazsın o da senin şansın ama bak teori şart diyen tayfa da ayrı bir kafa müziği tamamen teoriye göre yapmaya kalkarsan ne olur biliyor musun adamın biri çıkıp sana pizzanın tarifini verir ama pizzayı böyle kağıttan yemen lazım tadı var mı yok koku var mı yok ruh var mı hayır sadece tarif var bu iş böyle olmaz müzik dediğin duygu işi kardeşim teori sadece yardımcı olur kural koyucu değil yani şunu unutmayın teori şart diyenler bi rahat olun teoriyle her şey çözülseydi matematikçiler dünya starı olurdu ama gördük mü yok çünkü müzik dediğin ruhla yapılır teori sadece yol gösterir o kadar fazla kutsallaştırıp kendinizi kasmayın bak dünya dönüyor bir şey olmuyor teori şart mı değil mi tartışıyorsunuz işte cevabı ortada teori araçtır ama amaç değildir önce bunu bir kafaya yazın ondan sonra ne yapıyorsanız yapın çünkü müzik yapmak demek ruhunu konuşturmak demektir notaları değil hisleri çalmaktır teori bilmek seni yolda tutar ama yolu sen çizersin o yüzden bir rahatlayın müzikten keyif alın yoksa yaptığınız şey müzik değil excel tablosu olur
1)Dilbilgisi şart. Teori olmasa da olur. 2)Teoriye gerek yok diyebilmek için teoriyi yemiş bitirmiş olmak lazım. Sen Lydian "basmaktan" bahsettiğinde cehaletini itiraf ettin zaten. Kulaktan dolma 3 kuruş bilginle neyin ukalalıgi bu ?
 
1)Dilbilgisi şart. Teori olmasa da olur. 2)Teoriye gerek yok diyebilmek için teoriyi yemiş bitirmiş olmak lazım. Sen Lydian "basmaktan" bahsettiğinde cehaletini itiraf ettin zaten. Kulaktan dolma 3 kuruş bilginle neyin ukalalıgi bu ?
Teoriye gerek yok diyebilmek için teoriyi yemiş bitirmiş olmak lazım. dediğine göre sen teoriyi tamamen kavramış olmalısın Peki o zaman neden bu kadar savunmaya geçtin? Eğer bu kadar bilgiye sahipsen, basit bir noktayı anlatmak yerine saldırgan bir şekilde tepki vermek yerine neden mantıklı bir açıklama yapmıyorsun? “Lydian basmaktan bahsettiğimde cehaletimi itiraf etmişim” diyorsun ama Lydian gibi bir terimi çalmaktan ya da bahsettiğimde bu teoriyi küçümsediğim anlamına gelmez Aksine Lydian’ı bir uygulama örneği olarak kullandım Eğer bu kadar bilgin varsa oturup saygılı bir şekilde bunu açıklaman gerekmez miydi?

3 kuruş bilgiyle ukalalık yapıyorsun diyorsun ama her iddiayı bilgiyle desteklemek yerine kişisel saldırıya geçiyorsun Eğer gerçekten müzik teorisinde bu kadar donanımlıysan bunu mantıklı bir tartışmayla göstermelisin küçümsemelerle değil Sonuç olarak teoriyi bitirmiş biriysen bunu basit bir Lydian örneğini büyüterek değil, bilgiyle ve açıklıkla kanıtlamalısın. Tartışmayı kişisel saldırı üzerinden değil, bilgi alışverişiyle sürdürmek herkes için daha faydalı olur
 
Hakaret/Küfür/Tehdit/Saldırganlık/Küçümseme/Rencide edici ifade
Teoriye gerek yok diyebilmek için teoriyi yemiş bitirmiş olmak lazım. dediğine göre sen teoriyi tamamen kavramış olmalısın Peki o zaman neden bu kadar savunmaya geçtin? Eğer bu kadar bilgiye sahipsen, basit bir noktayı anlatmak yerine saldırgan bir şekilde tepki vermek yerine neden mantıklı bir açıklama yapmıyorsun? “Lydian basmaktan bahsettiğimde cehaletimi itiraf etmişim” diyorsun ama Lydian gibi bir terimi çalmaktan ya da bahsettiğimde bu teoriyi küçümsediğim anlamına gelmez Aksine Lydian’ı bir uygulama örneği olarak kullandım Eğer bu kadar bilgin varsa oturup saygılı bir şekilde bunu açıklaman gerekmez miydi?

3 kuruş bilgiyle ukalalık yapıyorsun diyorsun ama her iddiayı bilgiyle desteklemek yerine kişisel saldırıya geçiyorsun Eğer gerçekten müzik teorisinde bu kadar donanımlıysan bunu mantıklı bir tartışmayla göstermelisin küçümsemelerle değil Sonuç olarak teoriyi bitirmiş biriysen bunu basit bir Lydian örneğini büyüterek değil, bilgiyle ve açıklıkla kanıtlamalısın. Tartışmayı kişisel saldırı üzerinden değil, bilgi alışverişiyle sürdürmek herkes için daha faydalı olur
Bir bok bildiğin yok bu arada gerçekten. Sadece öğrenemeyeceğini düşündüğün birşeye bok atıyorsun.
Teori diye kastettiğin şey de zaten armoni. Armoni kesin bir yol veya formül değil. Armoni ayak izidir. Geçmişten bu yana istemsizce veya istemli yapılıp kulağa hoş gelen şeylerin formülize edilmesidir.

Bir tariftir. 2 bardak süt, biraz un ve 1 yumurtayı karıştırdığında ortaya çıkacak şeyi sana söyler. Sana pizza yapmanın tek doğru yolu bu demez. Armoni bilmesen de kullandığın şey yine armonidir zaten🙂

Tembelliğini başka şeylere yormana gerek yok. Tembellik yapmak istiyorsan da yap ama çalışkanları burada saçma şekilde eleştirmene hiç gerek yok…

Bu konuyu ne sebeple açtın bilmiyorum ama hiçbir amacının olmadığı belli. Yazıların, sadece paragraf başındaki 1 kelimeyi okuyarak nasıl bir zeka düşüklüğüne sahip olduğunu görebildim..
Devam et..
 
Bir bok bildiğin yok bu arada gerçekten. Sadece öğrenemeyeceğini düşündüğün birşeye bok atıyorsun.
Teori diye kastettiğin şey de zaten armoni. Armoni kesin bir yol veya formül değil. Armoni ayak izidir. Geçmişten bu yana istemsizce veya istemli yapılıp kulağa hoş gelen şeylerin formülize edilmesidir.

Bir tariftir. 2 bardak süt, biraz un ve 1 yumurtayı karıştırdığında ortaya çıkacak şeyi sana söyler. Sana pizza yapmanın tek doğru yolu bu demez. Armoni bilmesen de kullandığın şey yine armonidir zaten🙂

Tembelliğini başka şeylere yormana gerek yok. Tembellik yapmak istiyorsan da yap ama çalışkanları burada saçma şekilde eleştirmene hiç gerek yok…

Bu konuyu ne sebeple açtın bilmiyorum ama hiçbir amacının olmadığı belli. Yazıların, sadece paragraf başındaki 1 kelimeyi okuyarak nasıl bir zeka düşüklüğüne sahip olduğunu görebildim..
Devam et..
Bak dostum müzik teorisi dediğin şeyin o kadar abartılacak bir tarafı yok İnsanlar bu kuralları sanki kutsal taşlara kazımışlar gibi anlatıyor ama aslında hepsi sonradan uydurulmuş bir paket program Teori geçmişte işe yarayanların not düşülmesinden ibaret Mozart’ın bir gün oturup “Hadi şu armoni kurallarını yazayım da herkes benim gibi çalsın” dediğini mi sanıyorsun Adamlar içlerinden geleni yaptı sen kalkmışsın onları “doğru” diye ezberlemeye çalışıyorsun Müzik dediğin şey ruhun sesiyse teori dediğin o sesi susturmaktan başka bir işe yaramaz
“Teoriyi bilmeden de kullandığın şey teoridir” diyorsun Evet çünkü müzik zaten doğal bir şey İnsanlık mağaralarda yaşarken bile taşlara vurup ritim tutuyordu ama hiçbirinin “kadans” ya da “modülasyon” diye bir derdi yoktu O taşlar bugüne kadar geldi mi Geldi Demek ki müzik yapmak için teori bilmeye gerek yokmuş Sen teoriyi savunuyorsun ya asıl komik olan ne biliyor musun Müziği teoriye mahkûm edip her notayı bir kalıba sokmaya çalışıyorsun Müzik teorisiz de müziktir ama teorisiz teori hiçbir şeydir O zaman neden ruhu olan bir şeyi ruhsuz bir şeye feda edelim “Armoni ayak izidir” diyorsun ya o ayak izlerinin kimin olduğunu bir düşün O izler özgürlüğü seçen insanların bıraktığı izler Ama sen o izleri takip etmek yerine oturmuşsun izlerin üzerine bir beton döküp “Herkes buradan yürüsün” diyorsun Beethoven sağır bir adamdı ama özgürdü sen ise sağır değilsin ama kafan bir kalıba hapsolmuş Özgürlük nerede Yok Sen sadece yolunu kaybetmekten korkuyorsun Ama müzik dediğin şey o yoldan çıkınca başlar
“Armoni bir tarif” diyorsun Güzel Ama tarif dediğin şey bir rehberdir yasa değil Tarifin dışına çıkamıyorsan aşçı değilsin robot’sun Bana “tarif” deme tarif özgürlük değil sınırdır Bir tarif seni bir yere kadar götürür sonra kendi yolunu bulman gerekir Ama sen kalkıp “Herkes bu tarife uymak zorunda” diyorsun Kardeşim o zaman bu işin adı sanat değil fabrikasyon olur Klasik müzik tarihine bir bak Teoriye uymayan adamlar tarih yazdı uyanlar ise dipnot olarak kaldı
“Teori tembellik değil çalışmaktır” diyorsun Hayır teori ezberdir Gerçek çalışkanlık ezberden kurtulup yeni bir şey yaratabilmektir Teoriye bel bağlamak tembelliktir çünkü seni güvenli bir alana sokar “Doğru bu” der kafanı rahatlatır Ama o alanın dışına çıkıp risk almak hatalar yapmak deneyimleyerek öğrenmek asıl yaratıcılıktır Miles Davis “Yanlış nota yoktur” dediğinde teoriyi çöpe attı O adamın cümlesini bir düşün Yanlış nota yok Çünkü müzikte kurallar yok Ama sen illa bir doğru arıyorsan o doğru seni sınırlamaktan başka bir işe yaramaz
Zekâ eleştirisi yapıyorsun Kardeşim zekâ dediğin şey öğrenmek ve unutmak arasındaki dengedir Sen öğreniyorsun ama unutmuyorsun Her öğrendiğin şeyi kural sanıyorsun Oysa zekâ o kuralları aşabilmektir John Cage gibi adamlara bir bak Adam tamamen sessizlikten oluşan bir parça yazdı (4’33”) Teori nerede Yok Ama müzik tarihinde çığır açtı Çünkü o özgürdü sen ise kural kitaplarının ağırlığı altında eziliyorsun Eminem’e bak adam tüm kariyerini teoriye karşı koyarak kuralları yıkarak inşa etti Müzik teorisini alıp çöpe attı kendini özgür bir şekilde ifade etmek için hiçbir kuralı kabul etmedi Lirikal yeteneğiyle ne yapıyor Kelimeleri parçalıyor ritmi kırıyor anlamları yerinden oynatıyor Eğer bir müzik teorisi adamı olsaydı o kadar serbest ve sınırları aşan bir akışa sahip olamazdı Mesela “Lose Yourself” gibi parçalarda dinleyiciyi teorik kalıplara hapsetmek yerine bir duygu ve özgürlük akışını ön plana çıkarıyor Eminem kuralların önünde eğilmiyor o kuralları bizzat kendisi yaratıyor Aynı şekilde underground rock sahnesi de müzik teorisinin çok ötesine geçiyor Mesela Nirvana’nın Nevermind albümüne bak Kurt Cobain klasik rock formlarına meydan okuyan bir sound yarattı Müzik teorisine uymayan ama dinleyicinin ruhuna dokunan bir tarz vardı Adamlar en basit akorlarla ama öyle bir hisle çalıyordu ki teoriye ihtiyacınız yoktu Punk sahnesinde de işler öyle The Stooges Black Flag Misfits gibi gruplar ne yaptı Teori dediğin şeyi göz ardı etti sırf hızlı çiğ dürüst ve patlayıcı bir enerjiyle müzik yaptılar Hiçbir zaman müzik teorisinin içine hapsolmadılar çünkü müzik zaten duyguları ifade etme biçimidir Teori olsaydı o müzik bu kadar başkaldıran çığır açan ve rahatsız edici olur muydu Hayır Bunlar teorinin sınırlarını kıran özgür ruhlu sanatçılar Onlar müzikte kuralları değil duyguları takip ettiler Tıpkı Eminem’in şarkılarındaki gibi Ama şunu da kabul etmek lazım ki teori bazen gerçekten önemli olabilir Teori senin müziğini daha derinlemesine anlamana yardımcı olur notaların, akorların, ritimlerin nasıl birbirine bağlandığını görmek sana yepyeni perspektifler açar Müzik teorisi sana bir yol haritası verir ve bazen o yol haritası olmadan kaybolman mümkündür Gerçekten yaratıcı olanlar teoriye bağlı kalmadan kendi yollarını bulurlar ama teorinin de sunduğu olanakları kullanıp daha zengin, daha sofistike ve daha güçlü müzikler üretebilirler Teori, sınırları aşmanın yoludur ama bunları aşabilmek için önce o sınırları bilmen gerek
Sonuç Müzik teorisi müzik yapmak için bir gereklilik değildir İhtiyacın olan şey ruh cesaret ve deneme yanılma Teori geçmişin yüküdür ama sen geleceği yaratmak istiyorsan o yükü sırtından atman lazım Müzik özgürlüktür Ve özgürlük teorinin olmadığı yerde başlar
 
Açıkçası yeni profil ve direkt forumda tepki çekecek bir başlangıç trollük denebilir. Bunu kim niye yapıyor bilemiyorum ama burada trollük olsun olmasın açıklanan görüşlerde katıldığım çok yer var.

Noktalama işareti konusu biraz komik, o konuda da özgür düşünülmüş sanırım ama normalde paragraf kullanmayan birinin yazısı bile bana okuyana saygısızlık gibi gelir. Belki tüm bu sınırlamalardan kurtulmuş bir arkadaş çünkü ben gayet rahat okudum.

Yani belki noktaya gerek yok, sadece büyük harf başlasak yeterli falan gibi 🙂 Kim bilir olabilir...

Neyse konunun teori gerekli gereksiz tartışmasına çok girmeyeceğim, defalarca konuştuğumuz bir konu ama madem bunu yaratıcılık ve özgürlük bağlamında ufuk açıcılığa giriştik, o zaman şunu sormama müsaade edin, niye "müzik yapmak"?

Verilen örnekler ve isimler neden? Bir şarkı için ne diye uğraşıyorsunuz? Hepsi aslında aynı yere varıyor. Motive eden şeyler belli, bir yaratım süreci için insanların kendilerini bu kadar zorlamasının sebepleri de belli...

Yani mevcut modern dünyamızda bunu para ve bilinme çabası olarak cevaplayabiliriz. Ya tutarsa ya da bir yerlerde az da olsa insanlara ulaşırsa diyelim. Bu bağlama indirgediğimiz zaman aslında ortada çok büyük fark yok. İster teoriyi kullanın ister kullanmayın, aslında özgür değilsiniz.

Çünkü aslında sesler bize bunu anlatmıyor, müzik bunun için olmuş olamaz. Tüm bunlar sadece insanların yarattığı ekonominin düzenine uyan bir sektör mantığından ibaret. Ruhların özgürleşmesi bunlardan biraz olsun sıyrılmayı gerektiriyor. Şimdi suno ai bize bunu anlatıyor. Yapay zeka ile üretilmiş eserler, belli kalıpları ve "tutmuş" şarkıların formülleri ile harmanlayıp tekrar bize gösteriyor. Eksik olan şey teorinin değerinden öte, yaratılan bu sistemin kendisi...

O yüzden ben müziği bir inanç sistemi olarak anlatmaya çalışıyorum. Bu konuda da sıkıntılı zamanlar yaşadık bu forumda, o yüzden tekrar tekrar uğraşmamak için bunları yazmıyorum ama bu konu bunun için güzel bir zemin bence.

Seslerin kendisi ve birbirleri ile olan etkileşimi yaşadığımız evrenin minik bir modelidir. Müziğin esas amacı buyken, biz bunu paketleyip bundan fayda elde etmeye çalışıyoruz. Bu minik evren modellemesiyle duyumsayacağımız şey gerçek anlamda bir "bütünlük" hissiyken biz devamlı ayrışıyoruz.

Forumun cennet olmasını ya da insanın olduğu yerde tartışmaların kavgaların olmamasını beklemiyorum ama ciddi anlamda zehirli bir şey var. Her şeyi bozuyor. Teori bilen bunla "yozlaşıyor", bilmeyen ya da önemsemeyen bunla trollemeye çalışıyor. Devamlı parçalara bölünüyor, ahenk falan kalmıyor. Sesleri dolayısıyla müziği seven insanların bu bütünlüğü algılayacağını yıllardır umuyorum ama her geçen gün bu umudum azalıyor.

O "insani" zehirli parçaları bir türlü sesler dengeleyemiyor. Sağduyuya hitap eden bir şey söylüyorsun, bunu tamamen anonim bir profilde (yani maddi manevi bir katkısı olmayacak) yaptığın halde, insanlar bundan pay elde edeceğini sanıyor. Benim elde edeceğim tek pay, seslerin bu bütünlüğü ile kombinasyonları artırabilmek, bundan başka bir beklentim yok. Müzikle o yüzden ilgileniyorum. Geri kalan her şey teferruat, üzerine uzunuzun birbirinizin kalbini kırmaya bile gerek olmayan tamamen keyfi meseleler...
 
Mozart'ın yaptığı da müzik, Serdar Ortaç'ın yaptığı da müzik.
İkisinin arasındaki derinlik farkı = Teori
Bak, Serdar Ortaç’ı Mozart’la kıyaslamak, Formula 1 arabasıyla sokak drift arabasını karşılaştırmak gibi bir şey. İkisinin de amacı, hedef kitlesi ve etkisi farklı. Mozart, dönemin aristokratlarına ve entelektüellerine hitap ediyordu, adamın müziği bir nevi dönemin felsefesiydi. Ama Serdar Ortaç? O, halkın arasında dolaşan bir adam, herkesin eğlendiği, keyif aldığı şarkılar yapıyor. Bunları aynı kefeye koymaya çalışmak müzik kültüründen bihaber olmaktır.


Diyorsun ki “derinlik farkı teori.” O zaman sorarım: Türk halk müziği, Hint ragası, Afrika kabile müzikleri, bunlar teoriye mi dayanıyor? Yoksa geleneklere, duygulara, insanların ruhlarına dokunmaya mı? Serdar Ortaç, Batı klasik müziğiyle değil, popüler kültürle konuşur. Ama bu onun kötü bir müzisyen olduğu anlamına gelmez. “Karabiberim” şarkısını herkes bilir, çünkü adam toplumun nabzını tutmayı biliyor. Mozart ise bambaşka bir düzlemde çalışıyordu, evet, ama halkı dans ettirme derdi yoktu.

Müzik dediğin şey, sadece kurallar ve notalarla açıklanamaz. Eğer bu kadar teoriden bahsedeceksen, Mozart’ın eserlerini herkes neden dinlemiyor? Çünkü müzik sadece teorik bir deneyim değildir; sosyal, kültürel ve bireysel bir deneyimdir. Serdar Ortaç belki müzik teorisi açısından bir Mozart değildir, ama onun yaptığı da dönemin ve toplumun ruhuna uygun bir sanat.
 
konuyla ilgilenmedim ama ilk post'a bakınca aklıma gelen:

Jack Kerouac (On the Road) "Yolda"
Yazım aşamasında Kerouac’ın asıl amacı olayları aynı hızda, aynı ritimle, aynı heyecanla ve aynen yaşandığı, o anda hissedildiği gibi kâğıt üzerine aktarmaktır. Bunu sağlayabilmek için daktilosunda tek bir rulo kullanır, cümleleri nokta yerine çizgi koyarak bitirir, noktalama işareti ve paragraf kullanmaz, hiç ara vermez… Kelimeleri ardı ardına sıralarken, kelimelerin anlamlarına olduğu kadar tınılarına da önem verir… Gerçekten de üç hafta boyunca hiç ara vermeksizin, amfetamin ve kahveyle uyanık kalarak, “yol kadar hızlı”, “bir caz parçası kadar ritmik ve spontan” bir eser ortaya çıkarır Kerouac.
 
Bak, Serdar Ortaç’ı Mozart’la kıyaslamak, Formula 1 arabasıyla sokak drift arabasını karşılaştırmak gibi bir şey. İkisinin de amacı, hedef kitlesi ve etkisi farklı. Mozart, dönemin aristokratlarına ve entelektüellerine hitap ediyordu, adamın müziği bir nevi dönemin felsefesiydi. Ama Serdar Ortaç? O, halkın arasında dolaşan bir adam, herkesin eğlendiği, keyif aldığı şarkılar yapıyor. Bunları aynı kefeye koymaya çalışmak müzik kültüründen bihaber olmaktır.


Diyorsun ki “derinlik farkı teori.” O zaman sorarım: Türk halk müziği, Hint ragası, Afrika kabile müzikleri, bunlar teoriye mi dayanıyor? Yoksa geleneklere, duygulara, insanların ruhlarına dokunmaya mı? Serdar Ortaç, Batı klasik müziğiyle değil, popüler kültürle konuşur. Ama bu onun kötü bir müzisyen olduğu anlamına gelmez. “Karabiberim” şarkısını herkes bilir, çünkü adam toplumun nabzını tutmayı biliyor. Mozart ise bambaşka bir düzlemde çalışıyordu, evet, ama halkı dans ettirme derdi yoktu.

Müzik dediğin şey, sadece kurallar ve notalarla açıklanamaz. Eğer bu kadar teoriden bahsedeceksen, Mozart’ın eserlerini herkes neden dinlemiyor? Çünkü müzik sadece teorik bir deneyim değildir; sosyal, kültürel ve bireysel bir deneyimdir. Serdar Ortaç belki müzik teorisi açısından bir Mozart değildir, ama onun yaptığı da dönemin ve toplumun ruhuna uygun bir sanat.
Müziğin derinliğini kıyasladım, ardındaki felsefeyi ve popülariteyi değil. Müzik aynı zamanda içinde matematik ve fizik barındırır ve tüm bunlar teorinin gerçekliğini kanıtlar, bilimseldir. Teori bilmek müziksel serüvende izlenen yolda yardımcı olur fakat şart değildir. Zaten teoriyi uygulayıp uygulamamak tamamen ayrı bir tartışma konusu. Kısaca özetlemek gerekirse, dil bilgisi bilmeden de insanlarla konuşup iletişim kurabilirsin fakat konuştuğunu yazıya dökmek, ortaya bilimsel veya edebi eserler ortaya koymak istersen başkalarının da daha kolay anlaması için ortak kabul gören bir dille anlatımın sana faydası olacaktır.
 
Mağarana nasıl internet çektirdin. Bi açıkla nolur.
“Mağarana nasıl internet çektirdin?” diyerek zekice bir şey söylediğini mi düşünüyorsun? Sana gerçekten etkileyici bir cevap vermiş gibi hissediyor olabilirsin, ama bu söylediğin sadece konuyu anlamadığını ve müziğin ruhunu kavrayamadığını gösteriyor. Gel otur, biraz konuşalım. Belki bu sohbetin sonunda bakış açın biraz değişir, belki de zihnindeki o sıkışıklıklar azıcık gevşer. Öncelikle, "teori olmadan müzik olmaz" diyenlere neden laf atıyorum? Çünkü onlar müziği sadece kurallara sıkışmış, sanki her nota kutsal bir buyrukmuş gibi ele alıyorlar. Sanatı bu kadar dar bir kalıba sokmaya çalışan herkesin anlaması gereken şu: Sanat dediğin şey özgürlük ister, duygu ister, hata yapma cesareti ister. Teori dediğin sadece bir rehberdir, bir kılavuzdur; ama kesinlikle amacın kendisi değildir. Sen ve senin gibiler müzik teorisini kutsal bir metin, notaları da tanrının emirleri gibi görüyorsunuz. Sanki elinize bir gitar aldığınızda kitapların arasında dua eder gibi sayfa çeviriyorsunuz. "Aman bu akoru çalarken 3. derecedeki minör akışını bozmayayım" diye kendinizi parçalıyorsunuz. Ama şu gerçek var ki, kurallar müzik yapmaz. Kurallar sadece yolu gösterir; şayet ruhunu koyamazsan, o yaptığın şeyin adı müzik değil, soğuk bir hesap-kitap olur. Bak sana bir örnek: Django Reinhardt. Bu ismi biliyor musun? Efsane bir caz gitaristi. Ama adamın sol elinde sırf iki parmağı çalışabilir durumdaydı. Eğer teoriye, "doğru tekniklere" takılsaydı, gitar çalmaktan vazgeçmesi gerekirdi. Ama o ne yaptı? Kendi yolunu buldu ve dünyanın en büyük gitaristlerinden biri oldu. Peki ya Billie Eilish? Şarkılarında "ama bu vokal tekniği yanlış, bu akorlar kurallara uygun değil" mi diyorsun? Tabii ki hayır. Onun şarkıları hislerle, kendi ruhunu dökmesiyle ilgili. Ama senin gibi teori düşkünleri ne yapar? "O çıkış teknik olarak eksik" diyerek müzik yapma cesaretini öldürür. Eğer teori bu kadar önemli ve kutsal olsaydı, sadece müzik teorisyenleri hit şarkılar yazardı. Ama nerede onlar? Onlar akademilerde oturmuş, kağıt üzerinde kuralları tartışıyorlar. Oysa müzik dediğin, sokaklarda, konserlerde, bir odanın köşesinde birinin elinden dökülüyor. Gerçek müzik, teorinin ötesine geçtiğinde başlar. Şimdi sen şu lafı bir daha düşün "Teori olmadan müzik olmaz." Gerçekten mi? Peki, bu dünyadaki halk müziği ne olacak? Anadolu’dan çıkan aşıklar, Afrika’nın kabile şarmanları, Amerikan blues efsaneleri Bu insanlar teoriden bihaberdi ama dünyaya müzik mirası bıraktılar. Neden? Çünkü ruhları konuşuyordu. Duygularını ifade etme ihtiyacı, kuralların önüne geçmişti. Son olarak Müzik yaparken duygularını ortaya koymuyorsan, yaptığın şeyin adı müzik olmaz. Olsa olsa bir tablo olur, ya da kağıt üzerinde bir hesaplama. Müzik hissetmekle başlar. Teori o hisleri yönlendirir, ama asla yaratmaz. O yüzden, sen ve senin gibi teori tapanlar bir kez olsun şu gerçeği anlayın Müzik, kuralların değil, ruhun sanatıdır. Anlayabiliyorsan ne mutlu sana. Ama anlayamıyorsan da, sorun değil. Müzik senin kafandaki sınırlara rağmen dünyada var olmaya devam edecek.
 
Burda icracılık mı, bestecilik mi konuşuluyor? Aslına yakın cover çalacaksan zaten çok karmaşık teori vs. bilmene gerek yok, ama bir eser üreteceksen ve artık insan medeniyetinin "estetik" algılarında yer bulmuş ve kabul görmüş normlar üzerinden yürüyeceksen teori şart. Yoksa yaptığın şey Yoko Ono'nun eserleri yada Adana Merkez Patlıyor Herkes ayarında bir iş olabilir. Ha beğeneni var mı? vardır ki yapıyorlar.

 
Burda icracılık mı, bestecilik mi konuşuluyor? Aslına yakın cover çalacaksan zaten çok karmaşık teori vs. bilmene gerek yok, ama bir eser üreteceksen ve artık insan medeniyetinin "estetik" algılarında yer bulmuş ve kabul görmüş normlar üzerinden yürüyeceksen teori şart. Yoksa yaptığın şey Yoko Ono'nun eserleri yada Adana Merkez Patlıyor Herkes ayarında bir iş olabilir. Ha beğeneni var mı? vardır ki yapıyorlar.


Şimdi Yoko dedin mi akıllara Grammy ödüllerindeki Slayer düeti gelir. Üstüne performans tanımam, hem müzik teorisinin hem de felsefenin zirvesidir
 

Geri
Üst