Şöyle diyeyim; ne zaman mükemmel denebilecek bir günüm olsa, ya da bir gün içerisinde her şey tıkırında gitse ve her istediğim olsa, ertesi gün, MUTLAKA felaket üstüne felaket ve her şeyin ters gidişine şahit olurum. Herkes ''Öyle düşünme, olur mu öyle şey, tesadüftür'' gibi cümlelerle 'pozitif düşün' mentalitesini aşılamaya çalışsa da - yıllardır, İSTİSNASIZ, HER SEFERİNDE bu döngünün tekrarlanmasını ben 'tesadüfe' bağlamayı doğru bulmuyorum - bu tip bir durumun/olayın bir kere olması tesadüftür, iki kere olması nadir olaydır, üç kere olması daha da nadirdir, fakat birkaç senedir sürekli olup durması kesinlikle ne tesadüf ile, ne bir şey ile açıklanabilir.
Ya da, 'Daha kötüsü olamazdı'/'Hiçbir şey ters gidemez'/'Her şey yolunda'/'İyi gidiyor' cümleleri sarf edildiğinde, kısa bir süre içerisinde 'Daha kötüsünün olması'/'O andan sonra her şeyin ters gitmesi'/'Her şeyin raydan çıkması'/'Kötü gitmesi' durumlarının oluşması; bunu da tesadüfle açıklamamız ne kadar doğru olur diye düşünüyorum? Evet, içerisinde bulunduğumuz pek çok 'durum', dış etkenlere bağlı ve dış etkenlerde diğerlerine ve bu şekilde, sayısız değişkene bağlı bir örgü çıkıyor. Fakat, bazen, kendimden verdiğim örnekte de görülebileceği gibi, bütün bu değişkenlerin biraraya gelmesi olasılığı imkansızın dibinde duruyor - şayet bildiğimizin dışında bir olgu yok ise.
Ya da, 'Daha kötüsü olamazdı'/'Hiçbir şey ters gidemez'/'Her şey yolunda'/'İyi gidiyor' cümleleri sarf edildiğinde, kısa bir süre içerisinde 'Daha kötüsünün olması'/'O andan sonra her şeyin ters gitmesi'/'Her şeyin raydan çıkması'/'Kötü gitmesi' durumlarının oluşması; bunu da tesadüfle açıklamamız ne kadar doğru olur diye düşünüyorum? Evet, içerisinde bulunduğumuz pek çok 'durum', dış etkenlere bağlı ve dış etkenlerde diğerlerine ve bu şekilde, sayısız değişkene bağlı bir örgü çıkıyor. Fakat, bazen, kendimden verdiğim örnekte de görülebileceği gibi, bütün bu değişkenlerin biraraya gelmesi olasılığı imkansızın dibinde duruyor - şayet bildiğimizin dışında bir olgu yok ise.
