Merhaba arkadaşlar, bu foruma birkaç yıldır üyeyim. Bazılarınız beni "Grugum" ismiyle tanır. Bu forumla olan maceram ilk olarak "Türkiye'de Elektro Gitar Üretiminin Fizibilite Analizi" adlı bitirme tezim ile başlamıştı. Pazar araştırması yapmak için sizlerin fikirlerini almıştım, anket konusunda yardımcı olmuştunuz. Tekrar teşekkür ediyorum herkese. Şimdi ise tezimin konusunu gerçek hayata geçirmiş bulunuyorum. Aslında aylar önce, evimin mutfağının küçücük bi köşesinde başlamıştım gitar yapımına. Sonra bu işe yönelmek istediğimin farkına vardım ve Maslak Oto Sanayi'de, metro durağının çok yakınında, hatta bu forumdan tanıştığım ve hala konuştuğum Mithat arkadaşımla bir atölye kurdum. Sonradan kendisi başka bir işe girdi. Şu anda başka bir arkadaşımla atölyeyi paylaşıyorum.
Bu süreçte bir sürü luthierin fikrini aldım, onlara sorular sordum. Kimisi kısa cevaplar verdi, kimisi çok yardımcı oldu. Bir sürü deneme yaptım. Özellikle vernik konusunda haftalarca denemeler yaptım ve sonunda istediğim kaliteye ulaştım. Bu işi hobi olarak yapmak veya profesyonelliğe taşıma hususunda çoğu zaman kararsızlıklar yaşadım ama ilerde "keşke yapsaydım" dememek için önemli bir karar vererek bu işe başladım. Başladıktan sonra ise uzun bir zaman boyunca istediğim standartları oturtmaya çalıştım. Ağaç temini, istediğin kalınlık ve genişliğe ayarlamak, gövdeye şekil vermek, truss rod kanalı açmak, perde aralıkları, klavye radiusu, vernik uygulaması, video ve fotoğraf çekimi, internet sitesi derken bir bakmışım aylar, yıllar geçmiş.
Aranızda mühendis, doktor, muhasebeci olan, bu işe başlamak isteyen, "aslında zor iş değilmiş, denesem ben de yaparım" diyen, "ben denedim, bir sürü alet edevat gerekiyor, nereye koyacam hepsini? Hem o kadar para harcayamam ben" diyen, "bizim CNC frezemiz var, orada işlerim ağacı olur biter" diyen, "bizim köyde bi ağacı kestiler, 500 yıllıkmış, ondan gitar yapıcam ben" diyen, bir sürü insan var biliyorum. Hepimiz ahşabın güzel kokusunu seviyoruz, güzel vernik atılmış gitarlara uzun uzun bakıyoruz. Ben de bir mühendis olarak aynı düşüncelerle yola çıktım ve şimdi kendi markamı oluşturdum. Bu işin ne kadar fedakarlık gerektirdiğini anlayanlara burdan selam ediyorum ve artık fotoğraflara geçmeyi düşünüyorum. Eminim ki başka sorularınız da olacaktır. Her türlü görüş ve önerilerinizi buraya yazmaktan çekinmeyin 🙂
SOLID #1 GREEN ASH
Bu süreçte bir sürü luthierin fikrini aldım, onlara sorular sordum. Kimisi kısa cevaplar verdi, kimisi çok yardımcı oldu. Bir sürü deneme yaptım. Özellikle vernik konusunda haftalarca denemeler yaptım ve sonunda istediğim kaliteye ulaştım. Bu işi hobi olarak yapmak veya profesyonelliğe taşıma hususunda çoğu zaman kararsızlıklar yaşadım ama ilerde "keşke yapsaydım" dememek için önemli bir karar vererek bu işe başladım. Başladıktan sonra ise uzun bir zaman boyunca istediğim standartları oturtmaya çalıştım. Ağaç temini, istediğin kalınlık ve genişliğe ayarlamak, gövdeye şekil vermek, truss rod kanalı açmak, perde aralıkları, klavye radiusu, vernik uygulaması, video ve fotoğraf çekimi, internet sitesi derken bir bakmışım aylar, yıllar geçmiş.
Aranızda mühendis, doktor, muhasebeci olan, bu işe başlamak isteyen, "aslında zor iş değilmiş, denesem ben de yaparım" diyen, "ben denedim, bir sürü alet edevat gerekiyor, nereye koyacam hepsini? Hem o kadar para harcayamam ben" diyen, "bizim CNC frezemiz var, orada işlerim ağacı olur biter" diyen, "bizim köyde bi ağacı kestiler, 500 yıllıkmış, ondan gitar yapıcam ben" diyen, bir sürü insan var biliyorum. Hepimiz ahşabın güzel kokusunu seviyoruz, güzel vernik atılmış gitarlara uzun uzun bakıyoruz. Ben de bir mühendis olarak aynı düşüncelerle yola çıktım ve şimdi kendi markamı oluşturdum. Bu işin ne kadar fedakarlık gerektirdiğini anlayanlara burdan selam ediyorum ve artık fotoğraflara geçmeyi düşünüyorum. Eminim ki başka sorularınız da olacaktır. Her türlü görüş ve önerilerinizi buraya yazmaktan çekinmeyin 🙂
SOLID #1 GREEN ASH