Türklerin Ingilizce Tanıtım/bilgilendirme Videoları Çekmesi

Arkadaşlar öncelikle şunu belirtmek istiyorum, kesinlikle bunu kişisel eleştiri olarak almayınız. Uzun zamandır kafama takılan bir şey bu aslında. "Sana ne kardeşim, sana mı kaldı bizi eleştirmek" de diyebilirsiniz ona da saygı duyuyorum ama yine de düşüncemi sizinle paylaşmak istedim.

Forumda ya da youtube'de yayın yapan çok değerli müzisyen arkadaşlarımız var. Öncelikle bu arkadaşlara değerli bilgilerini, tecrübelerini internet ortamında aktardıkları için çok teşekkür ederim, ben de acemice müzikle ilgilenen birisi olarak bilgilerden faydalanmaya çalışıyorum. Forumlarda çok olmasa da, özellikle videolu bilgilendirmelerde gördüğüm çok yaygın bir şey beni rahatsız ediyor: ana dili Türkçe olan arkadaşların dahi İngilizce tanıtımlar çekmesi.

Aslında bunun pozitif yönleri olduğunun da farkındayım, en başta insanı İngilizce öğrenmeye teşvik ediyor. Çoğu kişiye göre bu güzel bir şey fakat başka açıdan baktığımda da negatif taraflarının daha çok olduğunu düşünüyorum. Özellikle temel bilgilerin verildiği videolarda İngilizce konuşulması bana çok ters geliyor, çünkü bu videoları takip eden arkadaşlara bakarsak çoğunlukla lise/ortaokul/üniversite öğrencileri ve maalesef ki ülkemizde özel bir eğitim almadan lise/ortaokul düzeyinde İngilizce bilen sayısı yok denecek kadar az. Velhasıl kelam, İngilizce olarak çektiğiniz videoların Türkiye'deki gençlere bir faydası olduğunu düşünmüyorum -Türkçe bilgiye bu gençlerin ne kadar aç olduğunu da Selim Işık hocanın videolarına gösterilen ilgiden ölçebiliriz sanırım-.

"Ben Türk gençlerine hitap etmek istemiyorum, ben dünyaya yani daha büyük kitlelere hitap etmek istiyorum" diyenlere de saygı duyuyorum. Ama bu konuda da şu ilginç geliyor: İngilizce olarak birçok konu zaten daha önceden işlenmiş olarak youtube'de var, bunların içerisinde muhtemelen sizin bahsettiğiniz konu da var ve birçoğu da anadili İngilizce olan, aksanı daha iyi kişiler tarafından çekilmiş, neden aynı videoları tekrar edesiniz ki ?

Neyse çok uzatmayayım. Naçizane düşüncemi paylaşmak istedim sadece, umarım derdimi anlatabilmişimdir. Sizin de fikirlerinizi merak ediyorum. Yanlış düşünüyorsam ben de kendimi düzeltebilirim en azından.

Sürç-i lisan ettiysek de kusura bakmayın lütfen.
 
Ben hic rastlamadim. Ornek bir link verebilir misiniz ?
Eğer örnek olarak bir link verirsem, direk birisini hedef göstermiş olurum sanırım. O yüzden vermesem daha iyi olur.

Zaten bu videoları bir Türk'ün çektiğini fark etmek her zaman kolay olmuyor. Çünkü kullanıcı isimleri de genellikle Türkçe olmuyor.
Anlamak için iki yol var:
1 - Videoyu dikkatli izlemek: aksandan hemen anlaşılabiliyor çoğunlukla veya videodaki fark edilebilir başka bir şey oluyor (bir obje, duvardaki bir yazı, alttaki yorumlar vs.)
2 - Diğer videolarına baktığınızda da fark edilebiliyor, arada Türkçe olanlar çıkıyor elbet.
 
Vegas 9 tutorial videolarini izlerken Israilli veya Ispanyolca anadilli bir cok kullanicinin videolarindan faydalandim. Onlarin telaffuzlari veya dil bilgileri de Turk'ler kadar acayip ama konuya odaklaninca dile telaffuza pek takilip kalmiyor insan. Konuya yarim saatte ancak girizgah yapan iyi ingilizceli videolardan cok daha faydali oldu benim icin.
 
Sanırım derdimi çok iyi anlatamıyorum. Konu başka noktalara sapıyor.
Öncelikle bahsettiğim konu bir kişiye yönelik bir şey değil. İngilizce bilenler için sorun yok zaten. Ben İngilizce bilmeyenler için sorun teşkil eden bir konuyu dile getirdim sadece.

Amacım kişiselleştirmek değil -bir kişiye yönelik de değil zaten bu konu, çok kişi tarafından yapan bir şey- ama madem ki bir isim verilmiş, bunun üzerinde bir örnek vereyim. Cem Bey'in de bir videosunu izledim. Bence çok güzel bilgiler paylaşmış kendisi, sadece(belki de haddim olmayarak) söylemek istediğim bu videolar Türkçe olsaydı İngilizce bilmeyen arkadaşlar da faydalanabilirdi.

Daha önceden de belirttiğim gibi; herkesin kendi tercihine de saygı duyuyorum, herkes tercihlerinde özgür sonuçta.
 
Selam,
WildRose benden bahsediyor sanırım.
Tutorial hazırlarken hedefim sadece Türkler değil. Bu yüzden Türkçe konuşmadım. Bu neden rahatsız edici oluyor onu da anlamış değilim.
Linkleri aşağıda verdim.
Sorusu olan varsa cevaplamaya hazırım.
Sırf kıllığına ingilizce cevaplayacağım ama. 😛




 
Arada bir hobi maksadı ile yaptığım mütevazi çekimlerin tanıtım yazısını hem İngilizce hem Türkçe yazarım. Benim açımdan biraz mecburiyet. Facebook ve You Tube hesaplarımda yabancılar müzisyenler de ekli, arada bir yurtdışından videolarımı izleyen insanlar da yorumlar yapıyorlar, katkıda bulunuyorlar.

Videolarda ise zaten çenemi açmıyorum. İnsanların amfi, pedal tanıtım - inceleme videolarında konuşan insanlara pek sempati duymadıklarını farkettim. Çenemi açınca da duramam, bu yüzden açıklama işini yazı ile bitiriyorum 🙂
 
Böyle bir durum oldukça yaygın. Ana dili İngilizce olmayanlar arasında İngilizce iletişim genellikle İngilizce dili açısından biraz dertli oluyor ama çok da işe yarıyor. Üstelik İngilizce biraz kırık olunca 'sen de bizdensin' algısı daha kolay oluşuyor.

Yukarıda videolarını asan arkadaşı dinlemeden söylüyorum; alınmasın.

Sonuçta dil seçimi ulaşmak istediğiniz kimseler ile ilgili. Atıyorum, trombon çalmaktan bahsedecekseniz, Türkçe video ile 10 kişiye, İngilizce video ile 10,000 kişiye ulaşma olasılığınız olur.

Buradan geliyoruz tabi az veya çok İngilizce bilmek konusuna. Bu biraz İnternet kullanımına benziyor: Dünya nüfusu diyelim sekiz milyar iken internet erişimi olan nüfus iki milyarı geçmiyor. İnternet erişimi olmayan biri gelip senin yazdığını okuyamıyorum dese haklıdır. Ama İnternete yazanın yapabileceği çok az şey var bu konuda.

Fakat bundan pek bir dram çıkmaz. Türkiye'de ilk dial-up ISS Ege Üniversitesi'nde açıldığında İnternet kullanıyordum. Parasızdı ve DOS ekranlıydı. İnternet'e bağlanmak da kimseye bir şey ifade etmiyordu. Araştırma yapmak için Amerikan Kongre Kütüphanesi'ne bağlanıp kitap indirmeye yarıyordu. Bugün, 20 küsur yıl sonra, İnternet'in yaygınlığına bakarak İngilizce'nin yaygınlaşmasının da benzer bir seyir izleyeceği öngörülebilir.
 
Çok değilde belirli bir (Türk) gruba ulaşmak isteniyorsa ingilizce iyi bir filtre aslında, Dünya da yanında bonusu.

Web'den gördüğüm kadarıyla çoğu genç ihtiyacı olan değilde hoşuna giden cevapları duymayı tercih ediyor, bu gençler yerli firmaların Türkçe pazarlama videolarını izlesinler veya bu ve başka forumların (ve google) arama motorlarını kullanmayı akıllarına getirmeyip konu açsınlar...
 
Yorumlara baktım da hep İngilizce bilen arkadaşların yorumları var, böylece ben de ağzımın payını almış bulunuyorum. Videoları anlayacak kadar İngilizcesi olan biri olarak bu konuya değinmeme rağmen İngilizce bilmeyenlerin hiç ilgilenmemiş olması ne kadar gereksiz bir şey yaptığımı anlamama sebep oldu. Onlar bunu dert olarak görmüyorken ben niye üzerime alınmışım ki 🙂
 
Yorumlara baktım da hep İngilizce bilen arkadaşların yorumları var, böylece ben de ağzımın payını almış bulunuyorum. Videoları anlayacak kadar İngilizcesi olan biri olarak bu konuya değinmeme rağmen İngilizce bilmeyenlerin hiç ilgilenmemiş olması ne kadar gereksiz bir şey yaptığımı anlamama sebep oldu. Onlar bunu dert olarak görmüyorken ben niye üzerime alınmışım ki 🙂

Ona hassasiyet, duyarlılık, ince düşünmek, iyi niyet gibi şeyler diyoruz. "Ağzının payını almak" deyimini bu açıdan sert ve kendine haksızlık olarak görüyorum.

Belki İngilizcesi iyi olmayan birileri de gelir yarın öbür gün içini döker. Belli olmaz.
 
Eğitici ve öğretici videolar olsunda hangi dilde olursa olsun,bir şekilde anlamak isteyen araştırır uğraşır yine öğrenir.Ayrıca yukarıdaki arkadaşı tanımam etmem ama ne güzel işte çatır çatır konuşuyor ingilizce.Videosunu da hazırlamış.Takılmamak lazım böyle mevzulara bence.Ne demişler "İlim Çin'de de olsa gidip alınız".Yani bu arkadaş çince konuşsaydı üç aşağı beş yukarı el kol işaretinden gösterdiği yerlerden bişeyler anlaşılırdı .Neyse sonuç olarak eğitim ve tecrübe aktarımı iyidir.Hangi dilde olursa olsun.
 
Herkese iyi geceler. Direk konuya dalayım. İngilizce bilmiyorum ve evet Türkçe kaynak eksikliğini fazlasıyla yaşıyorum lakin kimseye de hayıflanamam. Türkçe kaynak olması dil hususunda sorun yaşayan ben gibiler için oldukça yararlı olur tabi bu aşikar. "Hangi dilde olduğunun bir önemi yok, araştır öğren." düşüncesine de karşıyım. O işler öyle kolay olmuyor ne yazık ki. Herkesin kendine göre mecburiyeti var, kiminin okulu var kiminin işi var, aile var vs. güç bela gitara vakit ayırıyoruz elimizden geldiğince. Bir de kalkıp yabancı kaynaklardan bir şeyler anlamaya çalışırsak vay halimize.. Bu arada Türkçe konuşmasına rağmen İngilizce video hazırlayan arkadaşında eline, emeğine sağlık. Bana yararı olmamış olabilir fakat bir başkasının muhakkak işini görecektir.
 
Selam,
WildRose benden bahsediyor sanırım.
Tutorial hazırlarken hedefim sadece Türkler değil. Bu yüzden Türkçe konuşmadım. Bu neden rahatsız edici oluyor onu da anlamış değilim.
Linkleri aşağıda verdim.
Sorusu olan varsa cevaplamaya hazırım.
Sırf kıllığına ingilizce cevaplayacağım ama. 😛






Vallaha hocam ben senin telaffuzundan ve sınırlı kelime dağarcığından çok rahatsız oldum.Kusura bakma 😀 Biraz da yazarsan writing'ini de görelim 😀 hayda köpeğe de ''shut up'' dedi 😀
 
Bunun çok kolay bir çözümü var. Youtube üzerinden özel mesaj yoluyla ya da videonun altına, " Türkçe altyazı eklermisin ? " ya da " aynı videoyu Türkçe anlatıp koyabilir misiniz ? " şeklinde basit bir istek ile çözebilirsiniz. Tahminim birçok kişinin cevabı "evet" olacaktır. Zamanım yok,işim çok tarzı cevap alırsanız takıldığınız yeri sorun, mesaj atın büyük ihtimalle cevaplar. Cevaplamazsa da en kötü; oraya insanlara yardım amacıyla video hazırlayıp koymuş değil de egosunu tatmin etmiş " en çok bana soracaksınız, saksı değilim ben" kafasında bir insanmış(cıkmış) der, geçersin.

Herkes ingilizce bilmek zorunda değil. Aynı videoların farklı dillerde versiyonu da var. Birçok kez paylaştığım bir video tekrar olsun:





Yeter ki insanların videolarına yorum yazarken ya da özel mesaj atarken "panpa yaaa şuna altyazı eklesen" ya da " şunu Türkçe anlatsana, ingiliz misin sen, gavur la bu, özenti xDD " kalıplarını kullanmayın. Alacağınız negatif cevap "az bile " gelir.
 
"Kenan Doğulu - Shake it up şekerim" tarzı telaffuzla konuştuğum için özür dilerim 🙂 Yapacak birşey yok. Öyle çıkıyor.
Özenti bebe ingilizcesinden iyidir. (bkz. "Sarp - Tek Başına" tarzı telaffuz)

Altyazı eklemek ayrı bir karın ağrısı oluyor, bunun için programlar var ama kullanmayı hiç düşünmedim. Zaman alıyor. Premier ya da AE ile eklesem o da kolay birşey değil.
Videoların devamı gelecek, ve ben eklemeye devam edeceğim.
İngilizce bilmeyen arkadaşlar için Türkçe açıklamalarını da yaparım zevkle.
Herkese teşekkürler, bilgi alışverişi iyidir, gerizekalıca olmayan her eleştiri kabulümdür.
 
Wildrose arkadaşımızın eleştirisini çok yerinde buluyorum. Zaten İnglizce olarak milyonlarca döküman ve video var, buna rağmen İngilizce video çekmek bana kalırsa sadece kişisel şov amaçlı ve özenti sadece. (Belki buda gerizekalıca bir eleştiridir cemborek3 arkadaşımıza gore, ama ne yapalım bendeki IQ da bu kadar)
Eğer gerçekten amaç bilgi paylaşmaksa Türkçe yapmak daha mantıklı ve daha çok kişiye hitap eder bence. (yabancılar cemborek3 arkadasımızın videolarına gelinceye kadar milyonlarca alternatif bulacaklar zaten)
Son olarak; bu forum da dahil olmak üzere birçok ortamda Türkçe yazım kuralları vs. konularında insanlara uyarılar yapılıyor. Türkçe'mize sahip çıkmak adına. O zaman, insanları Türkçe' yi kullanması için daha çok teşvik etmek gerekir. (buradan da İngilizce kullanmak kötüdür anlamı çıkartılmasın, ama gururla Türk olduğunuzu söylüyorsanız benim gibi Atatürk'çü biri iseniz öncelik her zaman TÜRKÇE'de olmalı kanımca.)
 

Geri
Üst