Eski Telleri, Jackları Paylaşalım.( Mı ? )

Selam
Ya, bu müzik işiyle uğraşan herkesin bütçesi farklı, malum. Ben de öğrenciyken kopmadıkça tel değiştirmez, yıllarca aynı jackı kullanırdım. Şimdi en fazla 1,5 aydan sonra teldeki ton kaybı beni rahatsız eder. Dün tel değiştirdim yine ve çöpe atarken içim sızladı. Yanlış bir şey yapıyormuşum gibi geldi. Ben öğrenciyken biri bana "daha" bir aylık tel verseydi herhalde çok mutlu olurdum.
Kısacası bu ve bunun gibi şeyleri paylaşmamızın yolu yok mu ?. Altı ay kullanıp, tonu düşürmeye başladı diye beğenmeyip attığımız jacklar başkası için bir hazine olabilir. Yıllar önce değiştirdiğimiz pick guard'dan artan parçalar vs. vs.
Asıl sorun nasıl paylaşabiliriz. Tünel gibi belirli yerlerde biriktirme noktalrı mı oluştursak ?
Yoksa fazla mı saçmaladım.
 
Altı ayda jak değişilmez. Biraz olmamış. Bir aylık tel de çöpe atılır. Yoksa fretlere zarar verir. Pislik tutmuş telden rahat çalım beklenemez. Böyle şeyler denendi ama zor oluyor veya olmuyor. Eğer bedavaya vermek istediğin bir klasik gitarın varsa bir müzik öğretmenine yönlendir, o hevesli ve başarılı olabilecek birine verir.
 
Aslında metalurjik açıdan o teller büyük nimet. Her ne kadar müzikal açıdan yetersiz olsalar da hammadde açısından yüksek saflıkta çelik ve nikel anlamına geliyorlar(99<). Çöpe kesinlikle atmayın, mümkünse metal-değerlendirme kutularına atın. Çünkü bir kola şişesinden veya çürük bir kaptan 10 kat daha değerliler ve kolay geri kazanılma özelliğine sahipler.
 
Aslında metalurjik açıdan o teller büyük nimet. Her ne kadar müzikal açıdan yetersiz olsalar da hammadde açısından yüksek saflıkta çelik ve nikel anlamına geliyorlar(99<). Çöpe kesinlikle atmayın, mümkünse metal-değerlendirme kutularına atın. Çünkü bir kola şişesinden veya çürük bir kaptan 10 kat daha değerliler ve kolay geri kazanılma özelliğine sahipler.

Her gün bir bilgi, iyi oldu bu.
 
Aslında metalurjik açıdan o teller büyük nimet. Her ne kadar müzikal açıdan yetersiz olsalar da hammadde açısından yüksek saflıkta çelik ve nikel anlamına geliyorlar(99<). Çöpe kesinlikle atmayın, mümkünse metal-değerlendirme kutularına atın. Çünkü bir kola şişesinden veya çürük bir kaptan 10 kat daha değerliler ve kolay geri kazanılma özelliğine sahipler.

Sırf bu yorumu beğenmek için login oldum... Teşekkürler... Ben kaçar :)

Bu arada hastalık kapmayın 10 - 15 liralık tel için aman diyeyim...
 
  • Konu Sahibi Konu Sahibi
  • #6
Aslında metalurjik açıdan o teller büyük nimet. Her ne kadar müzikal açıdan yetersiz olsalar da hammadde açısından yüksek saflıkta çelik ve nikel anlamına geliyorlar(99<). Çöpe kesinlikle atmayın, mümkünse metal-değerlendirme kutularına atın. Çünkü bir kola şişesinden veya çürük bir kaptan 10 kat daha değerliler ve kolay geri kazanılma özelliğine sahipler.
Oki.
 
Eski tel paylaşmanın hiçbir faydası yok. 15 liraya tel var. Jak isteyene 20 30 liraya ibanez jak var ki İki üç paket sigara ya da bir şişe şarap parasıdır. Tele ihtiyacı olan gidip kolayca alabilir. Zaten 10 liralık tel alamayacak kadar parasız ise adam delikanlıysa gider çalışır yine o parayı kazanır. Eski tel gitara zarardır. Salınımı bozulmuştur, oksitlidir perdeleri yer. Ne gerek var bu ısrara?
 
Genelde üniversitede yapılan"Bakın mesela bir köy düşünün hiç para kullanılmıyor.Bir kişi ekmekçi mesela ekmek yapmakla görevli sadece.Diğeri marangoz ,bir başkası tesisatçı,bir başkası manav.Herkes neşe içinde para kullanmadan birbirinden alışveriş yapıyor." geyiği geldi aklıma sebepsizce.Belkide sebeplice:meh:
 
Aslında metalurjik açıdan o teller büyük nimet. Her ne kadar müzikal açıdan yetersiz olsalar da hammadde açısından yüksek saflıkta çelik ve nikel anlamına geliyorlar(99<). Çöpe kesinlikle atmayın, mümkünse metal-değerlendirme kutularına atın. Çünkü bir kola şişesinden veya çürük bir kaptan 10 kat daha değerliler ve kolay geri kazanılma özelliğine sahipler.
Cop yerine geri donusume kazandirmak tabiki gerekli, fakat kola sisesinde 10 kat degerli degil. Celik zaten alasimdir, alasimlarin safligindan bahsedilmez. Saf nikel de bazi model tellerde kullaniliyor, safligi da tartisilir tabi. Neyse, 3 gramlik tel abartmaya gerek yok.
 
Cop yerine geri donusume kazandirmak tabiki gerekli, fakat kola sisesinde 10 kat degerli degil. Celik zaten alasimdir, alasimlarin safligindan bahsedilmez. Saf nikel de bazi model tellerde kullaniliyor, safligi da tartisilir tabi. Neyse, 3 gramlik tel abartmaya gerek yok.

Alakası yok. Her nasıl metallerin saflığından bahsediliyorsa alaşımların da saflığından bahsedilir. Saf nikel bazı modellerde filan da kullanılmaz, bütün paslanmaz çeliklerde yüksek oradan nikel ve krom bulunur. 3-5 gram tel değil, orada ciddi anlamda geri kazanılacak, kendinden yüzey alanı arttırılmış ve boyutu küçültülmüş metal mevcut ve saflıkları %99,9'un üstündedir. Türkiye'de ciddi bir demir-çelik sanayisi mevcut ve değerlendiriliyor. Basit bir prosesle bu teller kolaylıkla geri dönüşür, üstündeki oksitlenme çok az seviyede oluyor genelde. Ergitildiği anda cüruf olarak alınır. Oysaki bir kola kutu aluminyum-magnezyum alaşımından yapılır ve üstündeki etiketi soymak için bile farklı bir proses gerekli, ayrıca aluminyum ve magnezyumun da ayrı ayrı işlenmesi gerek.
 
Dunya kadar farkli celik cesidi var hepsi farkli oranlarda alasima sahip, hangisi saf? Saf demir olur, saf aluminyum olur ama saf celik olmaz.

https://eksisozluk.com/saf-celik--2305550

http://www.fenokulu.net/portal/Sayf...ayfa=KonuBaslikListesi&baslikid=45&KonuID=895

Saf madde : Fiziksel yollarla kendisinden başka maddelere ayrışmayan maddelerdir. Saf maddelerin belirli erime ve kaynama noktaları vardır.

- Iki veya daha cok metalin karisimina alasim denir.
- Metaller kendi aralarinda bilesik yapmazlar, iki veya daha cok metalden olusan her madde karisimdir.
- Karisimlar fiziksel yollarla kendisinden baska maddelere ayrisirlar, yani saf degildirler.

Ezberci egitimin gozunu seveyim.
 
Son düzenleme:
Alakası yok. Her nasıl metallerin saflığından bahsediliyorsa alaşımların da saflığından bahsedilir. Saf nikel bazı modellerde filan da kullanılmaz, bütün paslanmaz çeliklerde yüksek oradan nikel ve krom bulunur. 3-5 gram tel değil, orada ciddi anlamda geri kazanılacak, kendinden yüzey alanı arttırılmış ve boyutu küçültülmüş metal mevcut ve saflıkları %99,9'un üstündedir. Türkiye'de ciddi bir demir-çelik sanayisi mevcut ve değerlendiriliyor. Basit bir prosesle bu teller kolaylıkla geri dönüşür, üstündeki oksitlenme çok az seviyede oluyor genelde. Ergitildiği anda cüruf olarak alınır. Oysaki bir kola kutu aluminyum-magnezyum alaşımından yapılır ve üstündeki etiketi soymak için bile farklı bir proses gerekli, ayrıca aluminyum ve magnezyumun da ayrı ayrı işlenmesi gerek.

Abi sen cif kisilikli falanmisin? Bazen boyle guzel bilgi verici duzgun aciklamalar yapiyorsun, bazen ise dunyanin en sacma cumlelerini kuruyorsun. Alasima saf, kola kutusuna sise. Gecen yine boyle acaip mantiksiz seyler yazdin, sasirdim kaldim.
 
Ya komik olma, saf maddenin ne oldugunu ortaokulda ogretiyorlar. Dunya kadar farkli celik cesidi var hepsi farkli oranlarda alasima sahip, hangisi saf? Saf demir olur, saf aluminyum olur ama saf celik olmaz.

Bu da güzel. Saf çelik olmuyor mu şimdi? Malesef bilgin yanlış. Öncelikle yanlış anlaşılmayı düzeltelim, çünkü üstte anlattıklarımı yanlış bilgi temelinle yorumlamışsın. Bahsettiğim tam olarak senin kastettiğin değil. "Çeliğin saf olması demek; kendi kimyasal oranını yüksek saflıkta koruması demektir". Örneğin: Östenitik paslanmaz çelikte ürününe göre %10-20 Cr, %10-20 Ni, %0,6-0,8 C bulunur. Fakat bunun harici istenmeyen yüksek oranda elementler bulunur(%0,05 diyelim). Bahsedilen alaşım kabul edilen oranları sağlıyorsa ürün östenitik paslanmaz çeliktir ve saflığı da %99,95'dir.

Bu iş lise kimyasından ötede bir durum. Yani öğrendiklerinle yorum yapmasan iyi olur. Bahsettiğin gibi doğada saf-metal diye bir şey yoktur. Niye olmadığını da istersen açıklarım. Bu sebeple metalurjide saflık oranından bahsedilir, asla saf-metalden bahsedilmez. Teorik bir durumdur. Örneğin yüksek saflığa sahip bir bakırın içinde kendi mineralinden gelen çinko, kurşun, bizmut gibi metaller olur ve belli bir seviyede metal kafesi içinde kalırlar fakat buna rağmen %99,9 saflıkta bakır diye satılır. Kısaca bunlardan oluşturulan alaşımda %100 saf olmaz ama ticari oranı korur. Buna yüksek saflıkta X-alaşımı denir.

Özetlersek endustriyel bütün alaşımlarda da saflık mevcuttur ve bu şekilde satılır, bunun sebebi de üstte bahsettiğim durumdur. Saf metal olmadığı için üretilen alaşımlarda saf olmaz. Bu sebeple saflık oranıyla satılır. Örneğin %99,999 saflıkta düşük karbonlu çelik olarak satılır.
 
Saçmaldığım yok izzzyy, verdiğim bilgiler doğrudur. Yanlış olanları düzeltirim, üstteki bütün yazdıklarım doğrudur. Sen tam tersi bazı şeyleri yanlış anlayıp, yanlış yorumluyor, üstüne bir de agresif bir tutum içine giriyorsun. Paslanmaz çeliğin 50 türü var, saflık olmaz, lise kimyasında bile yazar filan yazmışsın? Bu ne demek şimdi? Ne alakası var? Tür başka birşey saflık başka birşey. Lütfen yazmadan önce anlatmaya çalıştığımı anlamaya çalış.

Söylediğim durum yorum da değil(yorum da yaparız ayrı), tamamen bilimsel ve kabul gören bir durum. Yanlış bilgi temelinle lütfen "alaşım saf olmaz" deme. Çünkü gerçekten yanlış bir bilgi. Bir de alanın olmadığı konu da yorum yapıyorsun. Yani çeliğin bir alaşım olduğu bilgin doğru ama diğerleri tamamen yanlış.
 
Bu da güzel. Saf çelik olmuyor mu şimdi? Malesef bilgin yanlış. Öncelikle yanlış anlaşılmayı düzeltelim, çünkü üstte anlattıklarımı yanlış bilgi temelinle yorumlamışsın. Bahsettiğim tam olarak senin kastettiğin değil. "Çeliğin saf olması demek; kendi kimyasal oranını yüksek saflıkta koruması demektir". Örneğin: Östenitik paslanmaz çelikte ürününe göre %10-20 Cr, %10-20 Ni, %0,6-0,8 C bulunur. Fakat bunun harici istenmeyen yüksek oranda elementler bulunur(%0,05 diyelim). Bahsedilen alaşım kabul edilen oranları sağlıyorsa ürün östenitik paslanmaz çeliktir ve saflığı da %99,95'dir.

Bu iş lise kimyasından ötede bir durum. Yani öğrendiklerinle yorum yapmasan iyi olur. Bahsettiğin gibi doğada saf-metal diye bir şey yoktur. Niye olmadığını da istersen açıklarım. Bu sebeple metalurjide saflık oranından bahsedilir, asla saf-metalden bahsedilmez. Teorik bir durumdur. Örneğin yüksek saflığa sahip bir bakırın içinde kendi mineralinden gelen çinko, kurşun, bizmut gibi metaller olur ve belli bir seviyede metal kafesi içinde kalırlar fakat buna rağmen %99,9 saflıkta bakır diye satılır. Kısaca bunlardan oluşturulan alaşımda %100 saf olmaz ama ticari oranı korur. Buna yüksek saflıkta X-alaşımı denir.

Özetlersek endustriyel bütün alaşımlarda da saflık mevcuttur ve bu şekilde satılır, bunun sebebi de üstte bahsettiğim durumdur. Saf metal olmadığı için üretilen alaşımlarda saf olmaz. Bu sebeple saflık oranıyla satılır. Örneğin %99,999 saflıkta düşük karbonlu çelik olarak satılır.

Ahh google, ahh viki, ahh ezberci egitim, sayende demogojinin kralina maruz kaliyoruz. Evet abi var oyle celikler, zamaninda Komponenta' da staj yaptim ordan hatirliyorum Ostenitik, Ferritik, Perlitik falan filan, oranini moranini bilmem, umrumda da degil zaten konu da bu degil. Demogoji, konu saptirma gordummu he der gecerim kusura bakma. Alanim degil de, annem kimyagerdir. Kimyamda iyidir, OSS'de full yapmistim :D Arkadaslarimin yarisi makina muhendisliginde oldugundan derslerine de cok girmisimdir. Simdiye kadar alasimlarin safligindan bahsedildigini ne duydum ne gordum. Simdi uc dilde aradim taradim internette, saf celik, pure steel, reinstahl vs... tek birsey yok. Varsa paylas bilelim.
 
Saçmaldığım yok izzzyy, verdiğim bilgiler doğrudur. Yanlış olanları düzeltirim, üstteki bütün yazdıklarım doğrudur. Sen tam tersi bazı şeyleri yanlış anlayıp, yanlış yorumluyor, üstüne bir de agresif bir tutum içine giriyorsun. Paslanmaz çeliğin 50 türü var, saflık olmaz, lise kimyasında bile yazar filan yazmışsın? Bu ne demek şimdi? Ne alakası var? Tür başka birşey saflık başka birşey. Lütfen yazmadan önce anlatmaya çalıştığımı anlamaya çalış.

Söylediğim durum yorum da değil(yorum da yaparız ayrı), tamamen bilimsel ve kabul gören bir durum. Yanlış bilgi temelinle lütfen "alaşım saf olmaz" deme. Çünkü gerçekten yanlış bir bilgi. Bir de alanın olmadığı konu da yorum yapıyorsun. Yani çeliğin bir alaşım olduğu bilgin doğru ama diğerleri tamamen yanlış.

Sen kaynak verene kadar buldum bile ben. Dediklerim de yanlis birsey yokmus, aynen alasim saf olmaz. Alasimi olusturan maddelerin safligi bahsettigin sey eyvallah. Ama kola kutusundan 10 kat degerli, nimet bu teller lafini hala abartili buluyorum.
 
Ben de öğrenciyim siz bir aylık tele laf ediyorsunuz da ben bir yıldır tel değiştirmedim.Ha teller elixir nano tellerdi ayrı mesele.Ama öğrenci adam cidden ihtiyaç duyuyor.Jaka da tele de hatta penaya bile.
 
Geri
Üst