PC varken niye Prosesör?

Analog sever olarak garip karşıladığım bir durum. Eğerki dijital dünyayı kabul edip orada ilerlemek istiyorsanız niye PC (Windows PC, Mac, iPad vb) gibi bir dünya varken prosesörlere bir dünya para veriliyor? Öncelikle evde ve sahnede çalanlar diye ikiye ayırayım.

1) Ev Kullanıcısı
Zaten sürekli evde çalışarak taşıma derdi yok ve illaki müzisyen birinin PCsi vardır heralde. Ona güzel bir ses kartı alıp niye bütün modellemeler için yazılımlar kullanılmıyor? Hem ücretli hem ücretsiz bir dünya yazılım var. Hatta Garageband gibi ücretsiz harika DAW ların içinde bile çok güzel modellemeler var. İsteyen tabiki ücretli seçeneklerde mevcut ki bunlar ilaçlı bir şekilde onuda ücretsiz yapabilirsiniz :D Ev kullanıcısının Amfi almasına bile gerek yok. Zaten pek çok amfiye dahili olarak similasyonlar eklenmeye başladı. Zaten similasyon kullanacaksan niye ekstra para veriyorsun? Hem zaten ev kullanıcısının sınırlı küçük bir bütçesi yok mu? İşte alın 3-5 binliraya güzel bir ses kartı rahat edin. Hiç amfi ve prosesör ile uğraşmayın.

2) Sahne İçin
Sahneye nasıl PC taşıyalım denebilir. M serisi macbooklar incecik tablet kıvamındalar zaten. Ona birde el kadar ses kartı almak zor değil hatta pek çok prosesörden daha hafifte olabilir. Toplamda 1-2 kilo birşey yapar. Ha sahnede nasıl ayağımızı kullancanağız diyen olursa da şu tarz çözümler mevcut







Niye Prosesöre Karşıyım?

Öncelikle büyük bölümünün arayüzü çok kötü ve kurcalamak çok zevksiz. PC yazılımlarını büyük ekranda fare ile kullanmak çok rahat. Headrush bu konuda bir parça kullanıcıyı rahatlatmış olsada ben PC kullanırken çok daha rahatım.

Bir diğer konu ise Prosesör aldığınızda onun size sunduğu seçenekler ile sınırlısınız. PC de ise ister Amlitube kullanın ister Guitar Rig. Paşa gönlünüz ne isterse o similasyonu kullanabilirsiniz. Hatta üstüne fantazi yapmak isterseniz DAW içinden 10 farklı similasyonu açarak 10 tanesini bile farklı miksleyerek çok daha farklı tonlar elde edebilirsiniz. Bunu ise sadece 10 prosesör satın alarak yapabilirsinizki size hem maliyeti daha pahalı olur hemde fiziksel taşıma zorluğu yaratır. PC'nin hayvan gibi işlem gücü bu tip işler için çocuk oyuncağı.

Diyelimki onlarda similator içindekiler size yetmedi. O zaman VST dünyasına alalım. VST ile 2290 kullanmak hoş olmaz mı?



Yada efsane Binson Echorec?


Lexicon reverblerine kim hayır diyebilir?

Bunun gibi binlerce VST emrinize amade ve PCnin hayvan gibi gücünün yanında prosesöler hesap makinesi gibi kalır ve canlı performansınızı ses kartınızın yeterli girişleri varsa kayıt yapıp saklayadabilirsiniz.

Bir diğer konuda çoğu kişinin gözden kaçırdığı gecikme kısmı. Analog-dijital ve sonrasında dijital-analog çevrimi sırasında bir gecikme oluyor ve pek çok isim yapmış prosesör bu konuda hiç iyi bir performans sergilemiyor. Bu gecikme konusunda ise hala Analog pedalların eline kimse su dökemez zira sinyal bakır kablo üstünde ses hızına yakın bir hızda ilerliyor. O yüzden gecikme sorunu genelde dijitalcilerin bir derdi.


2022-06-25-09-13-23.jpg




Piyasadaki bütün modeller yok ama pek çok pahalı olan ürün bile kötü performans sergiliyor. Bu ürünler bir RME ses kartı ile nasıl baş edecek? Edemezler zaten.

Aklıma gelen son konu ise sahip olduklar converter ve preamp kalitesi. Pahalı prosesörlerde muhtemelen düzgün converterlar ve preamplar vardır ama yinede üst ligteki ses kartı kalitesinde olduklarını düşünmüyorum.

Prosesörde converter test edeni görmedim ama ses kartları test ediliyor. Dynamic Range kaliteyi belirleyen önemli unsurlardan. Piyasadaki ürünlerde öyle bir uçurum var ki test etmeden bilmek mümkün değil. Ve prosesörlerde kullanılan pahalı modellerde muhtemelen orta şeker bir çevirici var. Ben hiç üst lige oynayacak bir çevirici koyacaklarını sanmıyorum zira fiyat iyice fırlar o zaman.


Screen Shot 2021-04-30 at 6.30.17 pm.jpg




Şimdilik aklıma gelenler bunlar. Hep Analog-dijital tartışma yaşanıyor ama kimse Dijital vs Dijital tartışması yapmamış :D Ha ben hala analog rig'den yanayım zaten arada pedallarımı falan paylaşıyorum. Ama işte zinciri komple dijital yapılacak ise de o zaman ben PC den yanayım.
 
Son düzenleme:
Bilgisayarlarımı bu işe angaje etmek istemiyorum, prosesör ile rahat ve mutluyum. CORE kalitesinde bir cihaz olunca da neredeyse bilgisayar kadar seçenek sağlıyor. Kısaca kişisel tercih.
 
Artık amatör ev kullanıcıları dahil prosessör,ses kartı,daw programlarını kombine olarak kullanıyor büyük çoğunlukla.

Birbirlerinin keyfi yada planlı alternatifi durumundalar bana göre,ama başlık biraz kati bir çizgi ile ayırmak gibi oldu sanırım.

3 seçeneği de kullanıyorum,Neden?

Opsiyonelliği severim,ihtiyaçları kalıplara sokmak günümüz teknolojisinde artık mümkün olmadığını düşünüyorum.
 
Uzun süredir aynı düşüncedeyim. PC üzerinde aldığım sound zenginliğini prosesörden alamamak gibi bir durum da var. Gerçi yeni çıkan ürünlerin çoğunda IR desteği vs. var ama bir hd500'de yok mesela. 3-5 amfi ve kabin/mic'e sıkışıp kalıyor insan.


Şahsen benim prosesör edinmemin tek sebebi stüdyo/sahnede canlı çalımda presetler arası geçiş. Onlarda da yine programı içinde çalıştıran tablet gibi ürünler çıkmış ama.
Haricinde ev ortamında ne sound ne rahatlık olarak kolaylığını görmedim. Playthrough çalım yapanlar için preset geçişlerinde elin mouse'a gitmesi kötü olabilir diye geliyor aklıma.

Yine de her koşulda tonu tınısı çok farketmemeksizin düşük model de olas 1 amfi, 1 prosesör kenarda tutmayı tercih ediyorum. Olmadık bir anda bir yerlere götürüp sound çıkarabileceğimi bilmenin verdiği taşınabilirlik güzel bir his.
 
Analog sever olarak garip karşıladığım bir durum. Eğerki dijital dünyayı kabul edip orada ilerlemek istiyorsanız niye PC (Windows PC, Mac, iPad vb) gibi bir dünya varken prosesörlere bir dünya para veriliyor? Öncelikle evde ve sahnede çalanlar diye ikiye ayırayım.

1) Zaten sürekli evde çalışarak taşıma derdi yok ve illaki müzisyen birinin PCsi vardır heralde. Ona güzel bir ses kartı alıp niye bütün modellemeler için yazılımlar kullanılmıyor? Hem ücretli hem ücretsiz bir dünya yazılım var. Hatta Garageband gibi ücretsiz harika DAW ların içinde bile çok güzel modellemeler var. İsteyen tabiki ücretli seçeneklerde mevcut ki bunlar ilaçlı bir şekilde onuda ücretsiz yapabilirsiniz :D

2) Sahneye nasıl PC taşıyalım denebilir. M serisi macbooklar incecik tablet kıvamındalar zaten. Ona birde el kadar ses kartı almak zor değil hatta pek çok prosesörden daha hafifte olabilir. Toplamda 1-2 kilo birşey yapar. Ha sahnede nasıl ayağımızı kullancanağız diyen olursa da şu tarz çözümler mevcut




Niye Prosesöre Karşıyım?

Öncelikle büyük bölümünün arayüzü çok kötü ve kurcalamak çok zevksiz. PC yazılımlarını büyük ekranda fare ile kullanmak çok rahat. Headrush bu konuda bir parça kullanıcıyı rahatlatmış olsada ben PC kullanırken çok daha rahatım.

Bir diğer konu ise Prosesör aldığınızda onun size sunduğu seçenekler ile sınırlısınız. PC de ise ister Amlitube kullanın ister Guitar Rig. Paşa gönlünüz ne isterse o similasyonu kullanabilirsiniz. Hatta üstüne fantazi yapmak isterseniz DAW içinden iki farklı similasyonu açarak ikisini miksleyerek çok daha farklı tonlar elde edebilirsiniz. Bunu ise sadece iki prosesör satın alarak yapabilirsinizki size hem maliyeti daha pahalı olur hemde fiziksel taşıma zorluğu yaratır.

Diyelimki onlarda similator içindekiler size yetmedi. O zaman VST dünyasına alalım. VST ile 2290 kullanmak hoş olmaz mı?


Yada efsane Binson Echorec?
Lexicon reverblerine kim hayır diyebilir?
Bunun gibi binlerce VST emrinize amade ve PCnin hayvan gibi gücünün yanında prosesöler hesap makinesi gibi kalır ve canlı performansınızı ses kartınızın yeterli girişleri varsa kayıt yapıp saklayadabilirsiniz.
Bir diğer konuda çoğu kişinin gözden kaçırdığı gecikme kısmı. Analog-dijital ve sonrasında dijital-analog çevrimi sırasında bir gecikme oluyor ve pek çok isim yapmış prosesör bu konuda hiç iyi bir performans sergilemiyor.


162992 eklentisini görüntüle



Piyasadaki bütün modeller yok ama pek çok pahalı olan ürün bile kötü performans sergiliyor. Bu ürünler bir RME ses kartı ile nasıl baş edecek? Edemezler zaten.

Aklıma gelen son konu ise sahip olduklar converter ve preamp kalitesi. Pahalı prosesörlerde muhtemelen düzgün converterlar ve preamplar vardır ama yinede üst ligteki ses kartı kalitesinde olduklarını düşünmüyorum.

Şimdilik aklıma gelenler bunlar. Hep Analog-dijital tartışma yaşanıyor ama kimse Dijitalvs Dijital tartışması yapmamış :D Ha ben hala analog rigden yanayım zaten arada pedallarımı falan paylaşıyorum. Ama işte zinciri komple dijital yapılacak ise de o zaman ben PC den yanayım.

Vaktiyle yaptırdığım semi hollow body gitarın resmini paylaşmıştım. Zeka küpü bir arkadaş (tam bir klavye delikanlısı idi...) "F hole"un bu konuda en iyi olduğu bilimsel olarak gösterilmiş, size luthier bunu açıkladı mı ? Neden bu şekilde delik açtı gövdeye?" şeklinde (mealen söylüyorum) kendince luthieri küçümseyen saçma sapan şeyler söylemişti.
Şimdi burada bilim felsefesi ile kalabalık yapmanın yeri ve zamanı değil elbette ama, olgular ve değerler arasında bağ kurmak hiç bu kadar kolay değildir. Örneğin ben kasıtlı olarak F hole istemedim; sevmiyorum görüntüsünü. Luthier de buna göre yaptı zaten. Bu arkadaşa kalsa bilimsel olgu, estetik değer ve tercihleri sıfıra indirgiyor:) Kimseyi hedef alarak söylemiyorum, ancak bu kafa, indirgeyici bir mühendis-teknisyen paradigmasıdır (ve benim de ilgilendiğim saha olan tıp etiğinde ciddi bir sorun olarak görülür mesela...) "İyi" veya "kötü", her zaman "değer yüklüdür"; hiç bir zaman olgulardan ibaret değildir. Olgular tek başına anlam üretemez, bunu biz yaparız.
Ben F hole ile çalmak istemiyorsam ve bu hiç keyif vermiyorsa, istediği kadar "daha iyi" olsun, benim için ne anlamı var bunun?
İnsan deneyimi dediğimiz şey son derece karmaşık bir hadisedir. Bunu sayılara indirgemek son derece güçtür (bugün yapay zekacıların önündeki sıkıntılardan bir halen...). İnsan akıldışı işleri yapar, alışkanlıklarına bağlıdır, kendini bunlarla kendisi gibi hisseder vs... Bu latency değerleri mesela, ne ölçüde hissediliyor? İnsanın çalma deneyimine etkisi ne? Soruları böyle sorduğumuzda etkisini ölçmek son derece güçleşecektir, çünkü bu sayıları kıyaslamaya benzemez.
Ben kendi hesabıma sahneye bilgisayar ile çıkmanın düşüncesine bile tahammül edemiyorum. Şu an için (kaliteli olması açısından) aslında hiç de ucuz bir çözüm olmadığı gibi, gitaristlerin alışkanlıklarına çok uyum da sağlayabilmiş değil bu set up. Prosesörler, aslında bu anlamda bir uzlaşı sunuyor. Kaliteden verilen ödün, alışkanlıklara uygun bir deneyimin verdiği keyifle dengeleniyor. ("Pedallara basmak").
Not: Ben de evindeki uyduruk solid state amfisinin tonunu ses kartından çıkana tercih eden birisiyim bu arada. Tarafsız filan değilim aslında, hatta basbayağı tarafım:)
 
PC başında gitar çalan ve parça içinde efekt açıp kapatmakla ilgilenmeyenler için VST'ler elbette çok çeşitli ve kullanışlı, lakin prosesörün üç majör avantajı var;

- Amfiye bağlanabilir ve iyi bir amfi + prosesör kombinasyonu bence ref mon veya FRFR hoparlörlerden çok daha iyi. Yakın alan ref mon'ler ile hep aynı oturma düzeninde gitar çalmak sıkıcı beyaa.
- Ayrıca MIDI foot controller ve EXP pedal satın alma derdi yok. Üstelik çoğu güncel prosesör VST ve amfileri kontrol edebilen bir midi foot controller özelliğinde.
- Prosesör taşımayı laptop + ses kartı taşımaya tercih ederim.

Bunların dışında iyi bir prosesör, ona aşina olan bir gitarist için yeterli kalite ve çeşitlilikte ton sunabiliyor. 50 farklı amfi modeli, milyon farklı efekte çok da gerek yok gitar çalmak için. Zaten iyi VST'ler de nihayetinde ücretli. Ücretsiz olanlardan ben şahsen verim alamadım bu zamana kadar. Gerisi çalanın tercihine kalmış, mobilize butonlu pedallı yazılım mı yoksa PC içi yazılım mı diye.

En iyisi amfide çalmak bu arada, ben mecbur kaldığım zamanlarda VST veya tek başına prosesör kullanıyorum. Uzun süre VST kullanmak suni bir ''iyi gitar çalma'' ortamı sağlıyor, normalize edilen tuşe tepkileri ile. Belki de benim ses kartı çok matah değildir, bilemiyorum (presonus studio 24) ama amfiye geçince bocalıyorum bir süre.
 
Bugün yeni nesil her prosesör zaten software üzerinden PC ile kolayca kontrol edilebilir durumda. O yüzden yazılımların da bilgisayar üzerinden kullanılabililiyor olması prosesörlere karşılık avantaj değil.

Latency değerleri ise zaten kulağımızın algılayabileceği değerlerin çok altında, gerçek hayatta karşılığı yok.

Hem pek çok modern efekt ve modellemeyi bir arada sunması, hem patchler arası geçişlerin hızlı yapılabilmesi, hem de taşınabilirliği sebebiyle benim için iyi bir prosesör her zaman tercih sebebi.
 
Analog sever olarak garip karşıladığım bir durum. Eğerki dijital dünyayı kabul edip orada ilerlemek istiyorsanız niye PC (Windows PC, Mac, iPad vb) gibi bir dünya varken prosesörlere bir dünya para veriliyor? Öncelikle evde ve sahnede çalanlar diye ikiye ayırayım.

1) Ev Kullanıcısı
Zaten sürekli evde çalışarak taşıma derdi yok ve illaki müzisyen birinin PCsi vardır heralde. Ona güzel bir ses kartı alıp niye bütün modellemeler için yazılımlar kullanılmıyor? Hem ücretli hem ücretsiz bir dünya yazılım var. Hatta Garageband gibi ücretsiz harika DAW ların içinde bile çok güzel modellemeler var. İsteyen tabiki ücretli seçeneklerde mevcut ki bunlar ilaçlı bir şekilde onuda ücretsiz yapabilirsiniz :D Ev kullanıcısının Amfi almasına bile gerek yok. Zaten pek çok amfiye dahili olarak similasyonlar eklenmeye başladı. Zaten similasyon kullanacaksan niye ekstra para veriyorsun? Hem zaten ev kullanıcısının sınırlı küçük bir bütçesi yok mu? İşte alın 3-5 binliraya güzel bir ses kartı rahat edin. Hiç amfi ve prosesör ile uğraşmayın.

2) Sahne İçin
Sahneye nasıl PC taşıyalım denebilir. M serisi macbooklar incecik tablet kıvamındalar zaten. Ona birde el kadar ses kartı almak zor değil hatta pek çok prosesörden daha hafifte olabilir. Toplamda 1-2 kilo birşey yapar. Ha sahnede nasıl ayağımızı kullancanağız diyen olursa da şu tarz çözümler mevcut







Niye Prosesöre Karşıyım?

Öncelikle büyük bölümünün arayüzü çok kötü ve kurcalamak çok zevksiz. PC yazılımlarını büyük ekranda fare ile kullanmak çok rahat. Headrush bu konuda bir parça kullanıcıyı rahatlatmış olsada ben PC kullanırken çok daha rahatım.

Bir diğer konu ise Prosesör aldığınızda onun size sunduğu seçenekler ile sınırlısınız. PC de ise ister Amlitube kullanın ister Guitar Rig. Paşa gönlünüz ne isterse o similasyonu kullanabilirsiniz. Hatta üstüne fantazi yapmak isterseniz DAW içinden 10 farklı similasyonu açarak 10 tanesini bile farklı miksleyerek çok daha farklı tonlar elde edebilirsiniz. Bunu ise sadece 10 prosesör satın alarak yapabilirsinizki size hem maliyeti daha pahalı olur hemde fiziksel taşıma zorluğu yaratır. PC'nin hayvan gibi işlem gücü bu tip işler için çocuk oyuncağı.

Diyelimki onlarda similator içindekiler size yetmedi. O zaman VST dünyasına alalım. VST ile 2290 kullanmak hoş olmaz mı?



Yada efsane Binson Echorec?


Lexicon reverblerine kim hayır diyebilir?

Bunun gibi binlerce VST emrinize amade ve PCnin hayvan gibi gücünün yanında prosesöler hesap makinesi gibi kalır ve canlı performansınızı ses kartınızın yeterli girişleri varsa kayıt yapıp saklayadabilirsiniz.

Bir diğer konuda çoğu kişinin gözden kaçırdığı gecikme kısmı. Analog-dijital ve sonrasında dijital-analog çevrimi sırasında bir gecikme oluyor ve pek çok isim yapmış prosesör bu konuda hiç iyi bir performans sergilemiyor. Bu gecikme konusunda ise hala Analog pedalların eline kimse su dökemez zira sinyal bakır kablo üstünde ses hızına yakın bir hızda ilerliyor. O yüzden gecikme sorunu genelde dijitalcilerin bir derdi.


162992 eklentisini görüntüle



Piyasadaki bütün modeller yok ama pek çok pahalı olan ürün bile kötü performans sergiliyor. Bu ürünler bir RME ses kartı ile nasıl baş edecek? Edemezler zaten.

Aklıma gelen son konu ise sahip olduklar converter ve preamp kalitesi. Pahalı prosesörlerde muhtemelen düzgün converterlar ve preamplar vardır ama yinede üst ligteki ses kartı kalitesinde olduklarını düşünmüyorum.

Prosesörde converter test edeni görmedim ama ses kartları test ediliyor. Dynamic Range kaliteyi belirleyen önemli unsurlardan. Piyasadaki ürünlerde öyle bir uçurum var ki test etmeden bilmek mümkün değil. Ve prosesörlerde kullanılan pahalı modellerde muhtemelen orta şeker bir çevirici var. Ben hiç üst lige oynayacak bir çevirici koyacaklarını sanmıyorum zira fiyat iyice fırlar o zaman.


162994 eklentisini görüntüle



Şimdilik aklıma gelenler bunlar. Hep Analog-dijital tartışma yaşanıyor ama kimse Dijital vs Dijital tartışması yapmamış :D Ha ben hala analog rig'den yanayım zaten arada pedallarımı falan paylaşıyorum. Ama işte zinciri komple dijital yapılacak ise de o zaman ben PC den yanayım.

konudan bağımsız olacak, yanlış anlaşılmak istemem ama bir düzeltme lazım gibi: bakır telde sinyal iletiminin 2*10^8 m/s gibi mertebelerde olması lazım ama ses hızıysa 340 m/s civarlarında yani ses hızının nerdeyse 5*10^5 katından fazla ImI.
 
Bugün yeni nesil her prosesör zaten software üzerinden PC ile kolayca kontrol edilebilir durumda. O yüzden yazılımların da bilgisayar üzerinden kullanılabililiyor olması prosesörlere karşılık avantaj değil.

Latency değerleri ise zaten kulağımızın algılayabileceği değerlerin çok altında, gerçek hayatta karşılığı yok.

Hem pek çok modern efekt ve modellemeyi bir arada sunması, hem patchler arası geçişlerin hızlı yapılabilmesi, hem de taşınabilirliği sebebiyle benim için iyi bir prosesör her zaman tercih sebebi.

5ms üzerindeki gecikmeler rahatsız etmeye başlıyor beni. Çoğu prosesör hatta kötü ses kartları bu değerin üzerindeler.

PC başında gitar çalan ve parça içinde efekt açıp kapatmakla ilgilenmeyenler için VST'ler elbette çok çeşitli ve kullanışlı, lakin prosesörün üç majör avantajı var;

- Amfiye bağlanabilir ve iyi bir amfi + prosesör kombinasyonu bence ref mon veya FRFR hoparlörlerden çok daha iyi. Yakın alan ref mon'ler ile hep aynı oturma düzeninde gitar çalmak sıkıcı beyaa.
- Ayrıca MIDI foot controller ve EXP pedal satın alma derdi yok. Üstelik çoğu güncel prosesör VST ve amfileri kontrol edebilen bir midi foot controller özelliğinde.
- Prosesör taşımayı laptop + ses kartı taşımaya tercih ederim.

Bunların dışında iyi bir prosesör, ona aşina olan bir gitarist için yeterli kalite ve çeşitlilikte ton sunabiliyor. 50 farklı amfi modeli, milyon farklı efekte çok da gerek yok gitar çalmak için. Zaten iyi VST'ler de nihayetinde ücretli. Ücretsiz olanlardan ben şahsen verim alamadım bu zamana kadar. Gerisi çalanın tercihine kalmış, mobilize butonlu pedallı yazılım mı yoksa PC içi yazılım mı diye.

En iyisi amfide çalmak bu arada, ben mecbur kaldığım zamanlarda VST veya tek başına prosesör kullanıyorum. Uzun süre VST kullanmak suni bir ''iyi gitar çalma'' ortamı sağlıyor, normalize edilen tuşe tepkileri ile. Belki de benim ses kartı çok matah değildir, bilemiyorum (presonus studio 24) ama amfiye geçince bocalıyorum bir süre.


Prosesör taşıyanlar aslında daha ağır bir midi controller da taşımış oluyorlar ve ayak pedalı ile uğralmak istemeyenler ipad gibi dokunmatik ekranlarıda kullanabilirler. Ücretli VST ve yazılımları ilaçlı kullanmakta mümkün ilk yazımda da dediğim gibi :) Bu arada Logic ile birlikte gelenler baya güzeller. Belki başka VST ye bile ihtiyaç duymayabilirler tabi.

Vaktiyle yaptırdığım semi hollow body gitarın resmini paylaşmıştım. Zeka küpü bir arkadaş (tam bir klavye delikanlısı idi...) "F hole"un bu konuda en iyi olduğu bilimsel olarak gösterilmiş, size luthier bunu açıkladı mı ? Neden bu şekilde delik açtı gövdeye?" şeklinde (mealen söylüyorum) kendince luthieri küçümseyen saçma sapan şeyler söylemişti.
Şimdi burada bilim felsefesi ile kalabalık yapmanın yeri ve zamanı değil elbette ama, olgular ve değerler arasında bağ kurmak hiç bu kadar kolay değildir. Örneğin ben kasıtlı olarak F hole istemedim; sevmiyorum görüntüsünü. Luthier de buna göre yaptı zaten. Bu arkadaşa kalsa bilimsel olgu, estetik değer ve tercihleri sıfıra indirgiyor:) Kimseyi hedef alarak söylemiyorum, ancak bu kafa, indirgeyici bir mühendis-teknisyen paradigmasıdır (ve benim de ilgilendiğim saha olan tıp etiğinde ciddi bir sorun olarak görülür mesela...) "İyi" veya "kötü", her zaman "değer yüklüdür"; hiç bir zaman olgulardan ibaret değildir. Olgular tek başına anlam üretemez, bunu biz yaparız.
Ben F hole ile çalmak istemiyorsam ve bu hiç keyif vermiyorsa, istediği kadar "daha iyi" olsun, benim için ne anlamı var bunun?
İnsan deneyimi dediğimiz şey son derece karmaşık bir hadisedir. Bunu sayılara indirgemek son derece güçtür (bugün yapay zekacıların önündeki sıkıntılardan bir halen...). İnsan akıldışı işleri yapar, alışkanlıklarına bağlıdır, kendini bunlarla kendisi gibi hisseder vs... Bu latency değerleri mesela, ne ölçüde hissediliyor? İnsanın çalma deneyimine etkisi ne? Soruları böyle sorduğumuzda etkisini ölçmek son derece güçleşecektir, çünkü bu sayıları kıyaslamaya benzemez.
Ben kendi hesabıma sahneye bilgisayar ile çıkmanın düşüncesine bile tahammül edemiyorum. Şu an için (kaliteli olması açısından) aslında hiç de ucuz bir çözüm olmadığı gibi, gitaristlerin alışkanlıklarına çok uyum da sağlayabilmiş değil bu set up. Prosesörler, aslında bu anlamda bir uzlaşı sunuyor. Kaliteden verilen ödün, alışkanlıklara uygun bir deneyimin verdiği keyifle dengeleniyor. ("Pedallara basmak").
Not: Ben de evindeki uyduruk solid state amfisinin tonunu ses kartından çıkana tercih eden birisiyim bu arada. Tarafsız filan değilim aslında, hatta basbayağı tarafım:)

Sesin hangi ortamda nasıl davranacağını akustik olarak analiz etmek mümkün. Tabi burada "daha" iyi kısmı daha yüksek ses vermesi mi yoksa sustain mi onuda belirtmek lazım. Müzik kişisel bir zevk meseleside aynı zamanda. En iyi gitar yada amfi diye birşey olsa bu kadar çok çeşite gerek kalmazdı :)
 
konudan bağımsız olacak, yanlış anlaşılmak istemem ama bir düzeltme lazım gibi: bakır telde sinyal iletiminin 2*10^8 m/s gibi mertebelerde olması lazım ama ses hızıysa 340 m/s civarlarında yani ses hızının nerdeyse 5*10^5 katından fazla ImI.

Işık hızı vakumlu ortamda 1 nanosaniyede yaklaşık 30cm gidiyor ve diğer ortamlarda hızı düşüyor zaten. Kabloda ise yaklaşık 3/2 si kadar yani 1 nanosaniyede 8inç (20m) gidiyor. İkiside bizim için oldukça hızlı değerler. Aradaki farklı biz faniler bir kaç metre mesafe için anlayamayız.
 
kirpi yavrusunu pamuğum diye severmiş... o an bizi ne mutlu ediyorsa o

bu aralar CORE ile çok mutluyum, amfiler boşuna hacim kaplıyor evde diyorum ama 2 sene önce filan ne kadar pedal profesör varsa satıp sırf amfiye yüklenmiştim sonra arada bir yerde amfiler depoya kalktı bir bakmışım MacBook ile neural'ından tut, amplitube'una ne varsa döşemişim... ortada bir seçim yok yani
 
Yeni nesil prosesörler her türlü bilgisayar işlerinden daha ucuz ve daha pratiktir. Hem ev kullanıcısı hem sahne kullanıcısı için. Prosesör dediğin alet içinde işlemcisi olan, yazılımı olan bir bilgisayardır zaten. Hatta artık kocaman dokunmatik ekranları da var. Prosesör tek tuşla bilgisayardan yapacağım bin tane işlemi anında yapıyor. Prosesör denince digitech rp90 falan mı canlanıyor aklınızda.

15-20 bin tl civarında olan içerisine IR yüklenen her cihaz son derece yeterlidir. Hatta o kadar iddialıyım ki analogçu arkadaşlara blind test yapayım analog mu prosesör mü ayırt edemez. 15-20 bin tl civarına bilgisayar+ses kartı+yazılım bulamazsınız.

Digital diyince elektrik süpürgesi sesi çıkaran, her amfi modellemesi birbirinin aynı olan prosesörler tarih oldu sevgili digital haterlar. Neden bu kadar nefret ediliyor onu da anlamadım. Mesela konuyu açan arkadaşımız bilgisayar varken ne gerek var diye açıyor. Kayıt yapmayacaksam prosesör varken bilgisayara ne gerek var demiyor mesela. Metallica prosesör kullanıyor, steve vai prosesör kullanıyor, petrucci prosesör kullanıyor. Bu kadar çok kaka demeyin yakında hepiniz satın alacaksınız :)
 
Yeni nesil prosesörler her türlü bilgisayar işlerinden daha ucuz ve daha pratiktir. Hem ev kullanıcısı hem sahne kullanıcısı için. Prosesör dediğin alet içinde işlemcisi olan, yazılımı olan bir bilgisayardır zaten. Hatta artık kocaman dokunmatik ekranları da var. Prosesör tek tuşla bilgisayardan yapacağım bin tane işlemi anında yapıyor. Prosesör denince digitech rp90 falan mı canlanıyor aklınızda.

15-20 bin tl civarında olan içerisine IR yüklenen her cihaz son derece yeterlidir. Hatta o kadar iddialıyım ki analogçu arkadaşlara blind test yapayım analog mu prosesör mü ayırt edemez. 15-20 bin tl civarına bilgisayar+ses kartı+yazılım bulamazsınız.

Digital diyince elektrik süpürgesi sesi çıkaran, her amfi modellemesi birbirinin aynı olan prosesörler tarih oldu sevgili digital haterlar. Neden bu kadar nefret ediliyor onu da anlamadım. Mesela konuyu açan arkadaşımız bilgisayar varken ne gerek var diye açıyor. Kayıt yapmayacaksam prosesör varken bilgisayara ne gerek var demiyor mesela. Metallica prosesör kullanıyor, steve vai prosesör kullanıyor, petrucci prosesör kullanıyor. Bu kadar çok kaka demeyin yakında hepiniz satın alacaksınız :)
Ne demişler: " Her fani birgün processorü tadacaktır"

P.S. herhangi bir şeye taraf değilim, canım ne isterse, işimi ne görürse onu kullanıyorum.yeter ki istediğim sesi ve tonları versin
PC arabirim hariç, lambalı amfi+ kabin, solidstate amfi, çeşitli analog efekt pedalları, yeni nesil processor, FRFR, kulaklık amfisi, akıllı cep processoru....vb çeşitlerini kullandım ve kullanmaktayım. Gayet memnunum.
 
Son düzenleme:
Bana göre aralarında çok fark yok. Üstünlük de yok. Bu farkı ve üstünlüğü, kullanan kendisi belirler diye düşünüyorum. Prosesör dediğimiz şey de sonuçta bir devreden işlemciden kodlanmış bir yazılımdan ibaret. E pcler de zaten bunkardan oluşuyor. Pc plug-in ile prosesör arasında hiçbir fark yok o yüzden. Birini ayakla da kullanabiliyorsunuz sadece.
Hatta biraz daha abartırsak işleri transistörlü amfiler de sonuçta bir devreden oluşuyor. Tek fark ses analog olarak devrede geziyor. Diğerlerinde analog taklit ediliyor. Ama bu durum da kullanan kişiye göre avantajları farklıdır. Kayıt yaptığınız durumda Pcde pluginle çaldığınız zaman eq/mix ihtiyacınız muhtemelen daha az olacaktır. Çünkü zaten pluginin yaptığı şey mikrofonlanmış amfiyi kabini taklit etmek.
Ama bir amfiyi mikrofonlamaya kalkarsanız işin içinden biraz daha güreşerek çıkarsınız…..
Sahnede de mesela tartışmaya kapalı olarak en iyi seçenek bir prosesör ve frfr kabindir. Her açıdan. Bir sürü amfi ve amfi switcher veya şarkının bir bölümünde aynı anda 4 5 pedala basmanız gerekiyor. Ama ayakta çaldığınız durumda sadece 1 ayağınız var. Muhtemelen 4 5 saniye geçecek. 100 bpm şarkıda nerdeyse 1 dörtlükten fazla ölçü kaçırmış olacaksınız. Prosesörlerde preset ayarlarınızda hepsini tek tuşla halledebiliyorsunuz. Ayrıca amfinizi clean ve drive chanel olarak ikiye ayırmıyorsunuz. Drive düğmesi 1-10a kadar diyelim 10 farklı drive chanelınız var artık. Aynı amfiyi farklı drive ile ayarlayop presetlerinize koyabilirsiniz mesela. Vel hasıl kelam in the name of god…
Diye düşünüyorum…..
Hepsinin yeri farklı. Bu arada evet üstteki çoğu isim artık prosesör kullanıyor ama bu amfiyi tercih etmedikleri anlamına gelmiyor. Sadece her yere 5 kamyonla öteberiyle gitmek yerine bi doblo yetiyodur Maaliyetten kıs kara geç politikası yani. Kayıtta tutup da gidip axe fxle çalmazlar.
Guthrie govan if beşiktaşta FA axe fx fm9 prosesör+ laney frfr kabin ile çaldı…..
 
Ben mesela bazen evdeki farklı kafa amfileri tek tek bağlamaya eriniyorum. 4x12 Kabin orada, power amp de mevcut. Prosesörü koyuyorum kabinin üstüne, çat çat çat gelsin Peavey'ler Mesa'lar Marshal'lar. Çok hevesliysem üşenmez tek tek bağlarım, farklı yerlerden takılasım varsa Ge300'ü bağlar seri seri gezerim. Macten de referans monitörlerine şarkıyı yollarım Spotify üzerinden. Bi taraftan şarkı düzgün gelir, bir tarafta kabinden ben.

Şimdi kim uğraşacak ses kartının çıkışlarını tek tek atamaya, odanın öbür ucundaki kabine 8 metre hat çekmeye. Dijitale eyvallah diyen adam zaten milisaniyesi, dinamik aralığı gibi konularda çok takılmıyor, takılmamalı. Şahsi düşüncem %3-5 olarak nitelenebilecek, ancak bilenin çok rahat hissedeceği bir eksik daima var. Eh, amfi ayarlamayı bilen, hangi kabinin kendi çalımına hitap ettiğinin farkında olup ona eşlenik bir IR bulan herkes, 2017-2018'den sonra üretilmiş her prosesörden ve pluginden bir şekilde güzel ton alır. Zaten bu kadar ürün çeşitliliğinin sebebi de yeni ufuklara sürükleyen, bambaşka kapılar açan teknolojiler değil; kullanıcıya farklı arayüzler, tasarımlar sunmak. Hızlı sonuç alınca süper alet/plugin diyoruz, mesaisi az uzayınca mieh çekip sonraki 9999 alternatife geçiyoruz. O sebeple dinamik aralıklar, milisaniyeler bence çok bir kıstas değil bu tarafta gezinenlerde.

Fikirlerim şeytanlamaca tonlar özelindedir, zarif kısımları bilemem.
 
kullanım amacına göre değişiyor naçizane, sahne için analog tercihim, provalar için küççük bi prosesör lazım hafif taşınabilir, kayıtlarımı zaten di box + plugin şeklinde yapıyorum. hepsi lazım yani, karşılaştırmaya gerek yok gibi.
 
Digital diyince elektrik süpürgesi sesi çıkaran, her amfi modellemesi birbirinin aynı olan prosesörler tarih oldu sevgili digital haterlar. Neden bu kadar nefret ediliyor onu da anlamadım. Mesela konuyu açan arkadaşımız bilgisayar varken ne gerek var diye açıyor. Kayıt yapmayacaksam prosesör varken bilgisayara ne gerek var demiyor mesela.
katılıyorum... başlık güzel ama karşı karşıya getirdiği rakiplerden biri çok çok gelişti ve değişti... bilgisayarda çok daha fazla program, app vs var doğru ama ilk heves geçince kaçıyla oynuyoruz ki? misal CORE.. eskiden IR olayı büyük nimetti, şimdi yeni nesil Headrush'larda yüklemeyi bırak preset olarak "Revalver" ve "Choptones" IR'ları içinde geliyor
 
Geri
Üst